Dolunay Oluşturma zamanı: Aralık 20, 2006 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 20, 2006 Paranoya Çoğumuz ara sıra başkalarının bize düşmanca davrandığı duygusuna kapılırız. Ancak paranoyaklar, sürekli olarak komşuları, birtakım garip "yaratıklar", hatta Merihliler olabilecek bir grup "kötünün" tehdidi altında bulundukları hezeyanı içindedirler. Paranoya, karmaşık bir ruhsal hastalıktır. En çarpıcı belirtileri hezeyanlardır. Paranoyak kişi başkalarının kendisine haksızlık yaptığına, eziyet ettiğine inanır. Bu "kötü niyetli başkaları", Merihlilerden casuslara ve televizyon spikerlerine kadar uzanan çok çeşitli kişiler olabilir. Nedenleri Paranoya, genellikle bir psikoz, yani akıl hastalığı belirtisidir ve nedeninin kısmen kalıtsal, kısmen de çevre etkilerine bağlı olduğu düşünülmektedir. Araştırmalar, aynı genetik yapıya sahip tek yumurta ikizlerinin ya birlikte paranoyak olduklarını ya da olmadıklarını, oysa farklı genetik yapıları olan çift yumurta ikizlerinde bu birlikteliğin çok daha az olduğunu göstermektedir. Sonuç, bir tür kalıtsal etkinin var olduğu görüşünü desteklemektedir. Öte yandan, çevrenin yarattığı stresler, belli aile içi ilişki biçimleri ve yaşam tarzları da paranoya olasılığını artırmaktadır. Ancak kalıtsal yatkınlık olmaksızın bu etkilerin paranoyaya yol açma olasılığı düşüktür. Aşağı yukarı herkes zaman zaman kendisiyle "uğraşıldığı" düşüncesine kapılır. Ama bu geçicidir ve değişen koşullarla birlikte ortadan kalkar. Ancak eğer kalıtsal etken söz konusuysa belirtilerin dikkatle değerlendirilmesi gerekir. Araştırmalar, anne - babaları paranoyak olanların en yüksek risk grubuna girdiklerini göstermektedir. Paranoya, daha çok ileri yaşlarda ve toplumun alt tabakalarından kişilerde görülmektedir. Dikkatli incelemeler, bu ruhsal rahatsızlık ciddileştikçe, gerek hastalığının, gerekse kendisine kötülük edildiği duygularının yoğunlaşması sonucu hastanın, insanlarla yakın ilişkilerden kaçındığını, bunun da onu toplam merdiveninin alt basamaklarına doğru ittiğini ortaya koymaktadır. Paranoya, kendi başına pek tehlikeli değildir. Ama daha tehlikeli bir durumun, yani paranoid şizofreninin bir ön uyarısı olabileceği unutulmamalıdır. Kötülük görme duyguları bazen, misillemede bulunma arzusu ya da içinde bulunduğu durumla kendi başına, başa çıkma düşüncesini doğurabilir. Sözgelimi insanların kendisini ve başkalarını radyodan çıkan elektrik dalgalarıyla ele geçirdiğine inanan bir paranoyak, karşı önlem almanın görevi olduğunu düşünebilir ve harekete geçebilir. Ama gerçek bir tehlike olasılığı pek azdır, çünkü hasta kişi aynı zamanda çok tedirgin ve korku içinde olduğundan, tehditleri yalnızca sözde kalır. Belirtiler Hasta çok canlı sanrılar yaşayabilir, olmayan sesler işitebilir. Günlük olaylara, rastlantılara, başkalarının sıradan hareketlerine, kendine ilişkin olağanüstü anlamlar verir. Kulak misafiri olduğu konuşmaların kendisine ilişkin olduğunu, bunun herkesin ona karşı birleşmiş olduğunu kanıtladığına inanabilir. Sokaklarda, rastlantı sonucu birbirine benzer insanlar görse, izlendiği kanısına kapılabilir. Sonuç olarak, paranoyak kişi çoğunlukla korkak, kafası karışık ve sinirlidir. Yine de, başka akıl hastalıklarına oranla, düşünme ve öteki zihinsel süreçlerde fazla bir bozulma olmaz. Eziyete, haksızlığa uğrama duygusu, bunamada, epilepside ve amfetamin türü ilaçların alınması sonucunda da görülebilir. İlaçla ortaya çıktığında geçicidir ancak ilaç bedende etkisini sürdürdüğü varlığını korur. Tedavi Paranoya ciddi bir hastalıktır ve tedavisi kolay değildir. Ne yazık ki, belirtiler genellikle geç fark edilir. Uzun süre hastanın yalnızca kavgacı, huzursuzluk yaratıcı olduğu düşünülür. Öteki davranışları ve inançları olağan, akla uygun olduğu için, kimse akıl hastalığından kuşkulanmaz. Tam anlamıyla ileri bir durum olan paranoid şizofreni, genellikle psikotrop türü ilaçlarla tedavi edilir. Hastaların dörtte biri ilaç tedavisi ve psikoterapiyle belli bir süre sonra iyileşir. Ancak paranoyak özellikler ortadan kalksa da, hasta sürekli tıbbi gözetim altında tutulmalıdır. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Wahsi Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 o adamın orda ne işi var indirin aşa Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
birikinti Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 Takıntı - Kuruntu vb. geliyo aklıma hep önce paranoya deyince.. Yolda çizgilere basarak yürüme.. Taşları sayma, batıl inançlar vb. takıntılar... Gerçi hepimizde ufak tefek var ama.. Ve daha sonra ciddi saplantılar oluşuyo kimilerinde... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Nora Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2006 Çok zor ve insanın hayatını yaşanmaz kılabilen bir hastalık. Belirtilerini görüyorsanız kendinizde ne olur ne olmaz bir bilene danışın sonu fena olmadan:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Hepimiz sabah işe giderken kapı komşumuzla karşılaşırız; hatta ertesi gün veya ondan sonraki günler de karşılaşabiliriz.Tabii olarak tesadüf olarak düşünürüz ama paranoid kişi bunu değişik yorumlar.Komşusunun kendisini takip ettiğini,onu oyuna getireceğini sanır. yani şu:Algılama doğrudur fakat yorum hatası yapar. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
joseph mengele Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 paranoyak olmadıgım takıp edılmedıgım anlamına gelmez degıl ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
voodoooo Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 tedavisini biliyorum (günde 5 kez hiçbişeyi takmadığının somut örneklerini dünyaya kanıtlamak) ilk başlayanlar için 3 yeterli bi dozdur sonra kişiye göre arttırmak gerekebilir . bi yöntem daha var o da xanax ama ikisi de işe yaramıyo Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2007 Arkadaşım ,tabii olarak insanlar eğer ortada bir sebep varsa şüphelenirler,ama gecerli bir sebep olmadan da süphe ederlerse bu düşüncenin içeriğinde bir bozukluk vardır. Mesela gece ıssız bir yolda yürüyorsunuz, böyle bir durum tabii olarak siz de anksiyete yaratır.Fakat paranoid kişide bu anksiyete çok farklıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2007 Tabii bu sizin paranoid mizaçlı bir insan olduğunuzu gösteriyor. Fakat ondan şüphelenmeniz için ortada geçerli bir sebep varsa o ayrı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
voodoooo Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2007 aslında bende paranoyak olduğumu düşünüyorum...çünkü mesela sevgilim seni seviyorum falan dediğinde veya senin için ağladım dediğinde kuşku duydum..aslında bu kuşkunun yersiz olduğunu biliyorum çünkü hareketlerinden anlıyorum doğru söylediğini...ama...önüne geçemiyorum düşüncelerimin...bu paranoya mı peki sizce?... bu paranoya bile olsa sevgilinin seni sevmemesi sana yalan sölemesi ne kadar önemli ki tüm erkekler sevgililerine yalan söyler ama bu kızları öldürmez çünkü bu konuda anlayış gösterirler ta ki sevgililerinin yalanları sayısı kendi yalanları sayısını geçene kadar gerçek paranoya çok daha hayati bişey demek istediğim bu ölümü veya hayatının mahfolacağını düşündüren ve gerçekten sorun olan bi hastalık tır Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jessica Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 çok zor ve kötü bi hastalık,hastanın kendisi ve çevresi çok önemli,of çok kötü çok Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Ama ben bu hastalığın pençesinde olupta etrafına belli etmeden hayatını idame ettiren insanlara şahit oldum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
luciferian Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 ben gördüğümde sabah komşumuzu birlikte asansöre biniyorsak eğer saçma binlerce şey aklıma geliyor benim açıkçası ve buna benzer başka bir çok şey... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Bir dostum vardı;annesinin hazırladığı yiyeceklerden hariç başka bir yerde kesinlikle yemezdi. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 26, 2007 Paranoid kişinin ailesi genellikle otoriter,zorba,baskıcı ve eleştirel kişilerden oluşur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest elacayib Yanıtlama zamanı: Haziran 27, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 27, 2007 yanlış cümleler kurmuşsun sanırım anlayamadım.Yazdıklarını gözden geçir lütfen. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
voodoooo Yanıtlama zamanı: Haziran 27, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 27, 2007 önemli değil umarım beni yanlış anlamamışsındır ngtfdnklm Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cagrimeric Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2007 falan filan tabi tabi ...zor bi hastalık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Tengri Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2008 öncelikle bu konu için cok tesekkürler... bu yazıyı okuduktan sonra anladim annem bu parankoyak! yukarda yazilan belirtilerin hepsi var annemde evet... su an gece 00:58 sabah ilk iş annemle konusup bir psikoloğa görünmesi istemek olacak... Teşekkürler " Paranoid kişinin ailesi genellikle otoriter,zorba,baskıcı ve eleştirel kişilerden oluşur. " bizim için geçerli değil bu maalesef Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mezzaluna Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2008 valla için prozac bişeyciğiniz kalmıo:) ama paranoyak olmakta genelde haklı oluyoruz fazla abartmadığımız sürece ben septik bir insanımdır ama dışa fazla yansıtmam olayları olağan değerlendirirm ama güvenmem her an herşeye açıığıım ve detaylı düşünürüm ama sınırı aşmamak lazım aslında delilikte göreceli bir kavram neye göre deli belki onlar normal biz anormaliz bu da değişik bir felsefik bakış açısı ama bir gerçek varsa insanlar var olduğundan beri insanlıkları yaratılışları gereği hem iyi hemde kötü olabiliyorlar temkinli olmakta fayda var yani boşuna paranoyak olmuyoruz hele bir kaç kez de tecrübe ettik mi hep oalcağını sanıyoruz aynı öğrenilmiş çaresizlik psikolojisi gibi:) 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
psychick Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2008 paranoyayı bi nevi olsada iyi anlatan bi flim izlemiştim adı''Dönük Kare'' ...reklam kokan hareketler bunlar dediğinizi duyar gibi oluorum şaka bi yana arkadaşlar insanın beynınde gunde kaç mılyon kelımenın dondugunu tahmın bıle edemeyız istem dışı olarakta paronoyaya yakın durumlar beynımızde nuksedebılır...her paranoya durum bence akıl hastalığının işareti değildir..zaten beynımızden geçenleri sözlü olarak dışa vursak anında akıl hastesinde oluruz toplumca.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
denisss Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2008 :S kendime çok yakın hissettim bu anlatımı :S sanırım doktora görünmeliyim :S Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Zeynep Yanıtlama zamanı: Mart 25, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 25, 2008 Sürekli izlendiğimi düşünmüyorum ancak izlenmemek için kimseden farklı olmamak için elimden geleni yapıyorum. Sürekli tedirgin bir şekilde dolanıyorum. Hepsi normal tedbir yöntemleri gibi geliyor bana. Paranoyak olabilirim ama böyle yaşamaya çok alıştım. Bırakamam, istemem herhalde. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fantoma Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2008 Dün gece ayni hastalik belirtileri olan 26 yasinda bir bayan yakinim ESRA sabah 5 e dogru esyalarini toplayip evden kacmis. Olay bana anlatilanlara göre aynen söyle: ESRA 26 yasinda,bekar. Son 1 sene garip hareketler icinde, ve son 2-3 ay hastalik cok ileri vaziyette. Duşun altinda 1 saat kaliyor. Cok zayifladi. Herkese karsi inanilmaz kirici olmaya basladi,kendi kendine konusmaya,gülmeye,ve karanlik odada yanlizliktan hoslaniyor. Dis dünya ile kontagi tamamen sifir düzeyine inmis. Odasi daginik,takintilari artmis durumda. olayin yasandigi gece: Annesine diyorki ; anne gel konusalim bir seyler. Gece 02.00 civari. Annesi ordan burdan konusmaya basliyor. Ama hep annesinin lafini kesiyor. Sus konusma diyor. Kendi kendine konusmaya basliyor. Saat 5 de gidecegim, saat 5 de gidecegim. Annesi kizim nereye gideceksin,kimle konusuyorsun,benim görmedigim birilerimi var diyor. Sus konusma tamam saat 5 de gidecegim diyor. biraz sonra herkes odasina gidiyor. Esyalarini toplamis,ayakkabisini eline almis,kapiyi acarak hizla 3.kattan merdivenleri 3 er 4 der atlayarak kacmaya baslamis. Annesi kapinin acildigini ve birisinin ciktigini duyunca hemen arkasindan oda cikmis,2 yas büyük abiside apar topar KIZCAGIZI takipe baslamislar, Esra nereye gidiyorsun dur ,bizi bekle,geri dön demelerini duymuyor bile, ve gözden kaybetmisler.KIZ kayiplara karismis. Hemen polise haber veriyorlar,KIZIMIZ böyle böyle oldu kacti diye. Polis hemen gelmis,anne polise olayi anlatirken Esra kosarak geri gelmis. Anne beni takip ediyorlar,yakalarlarsa öldürecekler anne kacmam lazim diye konusuyormus, o andaki yüz ifadeleri o kadar korkuncmus ki... Polisler hemen yakalamislar ve hastahaneye götürmüsler. Hastanede ilk müdehalede ilac vermek istemisler. Esra- Ben de büyü var ilaci icmem,icersem büyü bozulur diye konusuyormus,ve en sonunda güclükle ilaci icirmisler. Daha sonra sakinlesmeye baslamis. ESRA halen hastanede denetim altinda. Olay bizleri cok üzdü, tabiki anne ,babanin haili siz düsünün... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
JesheM Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2008 ovvv cok ilginc bir olay.... boylesini hic duymamistim.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.