Jump to content

Öteki Palyaço


doomedloverxxx

Önerilen Mesajlar

Bir palyaço o...

Onu izlemek için insanlar bekliyorlar...

Her gece onun için doluyordu sirk. Çocukların çığlıklar attığı muhteşem saatler... Gösteri sonunda herkesin yüzünün güldüğü, evlerine bir anda olsa mutlu döndüğü günler...

Böylece yıllar geçiyor. Bir gece salondaki boşluklar dikkati çekecek kadar belirginleşmeden bir şeyler sezmeye başlıyor. Kahkaların eskisi kadar güçlü olmadığını, çınlamadığını kimseyi pek güldüremediğini fark ediyor palyaço. Zamanında herkesin mutluluk kaynağı, esprilerine karşılık bulamıyor artık. Döneminin sona erdiğini kabullenmekten başka çaresi kalmadığını hissediyor. Bunu sineye çekmeye hazır değil ama başka bir yolda görünmüyor.

Çok sevdiği sirkten kopmakta olduğunu hissediyor. Ve patronunun onu görmek istediği an her şey bitiyor. Yollara düşüyor, bir serseri gibi yıllarca sokaklarda dolaşıyor, küçük işlerle yaşamını sürdürüyor.

...

Zamanla yeteneğini kaybetmiş olmanın acısını bile unutuyor. Bir gün dolaşırken ayakları onu geçmiş yıllara sürüklüyor, eski çalıştığı sirkte buluyor kendini. Belki eski mutlu saatlerinin kokusu çekiyor onu, belki de anlatamayacağı bir duygu.

Şehrin her yanında, yerini alan palyaçonun başarısı konuşuluyor. Ama sirke vardığında garip bir havayla karşılaşıyor. Palyaçonun hastalandığı ve gösteriye çıkamayacak kadar da ağır olduğu söyleniyor. Bu sırada karşısında eski patronunun çaresiz ve tedirgin yüzünü görüyor. Patronu onu hemen tanıyor, kendisine doğru yürürken, aklından hiç bir şey geçmemesine rağmen, sıkıldığını hissediyor. Patronu hemen konuya giriyor: 'Bu gece onun yerine geçer misin? Tabii onun makyajıyla...'

Hiç düşünmeden 'evet' diyor ve hazırlanmak için gözden kayboluyor.

Yıllar sonra başka biri gibi sahneye çıkma düşüncesi kafasını karıştırıyor, ama gösteri saati yaklaştıkça heyecanı, buruk bir sevince dönüşüyor. 'Her şeye bedel bir duygu, insanları bir kez daha güldürmek' diye düşünüyor. Aslında pek de neler yapacağını kestiremiyor. Hasta palyaçoyu yıllar önce bir kez izlediğinden neler yaptığını hatırlamıyor bile. Ama, sahneye çıktığı eski günlerdeki gibi, içinde büyük bir güvenle ilk kahkahanın ateşlenmesine duyduğu inancın sesini duyuyor. Beyninden vücuduna yayılan da ilk hareketinin seyircileri büyülemesi için bir kıvılcım...

Gösteri saati gelip çattığında her şey dağılır ve toparlanır palyaçonun beyninde. Tüm zamanların en yüksek noktasına ulaşır. Her hareketi çarpar seyirciyi, kahkahalar zincirleme kaplar her yanı. Alkışlar, çığlıklar ayrılır sahneden...

Gece uyuyamaz heyecandan.

Ertesi gün herkes palyoçonun kendini aştığından, muhteşem bir performans gösterdiğinden söz etmektedir ve teklif çabuk gelir çünkü hasta palyaço ölmüştür.

 

Kendisinden öbür palyaço olarak devam etmesi istenir. Oysa yaptıkları tamamen kendisine ait, kendi yarattıkları, kendi buluşlarıdır. Patrona döner, 'Başkası olarak kendim olamam' der ve yollara koyulur...

 

Anonim bir hikayedir (Teşekkür ederim Kinyas uyarın için)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bende yapmıştım bir zamanlar palyaçoluk tiyatroda felan... o an-ım dı anım oldu... Bende size teşekkür ederim...

--------------------

Kinyas yazım kurallarını biliyorum. İnsanım ve gözden kaçırabilirim. Uyarılarının üslubunun değişmesi dileğiyle...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...