EmilioDeCarro Oluşturma zamanı: Eylül 15, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 15, 2008 Bir besin maddesi olarak kanın, ne türlü etkilerinin olacağını anlamak için, üst gastrointestinal (mide-bağırsak) kanamalı hastalara bakmak faydalı olacaktır. Dışarıdan alınan kanın muhtemel bir "enfeksiyon kaynağı" olduğu gerçeğini bir tarafa bırakacak olursak, teorik açıdan, üst GİS kanamalı hastaların durumu, kan içen bir kişinin durumundan pek de farklı olmayacaktır. Kan son derece karmaşık bir süspansiyondur ve yapısı hâlâ bütünüyle anlaşılabilmiş değildir. Bu nedenle, -bu karmaşıklık ve bilinmezlik içerisinde- kan içmenin vücut üzerine olan etkilerini bütün boyutlarıyla ele almak mümkün değildir. Ancak, üst GİS kanamaları ve etkileri konusunda yapılmış sayısız gözlem ve araştırma nedeniyle, tıbbın bu gayet iyi bilinen konusundan hareket ederek bazı açıklamalar getirilebilir. Bilimsel bir makalede şöyle denmektedir(1): "Upper gastrointestinal bleeding causes increased urea concentrations in patients with normal liver function and high ammonia concentrations in patients with impaired liver function. This ammoniagenesis may precipitate encephalopathy. The haemoglobin molecule is unique because it lacks the essential amino acid isoleucine and has high amounts of leucine and valine. Upper gastrointestinal bleeding therefore presents the gut with protein of very low biologic value, which may be the stimulus to induce a cascade of events culminating in net catabolism. This may influence the function of rapidly dividing cells and short half-life proteins." Çevirisi: "Üst gastrointestinal kanama, karaciğer işlevleri normal olan hastalarda artmış üre konsantrasyonlarına ve karaciğer işlevleri bozulmuş hastalarda yüksek amonyak konsantrasyonlarına neden olur. Bu amonyak oluşumu beyin hasarını tetikleyebilir. Hemoglobin molekülü, esansiyel (dışarıdan alınması gerekli olan) amino asit izolösini içermemesi ve yüksek miktarlarda lösin ve valine sahip olması nedeniyle benzersizdir. Bu nedenle, üst gastrointestinal kanama, bağırsağa son derece düşük biyolojik değerde protein sunar. Bu durum, net yıkımla sonuçlanan hadiselerin kaskadını indükleyecek uyarıcı olabilir. Bu ise, hızlı bölünen hücreler ve kısa yarı-ömürlü proteinlerin işlevini etkileyebilir." Yine bir başka makalede şöyle denmektedir(2): "Haemorrhages in the upper GI tract may lead to severe uraemia and, in patients with liver failure, to hyperammonaemia. The cause of this is not yet sufficiently clear. Recently we observed a decrease in arterial isoleucine levels after intragastric blood administration in pigs." Yani, "Üst mide-bağırsak kanalındaki kanamalar şiddetli üremiye (dolaşımda üre konsantrasyonunun artması) ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda hiperamonemiye (dolaşımda amonyak konsantrasyonunun artması) yol açabilir. Bunun nedeni, henüz yeterince açık değildir. Yakın zamanda, domuzların mide içine kan verilmesinden sonra atardamar izolösin seviyelerinde bir azalma gözlemledik." Bahsedilen hayvan deneyindeki bu gözlem, insanlar için de doğrulanmıştı (3). Bu konuda yapılmış başka destekleyici çalışmalar da vardır (4). Son yayınlar da aynı doğrultudadır (5). SONUÇ: Mide-bağırsak kanalı içine kanama olduğu durumlarda, bu kanın sindirimi neticesinde hastalarda görülen yüksek üre ve amonyak düzeyleri nedeniyle, kanın bir besin maddesi olarak tüketiminin tıbbi açıdan sakıncalı olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan çalışmalar bu durumun hemoglobinin kendine özgü yapısından kaynaklanabileceğini göstermiştir. Buna ek olarak, dışarıdan alınacak kanın, muhtemel bir enfeksiyon kaynağı olabileceği de unutulmamalıdır. Kanın yapısı aydınlatıldıkça ve gastrointestinal kanamalar konusundaki bilgilerimiz çoğaldıkça, meselenin başka yönleri de bulunabilir. -------------------------------------------------- Kaynaklar: 1) Olde Damink SW, Dejong CH, Deutz NE, van Berlo CL, Soeters PB. Upper gastrointestinal bleeding: an ammoniagenic and catabolic event due to the total absence of isoleucine in the haemoglobin molecule. Med Hypotheses. 1999 Jun;52(6):515-9. 2) Dejong CH, Olde Damink SW, Deutz NE, van Berlo CL, Soeters PB. Uremia after hemorrhages in the upper digestive tract. Ned Tijdschr Geneeskd. 1998 Nov 21;142(47):2558-62. 3) Dejong CH, Meijerink WJ, van Berlo CL, Deutz NE, Soeters PB. Decreased plasma isoleucine concentrations after upper gastrointestinal haemorrhage in humans. Gut. 1996 Jul;39(1):13-7. 4) Olde Damink SW, Dejong CH, Deutz NE, Soeters PB. Decreased plasma and tissue isoleucine levels after simulated gastrointestinal bleeding by blood gavages in chronic portacaval shunted rats. Gut. 1997 Mar;40(3):418-24. 5) Olde Damink SW, Jalan R, Deutz NE, Dejong CH, Redhead DN, Hynd P, Hayes PC, Soeters PB. Isoleucine infusion during "simulated" upper gastrointestinal bleeding improves liver and muscle protein synthesis in cirrhotic patients. Hepatology. 2007 Mar;45(3):560-8. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ases Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 saçma öle bişey olsaydı öncelikle vahşi hayvanlar hasta olurdu zaten. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
phobosORbia Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 O zaman vahşi hayvanlar gibi sende çiğ et falan ye hatta canlı canlı...Nasıl olsa onlara birşey olmuyor... Paylaşım için teşekkürler Emilio... İlginç bilgiler.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 15, 2008 saçma öle bişey olsaydı öncelikle vahşi hayvanlar hasta olurdu zaten. hayvanlardaki metabolizmayla kendininkini eş tutuyosan bişey diyemicem ases guzel konu emilio:D tesekkurler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
huseyinmelih Yanıtlama zamanı: Eylül 18, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 18, 2008 Teşekkürleerr Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nazirella Yanıtlama zamanı: Eylül 26, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 26, 2008 ilginç paylaşım için tşk..... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
huuzur Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 gusel bır paylasım tesekkurler . . . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
theangelofdeath Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 bir insan en fazla yarım litre kan içebilirmiş öyle diyodu tyler durden abimiz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ensiferum13 Yanıtlama zamanı: Kasım 13, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 13, 2008 teşekkürler güzel bir bilgi.aynı madde kendi vucudunda olsa bile dışardan vucuda girdiğindeki etkisi değişebilir.bunun garantisi verilemez.çünkü yazıda da belirtildiği gibi kanın yapısı hala tam olarak çözülebilmiş değil..bir çok çözülemeyen hücremiz gibi.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eminerkin Yanıtlama zamanı: Kasım 13, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 13, 2008 arkadaşım bu ilginç konu için teşekkürler..... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thegar Yanıtlama zamanı: Ocak 5, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 5, 2009 İğrenç bişey olur. Bİr kere buna barbarlık denilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.