KATA Oluşturma zamanı: Ağustos 17, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Ağustos 17, 2008 Öteki:Gerçek olmak için bütün varlığıyla çabalayan bir olası..... kıtabı okuyanlarla / okuyacaklarla konusmak istıyorum...pm ıle bana ulasabılırsınız...benım ıcın önemlı noktalar oldugundan cıddıyet beklıyorum,tesekkurler Günümüz Fransız edebiyatının en büyük yaratıcılarından olan Michel Tournier'in başyapıtını sunuyoruz bu kez. Tournier yaşadığımız hayata anlam verebilmek için hikâyelere ihtiyacımız olduğunu düşünen ve kolektiflik kazanmış hikâyeler denebilecek mitosları da ciddiye alan bir yazar. Temel kaygısı Batı kültürünün temel mitoslarını dönüştürerek bambaşka anlamlandırma ve yaşama imkânlarına işaret etmek! Vahşileri ve doğayı uygarlaştıran beyaz adam' imgesini, 'üretim, tüketim' tapınmasına ve 'zaman, düzen, disiplin' kaygısını, en özlü biçimde ifade eden Robinson mitini paramparça ederek heyecan verici bir doğa/düşünce sentezini muştulayan çok farklı bir mitoloji inşa ediyor. Cuma ya da Pasifik Arafı, Spinoza'dan Lévi-Strauss'a, Hegel'den Sartre'a bir dizi düşünüre atıflar içeren bir düşünce romanı olmasına karşılık bir macera romanı kadar da sürükleyici. Edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek. Düştüğü adada Batı kültürünü minyatür boyutlarda yeniden kuran Robinson'un, önce doğanın, sonra da kendine köle yaptığı 'vahşi' Cuma'nın 'başkalık'larıyla yüz yüze gelmesi anlatılırken, bütün bir tarih Cuma'nın kahkahalarıyla yeniden yazılıyor aslında Kitabın İncileri: İnsanın bir kargaşa ya da bir ayaklanma sırasındahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kalabalığın kendisini sıkıştırarak taşıdığı sürece ayakta kalabilenhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kalabalık dağılır dağılmaz aradan kayarak yere düşen şu yaralılara benzediğini biliyordu. 32 Yalnızca geçmişin dikkate değer bir varlığı ve önemi vardı. Bugünhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif yalnızca geçmişin ürünü anıların kaynağı olarak değerliydi. Yaşamanın sadece bu değerli geçmiş birikimini artırmak açısından önemi vardı. 33 Sonsuzlukhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif bize hayatımızı daha derin bir biçimdehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif daha dikkatlicehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif daha akıllıca ve şimdiki zamanın itiş kakışında yapılması imkansız bir şekildehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif daha nefsine düşkün olarak ele almak için verilmişti. 33 Her insanın yaşamında ölümcül bir iniş vardır. 42 Burada yalnızca hayatta kalmaya çalışmanın sözkonusu olmadığını biliyorum. Hayatta kalmaya çalışmak ölmektir. Sabırla ve bıkmadan kurmakhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif örgütlemekhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif düzenlemek gerek. 42 Durumumhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif beni erdeme artıhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kötülüğe ise eksi koymaya ve erdemi cesarethttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif güç ve kendimi olumlamahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif şeyler üzerinde egemenlik olarak; kötülüğü ise dünya nimetlerine sırt çevirmehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kendimi bırakmahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kadere boyun eğmehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kısaca çamur olarak adlandırmaya zorluyor. 42 Görmediğim her şeyhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif benim için mutlak bir bilinmeyen. 45 Yalnızlığım yalnızca nesnelerin anlaşılırlıklarına saldırmakla kalmıyorhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif onları var olma temellerine kadar kemiriyor. 45 Her türlü üretim bir yaratmadır ve dolayısıyla iyidir. Her türlü tüketim bir yıkımdır ve dolayısıyla kötüdür. 50 Parahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif dokunduğu her şeyihttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif ona hem mantıklı ölçülebilirhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif hem de evrensel bir boyut getirerek kutsallaştırıyor. Çünkühttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif ne de olsa paraya dönüştürülen malhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif potansiyel olarak bütün insanlar için ulaşılabilir hale geliyor. 51 Zamanım mekanikhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif nesnelhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif çürütülemezhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif dakikhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kontrol edilebilir bir tik-tak sesi ile sezdiriliyor. 55 Ruhunhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif ancak içeriyi dışarıdan ayıran deri perdesinin ötesinde kayda değer bir içeriği olduğunu ve ben noktasının çevresindeki daha geniş çemberlere eklemlenebildiği ölçüde sonsuz derecede zenginleşebildiğini düşünüyorum. 57 Benim için renkhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif yalnızca bir sertlik ya da yumuşaklık vaadihttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif şekil ise yalnızca ellerimin arasındaki bir esneklik ya da katılığın habercisidir. 66 Yalnızlık sert bir şarap. 68 Rakibinin topraklarında savaşan bir hayvanın sırtı her zaman yere gelir. 71 Yüzümüzhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif vücudumuzun benzerlerimizin varlığının hiç durmadan yeniden şekil verdiğihttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif ısıttığı ve canlandırdığı parçasıdır. 73 Öznehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif küçük düşmüş bir nesnedir. 80 Nesne ile özne bir arada var olamazlarhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif çünkü ikisi de önce gerçek hayatın içine sokulmuşhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif sonra da ıskartaya ayrılmış olan aynı şeylerdir. 81 Başkasının varlığıhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif insanoğlu için temel bir öge olmasına rağmenhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif yeri doldurulamaz değil. 93 Uyuyan kişinin başına gelebilecekler arasında uyanmakhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kuşkusuz en az beklediği ve en az hazırlıklı olduğu şeydir. 103 Bütün bu küçük dünyahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif büyüğününhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif yani gerçek dünyanın kapılarını zorlar. Ve o kapının anahtarını elinde tutan başkasıdır. 104 Cinsiyetleri birbirine doğru çeken içgüdününhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif bir ölüm içgüdüsü olduğu doğrudur. 106 Zamanı harcamahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif o hayatın dikildiği kumaştır. 112 Yoksulluk bir adamı bütün erdemlerden yoksun kılar: Boş bir torbanın dik durması güçtür. 112 Alçaklar erdemin faydalarını bilselerdihttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif alçaklık yoluyla erdemli olurlardı. 113 Bir dişi domuzu öldüren onun soyunu bininci kuşağa dek yok etmiş olur. Beş şilinlik parayı harcayan sterlin yığınlarını katletmiş olur. 113 Tanrı sınırsız gücü olanhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif her şeyi bilen sonsuz derecede iyihttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif sevecen ve adil bir efendidir. 120 Öfke eyleme iter ama her zaman yanlış eyleme. 135 Yalnız bir kişiyle yaşamak zorunda kalındığındahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif rahatsız olmaktan daha tehlikeli bir şey yoktur. Bu birbirlerine çok bağlı çiftleri bile parçalayan bir dinamittir. 170 Albatros akbabadanhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif mavi de kırmızıdan iyidir. 173 Hayatımda en fazla değişen şeyhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif zamanın akışıhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif hızı ve yönü oldu 176 ... kendimde ilksel hale dönüşmüş olarakhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif el yordamıylahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif kurtuluşu doğanın temel güçleri ile ruhani birliktelikte arıyorum. 182 Bir metafor ormanında el yordamıyla kendimi arıyorum. 186 ... tarih bizehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif büyük zaferlerinhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif üstesinden gelinmiş yenilgilerden çıktığını öğretir ve hangi seyis olursa olsun bilir ki yarışı önde götürenhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif her zaman varış noktasında bir baş farkla geçilir. 193 Su ile yağın karışmadan birbirine eklenebilecekleri gibi zeka ile aptallığın birbirlerini hiçbir şekilde etkilemeksizinhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif aynı başta bulunabileceklerini fark ediyordu. MİCHEL TOURNIER (1924 - ?) Fransız romancıhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif öykücü ve denemeci. 1924 yılında Paris’te doğdu. Edebiyat dünyasının yaşayan en saygın ve yaratıcı yazarlarından olan Michel TOURNIER ilk romanı CUMA ya da Pasifik Arafı’nı; 1967 yılında 43 yaşında yayımladı. TOURNIER bu ilk romanıyla Fransız Akademisi’nin “Roman Büyük Ödülünü” http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gifKIZIL AĞAÇLAR (1967) adlı ikinci romanıyla da “Goncourt Ödülünü” kazanmış ve 1972 yılında Goncourt Akademisi Üyeliği’ne seçilmiştir.Yazarın üçüncü romanı METEORLAR ise 1975 yılında yayımlanmıştır. Michel TOURNIER’ın; ayrıntılı ve felsefi spekülasyonlara dayanan bir yazım tarzı var. Meslekten felsefeci olmasınınhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif yazılarında bu tarzın kendiliğinden oluşmasını sağladığını düşünüyorum. Yazarın romanlarında mekanlar gerçekçi olmasına rağmenhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif gelişen olayların mitlerhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif efsaneler ve simgelerle örülerekhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif gerçekçi mekanlara uyarlandığını görmekteyiz. Metinlerde sık sık cinsel sapkınlıklarahttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif rahatsız edici takıntılara ve grotesk temalara yer verilirhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif hatta entelektüel bir kışkırtıcılık da vardır. Bencehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif TOURNIER’ın romanlarında ağırlıklı olarakhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif modern birey diye anılan günümüz insanına açıktan açığa bir saldırı da sözkunusudur. Ancak bu saldırılar ağdalı bir dilde değilhttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif oldukça incelikli bir dillehttp://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif başka bir hayatın dilinden yapılmaktadır. TOURNIER bu dili kendisi “rüzgar dili” diye tanımlamaktadır. TOURNIER’ın romanlarında dikkat çeken diğer bir husus ise; ana ya da yan karakterlerden birinin çocuk olmasıdır. Çocuk karakteri çerçevesinde masumiyet ve masumiyetin yitirilmesi de yazarın en çok işlediği temalardandır. ALINTIDIR 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2008 Emeğine sağlık balım (Bunu demeyeli uzun zaman olmuş yahu:))........... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2008 ben okumak istiyorum.. bir arkadaşım bana verecekti, umarım unutmamıştır dimi kata (amnesia)... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 18, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 18, 2008 verırırım rasko...nıckmıckyok emek falan yok:D tamamı ıle copy paste sadece okumak ısteyenlere bır fıkır edınmelerı ıcın onların yerıne ben aradım googledan sadece alıntı demeyı unutmusum:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 verırırım rasko...nıckmıckyok emek falan yok:D tamamı ıle copy paste sadece okumak ısteyenlere bır fıkır edınmelerı ıcın onların yerıne ben aradım googledan sadece alıntı demeyı unutmusum:) İşte herkesi kendim gibi bilince böyle anlaşmazlıklar doğuyor Kopyala-yapıştırına sağlık ne diyeyim:D Ayrıca ne bu soğukluk, ayran içtik ayrı mı düştük demekten kendimi alamıyorum yani Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hakanb Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 bu kitabı bulabilrseniz siteye koyar mısınız? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 22, 2008 bu kitabı bulabilrseniz siteye koyar mısınız? Aaa ne ayıp öyle hemen istenir mi hiç? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Ağustos 29, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 29, 2008 kahraman üzerinden geliştirilen sistem eleştirisi çok iyi düzenlenmiş ve edebi olarakta çok güzel işlenmiş bir roman. insanlığın varolduğu dönemden beri en büyük hatalarından olan ulus-devlet, üniter-devlet anlayışına karşı bir yaklaşım geliştiren roman, insanın kapitalizm tarafından kendi doğasından nasılda çıkartıldığına, yabancılaştırıldığına işaret ederken, ada nezdinde geliştirilen doğa kavramının gerçekliği ve cuma nezdinde geliştirilen özgür insan modelinin bile gelişim açısından geldiği noktayı vurgulamak açısından da önemli tespitleri var. gelişimini yanlış yapan ve vahşilikten çıkmak yerine vahşileşen insana ve onu bu hale getiren sisteme karşı savunulan özgür topluluk modelinin de açmazlarını ve bununda belli kurallara göre olamsı gerektiğini vurgulaması açısından da önemli tespitleri var kitabın. robinsonun ilk başta adayı, sonra cuma'ya rastladığında ise cuma'yı sistemin kurallarına göre yetiştirmeye çalışması, hem cuma'nın hemde adanın buna karşı tepkileri ve robinson'un adaya gelenlerin nezdinde yaptığı sistem eleştiri ve cuma'nın o anki tavrı bence kitaptaki en önemli yerler. okunması ve üzerinde düşünülmesi gereken bir başyapıt.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2008 yuh bız ne zaman bulustuk ne zaman verdım kıtabı sana dusunuyorum rsko :Dve parmak hesabı yapıyorum su an...masallah nıckmıckyok sen bılıyorsun konusturma benı kucuk cadı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2008 ne vardı ki... kısa bi kitaptı zaten ki benimde zamanım vardı biraz.... ben tartışacağımızı sanarken senen böyle bir cevap.... ne diyim şimdi sana ben... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 31, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 31, 2008 benım merak ettıgım nokta bılındık seyler degıl kıtapta sankı yalnız yasam ıcın formul var fark ettın mı ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Ağustos 31, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 31, 2008 yalnız yaşam için belli bir formul yok ama insan aklına gelen formüllerin bir deneyimi var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Eylül 2, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 2, 2008 Başkasının varlığı insanoğlu için temel bir öge olmasına rağmen yeri doldurulamaz değil kım gercek bır deneyım edınebılmıs bılmıyorum(kı vara paylasır umarım).kıtap sende oldugu ıcın alıntılayamadıgım yerler var aa formulden kastım bır bakıs acısıydı,sadece yazara aıt olmayan bı bakıs acısı-blanchottada sezınledıgım-uzun suredır bunun uzerınde dusunuyorum sadece sentezınde ve uygulanısının nasıl olabılecegı konusunda zrlanıyorum.zaten bu yuzdn kıtap hakkında konusmak ıstedım.bu öyle bır fıkır kı benı ötekınden sıyıran ve ötekını yuceltırken benı al asagı eden venerdeyse ıkısını esıtlerken herseyın aslında bır sanrı oldugunu degıskenlıgını vurguluyor.ktapta anlatıldıgı gıbı nesneler uzerıne ısık duserken karanlıkta kalanın varlıgını ancak ısık sayesınde bılmek...burdan yalnız-ve tabıkı tatmınkar- bır yasama gecıs var.ınsanı nesnelestırmek yada dogayı ınsan sevıyesıne yuceltmek gıbı bısey...yalnız o ısık ne? nasıl her daım bızle beraber olabılır?prtagı var mıdır anlık bır hıs mıdır? bılmıyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Eylül 2, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 2, 2008 insan doğası gereği gelişime en açık canlı türü ki kitapta anlatılan yalnız yaşama ya da birisinin hayatında temel öğe olma durumunun olmaması aslınd insanın varlık nedenlerinden biri. diyalektik kuramda da; yaşam için merkez esas alınır. merkezde duran, neyi ne kadar isterse o kadar alır ve yaşar ki bu da istemediği bir şeyi yaşamına almamasını getirir. zaten bu karanlık kısmı ile ilgili anlatı da dyalektik bir bakış açısıyla bakıldığında daha net anlaşılabiliyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 a pırorı mıydı merkezde duran, neyi ne kadar isterse o kadar alır ve yaşar ki bu da istemediği bir şeyi yaşamına almamasını getirir yalnız ıste, burda anlamadıgım bır sorun var.yasanan hersey varlıgına borclu ıse gerı kalanı ıstem dısı-yasama alınmak ıstemeyen- olamaz cunku özne ıcın yoktur zaten-yoklugunun yoklugu bıle bılınemez-. varlıgı bılınen gerı plana ıtılmesı yada yoklugu bılınmeyenın acıga kavusutulması sadece bır merkezden baska bır merkeze gecısle olabılır kı gecıs romanda cok harıka anlatılıyor.romanda tarıflenen gecıste ötekılerın anlamında sıglasma ve genısleme var.yanı degerlı olan-ötekı- sıglasırken,bugun gerı planda kalan -spınoza- gıttıkce genıslıyor(derınlıgının önemını henuz kavrayamadım ama).yıne kıtağp bende olmadıgı ıcın alıntılamıyorum ama hatırlarsın kesınlıkle.nesnelerın büyüdügünden ve ust uste bındıgınden bahsedılıyor. kısaca anlatıgın dıyalektık kuram ındırgeme-yukseltmeın sonucunu anlatsa da nasıl olacagını anlatmıyor snaırım(yada sen kısa kestın:D). e romanda anlatılyor ıste dıyebılırsın ama benımde ıstedıgım bu bakıs üzerıne konusup derınlestırmek.cunku halka netlestıremıyorum o zaman soru 1:ben bu romanı kavramıs mıyım yeterınce soru 2:bu romanda anlatılan gecıs ınancının temelı olsa ıbadetı nasıl yapılabılır sence? soru 3: abıpekı ne dusunuyorsun bu konuda Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 adanın genişleme durumu aslında robinsonun kendi varlığı ve inandıklarını sorgulaması ile başlıyor. spinoza aslında yerinde duruyor, ne genişliyor ne de daralıyor ama robinson kendini bu adanın daimi üyesi olarak kabul etmeye başlaması ile hayatının merkezine kaçışı değil adayı ve yaşamayı koyuyor. bu da doğal olarak o güne kadar bildikleri ile o günden sonra bildikleri arasındaki ayrımı ve bir seçim yapmasını gerektiriyor. dikkat edersen, cuma kitaba dahil olana kadar ki ilkel komünal yaşam tarzı birden cumanın girmesi ile köleci bir yaşam tarzına dönüyor. ki burada spinozanın merkezdeki yeri, onunla birleşmesi ile daha da bir önem kazanıyor ve spinoza şahsında da bir mahremiyet bir özel mülkiyet ruhu ortaya çıkıyor. değişime dönersek... kitapta yazıyor (aklıma gelmedi bişey, gelince devam ederim... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 ben ıptal oldum burda guulmekten sonra devam ederız bencede:rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 sonra dinç kafa ile, okumuş prinç yiyip, okunmuş su içtikten sonra devam edicem....:rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 4, 2008 gardını aldın demek manyamıs halde gelıcem o zaman ben de:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2008 değişim aslında ada üzerinde kendini gösteriyor. spinoza'nın robinsonun elindeki değişimi aslında robinsona da değişmi getiriyor.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
pagan Yanıtlama zamanı: Ekim 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 22, 2008 michel tournier in ustalığının kanıtı başkalarının birey üzerindeki etilerinin,yalnızlığın,hayalgücünün getirileri çok severek okumuştum 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.