hexagram Oluşturma zamanı: Aralık 24, 2006 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 24, 2006 Psikometri Durugörü medyumluğunun bir türüdür. Psikometri uzak veya yakın geçmişte bir eşya ile temas etmiş bulunan kişi ya da kişiler hakkında bilgi edinme yöntemidir. Psikometri ile sadece eşyalarla temas etmiş kişiler hakkında değil, o cismin başından geçen her türlü olay hakkında da bilgi edinilebilir. Ruhsal enerjinin en önemli niteliklerinden biri etki etmek, buna karşı madde enerjisinin en önemli niteliklerinden biri de etki almaktır. Bu temel prensip, çevremizdeki tüm nesnelerin kendilerine canlılardan gelen enerjileri emmesine ve saklamasına neden olur. Bu yüzden sahip olduğumuz tüm eşyalara biz bilmeden kendi enerjilerimizi yükleriz. Ve o eşya ile ne kadar uzun süre beraber olduysak, o da, o kadar çok bizimle ilgili enerjileri bünyesinde saklar. Bu yöntemle tarihin çok eski dönemlerinde meydana gelen olaylar hakkında eski yapıtlara dokunarak bilgiler veren psikometri medyumları vardır. Tarihin karanlık kalan kısımlarına ışık tutması bakımından bu çalışmalara yurtdışında ayrı bir önem verilmiştir. Yine yurtdışında polislerle çalışan psikometri medyumları suçluların dokundukları eşyalar aracılığıyla onların yakalanmasında önemli bilgiler verebilmektedirler. Bilgi edinilmek istenen eşyaya psikometri medyumları elle dokunur ya da onu ellerinin arasına alırlar. Ve o eşyanın başından geçenler ya da o eşyayla temas edenler hakkındaki bilgiler, durugörü tekniğindeki gibi çeşitli imajlarla gelir. Temeli tamamen durugörüye dayanan bir yetenektir. Du-rugörüsü olmayanların yapabileceği bir çalışma değildir. Bu yüzden de durugörü egzersizlerini sizlere aktardıktan sonra bu konuyu ele alıyoruz... Eğer durugörü egzersizlerinde belirli bir ilerleme sağlayamadıysanız bile aşağıdaki son derece basit psikometri alıştırmasını kendi kendinize uygulayabilirsiniz... Bu aynı zamanda durugörü yeteneğinizin gelişmesi için de yararlı bir çalışmadır Basit Bir Deney Dikkatinizi odadaki bir eşyaya odaklayın. Ve gidip ona dokunun. Eğer küçük bir eşya ise onu ellerinizin arasına alabilirsiniz... Bu deney için derin bir gevşemeye gerek yoktur. Sadece zihninizi boşaltıp, hafif bir gevşeme yeterlidir. Kısa bir süre sonra o eşya hakkındaki fikirler şuurunuza üşüşüverir: O eşyanın ismi ya da etiketi, gördüğü iş, güzelliği ya da çirkinliği, onunla ilgili daha önceden edinmiş olduğunuz bir çok düşünce zihninize gelmeye başlayacaktır. Bunlar geçmiş tecrübelerden kaynaklanan önceden algılanmış fikirlerdir. Şimdi ise, bunlar o anki tecrübelerinize engel olan şeylerdir. Bu fikirleri fark ettiğiniz anda, bırakın uzaklaşıp gitsinler... Siz eşya hakkındaki meraklı tavrınızı canlı tutun. Kavramların önünü kesmeye çalışmayın. Kendi hızlarıyla gelip geçmelerine izin verin. O eşya hakkındaki fikirler bitip tükendiğinde, eşya hala orada olacaktır. Şimdi artık onunla ilgili yeni bir görüş fırsatı doğabilir. O eşyayla ilgili olarak, önceden bilmiş olduklarınızın ötesinde, gerçekten neler algılıyorsunuz? Bu tecrübeyi birçok eşya üzerinde yapın. Özellikle size ait olmayan eşyalar üzerinde de bu deneyinizi sürdürün. Uygulama yapa yapa, sonunda eşya ile ilgili önceki kavramların geçip gitmesine izin vererek, yeni bir tecrübeye yer açma konusunda beceri kazanacaksınız. Eşya hakkında önceden edinmiş olduğunuz tüm fikirler uzaklaştıktan sonra dikkatinizi tekrar eşyaya odaklamaya çalışın. O andan itibaren, o eşya ile ilgili zihninizde belirmeye başlayacak olan yeni düşünceler olup olmadığına dikkat edin. Kendinizi yeni düşüncelerin zihninize gelmesi için asla zorlamayın. Bu alıştırmanın can alıcı yönü, zihninizi eşya hakkında önceden edinilmiş fikirlerden temizlemek ve zihninizi sükunete kavuşturmaktır. Işte böylece yeni algılar, eşya ya da kişiyi algılamada yeni yollar, varlığınızın başka seviyelerinden size gelebilir. Bu alıştırma aynı zamanda sezgi kanallarınızı açmanızda size büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Sezgisel algılama nedir? Bunu telepati bölümümüzde ele alacağız... Psikometri Egzersizleri Ilk denemelerinizde avuç içinize alabileceğiniz ya da rahatlıkla elinizi üstüne kapatacağınız küçük objelerle çalışabilirsiniz. Her objeyle ilgili iki ana "hatıra" vardır. Birincisi objenin kendi varlığının tabiatında bulunan "kişisel hatırası", ikincisi ise insanlarla ilişkisi sonucu üzerine sinmiş olan "birikmiş hatırası"dır. Psikometri egzersizlerinin ilk aşamalarında fazla el değiştirmemiş objelerin kullanılması sizin algılamanızda karışıklıkları önleyecektir. Denemelerinizde tecrübe kazandıkça, el değiştirmiş objeler üzerinde de ayrıntılı algılamalar yapabilirsiniz. O objenin kaç el değiştirdiği, eski sahibiyle ve son sahibiyle ilgili bilgileri çok kolaylıkla ayırdedebileceksiniz. Ama önce basit çalışmalarla başlamak daha iyidir. Durugörü yeteneğiniz eğer ortaya çıkmış durumdaysa, zihninize gelen düşünceler çeşitli imajlara dönüşecek ve her şeyi bir film şeridinde izlermişççesine takip edebileceksiniz. Ancak bazı kişilerde durugörü kolay kolay su üstüne çıkacak durumda olmayabilir. Belki de o kişinin sezgisel ve telepatik yetenekleri daha etkin durumda olabilir. Herkesde tüm parapsişik yeteneklerin su üstüne çıkması zaten mümkün değildir. Ancak denemeden kimde hangi yeteneğin çıkacağı önceden tespit edilemez. Belki de sizde durugörü değil sezgisel algılama ve telepati yetenekleri daha kolay geliştirilebilecek durumda olabilir. Eğer siz de böyle bir durumdaysanız, psikometri deneylerini yaparken sezgisel olarak içinize doğanları mantık yürütmeden algılayabilir ve benzer başarıyı elde edebilirsiniz. Şimdi yapacağınız pratik çalışma için bir arkadaşınızdan yardım istemeniz gerekecektir. O arkadaşınızdan, sizin de tanıdığınız ama kim olduklarını bilmediğiniz 5-6 kişiden kredi kartlarını toplayarak size getirmesini rica edin. Arkadaşınıza kredi kartlarına asla dokunmaması gerektiğini hatırlatın. Onları ayrı ayrı kağıt bir mendile sararak size teslim edebilir. Kredi kartlarını alın... Sessiz ve kimsenin bulunmadığı bir odaya giderek onları mendilden çıkartın... Üzerlerindeki isimleri görmemeye özen göstererek onları ters çevirin ve temiz bir bezin üzerine serin... Zihninizi boşaltın... Oturduğunuz yerde gevşeyin... Çalışmaya konsantre olun... Iyice gevşedikten sonra, kartlardan birini avucunuzun içine alın. Alnınıza dokundurun. Göğsünüzün üstüne koyun. Daha sonra avucunuzun içinde ya da masanızın üzerine bırakıp elinizi üstüne koyarak, derin gevşeme haline geçin... Kesinlikle mantık yürütmeyin... Bu kart acaba Ahmet'e mi, Mehmet'e mi ait diye asla düşünmeyin. Sadece içinize doğacaklara konsantre olun. Neler hissettiğinize dikkat edin. Karttan elinize sıcaklık duygusu mu geliyor yoksa soğukluk duygusu mu geliyor? Önce buna dikkat edin. Bu kartın sahibinin genel karakteristik halleri size duygu olarak yansımaya başlayacaktır. Içinizde nasıl bir duygu hali canlanıyor? Sinirli, heyecanlı ve egoist bir hal mi içinizde hakim oluyor; yoksa sakin sessiz, sükunet içinde huzurlu bir hale mi bürünüyorsunuz?... Bunlara hep dikkat ediniz. Daha sonra bir adım daha atın ve bu kartın bir bayana mı yoksa erkeği mi ait olabileceğini hissetmeye çalışın. En sonunda bu kartın kime ait olduğunu bulacaksınız.... Bunu yaparken de mantık yürütmeyin... Içinize doğacak sezgiye kendinizi teslim edin... Eğer durugörü yeteneğiniz işler durumdaysa kartın sahibini imajinatif olarak gözlerinizin önünde canlanmasını bekleyin. Zihinsel ekranınızda onun görüntüsünü görün ve o kişi ile ilgili özel bazı bilgilerin sezgisel olarak ya da görüntüsel olarak size gelmesini bekleyin. Bu egzersizi diğer tüm kartlar için tekrarlayın ve elde ettiğiniz tüm izlenimleri not edin. Daha sonra kredi kartlarının üzerindeki isimlerle notlarınızı karşılaşırın. Arkadaşlarınızı tanıdığınız için, not ettiğiniz bilgilerin ne kadar gerçeğe yaklaştığım hemen anlayabilirsiniz. Ancak çalışmanız sırasında bazı arkadaşlarınızla ilgili çok özel ve sizin normal olarak bilmediğiniz özellikleriyle ilgili algılamalarınız olmuşsa, bunların doğruluğunu bizzat o kişilere sorarak kendinizi test edin. Bu çalışmalarınızın süresi de durugörü çalışmalarında olduğu gibi 30 dakikayı geçmemelidir. Bu süre içinde kartların tamamını bitiremezseniz, ara verip bir sonraki gün devam ediniz. alıntıdır... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kalipso Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2006 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2006 Başlığı görünce hemen sen olduğunu anlıyorum hexagram Saol bilgiler için... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hexagram Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2006 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2006 bu düşüncen beni mutlu etti,sağol Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ApostropheX2 Yanıtlama zamanı: Mart 28, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 28, 2009 Psikometri Durugörü medyumluğunun bir türüdür. Psikometri uzak veya yakın geçmişte bir eşya ile temas etmiş bulunan kişi ya da kişiler hakkında bilgi edinme yöntemidir. Psikometri ile sadece eşyalarla temas etmiş kişiler hakkında değil, o cismin başından geçen her türlü olay hakkında da bilgi edinilebilir. Ruhsal enerjinin en önemli niteliklerinden biri etki etmek, buna karşı madde enerjisinin en önemli niteliklerinden biri de etki almaktır. Bu temel prensip, çevremizdeki tüm nesnelerin kendilerine canlılardan gelen enerjileri emmesine ve saklamasına neden olur. Bu yüzden sahip olduğumuz tüm eşyalara biz bilmeden kendi enerjilerimizi yükleriz. Ve o eşya ile ne kadar uzun süre beraber olduysak, o da, o kadar çok bizimle ilgili enerjileri bünyesinde saklar. Bu yöntemle tarihin çok eski dönemlerinde meydana gelen olaylar hakkında eski yapıtlara dokunarak bilgiler veren psikometri medyumları vardır. Tarihin karanlık kalan kısımlarına ışık tutması bakımından bu çalışmalara yurtdışında ayrı bir önem verilmiştir. Yine yurtdışında polislerle çalışan psikometri medyumları suçluların dokundukları eşyalar aracılığıyla onların yakalanmasında önemli bilgiler verebilmektedirler. Bilgi edinilmek istenen eşyaya psikometri medyumları elle dokunur ya da onu ellerinin arasına alırlar. Ve o eşyanın başından geçenler ya da o eşyayla temas edenler hakkındaki bilgiler, durugörü tekniğindeki gibi çeşitli imajlarla gelir. Temeli tamamen durugörüye dayanan bir yetenektir. Du-rugörüsü olmayanların yapabileceği bir çalışma değildir. Bu yüzden de durugörü egzersizlerini sizlere aktardıktan sonra bu konuyu ele alıyoruz... Eğer durugörü egzersizlerinde belirli bir ilerleme sağlayamadıysanız bile aşağıdaki son derece basit psikometri alıştırmasını kendi kendinize uygulayabilirsiniz... Bu aynı zamanda durugörü yeteneğinizin gelişmesi için de yararlı bir çalışmadır Basit Bir Deney Dikkatinizi odadaki bir eşyaya odaklayın. Ve gidip ona dokunun. Eğer küçük bir eşya ise onu ellerinizin arasına alabilirsiniz... Bu deney için derin bir gevşemeye gerek yoktur. Sadece zihninizi boşaltıp, hafif bir gevşeme yeterlidir. Kısa bir süre sonra o eşya hakkındaki fikirler şuurunuza üşüşüverir: O eşyanın ismi ya da etiketi, gördüğü iş, güzelliği ya da çirkinliği, onunla ilgili daha önceden edinmiş olduğunuz bir çok düşünce zihninize gelmeye başlayacaktır. Bunlar geçmiş tecrübelerden kaynaklanan önceden algılanmış fikirlerdir. Şimdi ise, bunlar o anki tecrübelerinize engel olan şeylerdir. Bu fikirleri fark ettiğiniz anda, bırakın uzaklaşıp gitsinler... Siz eşya hakkındaki meraklı tavrınızı canlı tutun. Kavramların önünü kesmeye çalışmayın. Kendi hızlarıyla gelip geçmelerine izin verin. O eşya hakkındaki fikirler bitip tükendiğinde, eşya hala orada olacaktır. Şimdi artık onunla ilgili yeni bir görüş fırsatı doğabilir. O eşyayla ilgili olarak, önceden bilmiş olduklarınızın ötesinde, gerçekten neler algılıyorsunuz? Bu tecrübeyi birçok eşya üzerinde yapın. Özellikle size ait olmayan eşyalar üzerinde de bu deneyinizi sürdürün. Uygulama yapa yapa, sonunda eşya ile ilgili önceki kavramların geçip gitmesine izin vererek, yeni bir tecrübeye yer açma konusunda beceri kazanacaksınız. Eşya hakkında önceden edinmiş olduğunuz tüm fikirler uzaklaştıktan sonra dikkatinizi tekrar eşyaya odaklamaya çalışın. O andan itibaren, o eşya ile ilgili zihninizde belirmeye başlayacak olan yeni düşünceler olup olmadığına dikkat edin. Kendinizi yeni düşüncelerin zihninize gelmesi için asla zorlamayın. Bu alıştırmanın can alıcı yönü, zihninizi eşya hakkında önceden edinilmiş fikirlerden temizlemek ve zihninizi sükunete kavuşturmaktır. Işte böylece yeni algılar, eşya ya da kişiyi algılamada yeni yollar, varlığınızın başka seviyelerinden size gelebilir. Bu alıştırma aynı zamanda sezgi kanallarınızı açmanızda size büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Sezgisel algılama nedir? Bunu telepati bölümümüzde ele alacağız... Psikometri Egzersizleri Ilk denemelerinizde avuç içinize alabileceğiniz ya da rahatlıkla elinizi üstüne kapatacağınız küçük objelerle çalışabilirsiniz. Her objeyle ilgili iki ana "hatıra" vardır. Birincisi objenin kendi varlığının tabiatında bulunan "kişisel hatırası", ikincisi ise insanlarla ilişkisi sonucu üzerine sinmiş olan "birikmiş hatırası"dır. Psikometri egzersizlerinin ilk aşamalarında fazla el değiştirmemiş objelerin kullanılması sizin algılamanızda karışıklıkları önleyecektir. Denemelerinizde tecrübe kazandıkça, el değiştirmiş objeler üzerinde de ayrıntılı algılamalar yapabilirsiniz. O objenin kaç el değiştirdiği, eski sahibiyle ve son sahibiyle ilgili bilgileri çok kolaylıkla ayırdedebileceksiniz. Ama önce basit çalışmalarla başlamak daha iyidir. Durugörü yeteneğiniz eğer ortaya çıkmış durumdaysa, zihninize gelen düşünceler çeşitli imajlara dönüşecek ve her şeyi bir film şeridinde izlermişççesine takip edebileceksiniz. Ancak bazı kişilerde durugörü kolay kolay su üstüne çıkacak durumda olmayabilir. Belki de o kişinin sezgisel ve telepatik yetenekleri daha etkin durumda olabilir. Herkesde tüm parapsişik yeteneklerin su üstüne çıkması zaten mümkün değildir. Ancak denemeden kimde hangi yeteneğin çıkacağı önceden tespit edilemez. Belki de sizde durugörü değil sezgisel algılama ve telepati yetenekleri daha kolay geliştirilebilecek durumda olabilir. Eğer siz de böyle bir durumdaysanız, psikometri deneylerini yaparken sezgisel olarak içinize doğanları mantık yürütmeden algılayabilir ve benzer başarıyı elde edebilirsiniz. Şimdi yapacağınız pratik çalışma için bir arkadaşınızdan yardım istemeniz gerekecektir. O arkadaşınızdan, sizin de tanıdığınız ama kim olduklarını bilmediğiniz 5-6 kişiden kredi kartlarını toplayarak size getirmesini rica edin. Arkadaşınıza kredi kartlarına asla dokunmaması gerektiğini hatırlatın. Onları ayrı ayrı kağıt bir mendile sararak size teslim edebilir. Kredi kartlarını alın... Sessiz ve kimsenin bulunmadığı bir odaya giderek onları mendilden çıkartın... Üzerlerindeki isimleri görmemeye özen göstererek onları ters çevirin ve temiz bir bezin üzerine serin... Zihninizi boşaltın... Oturduğunuz yerde gevşeyin... Çalışmaya konsantre olun... Iyice gevşedikten sonra, kartlardan birini avucunuzun içine alın. Alnınıza dokundurun. Göğsünüzün üstüne koyun. Daha sonra avucunuzun içinde ya da masanızın üzerine bırakıp elinizi üstüne koyarak, derin gevşeme haline geçin... Kesinlikle mantık yürütmeyin... Bu kart acaba Ahmet'e mi, Mehmet'e mi ait diye asla düşünmeyin. Sadece içinize doğacaklara konsantre olun. Neler hissettiğinize dikkat edin. Karttan elinize sıcaklık duygusu mu geliyor yoksa soğukluk duygusu mu geliyor? Önce buna dikkat edin. Bu kartın sahibinin genel karakteristik halleri size duygu olarak yansımaya başlayacaktır. Içinizde nasıl bir duygu hali canlanıyor? Sinirli, heyecanlı ve egoist bir hal mi içinizde hakim oluyor; yoksa sakin sessiz, sükunet içinde huzurlu bir hale mi bürünüyorsunuz?... Bunlara hep dikkat ediniz. Daha sonra bir adım daha atın ve bu kartın bir bayana mı yoksa erkeği mi ait olabileceğini hissetmeye çalışın. En sonunda bu kartın kime ait olduğunu bulacaksınız.... Bunu yaparken de mantık yürütmeyin... Içinize doğacak sezgiye kendinizi teslim edin... Eğer durugörü yeteneğiniz işler durumdaysa kartın sahibini imajinatif olarak gözlerinizin önünde canlanmasını bekleyin. Zihinsel ekranınızda onun görüntüsünü görün ve o kişi ile ilgili özel bazı bilgilerin sezgisel olarak ya da görüntüsel olarak size gelmesini bekleyin. Bu egzersizi diğer tüm kartlar için tekrarlayın ve elde ettiğiniz tüm izlenimleri not edin. Daha sonra kredi kartlarının üzerindeki isimlerle notlarınızı karşılaşırın. Arkadaşlarınızı tanıdığınız için, not ettiğiniz bilgilerin ne kadar gerçeğe yaklaştığım hemen anlayabilirsiniz. Ancak çalışmanız sırasında bazı arkadaşlarınızla ilgili çok özel ve sizin normal olarak bilmediğiniz özellikleriyle ilgili algılamalarınız olmuşsa, bunların doğruluğunu bizzat o kişilere sorarak kendinizi test edin. Bu çalışmalarınızın süresi de durugörü çalışmalarında olduğu gibi 30 dakikayı geçmemelidir. Bu süre içinde kartların tamamını bitiremezseniz, ara verip bir sonraki gün devam ediniz. alıntıdır... Ruhsal Güçleri geliştirme Tekniklerinde durugörünün ardından bunu veriodu =) emeğine sağlık yine de =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
monkeybusiness Yanıtlama zamanı: Nisan 17, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 17, 2009 Nat Geo da Stone Hedge taşlarına dokunarak başlarından neler geçtiğini gören bir kahinin belgeselini izlemiştim... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Adramelech Yanıtlama zamanı: Nisan 3, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 3, 2010 Psikometri Dokunduğumuz her şey üzerinde vücudumuzdan çıkan gözle görülmeyen radyasyonlar,psikospik yeteneklerimizle algılayıp değerlendirebildiğimiz çok daha derin ve etkili izler bırakırlar.Bunlara ‘ruhun izleri’ diyebiliriz.Bu radyasyonlar canlı madde ile sınırlıda değildir.Donmuş maddeler bile kendi enerji formlarını yayarlar.Örneğin kol saatiniz sizin hakkınızda hatıra defterinizdekinden çok daha fazla bilgilerle yüklü bulunmaktadır. Cansız objelere dokunduğumuzda bir şey hissetmemize sebep olan şey nedir? Örneğin sahibini bildiğimiz yada bilmediğimiz bir yüzük,bir tokadan sevinç yada üzüntü duymamız gibi. Psikometrik fenomenin etüdüyle ilgili araştırmalar göstermiştir ki,elle dokunulan objeler üzerinde normal duyumlarımızla algılayamadığımız izler çıkmaktadır.Yani,insanlar ellerine aldıkları eşyalar üzerinde bildiğimiz fiziksel parmak izlerinden daha etkili izler de bırakırlar.Ruhsal enerjinin en önemli niteliklerinden biri etki etmek,buna karşı madde enerjisinin en önemli özelliklerinden birisi de etki almaktır.Bu temel prensip çevremizdeki tüm nesnelerin kendilerine canlılardan gelen enerjileri emmesine ve saklamasına neden olur. Eğer bu ele alış ve etkileyiş daha da şuurlu olarak yapılmışsa,o takdirde söz konusu izlerin daha etkili bir şekilde eşyaya işlendiği ortaya çıkarılmıştır.Vuku bulan her şey evrenin eterine siner, kaydedilir. Sesler ve hareketler ebediyen kalmak üzere film, kaset, fotoğraflar, vb. aletlere kaydediliyor. Her şeyin devamlı olarak kaydedildiği bir hafıza bulunmaktadır. Buna Doğu mistizminde ‘Akashic Record’ denilir ve herşeyin hafızası olarak kabul edilir. Akashic Record görüşü, Carl Jung tarafından geliştirilmiş ‘Kollektif Şuur’ görüşüne çok benzemektedir. Kollektif şuur görüşüne göre,tüm tabiatın ve onun içinde bulunan her şeyin gayri şuurları ‘evrensel psişe’ ile birlik halinde bulunur.Bu evrensel psişe tüm acıları,sızıları ve sevinçleri duyar ve hatırlar.Bu yüzden psikoskopi,bir kişinin yada objenin psişeyle ölçümü olmaktadır. Burada, zaman ve uzay bakımından sınırsız durumda bulunan evrenle her şey bağlantı halindedir.İşte bu hafıza kayıt ve kalıpları psikospist tarafından yakalanır.Psikospistler böyle bir vibrasyonel enerjiye duyarlı ve tepki gösterebilecek niteliktedirler.Psikometri geçmiş ve gelecekle ilgilidir ancak bu yetenek geliştikçe geçmiş, şu anki, gelecek arasındaki sınırlar kalkar ve zamanla süje hepsini uzay ve zamanın olmadığı bir planda görür yada algılar hale gelir.Tanınmış durugörür Gerard Croiset psikospist olarak Güney Afrika’da bulunduğu sırada kendisine hiç bir bilgi verilmeden,tarihi asırlarca öncelere kadar giden bir fosil verilir.Eline alır almaz tahmin ettiği tek şey bunun laboratuarın bahçesinden alınmış bir taş olduğu idi.Croiset küçük fosili avucunun içine alarak gözlerinin kapadı ve çok geçmeden ağzından şu tanımlama ve tasvirler dökülmeye başladı:Gözleri kapalı ve elinde fosil olduğu halde subtropikal bir iklimin hüküm sürdüğü bir yöredeki palmiye ağaçlarından,büyük meyve ağaçları ile bunların arasında dolaşan dev yapılı hayvanlardan söz etti.Yani küçücük bir taş parçasından algıladığı tesirlerle altı asır öncesinden eskilere doğru gidivermiş ve oraları anlatmıştır.Bir süre sonra Croiset’in söyledikleri Güney Afrikalı arkeologlara kontrol ettirildi ve medyumun söylediklerinin hepsinin doğru olduğu kanıtlandı.Yurtdışında polislerle çalışan psikometri medyumları suçluların dokundukları eşyalar aracılığıyla onların yakalanmasında önemli bilgiler verebilmektedirler. Psikometri Deneyi 1 Deneye başlamadan önce fiziksel ve zihinsel olarak gevşeyin.Gevşedikten sonra,bir miktar küçük eşya ve objeleri bir araya getirip bir tepsinin içine koyun.Başlangıçta sadece bir kimsenin malı olan (örneğin kol saati,yüzük gibi)eşyalardan başlamanız tavsiye edilir.Önce,eşyanın geçmişini mi yoksa eşyanın sahibinin özgeçmişini mi öğrenmek istiyorsunuz,buna karar veriniz.Ondan sonra zihninizi ona göre konsantre ediniz.Tepsinin üzerini örtün ve eşyaları hangi sıraya göre ele alacaksanız,bir kenara yazınız.Birkaç celseden sonra artık onları yazmadan da hatırlayabileceksiniz.Yapmakta olduğunuz işe tamamen konsantre olun.Tepsinin üzerinde bulunan eşyalardan biriyle ilgili olarak kuvvetli etkiler almakta mısınız?Bu şekilde güçlü tesiri haiz bulunan eşyayı ötekilerden ayırın.Dikkatli bir şekilde parmak uçlarınızla ona dokunun ve iyice ayrıntılarına kadar onu hissetmeye çalışın.Avucunuzun içine alın ve eşya hakkında ilk genel algılamayı yakalamaya çalışın: Hoş, abes, korku, ürperti, suçluluk, objenin yaşı gibi. Unutmayınız ki,ilk algılamalarınız çok genel mahiyette olacaktır ve bu,zamanla daha belirgin ve ayrıntılı duyumlara dönüşecektir. Korku, sevinç, gerilim, acı-sızı, hastalık, mutluluk, yalnızlık duyumlarına kapılabileceksiniz. Ana duygu esaslı olarak algılandıktan sonra,oradan derinlemesine gitmek suretiyle sahibinin özgeçmişine de inebileceksiniz. Psikometri Deneyi 2 Deneye başlamadan önce psikometri egzersizlerini uygulamanız gerekmektedir. Bu çalışma için bir arkadaşınızdan yardım isteyeceksiniz.Arkadaşınız sizin de tanıdığınız ama kim olduklarını bilmediğiniz 5-6 kişiden kredi kartlarını toplayarak size getirmeli.Arkadaşınıza kredi kartlarına asla dokunmaması gerektiğini hatırlatın.Örneğin kartlara dokunmaması için kredi kartlarını kağıt bir mendile sararak getirebilir. Kredi kartlarını alın ve sessiz,kimsenin olmadığı bir odaya giderek onları mendilden çıkartın.Üzerlerindeki isimleri görmemeye özen göstererek onları ters çevirin ve temiz bir bezin üzerine serin.Zihninizi boşaltın, oturduğunuz yerde gevşeyin ve çalışmaya konsantre olun.İyice gevşedikten sonra,kartlardan birini avucunuzun içine alın.Alnınıza dokundurun.Göğsünüzün üstüne koyun.Daha sonra avucunuzun içinde ya da masanızın üzerine bırakıp elinizi üstüne koyarak, derin gevşeme haline geçin.Kesinlikle mantık yürütmeyin.Sadece içinize doğacaklara konsantre olun.Neler hissettiğinize dikkat edin.Karttan elinize sıcaklık duygusu mu geliyor yoksa soğukluk duygusu mu geliyor? Önce buna dikkat edin.Bu kartın sahibinin genel karakteristik halleri size duygu olarak yansımaya başlayacaktır.İçinizde nasıl bir duygu hali canlanıyor? Sinirli, heyecanlı ve egoist bir hal mi içinizde hakim oluyor; yoksa sessiz sakin, sükunet içinde huzurlu bir hale mi bürünüyorsunuz?Bunlara hep dikkat ediniz.Daha sonra bir adım daha atın ve bu kartın bir bayana mı yoksa erkeğe mi ait olabileceğini hissetmeye çalışın.En sonunda bu kartın kime ait olduğunu bulacaksınız.Bunu yaparken de mantık yürütmeyin.İçinize doğacak sezgiye kendinizi teslim edin.Eğer durugörü yeteneğiniz işler durumda ise kartın sahibini imajinatif olarak gözlerinizin önünde canlanmasını bekleyin.Zihinsel ekranınızda onun görüntüsünü görün ve o kişi ile ilgili özel bazı bilgilerin sezgisel olarak ya da görüntüsel olarak size gelmesini bekleyin.Bu egzersizi tüm kredi kartları için uygulayın ve elde ettiğiniz izlenimleri not edin.Daha sonra kredi kartlarının üzerindeki isimlerle notlarınızı karşılaştırın.Bu çalışmalarınızın süresi 30 dakikayı geçmemelidir.Bu süre içinde kartların tamamını bitiremezseniz,ara verip bir sonraki çalışmanızda devam edebilirsiniz. Alıntıdır. Birkaç deneme yaptım. Farklı simalar ve mekanlar görebildim. Kitap kullanmıştım bunun için. Denemeye devam edeceğim, kendimi birşeyler yapabilmiş gibi hissetmiyorum çünkü çok fazla biindik mekan ve yüzün arasında oluyor bu görüler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
melenie Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2010 bu aralar da buna sardım.. hadi bakalım ! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rapistic Yanıtlama zamanı: Ocak 16, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 16, 2011 Teşekkürler. Güzel bir paylaşımdı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YgmrKrsgt Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2012 ya ben şimdi bu yazıyı okuyunca kendi eşyalarımın üzerinde denemeye çalıştım. Mesele aldığım bir kalem. Bu kalem yarı yarıya açılmış durumda. Kendimi çok zorladım ve herhangi bir şey elde etmeye çalıştım. Kalemin yolculuğu şuan ki halinden geçmiş zamana doğru gitmeye başladı. Nerede kullandığım, ne zaman açtığım, hangi kağıtta kullandığım. İlk ne zaman ve nerede, kiminle aldığım (daha çok bunu markasından yola çıkarak yaptım çünkü kalemi toptan almıştım ) buraya kadar her şeyi net gördüm yada onun gibi bişey ama daha öncesi (yapılma aşaması, satılan yere gelme aşaması falan) o kısımlarını sadece tahmin ettim. Ancak bu kalemler paketin içinde satılıyorlardı. Acaba gerisini görememem başka bir el değmediği ihtimalinden olabilir mi? Yoksa ben de o yetenek var mı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
parapsikopat Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2012 Bu bana oluyor sanırım. Mobilyacıya gitmiştim bu yazı aklıma geldikten sonra koltuğa dokunup gözlerimi kapattım. Birkaç dakika öylece durdum aklımda hiç bi düşünce kalmayana kadar. Sonra bir anda SİNAN ismini gördüm. Sonra da gelip geçen numaralar. Numaralara dikkat ettiğimde (tanımadığım) bir telefon numarası gördüm. Zaman kaybetmeden telefonu alıp çevirdim. Kiminle görüşüyorum dediğimde "Ben sinan siz kimi aramıştınız?" dediğini duyunca şaşırıp telefonu kapattım. Tesadüf olma ihtimali de var aslında ama tam bilemiyorum. Yardımcı olabilicek olan varmı? Telekinezinin dalları hariç hissetmeye dayalı çoğu yeteneğin belirtilerini hissediyorum kendimde. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Loxias Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 merhaba, benim bu sitede müzik falı diye bi konum var bende orada insanların dinlediği müziklere göre nasıl birisi olduğunu düşüncelerini hayattaki yerlerini geçmişlerini söylemeye çalışıyorum acaba yaptığım iş ufaktan bu konuya mı giriyor? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Loxias Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 merhaba, benim bu sitede müzik falı diye bi konum var bende orada insanların dinlediği müziklere göre nasıl birisi olduğunu düşüncelerini hayattaki yerlerini geçmişlerini söylemeye çalışıyorum acaba yaptığım iş ufaktan bu konuya mı giriyor? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 Uzaktan yakından bu konuyla alakalı değil yaptığın iş bana göre , psikometrinin tanımını tekrara okursan sevinirim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Loxias Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 23, 2014 hehe önsöz pek okumuyodum ama ne biliyim az bişey benzerlik kurasım geldiyse demek, iste yeter tekrar okuyacağım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paganlaw Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 ya ben şimdi bu yazıyı okuyunca kendi eşyalarımın üzerinde denemeye çalıştım. Mesele aldığım bir kalem. Bu kalem yarı yarıya açılmış durumda. Kendimi çok zorladım ve herhangi bir şey elde etmeye çalıştım. Kalemin yolculuğu şuan ki halinden geçmiş zamana doğru gitmeye başladı. Nerede kullandığım, ne zaman açtığım, hangi kağıtta kullandığım. İlk ne zaman ve nerede, kiminle aldığım (daha çok bunu markasından yola çıkarak yaptım çünkü kalemi toptan almıştım ) buraya kadar her şeyi net gördüm yada onun gibi bişey ama daha öncesi (yapılma aşaması, satılan yere gelme aşaması falan) o kısımlarını sadece tahmin ettim. Ancak bu kalemler paketin içinde satılıyorlardı. Acaba gerisini görememem başka bir el değmediği ihtimalinden olabilir mi? Yoksa ben de o yetenek var mı Burada düştüğünüz hata alıntılanan yazının şu kısmında anlatılıyor: "Kısa bir süre sonra o eşya hakkındaki fikirler şuurunuza üşüşüverir: O eşyanın ismi ya da etiketi, gördüğü iş, güzelliği ya da çirkinliği, onunla ilgili daha önceden edinmiş olduğunuz bir çok düşünce zihninize gelmeye başlayacaktır. Bunlar geçmiş tecrübelerden kaynaklanan önceden algılanmış fikirlerdir. Şimdi ise, bunlar o anki tecrübelerinize engel olan şeylerdir. Bu fikirleri fark ettiğiniz anda, bırakın uzaklaşıp gitsinler... Siz eşya hakkındaki meraklı tavrınızı canlı tutun. Kavramların önünü kesmeye çalışmayın. Kendi hızlarıyla gelip geçmelerine izin verin. O eşya hakkındaki fikirler bitip tükendiğinde, eşya hala orada olacaktır. Şimdi artık onunla ilgili yeni bir görüş fırsatı doğabilir. O eşyayla ilgili olarak, önceden bilmiş olduklarınızın ötesinde, gerçekten neler algılıyorsunuz? Bu tecrübeyi birçok eşya üzerinde yapın. Özellikle size ait olmayan eşyalar üzerinde de bu deneyinizi sürdürün. Uygulama yapa yapa, sonunda eşya ile ilgili önceki kavramların geçip gitmesine izin vererek, yeni bir tecrübeye yer açma konusunda beceri kazanacaksınız. Eşya hakkında önceden edinmiş olduğunuz tüm fikirler uzaklaştıktan sonra dikkatinizi tekrar eşyaya odaklamaya çalışın. O andan itibaren, o eşya ile ilgili zihninizde belirmeye başlayacak olan yeni düşünceler olup olmadığına dikkat edin. Kendinizi yeni düşüncelerin zihninize gelmesi için asla zorlamayın. Bu alıştırmanın can alıcı yönü, zihninizi eşya hakkında önceden edinilmiş fikirlerden temizlemek ve zihninizi sükunete kavuşturmaktır. Işte böylece yeni algılar, eşya ya da kişiyi algılamada yeni yollar, varlığınızın başka seviyelerinden size gelebilir." Zihininizde düşüncelerin akıp gitmesine izin vermeniz gerekirken ve sahip olduğunuz somut bilgilere takılıp kalmamanız gerekirken siz öyle yapmışsınız. Alıntılanan yazıyla ilgili eleştirim ise durugörü ile ilişkilendirilmesi olmuş. Ruhsal Güçleri Geliştirme Teknikleri'nden mi alınmıştı hatırlamıyorum ancak psikometriyi salt durugörüyle ilişkilendirmek, karşıdaki insanın kokunsunu alabilmek için görme yeteneğimizi geliştirmemiz gerektiğini savunmak gibidir. Neyse ki orijinal metnin sahibi yazar yazının devamında psikometri için altıncı duyudan da bahsetmiş ancak bu yazarın yanlış aktardığı gerçeğini değiştirmiyor. Zamanında alıntılarken de bu hususa dikkat edilmemiş. Psikometri, elde tutulan eşyanın enerjisinin hissedilmesi ve enerjinin çağrışımlarıyla her türlü bilgi türünün alınması sonucunda bu bilgilerin yorumlanmasıdır. Psikometri konusunda benim yorumum budur. Bu her türlü bilgi bir görü de olabilir bir koku da olabilir bir simge de olabilir içten gelen çağrışımlar da olabilir. Bunun bir sınırı yoktur ve psikometriyi görüyle sınırlamak da kendini sınırlamaktır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paganlaw Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 Bu bana oluyor sanırım. Mobilyacıya gitmiştim bu yazı aklıma geldikten sonra koltuğa dokunup gözlerimi kapattım. Birkaç dakika öylece durdum aklımda hiç bi düşünce kalmayana kadar. Sonra bir anda SİNAN ismini gördüm. Sonra da gelip geçen numaralar. Numaralara dikkat ettiğimde (tanımadığım) bir telefon numarası gördüm. Zaman kaybetmeden telefonu alıp çevirdim. Kiminle görüşüyorum dediğimde "Ben sinan siz kimi aramıştınız?" dediğini duyunca şaşırıp telefonu kapattım. Tesadüf olma ihtimali de var aslında ama tam bilemiyorum. Yardımcı olabilicek olan varmı? Telekinezinin dalları hariç hissetmeye dayalı çoğu yeteneğin belirtilerini hissediyorum kendimde. Sizin yaptığınız tam bir psikometri okuması olmuş. Elbette edinilen bilginin heyecanına kapılıp o bilgiye odaklanıp devamını getirmemişsiniz. Her parapsişik olgu gibi bu da çalışmayla geliştirilebilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paganlaw Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 15, 2016 merhaba, benim bu sitede müzik falı diye bi konum var bende orada insanların dinlediği müziklere göre nasıl birisi olduğunu düşüncelerini hayattaki yerlerini geçmişlerini söylemeye çalışıyorum acaba yaptığım iş ufaktan bu konuya mı giriyor? Sizin yaptığınız tam olarak psikometri okuması sayılmaz. Ne derler bilimsel camiada, "bu konu doktrinde tartışmalı konudur" Tabi şu aşamada hangi doktrin? Demek lazım. Şahsi yorum yaparsam, yaptığınız psikometri okuması değil müzik türüne göre kişilik analizidir. Psikometri okuması yoluyla o kişi hakkında bilgi edinmek isterseniz onun bir eşyası aracılığıyla bunu yapmanız gerekir. Diyorsanız ki müzik türünden yola çıkarak değil, sadece müzik paylaşması sonucu ortaya çıkan etkileşimi kullanarak kişi hakkında hislerimi söylüyorum derseniz bu altıncı his kapsamına girer. Yani yine psikometri okuması olmaz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
treM Yanıtlama zamanı: Ekim 18, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 18, 2016 Bu bana oluyor sanırım. Mobilyacıya gitmiştim bu yazı aklıma geldikten sonra koltuğa dokunup gözlerimi kapattım. Birkaç dakika öylece durdum aklımda hiç bi düşünce kalmayana kadar. Sonra bir anda SİNAN ismini gördüm. Sonra da gelip geçen numaralar. Numaralara dikkat ettiğimde (tanımadığım) bir telefon numarası gördüm. Zaman kaybetmeden telefonu alıp çevirdim. Kiminle görüşüyorum dediğimde "Ben sinan siz kimi aramıştınız?" dediğini duyunca şaşırıp telefonu kapattım. Tesadüf olma ihtimali de var aslında ama tam bilemiyorum. Yardımcı olabilicek olan varmı? Telekinezinin dalları hariç hissetmeye dayalı çoğu yeteneğin belirtilerini hissediyorum kendimde. Etkileyici acaba böyle başka şeyler yaşadınız mı merak ettim doğrusu(her ne kadar 2012de anlatmış olsanız da) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.