Jump to content

Liderlik Tablosu

Popüler İçerikler

16-09-2009 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor

  1. Şu yazdığım yazıda bazı yerlerde (Ruhtaki mana)cümlesi geçiyor,bu cümleyle ruhun faziletli veya faziletsiz duyguları, halleri demek istiyorum.Ve konuya başlıyorum. Bir insan , kişilere veya topluma karşı iyilik veya kötülük yapmadan önce, ruhundan beynine gelen manalar, beyinde otomatik olarak iyi veya kötü düşüncelere dönüşür.İşte bu düşüncelerin iyisinden iyi niyet, kötüsünden kötü niyet oluşur.Ve böylece niyetlerimizle iyilik ve kötülükler yapıyoruz.İşte burda önemli olan kötü niyetlerimizin ruhumuza verdiği zararların çok büyük olmasıdır.Bu zararlardan kurtulabilmek için kötü niyetlerimizi iyi niyetlere çevirmemiz gerekir.Buda ancak temiz düşüncelere sahip olmakla olur.Eğer ruhumuzun kötü yanı olan nefsimizle mücadele edip onu iyi ve olumlu yönde iyice bir düzeltirsek ruhumuzda otomatik olarak güzel, temiz ,iyi, olumlu ,pozitif manalar meydana gelir.O zaman ruhumuzdaki bu iyi manalarda otomatik olarak beynimizde temiz düşüncelere ve dolayısıyla iyi niyetlere dönüşür.İnsanlara kötülük yapmak şöyle dursun, ancak ruhtaki nefisle mücadele edersek, kötü niyetlerimizi iyi niyetlere dönüştürebiliriz.Beyinde, hafızasında bulunan bilgileri,iyi veya kötü yaşanmış tecrübeleri ve olayları dahada zenginleştirip, daha iyi niyetli düşünceleri meydana getirirse ruhtada otomatik olarak iyi, pozitif manalar oluşur.Bu durumda ruhumuzun dahada olgunlaşmasını sağlar.Yani karşılıklı olarak ,hemde otomatik olarak, hem beyin, ruhu etkiler hemde ruh, beyni etkiler düşüncesindeyim.Beyindeki düşünceler ruhta mana olarak oluşur.Düşünceler, bilgiler, tecrübeler ruhun besinidir. Ruh beyindeki düşüncelerin iyi veya kötü olmasına göre ya gelişir, ya gelişmez.İyi niyetli düşünceler ruhta iyi manalar oluşturur,bu durumda o ruhu şuurlandırır bilinçlendirir yani diriltir.Eğer ruhta kötü manalar çoksa, ruh şuurlanmaz,bilinçlenmez yani dirilmez.Ruhtaki manalarda beyinde otomatik olarak iyi veya kötü düşünceler oluşturur.Beyindeki düşünceler niyetler kötüyse ruhta oluşan manalarda kötü olur o zaman ruhta daha çok kötüleşir.Eğer beyinde iyi düşünceler iyi niyetler var ise ruhada güzel manalar olarak yükleneceğinden ruh bu iyi düşüncelerle bilinçlenir şuurlanır dirilir fikrindeyim.İşte bu yüzden kötülük yapanlar en büyük kötülüğü kendilerine yapmış olurlar düşüncesindeyim..Ruhumuzu olgunlaştırmak için beynimizdeki düşünceleride temiz yapmaya çalışmalıyız.Beynimizdeki Temiz düşünce ,bizde Temiz ruh oluşturur.Temiz düşünce sahibi olmak içinde kendimizi zorlaya-ak bile olsa hep iyilik yapmalı,iyilik düşünmeli ruhumuzdaki nefsle ömrümüz boyunca mücadele içinde olmalıyız fikrindeyim.Bunlar benim düşüncelerim bu düşüncelerime katılmayabilirsinizde.Şimdi anlayana sivri sinek saz,anlamayana davul zurna az diyerek bu konuyu kapatıyorum.Arkadaşlarımında bu konuda görüşleri veya soruları varsa beklerim.
    2 puan
  2. Videolarda aradım ama bulamadım.Umarım bir videoyu 2.kez eklemiyorumdur..
    1 puan
  3. http://i26.tinypic.com/b4z1w3.jpg Gazete Manşetleri 1919-2007 Unutulan-unutulmaz Gazete Manşetleri 1919-2007 Manşetlerin dönemleri : 1919-1945, 1946-1960, 1961-1975, 1975-1982, 1984-1997, 1997-2007 Download Linkleri 1919 - 1945 1946 - 1960 1961 - 1975 1975 - 1982 1984 - 1997 1997 - 2007
    1 puan
  4. yaklaşık 2 yıl önceydi sanırım, taksim'de gezerken, bir duvar yazısı görmüştüm: "ne olur geri dönme" bu kelime, epey bi zihnimden çıkmadı, hani herkes, aşkının geri dönmesi için yazar durur ya, geri dön, geri dön diye, bu yazı da tam tersi bir kelime olmasına rağmen, içimde; "geri dön" cümlesinden daha etkin, daha vurgun bir etki bırakmıştı...
    1 puan
  5. Teşekkürler hush yakında daha çok detayla ekranlarda olucam höh:rofl: orayı müze haline getirmişlerdi, ama elbette girmedim
    1 puan
  6. 1 puan
  7. Bence herkesin içinde endless hope mevcut.
    1 puan
  8. psikolog gibi üye:D imzasınında izlemekten zevk duyduğum üye
    1 puan
  9. Aglatmadi. Oldugunde aslinda hicbir seyin olmadigini gormek. Cumle yanlis oldu dogrusu sadece bu hayattan ibaret isek goremeyiz. Oldugun an hersey bitti.
    1 puan
  10. fazlasıyla yeter..... bu ülkenin durumunun böyle devam ediceğini öğrenmek?
    1 puan
  11. http://www.biltek.tubitak.gov.tr/gelisim/psikoloji/images/sizofreni.jpg Söz konusu çarpıcı iddia Oxford Üniversitesi'nden Profesör Tim Crow'a ait. Varsayıma göre primat beyninden insan beynine uzanan evrimsel süreç içerisinde gelişim göstermiş olan düşüme ve konuşma yetileri psikotik hastalıkların ortaya çıkışının da sorumlusu. İnsan beyninin her iki yarım küresinin farklı roller üstlendiğini hepimiz biliyoruz. Örneğin, konuşma beynin sol yarım küresince kontrol edilen bir yeti. İşte şizofreninin de içinde yer aldığı psikoz vakalarında dil ve düşünme yetileriyle tanımlı beyin bölgeleri arasındaki sınır bulanıklaşıyor. Böyle kişiler kendi düşüncelerini dış dünyadan sesler olarak algılayabiliyorlar. Ya da düşüncelerinin kafalarına bir şekilde başkalarınca yerleştirilmiş olduğunu düşünüyorlar. Prof. Crow bunun nedenini şizofreni hastalarının beyinlerindeki yarım küresel özelleşmenin yani "asimetri " nin noksanlığına bağlıyor. Altta yatan mekanizma ise bizi genetiğe taşıyor. İnsanların cinsiyet kromozomlarında primatlarınkinden farklılaşmış bir takım bölgeler bulunuyor. Prof. Dr. Crow "beyin asimetrisi geni"nin işte bu cinsiyet kromozomlarında yer aldığını ve "dil" kapasitesi ile ilişki içerisinde bulunduğunu ortaya atıyor. Bu asimetri genindeki çeşitlilik ise kişinin şizofreni geliştirip geliştirmeyeceğinde etkide bulunuyor. Şizofreninin nedenlerine değin bugüne değin çok şey yazılıp çizilmiş olsa da konu hala oldukça tartışmalı. Uzmanlar tek bir nedenden çok nedenler zinciri fikrinde ısrarlı. Genetik yatkınlık çevresel koşullarla ilişkilenerek karmaşık ağlar kuruyor. Prof. Dr. Crow'un varsayımı ise bu nedenler zincirindeki bir halka olmaya aday görünüyor. Alıntı
    1 puan
  12. Pembe 45'likler ve bale elbiseleri adına Şizofreniyi bir hastalıktan ziyade bir farklılık olarak tanımlardım bilimadamlarının yerinde olsam... Düşünsenize, toplumun büyük çoğunluğu şizofren olsa ve şizofrenler kendilerine ayrı bir hayat kursalar? Onlar da bizi hasta olarak görecekler, buna itirazı olan var mı? Tamam renk körlüğü gibi standart vakalarda bilimsel bulgularla noksanlık,aksaklık olarak adlandırabilirsiniz bazı şeyleri kesin olarak, ama şizofrenide böyle bir tanımlama yapmak bence yanlış...
    1 puan
  13. uzun bi ara yoktun ,, paylaşımlarınla telafi etmeye başlaman güzel
    1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...