Tiyatro ve Sahne Sanatları Haberleri

Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran yeni oyunları “Muhabir”de

Memet Ali Alabora‘nın hikayesi üzerinden bellek tazelemeyi, yakın tarihimize bakmayı, yaşanan olaylar ile ilişkilendirmeyi, kişisel olan üzerinden derinleşerek toplumsal olanı hatırlamayı hedefliyor.

3 Şubat 2009′da Rotterdam Şehir Tiyatrosu’nda prömiyer yaptıktan sonra yolculuğuna Antwerp, Tallinn ve İstanbul’da devam eden Muhabir Nisan ayında Anadolu’yu dolaşıyor.

Turne Programı

Arhavi: 5 Nisan Pazartesi 19:30

Roza Plaza

Trabzon: 6 Nisan Pazartesi 20:30

Devlet Tiyatrosu

Ordu: 7 Nisan Salı 20:00

Atatürk Kültür Merkezi

Giresun: 8 Nisan Çarşamba 20:00

Özel İdare Salonu

Samsun: 9 Nisan Perşembe 18:30 21:30

19 Mayıs Lisesi Tiyatro Salonu

Gaziantep: 14 Nisan Salı 20:00

Onat Kutlar Sahnesi

Tarsus: 15 Nisan Çarşamba 20:00

75. Yıl Kültür Merkezi

Adana: 16 Nisan Perşembe 20:00

Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu

Hatay: 17 Nisan Cuma 20:00

Kültür Merkezi

Silifke: 18 Nisan Cumartesi 20:00

Belediye Kültür Merkezi

Mersin: 19 Nisan Pazar 20:00

Devlet Opera ve Balesi Sahnesi

Ankara: 20 Nisan Pazartesi 20:00

Akün Sahnesi

Bursa: 2 Mayıs Cumartesi 20:30

Tayyare Kültür Merkezi

İzmir: 3 Mayıs Pazar 20:00

Adnan Saygun Kültür Merkezi

sanat.kop

***

'Lions Tiyatro Ödülleri'nin dokuzuncusu sahiplerini buldu. Ünlü tiyatrocuların biraraya geldiği gecenin onur konuğu Sırbistan Kültür Bakanı Bradic oldu .

Bu yıl dokuzuncusu gerçekleştirilen 'Lions Tiyatro Ödülleri' Baltalimanı Portaxe'de düzenlenen bir gece ile sahiplerini buldu. 14 ilde sergilenen 248 sezon oyununun değerlendirildiği ödül törenini manken Ebru Güzel sundu. Sırbistan Kültür Bakanı Nebojsa Bradic'in onur konuğu olarak yer aldığı ödül töreninde Lions Tiyatro Ödülü'ne erkek oyuncu kategorisinde 'Letafet' adlı oyundaki performansıyla Hüseyin Avni Danyal, kadın oyuncu kategorisinde ise 'Victoria' (Zafer) adlı oyundaki performansıyla Defne Halman layık görüldü. Ödül törenine eşi Erkan Mumcu ile birlikte gelen Işın Mumcu da 'Sahne Tasarımı' dalında ödül aldı.

Özel ödül aldılar

'Altı Haftada Altı Dans Dersi' adlı oyunundaki performanslarıyla 7'den 70'e herkesi büyüleyen Cihan Ünal ve Nevra Serezli de özel ödüle layık görüldü. Gazanfer Özcan'ın anısına özel ödüle layık görülen Gönül Ülkü Özcan'ın sağlık problemi nedeniyle katılamadığı törende. Suna Pekuysal adına verilen özel ödülün sahibi Zuhal Topal oldu. En iyi yönetmen Nesrin Kazankaya (Venedik Taciri), en iyi oyun yazarı Kemal Gökhan Gürses (Histanbul) olarak açıklandı.

sabah.com

***

“Siz kime bakındınız? Çıktığınız insanlık burada değil. Olduğunu hiç görmedik. Siz kime bakındınız; Sonra dönüp yakındınız”

Hıdrellez(Firuze Engin)

“Zaman; 1980 darbesinin hemen ertesi, hıdrelleze az kala, Yer; Edirne’de bir çingene mahallesi; Olay; malum… Darbenin zorbalığından kaçanlar, saklananlar, bihaber olanlar, yaşama tutunmaya çalışanlar ve sevdalılar… Kaybettiğimiz insanlığımızı aramaya koyuluyoruz bahsi geçen bu zaman ve yerde…”

Yazan: Firuze Engin

Yöneten: Harun Güzeloğlu, Aliye Karahan

Yönetmen Yardımcıları: Uğur Kayrak, Eylül Kuzgunbay

Müzik: S. Cem Çırdaklı, Metin C. Ayduran, Ferhat Çaylı, Harun Dinçoğlu

Dekor-Kostüm: Iraz Keskin, F. Lale Durak

Işık: Osman Koçak

Oynayanlar: Ahmet Eker, Aliye Karahan, Ayşe Durak, Bahadır Ülger, Barış Torun, Burcu Akpınar, Çağıl Tamgüler, Eda Çakmak, Eda Nalçacı, Eda Ovacık, Elit Çam, Esra Kasal, Eylül Kuzgunbay, F. Lale Durak, Harun Güzeloğlu, Karden Kasaplar, Metin C. Ayduran, S. Cem Çırdaklı, Ufuk Bezci, Uğur Kayrak, Yeliz Kayserili

Grafik Tasarım: F. Lale Durak

İYİ SEYİRLER… OYUN TARİHLERİ

01, 08, 15, 22, 29 NİSAN 2009 (Çarşamba)

SAAT

20.30

YER

EKİN SANAT MERKEZİ

(Menekşe-1 Sk. No:8 Kızılay/Ankara)

Gişe Tel.: 0312 419 56 56

Biletleri Eylül Kültür’den de temin edebilirsiniz.

sanatkop

SON YILLARIN TARTIŞMASIZ EN KARANLIK KOMEDİSİ

TÜM DÜNYADA BÜYÜK SES GETİREN OYUN İLK KEZ TÜRKİYEDE!

http://www.kenthaber.com/Resimler/2009/04/10/fb349ce6-6b48-4f87-a4c5-73d9ddda052f.jpg

Oyun Adı: YASTIK ADAM

Yazan: Martin McDonagh

Çeviren / Yöneten: Mehmet Ergen

Oyuncular: Bekir Çiçekdemir, Murat Karasu, Yurdaer Okur, Serhat Tutumluer

Konu:

Totaliter bir ülkede bir yazar, kısa hikayelerindeki tüyler ürpertici şiddet ögelerinin, şehirde ceryan etmekte olan bazı çocuk cinayetlerine benzerliklerinden ötürü sorguya çekilmiştir. Ancak hiçbirşey göründüğü gibi değildir.

Yorumlar:

Yaşam, sanat, gerçek ve ilüzyon, aynı zamanda da da siyaset, toplum, şiddet

ve yaratıcılık üzerine karmaşık bir öykü. (Financial Times)

Enerjik, kör edici bir ılığı olan kara bir komedi. Yastık Adam McDonagh'ın

en acımasız ve en cesaretli oyunu. (New York Times)

Tiyatronu Tarantinos'su olarak kabul edilen Martin McDonagh yüzyılın en

çarpıcı oyunların yazıyor. (The New Republic)

Martin McDonagh

Özellikle “Leenane’ın Güzellik Kraliçesi”, “Inishmorelu Yüzbaşı” ve “Inishmaan’ın Sakatı” oyunlarıyla ve “In Bruges” filmiyle ülkemiz ve dünya tiyatrolarının en büyük ödüllerini alan Martin McDonagh’ın tartışmasız en iyi oyunu.

Ödülleri

* 2004 Laurence Olivier Award – En İyi Yeni Oyun

* 2005 New York Drama Critics' Circle Award – En İyi Yabancı Oyun

Adaylıkları

* 2004 Evening Standard Award - En İyi Yeni Oyun

* 2005 Drama Desk Award – En İyi Oyun

* 2005 Tony Award – En İyi Oyun

Oyuncular:

Serhat Tutumluer: Geçen yıl İstanbul Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü alan Serhat Tutumluer oyunda yazar Katurian’ı canlandırıyor. Yıllarca İzmit Şehir Tiyatrosu ekibinde birçok çağdaş ve klasik oyunda rol alan Tutumluer son yıllarda Aksanat bünyesinde Aşk Delisi ve Küller Küllere adlı oyunlardaki başarılarıyla birçok ödüle aday oldu. Oyuncuyu televizyonda Ezo Gelin, Sahra ve Erkekler Ağlamaz ve Ay Işığı dizilerinde rol aldı.

Yurdaer Okur: Devlet Tiyatroları’nın genç oyuncularından Yurdaer Okur’u ayrıca Vali, Kısık Ateşte 15 dakika, Kabuslar Evi ve Gen sinema filmlerinde rol aldı. Ayrıca Köprü, Aşk Oyunu, Aslı ile Kerem, Çifte Bela gibi dizilerinde oyuncusuydu.

Murat Kararsu ve Bekir Çiçekdemir: Yine Devlet Tiyatroları’nın deneyimli oyuncularından Murat Karasu ve Aksanat Yeni Kuşak Tiyatro’dan Bekir Çiçekdemir oyunda rol alan diğer oyuncular.

Yönetmen

Mehmet Ergen: Oyunun çevirmeni ve yönetmeni Mehmet Ergen geçen yılın Afife Ödüller’nnde Yılın Yönetmeni ödülünü almıştı. Yastık Adam’la birlikte aynı hafta içinde iki prömiyere imza atan Ergen’in diğer oyunu yine Akatlar Kültür Merkezi’ndeki Gagarin Sokağı.

Oyun Günleri:

04 Nisan 20:30 Akatlar Kültür Merkezi

 Telefon: 0212 3519384

12 Nisan 16:00 Akatlar Kültür Merkezi



19 Nisan 19:30 Akatlar Kültür Merkezi



16 Nisan 20:30 Kadıköy Halk Eğitim Merkezi

Telefon: 0216 336 12 00

21 Nisan 20:30 Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Telefon:0212 661 38 95

Biletler: Biletix ve gişelerden satın alınabilinir.

Bilet fiatları: 10 -15 YTL

Kenthaber..

'Devekuşu Kabare' yıllar sonra 'Bir Varmış Bir Yokmuş' isimli oyunla anılıyor. Tiyatro Triole grubu yarın Ümraniye Cezaevi'nde sahnede.

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin ünlü tiyatro topluluğu Tiyatro Triole, yarın Ümraniye T Tipi Cezaevi'ndeki bin 200 mahkum için oyun sergileyecek. 'Bir Varmış Bir Yokmuş' isimli oyun; 1967 yılında Ahmet Gülhan, Zeki Alasya ve Metin Akpınar tarafından kurulan 'Devekuşu Kabare'den alıntılardan oluşuyor.

Tartışmalı oyun

Yedi skeçten oluşan oyunda; 80'lerde tartışılan doğum kontrolü, aile planlaması, hoşgörüsüzlük, özgürlüklerin kısıtlanması, yasaklar, karmaşa gibi konular ele alınıyor. Hatta AKM'nin kapatılması bile skeçlere konu olmuş. 2004 yılından beri her yıl farklı bir temayı ele alan tiyatro topluluğu, bünyesindeki amatör ruhla ilginç işlere imza atıyor. Hala Bilgi Üniversitesi'nde öğrenci olanlarla, mezunlardan oluşan topluluk, tüm zamanını prova yaparak geçiriyor. 24 Ocak'tan beri tiyatro yapan grubun oyunları tiyatrotriole.blogspot.com adresinden takip edilebilir.

***

'Ve Diğer Şeyler Topluluğu'nun, sahneye konduğu andan itibaren kapalı gişe oynayan 'Noter' adlı tiyatro oyunu; Almanya- Duisburg Akzente Festivali'nde 'Almanya Prömiyeri'ni gerçekleştiriyor! Oyun, 26 ve 27 Nisan tarihlerinde sahnelenecek. Yeşim Özsoy Gülan'ın yazıp yönettiği 'Noter', devletin bireyden üstün tutulduğu bir yapının içinde yaşananları anlatıyor.

sabah.com

http://www.sabah.com.tr/2009/04/27/kultur/im//11A0CA125A305E4DBC21B298b.jpg

2008/2009 sezonuna 2 farklı oyunla başlayan Oyuncu Tayfası; bu kez baştan sona tam bir kahkaha tufanı olan ve oldukça hızlı bir tempoda ilerleyen 'Salaklar Sofrası' ile seyircisini karşılıyor.

Yönetmenliğini Kerem Yılmaz'ın yaptığı "Salaklar Sofrası", Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi sahnesinde 24 Mayısa kadar tiyatro seyircisiyle buluşacak.

Güzel sevgilisiyle lüks bir yaşam süren Oktay Doğan ve arkadaşlarının en büyük eğlencesi çevrelerindeki ilginç ve saf insanları keşfedip onlarla bir akşam yemeği boyunca dalga geçmektir. Bu zalim grup çarşamba günlerini 'Salaklar Sofrası Günü' ilan etmiş ve her çarşamba toplanıp bu sofrada kendilerince eğlenmeyi adet haline getirmiştir. O güne katılmanın şartı ise oldukça basittir; herkes yanında bir salak getirecek ve en enteresan salağı getiren büyük ödüle sahip olacaktır. Zavallı saflar bu yemeğe katılma sebeplerini bilmeden sahiplerine keyifli ve eğlenceli saatler yaşatıp onları mutlu ederler.

Dünya şampiyonu seçilebilecek kadar salak biri olan Avni Senbul'u evine davet eden Oktay bu sefer durumun kontrolünü Avni'nin saflıkları yüzünden kaybeder ve her şey birbirine girer. Kahkahaya doyacağınız bu oyunda kimin gerçekten salak olduğuna karar vermeniz zor olacak.

Fransa'da vizyona girdiğinde 7 milyon kişi tarafından izlenen 'Salaklar Sofrası', gösterimde olduğu sürece tüm dünya basınında büyük yankı buldu. Ülkemizde dilimize uyarlanarak sahnede de yer bulan oyunun yazarı Francis Veber'dir.

Oyun tarihleri:

29 Nisan Çarş.: 20.00

30 Nisan Perş.: 20.00

1 Mayıs Cuma : 20.00

20 Mayıs Çarş.: 20.00

21 Mayıs Perş.: 20.00

24 Mayıs Pazar : 15.00

Yazan: Francis Veber - Uyarlayan: Özgür Bakar

Yöneten: Kerem Yılmaz

Genel Sanat Yönetmeni: Kerem Yılmaz

Reji Asistanları: Dilek Dilaver & Canan Umur

Dekor - Aksesuar - Müzik Tasarım: Kerem Yılmaz

Işık Tasarım: Akın Yılmaz

Kostüm Tasarım: Beyza Birgen

Müzik - Efekt Uygulama: Y.Emre Usta

Işık Uygulama: Kemal Edis

Sahne Amiri: Onur Alagöz

Oynayanlar

Arif Kuru

Aykut Yavuz

Elif Kasapçopur

Kerem Yılmaz

Şükriye Yılmaz

Ufuk Tuncer

Adres:

Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi

Bahçelievler Belediyesi Başkanlığı yanı Barbaros Cad. Bahçelievler - İSTANBUL

***

Broadway'in binlerce defa sahnelenen tanınmış müzikali Seni Seviyorum, Mükemmelsin, Şimdi Değiş! bu akşam İstanbul'da perde açıyor.

Londra'dan Tel Aviv'e, Şanghay'dan Sydney'e pek çok şehirde sahnelenen Broadway çıkışlı müzikal I Love You, You Are Perfect, Now Change; Seni Seviyorum, Mükemmelsin, Şimdi Değiş, bu defa İstanbul'da sahnelenecek. Broadway'de tam 12 yıldır 4 bin 500 defadan fazla sahnelenen oyunu Türkiye'ye, Enis Fosforoğlu Tiyatrosu ve kızı Seren Fosforoğlu getiriyor. 12 yaşında oyunculuk yapmaya başlayan Seren Fosforoğlu, hem oyuncu hem de yönetmen olarak projede yer alıyor. Müzikal, kadın erkek ilişkilerini daha ilk buluşmadan itibaren komedi unsurlarıyla sahneye taşıyor. Genç yönetmen, sahnede yaşananların evrensel olduğunu, bu yüzden oyunun İstanbul versiyonunu hazırlarken herhangi bir değişiklik yapmaya gerek duymadıklarını anlatıyor. Fosforoğlu, "Broadway'de oyunu izlerken 'Bunu ben de aynen böyle yaşadım' diye düşündüm pek çok yerde. Belki farklı kültürler ama ilişkiler konusunda yaşananlar birebir aynı. İzleyicilerin bunu hissedeceğine eminim" diyor. Bu akşam galası yapılacak müzikalin şarkılarını Türkçe olarak yeniden yazan ise, ünlü söz yazarı Zeynep Talu. Fosforoğlu, müzikal çevirisi yapan bazı isimlerle görüşmüş ancak sonuç içine sinmeyip, kadın erkek ilişkilerini iyi bilen bir söz yazarının bu işe el atması gerektiğine karar verince Talu'nun kapısını çalmış. Seni Seviyorum, Mükemmelsin, Şimdi Değiş, teklifi tereddütsüz kabul eden Talu'nun imza attığı üçüncü müzikal olacak. Talu altı aydır bu işle uğraştığını söylüyor: "Müzikal çevirisi hayli zor iş, hem özüne sadık kalarak Türkçe'ye çevirmek, hem de bu yeni sözleri müziğe oturtmak gerekiyor. Birebir, zorlama tercümeler çok itici oluyor. Bunun için çok emek harcamamız gerekti."

GALASI BU AKŞAM YAPILIYOR

Uzun süredir yurtdışındaki müzikalleri takip ettiğini söyleyen Talu, Türkiye'de sahnelenen örneklerin uzun soluklu olamayışında en etkili sebebin, şarkı sözlerinin başarısızlığı olduğunu düşünüyor. Talu, "Son dönemde Türkçe hazırlanan bazı müzikallerde söz ve müzik, müzikal mantığı ile düzenlenmemişti," diyor ve devam ediyor: "Müzikalde izleyici ilk kez dinliyor o şarkıları. Onları bir anda kavrayabilmeniz ve çok net olmanız lazım. Yabancı müzikallerde konu o kadar direkt anlatılıyor ki, bu yüzden yıllarca kapalı gişe oynayabiliyor. Mesela Mucizeler Komedisi'nde söz ve besteler çok hatalıydı, kitap gibi yazılmıştı. Hatalı örnekler yüzünden maalesef 'Türkiye'de müzikal sevilmiyor,' gibi bir algı oluştu. Ama doğru yapılmış işlerin tutmayacağına inanmıyorum ben. Müzikallerin kalbi kesinlikle şarkıları, onlar başarısızsa en iyi yönetmen, en iyi oyuncular bile o müzikali kurtaramaz." Süpervizörlüğünü Enis Fosforoğlu'nun, koreografisini Candan Bas'ın, müzik direktörlüğünü Burak Erkul'un yaptığı ve Sibel Tüzün, Murat Evgin, Barbaros Büyükakkan, Başay Okay ile Seren Fosforoğlu'nun rol aldığı müzikal,1, 3, 5 ve 15 Mayıs'ta Profilo Kültür Merkezi'nde. Bilgi: www.biletix.com

sabah.com

Atuan Mezarları Enka'da

Oyuncular Tiyatro Grubu, Kanadalı yazar Ursula Le Guin'in kadınının üzerindeki katı, kuralcı ve baskıcı yapıyı eleştiren aynı adlı romanından Selma Köksal'ın oyunlaştırıp yönettiği "Atuan Mezarları" adlı oyunu, 28-29-30 Mayıs ve 04-05-06 Haziran 2009 tarihlerinde ENKA'da sahneliyor!.

Asırlardır süregelen kadın sorunlarını, bir kadın olarak yaşamayı sahneye taşıyan "Atuan Mezarları"; iç dünyasında kaybolan ancak kendini arama cesaretini göstererek, özgürlüğün bir seçim ve ağır bir sorumluluk olduğunu anlayan başkahraman "Tenar"ın, kendisini seyirciyle birlikte keşfediş öyküsünü anlatıyor.

Kadın özgürlüğünü engelleyen tüm değerleri yansıtan eski bir mezar kentte geçen oyunda; bağnazlık ve katı gelenekler, fantastik bir atmosfer içinde seyirciye aktarılıyor. Oyun; günümüz kadınının üzerindeki katı, kuralcı, baskıcı yapıyı eleştirerek, bu yapının yıkımı ile kadının özgürlüğünü ve kimliğini bulma çabasını ele alıyor.

Sosyalist ve feminist yazımın olduğu kadar, fantastik yazımın da en güçlü kalemlerinden biri olan Ursula Le Guin'in, "Yerdeniz Üçlemesi"nin ikinci kitabı olan "Atuan Mezarları"; yazarın deyimiyle, "Bir kız çocuğunun büyüyüp kadın olma süreci"ni anlatıyor. Ana teması; doğum, yeniden doğum, yıkım, özgürlük olan eser, seyircisini Guin'in yaratıcı dünyasını keşfetmeye çağırıyor.

"Oyuncular Tiyatro Grubu"nun kurucularından Selma Köksal'ın oyunlaştırdığı ve yönettiği "Atuan Mezarları"; 14 kişilik oyuncu kadrosuyla, tiyatro sahnesinde fantastik bir dünya yaratıyor. Oyun; dramatik sahneler, ayin sahneleri ve ritüellerin yapıldığı dans sahneleri ile oldukça etkileyici.

"Oyuncular Tiyatro Grubu" tarafından Kültür Bakanlığı'nın destekleriyle sahnelenen "Atuan Mezarları", 28-29-30 Mayıs ve 04-05-06 Haziran 2009 tarihlerinde,saat 21:00'de ENKA Eşref Denizhan Açık Hava Tiyatrosu'ndaizlenebilir. Biletler, Oyuncular Tiyatro gişesi ve www.mybilet.com satış noktalarından temin edilebilir.

sabah.com

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen gösteri, Ünal Büyükokutan'ın müzikleri ve rejisiyle sanatseverlere sunulacak. Müzikle öykülenen gösteride Acapella Grup 34 korosu ve Ali Rıza Gültekin'in şefliğindeki Kamerata İstanbul Orkestrası'na solist olarak Devlet Opera ve Balesi'nden Tuncer Tercan ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Türk Halk Müziği Topluluğu'ndan Hayriye Abakay eşlik edecek.

Gösteri, 1 Eylül'de seyirciyle buluşacak. Kadrosu, her biri kendi alanlarında ulusal ve uluslararası platformda önemli işlere imza atan sanatçılardan oluşan gösterinin dramaturjisi Yeşim Dorman, koreografisi Aytül Hasaltun, sahne tasarımı Mükremin Mungan, orkestral ve koral düzenlemeleri Umut Fırat Yükselir, kostüm tasarımı Mine Erberk imzası taşıyor.

Eserin, Şeyh Bedreddin'in hayatında önemli yer tutan Bulgaristan ve Yunanistan'da da sahnelenmesi öngörülüyor. Sahneye konulmasında tiyatro, bale, opera, dans tiyatrosu ve müzikal gibi sahneleme biçimlerinden yararlanılan ancak sözlü anlatıma yani tiyatro repliklerine yer verilmeyen gösteride Nazım Hikmet'in ''Şeyh Bedreddin Destanı'' adlı eserinden seçilen bölümlerden bestelenen şarkılar, müzik, dans ve sözsüz oyunculuk kullanılacak.

Gösteride, Anadolu müziğinin formlarıyla senfonik çok sesliliği bir araya getiren şarkıların yanı sıra Karagöz ve orta oyunu formlarından, köy seyirlik oyunlarından, semah, düğün, kurban, ölüm gibi toplumsal ve dinsel ritüellerden yararlanılacak.

ntv/ msnbc

YAKLAŞIK 20 yıl süren restorasyon çalışmalarının ardından bu yıl ocak ayında hayata dönen Yıldız Sarayı Büyük Mabeyn Köşkü, yaklaşık 100 yılın ardından yeniden tiyatroya sahne oluyor. Tiyatro Kedi prodüksiyonu üç oyunun, üç akşam ardı ardına sahneleneceği köşk bahçesinde, en son 2003'de, Saraydan Kız Kaçırma Operası sahnelenmişti. Temmuz'da yapılacağı duyurulan, ancak teknik aksaklıklar sebebiyle bugün, 13 ve 14 Ağustos tarihlerine ertelenen etkinlik dizisi ile ilgili SABAH'a konuşan Tiyatro Kedi kurucularından, oyuncu ve yönetmen Hakan Altıner, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'a bu teklifi kendilerinin götürdüğünü ve bakanlık tarafından kısa sürede onay aldıklarını söylüyor.

Köşkün kullanılması ve yeni bir mekân keşfi noktasında sahne ve gösteri sanatları dünyasına da yeni bir kapı açan Altıner; "Yaz boyunca oyunlarımızı sahneleyecek mekân aradık.

Önce Ihlamur Kasrı bahçesini düşündük ama sonra Yıldız Sarayı'nda karar kıldık. II. Abdülhamit Devri'nden beri burada hiç tiyatro oynanmamış. Herhangi bir maddi destek almıyoruz ama izin vermekle bize en büyük destek verildi." diyor. Büyük Mabeyn Köşkü bahçesi, her oyunda farklı oturma planı ve sahne düzeni ile gecede 300 seyirci ağırlayacak.

Köşk bahçesinde sahnelenecek üç oyun, Kibarlık Budalası (12 Ağustos), Figaro'nun Düğünü (13 Ağustos) ve Çalıkuşu'nun (14 Ağustos) rejisi de Hakan Altıner'e ait. Oyunlar, 21.00'de başlayacak. Bilgi: (0212) 257 79 36 - 0216 556 98 00

sabah.com

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın gelenekselleşen 'Yaz Oyunları' bu yıl Ramazan ayıyla birlikte başlıyor. Şehir Tiyatroları'nın, sezon içinde beğeniyle seyredilen müzikalleri tekrar seyirci karşısına çıkıyor. Musahipzade Celâl'in yazdığı Engin Alkan'ın yönettiği 'İstanbul Efendisi' bugün saat 21.00'de Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi'nde izlenebilecek. Müzikal, kızına uygun bir damat adayı bulmak için, dönemin batıl inançlarına bel bağlayan bir babanın gülünç durumunu anlatıyor. Ekrem Reşit Rey'in yazdığı Haldun Dormen'in yönettiği 'Lüküs Hayat' 26 Ağustos Çarşamba saat 21.00'de ve Joe Masteroff'un yazdığı Yücel Erten'in yönettiği 'Kabare' ise 29 Ağustos saat 21.00'de seyirciyle buluşacak.

Biletler için tel: 0212 232 16 52

sabah.com

2010 İstanbul için özel repertuvar

Şehir Tiyatroları, İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması nedeniyle 2009-2010 sezonu için ayrı bir repertuvar hazırladı. Repertuvarın ağırlığını İstanbul teması oluşturacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları, repertuvarına eklediği altı yerli ve sekiz çeviri eserle 1 Ekim’de perdelerini açıyor. İBB Şehir Tiyatroları’nın 2009-2010 repertuvarı ve yeni projeleriyle ilgili bilgi vermek amacıyla dün Malta Köşkü’nde bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşe Nil Şamlıoğlu, Şehir Tiyatroları Müdürü Mehmet Acarca, Baş Dramaturg Hilmi Zafer Şahin ve Çocuk Tiyatrosu Sorumlusu, oyuncu Aslı İçözü katıldı. Şamlıoğlu, Şehir Tiyatroları’nın, 95. yılında Türk ve dünya tiyatrosunun seçkin oyunlarını İstanbullu seyircilerle buluşturacağını belirtti.

Şamlıoğlu, “Şehir Tiyatroları, İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması nedeniyle ayrı bir repertuvar hazırladı. 2010-2011 sezonu repertuvarının da ağırlığını oluşturacak ‘İstanbul’ konulu pek çok yeni ve klasik eserin hazırlıkları ise tüm hızıyla sürüyor” dedi. Şamlıoğlu,

Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin 29 Ekim’de açılmasının hedeflendiğini kaydetti.

‘Yedi Tepeli Aşk’ yok

Şehir Tiyatroları, Güner Sümer, Murathan Mungan, Kemal Bekir ve Özen Yula’nın da aralarında bulunduğu Türk tiyatro yazınının önemli isimlerini seyirciyle buluşturacak. Şehir Tiyatroları’nın yeni eserleri arasında, Burteçin Zoga yönetmenliğinde “Bozuk Düzen”, M. Nurullah Tuncer yönetmenliğinde “Dünyanın Ortasında Bir Yer”, Erol Keskin yönetmenliğinde “Mecbur Adam”, Yıldırım Fikret Urağ yönetmenliğinde “Binali ile Temir”, Engin Gürmen yönetmenliğinde “Düşüş” ve Mazlum Kiper yönetmenliğinde “Çıkmaz Sokak” yer alıyor.

Şehir Tiyatroları’nda geçen sezon yer alan, bakire olmayan Alevi bir kızın evlilik öncesi yaşadıklarını anlatan “Yedi Tepeli Aşk” isimli oyun, tepki toplamış ve oyuna bir süre ara verilmişti. Şehir Tiyatroları’nın bu yılki repertuvarında “Yedi Tepeli Aşk” oyunu bulunmuyor.

milliyet.com

http://media.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/K%C3%BClt%C3%BCr%20Sanat/Sahne%20Sanatlar%C4%B1/091012-ferhan%20%C5%9Fensoy.widec.jpg

İsmet Küntay'ın eşi Nadide Küntay'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetlinin katıldığı gecede, ''Yılın En İyi Yapım'', ''En İyi Yönetmen'' ve ''En İyi Erkek Oyuncu'' ödülleri Ses 1885-Ortaoyuncular tiyatrosunun ''2019'' oyunuyla Ferhan Şensoy'un oldu. Ferhan Şensoy'a ödülleri, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Şamlıoğlu tarafından verildi.

''Yılın En İyi Kadın Oyuncu'' ödülünü ''Dinmeyen Alkışlar'' oyunundaki ''Cahide Sonku'' rolü ile Aslı Seçkin alırken, ''Yılın İsmet Küntay Tiyatro Özel Ödülü'' Ursula K. Le Guin'in romanında uyarlanan ''Atuan Mezarları'' adlı oyunla Oyuncular Tiyatro Grubu'nun oldu.

Gecede, ''Yılın İsmet Küntay Onur Ödülü'' Mitos/Boyut Yayınları'nın kurucusu Yılmaz Öğüt'e, ''Yılın İsmet Küntay Seçici Kurul Özel Ödülü'' ve ''En İyi Sahne Tasarımı'' ödülü Kemal Gökhan Gürses'in yazdığı, Mustava Avkıran'ın yönettiği ''Histanbul'' adlı oyuna, ''Yılın İsmet Küntay Özendirme Ödülü'' Aziz Nesin'in yazdığı, Türkan Aktoprak'ın yönettiği ''Azizname'' oyunuyla Macide Tanır Moda Sanat Tiyatrosu'na, ''Yılın En İyi Oyun Yazarı Ödülü'', ''Dinmeyen Alkışlar'' adlı oyunla Gülsün Siren Kınal'a verildi. ''Yılın En İyi Giysi Ödülü''nün ''Dinmeyen Alkışlar'' oyunundaki giysi tasarımıyla Ayşen Aktengiz'ın olduğu gecede, ''Yılın En İyi Işık Ödülü''nü ''Saatleri Ayarlama Enstitüsü'' adlı oyundaki ışık tasarımıyla Önder Arık, ''Yılın En İyi Müzik Ödülü''nü ''Aşhura(Aşure)'' oyunundaki müzik düzenlemesi ile Cumhur Bakışkan aldı.

ntv/msnbc

istanpoli projesinde 5 ünlü tasarımcı İstanbul'a dair 5 oyun hazırlayacak.

istanpoli'de 5 dünya çapında tasarımcı İstanbullularla, İstanbul'a dair, İstanbul için 5 oyun hazırlayacak. Sahnede İstanbullular ve İstanbul olacak.

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği'nin desteklediği en büyük projelerin başında gelen ve Yunanca “şehre doğru” anlamına gelen is-tan-poli’nin, İstanbul'un eski isimlerinden biri olduğu söylenir.

garajistanbul'un İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın desteğiyle hayata geçirdiği proje kapsamında, 5 dünya çapında tasarımcı İstanbullularla, İstanbul'a dair, İstanbul için iş üretecek.

Türkiye'den Övül Avkıran-Mustafa Avkıran [10+], A.B.D.'den Claude Wampler, Belçika'dan Michael Laub, Belçika'da çalışmalarını sürdüren Amerikalı koreograf Meg Stuart (Damaged Goods) ve Almanya'dan Rimini Protokoll'ün hazırladıkları oyunlar 2010 yılı boyunca garajistanbul'da, daha sonra da dünyanın çeşitli yerlerinde seyirci ile buluşacak. Oyuncuların profesyonel olması gerekmeyeceği bütün oyunlarda sahnede İstanbullular olacak.

hürriyet

Haldun Dormen'in ‘barışa katkı' sunmak amacıyla Kürtçe tiyatro oyunu yapmak ve sahnelemek istediğini söyledi.

Diyarbakır'da, Büyükşehir Belediye Başkanı DTP'li Osman Baydemir ile görüşen Dormen, projeyi barışa katkı olarak gördüğünü belirtti.

Tiyatro oyuncusu ve yönetmeni Haldun Dormen bir oyununu Kürtçe'ye çevirerek sahnelenmesi için görüş alışverişinde bulunmak üzere Diyarbakır'a geldi. Dormen, Diyarbakır Büyükşehir Tiyatrosu Kültür Daire Başkanı Muharrem Cebe, Kültür ve Turizm Müdürü Cevahir Sadak ve Belediye Tiyatro Koordinatörü Rüknettin Gün ile görüştü. Yönetmen Luciano Logna'nın eğitmenliğini yaptığı tiyatro atölyesini izleyen Dormen salon ve oyuncular hakkında bilgi aldı.

Büyükşehir Belediye Başkanı DTP'li Osman Baydemir ile yemekte bir araya gelen Haldun Dormen, barışa katkı sunmak amacıyla Kürtçe bir oyun projesi hazırladığını söyledi. Dormen, “Oyun Kürtçe olacağı için çok zorlanacağımızı biliyorum. Ancak teknik usuller bulduk. Kendi adıma çok heyecan verici. Dilerim bu proje barışa vesile olur” dedi.

Belediye Başkanı Osman Baydemir de böyle bir projenin uygulamaya geçirilmesi için her türlü desteği vereceklerini anlatırken, “Sanat geleceği kurgulamaktır ve bana göre bu bir barış projesidir” dedi.

İspanya'nın demokratikleşme sürecinde en önemli aracın sanat olduğu örneğini veren Baydemir, “2'nci Dünya Savaşı'nın yaralarını sarmada da en etkili araç sanat olmuştur. Sizlerin desteğiyle biz de yaralarımızı sanatla saracağız” diye konuştu.

***

İSTANBUL 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın desteğiyle, garajistanbul tarafından hayata geçirilen “istanpoli” kapsamında, çağdaş gösteri sanatları alanından 5 tasarımcı, İstanbul ile ilgili 5 farklı oyun hazırlayacak

Oyunlarda, oyuncu olarak İstanbullular yer alacak. Türkiye’den Övül Avkıran-Mustafa Avkıran, ABD’den Claude Wampler, Belçika’dan Michael Laub, Amerikalı koreograf Meg Stuart (Damaged Goods) ve Almanya’dan Rimini Protokoll‘ün oyunları, 2010’da İstanbul’da sonra çeşitli ülkelerde seyirciyle buluşacak.

***

http://i.sabah.com.tr/2009/12/02/Haber/406750075000.jpg

Kavaklıdere Rotaract Kulübü tarafından bu yıl 12.si düzenlenen, Türk tiyatrosunun efsane ismi Haldun Dormen’in sunuculuğunu üstlendiği “Sanata Saygı Gecesi”; Mustafa Alabora, Cihan Ünal, Göksel Kortay, Can Gürzap ve Semih Sergen’in de aralarında bulunduğu “Tiyatronun Duayenleri”ni, 7 Aralık 2009 Pazartesi günü bir araya getiriyor!

Çeşitli sanat dallarına emek vermiş usta isimlerin gençler tarafından unutulmadığını göstermek amacıyla, Ankara Kavaklıdere Rotaract Kulübü"Sanata Saygı Gecesi"nin 12.si; yıllardır tiyatro sahnelerinde izleyiciyle buluşmanın yanı sıra birçok genci eğiterek tiyatroya yeni sanatçılar kazandırmış "Tiyatronun Duayenleri"ni Ankaralılarla buluşturuyor.

Sunuculuğunu Türk tiyatrosunun efsane ismi Haldun Dormen'in üstlendiği 12. Sanata Saygı Gecesi'nde; Arsen Gürzap, Ayşegül Yüksel, CanGürzap, Cihan Ünal, Cüneyt Gökçer, Cüneyt Türel, Engin Uludağ, ErolKeskin, Göksel Kortay, Haldun Dormen, Mustafa Alabora, OsmanŞengezer, Özdemir Nutku, Semih Sergen, Serpil Tamur, SevdaŞener, Tijen Par ve Tolon Karacaoğlu gençlerin teşekkürlerini kabul edecek.

7 Aralık Pazartesi günüsaat 20:00'de, ODTÜ Kültür Kongre Merkezi Kemal Kurdaş Salonu'nda gerçekleşecek olan gecede ayrıca, genç tiyatro sanatçıları Ayça Varlıer, Onur Turan ve Çetin Can Eren, Türk ve yabancı müzikallerden şarkılar seslendirerek geceyi renklendirecekler.

***

tarafından 11 yıldır düzenlenen 1 milyonu aşkın çocuğa ulaşan ETİ Çocuk Tiyatrosu; 28 – 29 Kasım, 5 – 6 Aralık ve 12 – 13 Aralık tarihlerinde İstanbul’da Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkezi’nde sahne alacak.

9. yılında Pinokyo oyunu perdelerini açan ETİ Çocuk Tiyatrosu, gördüğü büyük ilgi ile gösterimlerine tüm hızıyla ediyor. Bu sezonun ilk perdesini Bursa'da açan, ardından Ankara, İstanbul, Osmaniye, Adana ve Mersin ve KKTC'de sahne alan ETİ Çocuk Tiyatrosu; 28 – 29 Kasım, 5 – 6 Aralık ve 12 – 13 Aralık tarihlerinde İstanbul'da Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkezi'nde sahne alacak.

ETİ Çocuk Tiyatrosu'nun bu seneki durakları İstanbul'dan sonra sırasıyla Bilecik, Kütahya, Eskişehir, Afyon, Uşak, Manisa, İzmir ve Balıkesir olacak.

ETİ'nin çocukların kültürel ve kişisel gelişimlerine katkı sağlamak, onları tiyatro sanatı ile buluşturmak amacıyla 2001 yılında hayata geçirdiği ETİ Çocuk Tiyatrosu'nda geride bırakılan 8 yılda Bisküvi Adam, Kakaolu Olsun, Aladdin'in Sihirli Lambası, Alice Harikalar Diyarında ve Pinokyo oyunları sergilendi.

ETİ Çocuk Tiyatrosu'nun bu sezon sergileyeceği oyun, eğitici olduğu kadar eğlenceli de. Pinokyo, marangoz ustası Gepetto'nun yaptığı kuklanın gerçek bir çocuk olma hayaline ulaşmasını konu eden dünya klasiklerinden. Her yalan söyleyişinde burnu uzayan, Mavi Peri tarafından ancak yalan söylemeyi ve bencilce davranmayı bıraktığında gerçek bir çocuğa dönüştürülecek olan Pinokyo'nun öyküsü çocuklara önemli öğretilerde de bulunuyor.

Gösterim Programı:

28 Kasım 2009 Cumartesi

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

29 Kasım 2009 Pazar

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

5 Aralık 2009 Cumartesi

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

6 Aralık 2009 Pazar

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

12 Aralık 2009 Cumartesi

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

13 Aralık Pazar

Yer: Akatlar Terakki Vakfı Kültür Merkez

Saat: 12:30 ve 15:00

***

Pornografi başladı!

http://media1.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/K%C3%BClt%C3%BCr%20Sanat/Sahne%20Sanatlar%C4%B1/091117pornografi.widec.jpg

Temmuz 2005… Bütün dünya Britanya'da yaşanan büyük olaylardan bahsediyor. Okullarda, ofislerde, sokaklarda, parklarda, evlerde yoğun bir heyecan yaşanıyor… Havada tuhaf bir gerginlik var… Oysa kısa bir süre içinde Londra’nın merkezinde her şey değişecek...

Simon Stephens, bu çarpıcı değişimi ve deneyimi bize sıradan insanların hayatları üzerinden gösteriyor.

'Pornografi', 2012 Olimpiyatları’nın açıklanmasıyla yakalanan mutluluk ve umut duygularının, bombalamaların ardından yerini “hızla” karamsarlık ve yıkıma bırakışını anlatıyor... Oyun, mutluluktan yıkıma götüren tüm bu olayları 6 günlük süre içerisinde ele alıyor ve 7 insanın yaşadığı deneyimleri birleştiriyor.

'Pornografi' Maçka G-Mall'da başladı. Dot'un sezonu açtığı diğer oyunu, oynadığı ülkelerde büyük yankı uyandıran 'Alışveriş ve S...ş' de devam ediyor.

Devlet Tiyatrolarından 9 Yeni Oyun !

Devlet Tiyatrolarından yapılan yazılı açıklamaya göre, Ankara Devlet Tiyatrosu Akün Sahnesi’nde 15 Aralık Salı günü Nihat Asyalı’nın yazdığı, Bozkurt Kuruç’un yönettiği "Rab Şeytana Dedi ki" adlı oyuna dünya prömiyeri yapacak. Oyun, 16-19 ve 29-31 Aralık tarihleri arasında da izlenebilecek.

Küçük Tiyatro’da 18 Aralıkta prömiyer yapacak olan Carlo Collodi’nin yazdığı Guglielmo Papa’nın uyarladığı ve yönettiği "Pinokyo" adlı çocuk oyununu Füsun Ataman Berke Türkçe’ye çevirdi. Oyun 20, 23, 24, 27, 30 ve 31 Aralık tarihlerinde minik izleyicileriyle buluşacak. Aynı sahnede 22 Aralıkta Refik Erduran’ın yazdığı, Tansu Aytar’ın yönettiği "Kahramanlar Öldü mü?" oyunun prömiyeri gerçekleştirilecek. Oyun, 23-26, 29-31 Aralık tarihleri arasında seyirci karşısında olacak.

İstanbul Devlet Tiyatrosu Üsküdar Tekel Sahnesi’nde, 15 Aralık Salı günü prömiyer yapacak olan Cüneyt Çalışkur’un yazı ;yönettiği "Vak’aa Kredi Kartı" oyunu 16-27 Aralık tarihleri arasında izlenebilecek.

Cevahir Salon II’de Brigitte Sanner’in yazdığı, Saydam Yeniay’ın yönettiği "Ben Bir Kurbağayım" adlı çocuk oyunu ilk kez seyirciyle buluşacak. Oyun, 25, 26, 29, 30 Aralıkta sahnelenecek.

İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Melek Ökte Sahnesi’nde, 15 Aralıkta prömiyeri gerçekleştirilecek olan Viladimir Volkoff’un yazdığı, Olcay Poyraz’ın çevirdiği, Barış Eren’in yönettiği "Aşk öldürür", 16–30 Aralık tarihleri arasında İzmirli tiyatroseverlerle buluşacak.

Antalya Devlet Tiyatrosu Haşim İşcan Kültür Merkezi DT Sahnesi Küçük Salon’da İvan Sergeyeviç Turgenyev’in yazdığı, Orhan Veli Kanık’ın çevirdiği, M. Sabri Koz’un günümüz Türkçesine uyarladığı, Biymurza Mantaev’in yönettiği "El Kapısında" 16 Aralıkta prömiyer yapacak. Oyun, 17- 30 Aralık tarihleri arasında seyirci karşısına çıkacak.

Adana Devlet Tiyatrosu Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezi’nde, 22 Aralıkta prömiyer yapacak olan Noel Coward’ın yazdığı, Ayşe Birsel’in çevirdiği, Ali Düşenkalkar’ın yönettiği "Özel Hayatlar" isimli oyun, 23-26 Aralık tarihleri arasında sahnelenecek.

Trabzon Devlet Tiyatrosu Atapark Haluk Ongan Sahnesi’nde, Arzu Güneş’in yazdığı, Ayla Baki’nin yönettiği çocuk oyunu "Koca Ayak", 23 Aralık Çarşamba günü yapılacak prömiyer ile seyirciyle buluşacak. Oyun, 27, 29 Aralık tarihlerinde de izlenebilecek.

www.milliyet.com

Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi açılıyor...

ntiharın Genel Provası adlı oyun günümüz çağdaş metinleri arasında şimdiden ilk sıralarda yerini aldı. Sırp yazar Duşan Kovaçeviç’in yazdığı oyun barış ve kardeşlik önerisiyle yola çıkıyor. Oyun bir adamın intiharının arkasında yatan nedenleri anlatırken, nasıl daha iyi bir dünya olunabileceğinin mesajlarını da veriyor.

Nurullah Tuncer’in rejisiyle sahnede hayat bulan oyun, bugüne değin hiç yapılmayan, zekice bir uygulamayla seyirci karşısına çıktı. Henüz yeni olmasına rağmen, tüm dünyada yankı uyandıran oyun, sürpriz ve merak öğeleriyle ilerliyor, sizi güldürürken düşündürüyor, hüzünlendiriyor ve zaman zaman içinize buruk bir korku salıyor. Bir buçuk saat boyunca bulmacanın parçalarını tamamlamaya çalışsanız da sürekli ortaya çıkan yeni gelişmeler ister istemez aklınızı karıştırıyor.

Bilge Emin’in çevirisini yaptığı oyunda; Bennu Yıldırımlar, Bora Seçkin, Serhat Kılıç ve İbrahim Can oyunculuklarıyla göz dolduruyor. Oyunun kostüm tasarımını Nihal Kaplangı, müziklerini Nedim Yıldız, dramaturgisini ise Doğan Korkmaz yapmış. Başarılı bir ekip çalışması olan oyun son dönemde sahnelenen en iyi oyunlardan biri olarak kabul ediliyor.

İntihar’ın Genel Provası adlı oyun aynı zamanda, 2010 İstanbul Kültür Başkenti programının da başlangıcı olarak kabul edilecek. Sayın Başbakan Recep Tayip Erdoğan bu anlamlı günde, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin açılışı ve İntiharın Genel Provası adlı oyunla tarihe damgasını vuracak ve hafızalardan silinmeyecek bir olaya önderlik edecektir.

Tüm dünya basın ve medyasının yakından takip edeceği tarihi gelişmenin hayırlı olması dileğiyle

İyi seyirler…

http://www.tiyatronline.com/

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, Wolfgang Amadeus Mozart’ın "Figaro’nun Düğünü" adlı operasını 16 Ocakta Kadıköy Süreyya Operası’nda sahnelemeye başlayacak.

İlk kez 1786’da Viyana’da seyirci karşısına çıkan ve büyük besteci Mozart ile libretto yazarı Lorenzo Da Ponte iş birliğinin ilk operası olan "Figaro’nun Düğünü", dünyanın en çok tartışma yaratan ve üzerine araştırma yapılan opera eserlerinden biri oldu.

Bestelendiği yıllarda konusu ve müzik anlayışı bakımından "devrim" niteliğinde kabul edilen ve başarısız olması durumunda Mozart tarafından yakılma ihtimali bulunan eser, dönemin en çok ses getiren yapıtları arasına girdi.

Halktan birinin, soylu birini dize getirişi, müzikli konuşmalarla kesilmeksizin, ikinci perdenin neredeyse tamamını kapsayan olağanüstü müziğiyle dönemin ilklerini gerçekleştiren opera, Mehmet Ergüven’in rejisi ve dönüşümlü olarak Serdar Yalçın ve Murat Kodallı’nın orkestra şefliğinde İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçıları tarafından sahnelenecek.

Eserde "Figaro"yu Suat Arıkan, Bülent Atak ve Zafer Erdaş dönüşümlü canlandıracak. Bu rolde aynı zamanda İzmir Devlet Opera ve Balesinden bariton Cengiz Sayın konuk olacak. "Susanna" rolünde Gülbin Kunduz ve Ayten Telek, "Kont" rolünde Caner Akgün ve Önay Günay, "Kontes" rolünde Evren Ekşi, Otilia İpek ve Hande Soner, "Cherubino" rolünde Nesrin Gönüldağ ve Tuğba Tekışık, "Marcellina" rolünde Stare Çelebi ve Nursel Dinler, "Bartolo" rolünde Göktuğ Alpaşar, Ali İhsan Onat ve Umut Tingür seyirci karşısına çıkacak.

Eserin dekorları Adnan Öngün, kostümleri Sevtaç Demirer, ışık tasarımı Ahmet Defne, koro şefliği Paolo Villa ve koreografi Neslihan Öztürk imzası taşıyor.

Sanatseverler 4 perdelik operayı 16, 19, 22, 23 ve 27 Ocak ile 23, 25 ve 26 Şubat ve 19 Mart tarihlerinde orijinal dili İtalyanca ve Türkçe üst yazıyla Kadıköy Süreyya Operası Sahnesi’nde izleyebilecek.

milliyet.com

http://img.haberler.com/haber/043/evrensel-bir-oyun-ada_4341_o.jpg

İstanbul Kültür Üniversitesi bünyesinde bir sanat merkezi haline gelen Akıngüç Oditoryumu, Ti Performans'ın "Ada" oyununu İstanbul izleyicisi ile buluşturuyor. Oyundaki performansları ile IX. Lions Tiyatro Ödülleri, "Küçük Salon Erkek Oyuncu" ödülüne layık görülen Hakan Pişkin ve Ümit Çırak'ın sahnelediği "Ada", yönetmen Bülent Emin Yarar'ın yorumuyla sahneleniyor.

Athol Fughard'ın yazdığı oyun, Güney Afrika'da ünlü bir ada olan Robben adasında geçmektedir. Ünlüdür çünkü Güney Afrika Cumhuriyeti siyahlara seçme hakkı tanıdıktan sonra Cumhurbaşkanı seçilen lider Nelson Mandela, ada tutuklularındandır. Oyun bu adada yaşayan iki tutuklunun aralarındaki ilişkiyi, çatışmayı ve dayanışmayı ele almaktadır. Ada, nefretin hakim olduğu dünyamızda, sevginin olabilirliğine dair evrensel bir oyun.

11 Şubat Perşembe günü saat 20:00'de Akıngüç Oditoryumu'nda sahnelenecek oyunun biletleri İKÜ gişesi ve Biletix'ten temin edilebilir. 05.02.2010 16:17 [1904043]

İstanbul'a gitmek istiyorum...

Paylaşım için sağol

Devlet Tiyatroları sezonun son yeni oyunlarını sahnelemeye hazırlanıyor.William Shakespeare'in ünlü eseri ''Fırtına''nın 11 Nisan Pazar günü Bursa Devlet Tiyatrosu AVP Sahnesinde prömiyeri yapılacak.

Zerrin Akdenizli'nin uyarladığı, Ahmet Somers'in yönettiği çocuk oyunu, 20, 21, 22, 25, 27 ve 30 Nisanda izlenebilecek.

Ankara Devlet Tiyatrosunun ''Bir Savaş Hikayesi'' adlı yapıtı, 13 Nisan Salı günü seyirciyle buluşacak. Jeanne Beckwith'in yazdığı, Esra Ege'nin Türkçeleştirdiği yapıtın yönetmeni Aclan Büyüktürkoğlu. Dekor tasarımı Murat Gülmez'e, giysi tasarımı Gülümser Erigür'e, ışık tasarımı Mehmet Yaşayan'a ait oyunda Ahmet Türkoğlu, Aylin Gürsoy Arıöz, Bahadır Karasu, Cahit Öztüfekçi, Eren Oray, Koray Karaca, Mithat Erdemli, Savaş Tamer, Seda Oksal, Şahap Sayılgan, Berna Yılmaztürk, Bora Godri, Burcu Özcan, Burcu Pekkaya, Emrah Çakıl, Emrah Ersoy, Eray Çelik, Ezgi Can, Gökhan Korkusuz, Gökhan Yılmazer, Hüseyin Ataseven, Mithat Abacı, Murat Özdemir, Nihal Erdoğan, Özge Korgun, Özlen Tamer, Sine Zeynep Eteke, Tamer Yurtbaşı, Umut Kılınç ve Yaseri Şahbudak rol alıyor. İstanbul Devlet Tiyatrosunun ''King Kong'un Kızları'' adlı yeni oyunu, 13 Nisan'da Harbiye Kenter Tiyatrosunda izleyici karşısına çıkacak. Theresia Walser'in yazdığı, Işıl Yücesoy'un yönettiği oyun, 14–18 Nisan tarihleri arasında aynı sahnede izlenebilecek. İstanbul'da Küçük Sahne'de de ''Kendi Kendine Konuşmaktır Aşk'' adlı oyunun 30 Nisan'da prömiyeri yapılacak.

Konya Devlet Tiyatrosu Sahnesinde ''Prömiyer'' adlı oyunun prömiyeri, 14 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirilecek. Oyun, aynı zamanda Devlet Tiyatroları tarafından üçüncü kez düzenlenen ''Bin Nefes Bir Ses Uluslararası Türkçe Tiyatro Yapan Ülkeler Festivali''nin açılış temsilini de verecek. Civan Canova'ın yazdığı oyunun yönetmeni Işıl Kasapoğlu.

Erzurum Devlet Tiyatrosu Sahnesinde çocuk oyunu ''Denizkızı'', 23 Nisan'da küçük seyirciyle buluşacak. Masal yazarı Andersen'in eserini Aylin Çalap uyarladı. Ebru Kara Denkli'nin yönettiği oyun, 24 Nisan Cumartesi günü de sahne alacak.

ntv-msnbc

http://www.facebook.com/home.php?#!/pages/Cihangir-Insomnia/146346725393595?ref=ts

http://www.biletix.com/event.htm?id=LTBBA

"CİHANGİR INSOMNIA", İSTANBUL 2010 AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ ETKİNLİKLERİ KAPSAMINDA 23 Eylül 2010 GÜNÜ İSTANBUL'DA DÜNYA PRÖMİYERİNİ YAPIYOR

Ritm, canlı müzik ve videoyu, farklı lisanlardan oluşan bir metin ile bir araya getiren tiyatro oyunu "Cihangir Insomnia" kültürler arası bir hikayeyi sahneye taşıyor.

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, Viyana Belediyesi, İstanbul Avusturya Kültür Ofisi ve Güney Avusturya Kültür Ofisi desteğiyle gerçekleştirilen, Türkiye'den Babil Balığı Sanat Derneği ve Avusturya'dan Super-16 Derneği'nin ortak yapımı olan "Cihangir Insomnia" STOMP grubunun iki üyesini de içeren uluslararası bir oyuncu ve müzisyen kadrosuna sahip.

İstanbul'un Tarlabaşı semtinde aynı apartmanda yaşayan farklı kültürlerden gelen kişilerin kesişen hikayelerinin anlatıldığı oyunda, İstanbul'un gündelik hayatından objeler müzikal enstrümanlar olarak kullanılıyor.

Yönetmen: Stefan Bohun

Prodüksiyon: Birsen Karacan, Stefan Bohun

Müzik: Johannes Bohun

Konsept, Hikaye: Stefan Bohun, Birsen Karacan, Johannes Bohun

Dramaturji, Yazanlar: Stefan Bohun, M.Alper Doğan

Koreografi: Peter Stavrum Nielsen, Johannes Bohun

Oyuncular:

Peter Stavrum Nielsen Peter

Johannes Bohun Jojo

Birsen Karacan Melike

Aydın Ballı Yunus

Zeynep Buyraç Sonja, Esra

Sahne Tasarımı: Kristin Weissenberger, Pia Greven

Ses Tasarımı: Matthias Ermert

Işık Tasarımı: Sigi Feldbacher

Kostüm Tasarımı: Verena Eichtinger

Makyaj: Jasmin Simak

Grafik Tasarım: Markus Göbl / visionsbureau

Reji Asistanı: Renate Vavera

Prodüksiyon Asistanı: Tansel Uç

İstanbul'un Tarlabaşı semtinde farklı ülkelerden gelen insanların birlikte yaşadığı apartman, altı karakterin hikayelerinin kesişme ve düğümlenme noktasını oluşturuyor.

Tarlabaşı'nda aynı dairede yaşayan müzisyen Yoyo (Avusturya), Peter (Danimarka) ve Yunus'un (Türkiye) atıldıkları her iş müziğe ve ritme dönüşmektedir. Yoyo İstanbul'a eski sevgilisi Esra'yı geri kazanma umudunun, Peter içsel bir inanç arayışının, Yunus ise yurtdışında yaşayan bir Türk olarak memleketinde başarılı olma hayalinin peşinden gelmiştir. Aynı apartmanda, daha önce hiç görmediği Türk babasını aramak için Istanbul'a gelen dilbilim uzmanı Sonja(Avusturya) da kalmaktadır. En üst katta ise, hayatındaki mutsuzluğun uykusuzluk problemine sürüklediği oyuncu Melike, sorunlarla dolu bir ilişki yaşadığı sevgilisi Emre ile birlikte yaşamaktadır. Emre'nin dünyaya öfkesinden zaman zaman Melike de payını alacak, müzisyen Yunus'la paylaştığı anlarda mutluluğun arayışına girecektir. Kentin çehresiyle birlikte kaotik ve özgün yaşamının yerine "modern" rüyalar dikilmek istenen bu semtte müzik ve umut, karakterlere bazen neşe bazense karanlıkla bezeli yolculuklarında eşlik edecektir. "Cihangir" rüyalarının yerini Tarlabaşı'nda uykusuz geceler alırken hayat onların arayışlarını nerede sonlandıracaktır?

YÖNETMEN NOTU

Cihangir Insomnia farklı ülkelerden megakent İstanbul'a gelen 30'lu yaşlardaki insanların ayakta kalma mücadelelerini anlatıyor. Cihangir Insomnia'da, karakterlerin yaşamları aynı binada yaşadıkları Tarlabaşı semti gibi sürekli değişim içinde. Hayallerini gerçekleştirmek için önce kim olduklarını bulmaları gerekiyor.

Cihangir Insomnia'nın minimalistik sahne tasarımının aracılığıyla İstanbul'un Viyana, Berlin veya Paris'le de yer değiştirmesi mümkün. Karakterlerin sorunları tüm kent insanlarına özgü evrensel sorunlar. Hayatımın son beş yılının çoğunu geçirdiğim İstanbul'da edindiğim kendi deneyimlerimi, fikirlerimi ve hayallerimi yansıtıyorlar. Karakterler günlük hayatta karşılaşabileceğiniz sıradan insanlar gibi: Bazıları uykusuzluk çekiyor, bazıları farklı diller konuşuyor, bazıları kendi köklerini arıyor ve bazıları da diğerleriyle müzik aracılığıyla iletişim kurmaya çalışıyor. Aynı zamanda en saklı korkularının üstesinden gelerek kendi benliklerini bulmaya çalışıyorlar.

Cihangir Insomnia farklı ülkelerden müzisyenlerini ve oyuncuları aynı sahnede bir araya getiriyor. Istanbul müzik ve sesler yoluyla hayat buluyor. Istanbul'un gündelik yaşamından objeler ritm ve melodiler yaratmak için kullanılarak müzikal enstrumanlara dönüşüyor.

İstanbul'da yaşamak tezatları yaşamak demek: büyük ve küçük, zengin ve fakir, gürültülü ve sakin, güzellik ve çirkinlik, sevgi ve vahşet. Hikayelerin ve anlatım biçimlerinin semfonik karışımı yoluyla, her anlamda renkli, çok katmanlı ve sürekli değişim içinde bulduğum İstanbul'un gerçekliğini kendi bakış açımdan anlatmak istiyorum.

Stefan Bohun

Yönetmen Biyografisi

Stefan Bohun, 1979 yılında Viyana'da doğdu. Toronto‘ da "Fiziksel Tiyatro Okulu"nda tiyatro eğitimi aldı. 2007 Yılında Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi, Viyana Film Akademisi Film Yönetmenliği Bölümü'nden mezun oldu. Halen aynı üniversitede ödüllü yönetmen Michael Haneke'nin profesörlüğünde yönetmenlik üzerine yaptığı master eğitimine devam etmektedir.

Stefan Bohun, yönetmenliğini yaptığı "Enstein'ın Rüyaları" adlı tiyatro oyunu ile Avusturya da Meksika da turneler yaptı. Londra'da "Theatre de Complicite" Moskova'da "Workcenter of Jerzy Grotowski & Thomas Richards" ın tiyatro metodları üzerine yapmış olduğu atölye çalışmalarında yer aldı. Çektiği kısa metraj filmler ve belgesel filmler ile Avusturya ve dünya çapında birçok uluslararası festivallere katıldı. "Nohelia" adlı filmi, Viyana ve Salzburg‘ da en iyi kısa metraj belgesel film ödülünü aldı. Yönetmen Ulrich Seidl‘ın, "Import/ Export" adlı uzun metraj sinema filminde yönetmen yardımcılığı yaptı.

Yönettiği Filmler:

– 2009, "Mata Tigre", 70 dk. Belgesel. (Türkiye'de gösterildi)

– 2009, "Divan" 45 dk. Belgesel (Türkiye ve Avusturya‘da çekildi.)

– 2008, "Was Tu Ich Hier", 5 dk. Video klip,

– 2007, "Amo Beethoven", 17 dk. Belgesel.

– 2005, "Omid", Kısa film

– 2004, "Nohelia" 32 dk. Belgesel

– 2003, "Disciple of Mockery" 7 dk. Belgesel

– 2003, "Volar", Kısa Film

– 2002, "Weihnachtsgeschichte" Kısa Film Tiyatro ve Sinema Üzerine Diğer Deneyimleri

– 2008, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema TV Bölümü yarı dönem Mastır Programı, İstanbul

– 2006, Uluslararası Berlin Film Festivali Kapsamında Yetenek Kampüsü Katılımcılığı

– 2005, "Import/Export" Uzun metraj sinema filmi yönetmen yardımcılığı, Yön: Ulrich Seidl

– 2005, Jerzy Grotowski ve Thomas Richards Workcenter Atölye Çalışması Katılımcılığı (tiyatro üzerine), Moskova, Rusya

– 2004, Theatre de Complicite, Atölye Çalışması (tiyatro üzerine), Londra, İngiltere

– 2002–2005, "Einstein's Dreams" (Enstein‘ nın Rüyaları) adlı Tiyatro oyununun Yönetmenliği.

EKİP

Birsen Karacan Oyuncu ve Yapımcı

1978'de Eskişehir'de doğdu. 2002 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Sahne Sanatları, Oyunculuk Bölümü'nden mezun oldu. "Workcenter of Jerzy Grotowski & Thomas Richards" ın oyunculuk metodu üzerine Moskova‘ da yapmış oldukları atölye çalışmasında Thomas Richards ve Mario Biagini ile çalıştı. Oyuncu olarak Amsterdam, Rotterdam, Mastrich, Viyana‘ da yurtdışı projelerinde yer aldı. İstanbul Devlet Tiyatroları ve İzmit Şehir Tiyatrosu bünyesinde başroller de üstlendiği çeşitli tiyatro oyunlarında, oyuncu ve reji asistanı olarak çalıştı. "Cihangir Insomnia" projesinde ortak yapımcı ve oyuncu olarak var olmasının yanısıra, içerik ve dramaturji alanlarında katkıları ile oyuna danışmanlık yapmaktadır.

Johanes Bohun Kompozitör ve Oyuncu

1978'te Viyana‘da doğdu. 2000 yılında Viyana Konservatuarı'ndan mezun oldu. 2001 yılında İngiliz ritm performans grubu STOMP'a performansçı olarak katıldı. STOMP'ta aktif olarak performans yapmaya devam eden sanatçı, STOMP'un yeni grubu "Lost & Found Orchestra" bünyesinde de performansçı olarak yer almaktadır. Johannes davul ve perküsyon egitimi vermekte, Avusturya, Almanya, İsviçre ve Fransa'da STOMP'un atölye çalışmalarını yürütmektedir. Kısa süre önce kendi müzik projesi "Nihil Baxter" imzalı

oyuncu olarak yer almaktadır.

Peter Stavrum Nielsen Kompozitör ve Oyuncu

ilk solo albümünü çıkarmıştır. Müziklerini yaptığı "Cihangir Insomnia" projesinde aynı zamanda 1974'te Kopenhag'da doğdu. Royal Academy of Music'ten davul ve eğitmenlik dallarında eğitim aldı ve 2001 yılında mezun oldu. 2001–2007 yılları arasında İngiliz ritm performans grubu STOMP'un Avrupa ayağında daimi üye olarak çalıştı. 2008 yılında Norveçli şarkıcı ve sözyazarı Unni Wilhelmsen ile yaptığı turnede bas gitarist ve klavyeci olarak yer aldı. Sanatçı Paris'teki bir Hip Hop/Tap/Body Percussion şov grubu ile sahne almaktadır. Halen STOMP'ta yarı zamanlı olarak çalışan Danimarkalı sanatçı, ritm-performans grubu "Body Rythm Factory" nin kurucusu ve yaratıcısıdır. Cihangir Insomnia projesinde oyuncu ve koreograf olarak yer almakta, aynı zamanda oyunun müziklerine katkıda bulunmaktadır.

Diyarbakır Devlet Tiyatrosu 8. Orhan Asena Yerli Oyunlar Tiyatro Festivali'ni 28 Ekim-14 Kasım arasında düzenleyecek.

Devlet Tiyatrolarından yapılan yazılı açıklamada, kuruluş amaç ve ilkeleri doğrultusunda 60 yıldır ulusal tiyatronun gelişmesine öncülük eden Devlet Tiyatrolarının, kültürü ve onu oluşturan değerleri yaşatma, tanıtma görev ve sorumluluğuyla Türk tiyatrosunun ulusal üslubunu oluşturacak oyun yazarlarını desteklemeye devam ettiği belirtildi.

Bu kapsamda Diyarbakır'da düzenlenen ''Yerli Oyunlar Tiyatro Festivali''nin önem kazandığına işaret edilen açıklamada, festivalde Orhan Asena'nın tiyatroya gönül veren dünya görüşünden hareketle, evrensel duyarlığı yakalamış usta Türk yazarların oyunlarının Diyarbakırlı sanatseverle buluştuğu bildirildi.

Diyarbakır'ın yetiştirdiği önemli kültür ve sanat insanları arasında oyun yazarı olarak farklı yere ve öneme sahip Orhan Asena'nın adını taşıyan festivalin, Asena'nın ölümünün 9. yılında ayrı bir önem taşıdığı vurgulanan açıklamada, ''Bu yıl Cumhuriyetimizin 87. yıl kutlamalarıyla başlayan festivalle, tiyatromuzun açılışının 22. yılını da kutlamış olacağız'' ifadesine yer verildi.

Dünyaca ünlü Sırp yazar Duşan Kovacevic’in kaleme aldığı, Başar Savuncu ve Bilge Emin’in Türkçeleştirdiği, Işıl Kasapoğlu’nun yönetmenliğini üstlendiği 'Profesyonel' adlı oyunda; 2010 Afife Tiyatro Ödülleri’nde 'Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu' ödülünü kazanan Bülent Emin Yarar’ın yanı sıra, Devlet Tiyatrosu’nun başarılı oyuncuları Yetkin Dikinciler, Gülen Çehreli, Cenap Oğuz rol alıyor.

Kara komedi türünün önemli bir örneği olan “Profesyonel”de; Duşan Kovaçevic, Yugoslavya’daki büyük dönüşümden önceki ve sonraki toplumsal-politik yaşamı, bir entelektüelin yaşamöyküsü içinde ironik bir üslupla anlatıyor. Oyun, 40 yaşlarında bir edebiyat adamının, bir sekreter ve bir gizli polisin sürprizlerle dolu soluk soluğa izlenecek hikâyesini konu alıyor.

Aldığı ödüllerle sezona damgasını vuran heyecanlı ve ironik tiyatro oyunu 'Profesyonel', 8 Kasım Pazartesi akşamı saat 20:30’da ENKA İbrahim Betil Oditoryumu’nda sanatseverlerle buluşacak.

http://media2.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/K%C3%BClt%C3%BCr%20Sanat/Sahne%20Sanatlar%C4%B1/101103AYI%C5%9EI%C4%9EITAR%C4%B0FES%C4%B0.widec.jpg

'34’üne çeyrek kalmış bir kadın olarak yaşı ilerlemekte olan çoğu kadının yaptığı gibi, yegane problem bölgemle baş etmeye çalışıyorum işte… Kızlar: eğri oturup doğru konuşalım. Kadınların en büyük, en problemli bölgesinin adı nedir? Erkek. Zamanınız var mı? Size kendi öykümü anlatmak istiyorum. Dramatik bir öykü. Aşk, ihtiras, kıskançlıklar ve yanlış anlaşılmalarla dolu bir öykü. İçinde yalnızlık, arkadaşlık, cinsellik, ayrılmanın dört klasik evresi ve 83 adet tel toka olan bir öykü. Görüyorsunuz, dinlemeye değer. İster misiniz? O zaman geriye yaslanın.”

Oyunda 30’lu yaşlarını sürmekte olan baş karakter Oya Güzel (Şenay Gürler) bir mobilya şirketinin katalog fotoğrafçısıdır. Kalabalık bir kentte yalnız yaşamaktadır. Yalnız bir kadın olan Oya, umutsuz bir şekilde aşkı ararken beklenmedik bir şekilde Doktor Serhat Demir (Faik Ergin) ile tanışır. Oya ve Serhat arasında filizlenmeye başlayan aşka Oya’nın en yakın arkadaşı Jülide de (Deniz Arcak) tanıklık eder. Aşkın doğasındaki tüm gelgitler, çatışmalar, yanlış anlaşılmalar, hatta üçüncü kişilerin müdahaleleri ardarda yaşanırken kadın ve erkek arasında farklılıklar bir kez daha gözler önüne serilir. Gerçek aşkın peşindeki Oya’nın hayatının aşkı acaba Serhat mıdır?

Yönetmenliğini Hakan Pişkin’in, çevirisini ve dramaturjisini Turgay Doğan’ın yaptığı oyun, kadın erkek ilişkilerine kadın gözüyle bir bakış getirerek aşkı, aşkın yol açtığı karmaşayı eğlenceli bir dille anlatıyor.

Tüm haberler kaynak :

http://www.ntvmsnbc.com/id/24927480/

'Temiz Ev'de ruhsal temizlik

''Oyun boyunca ev temizleme aynı zamanda ruhsal bir temizlik anlamına da geliyor...' Sarah Ruhl’un 'Temiz Ev'i, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda sahneleniyor.

http://media4.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/K%C3%BClt%C3%BCr%20Sanat/Sahne%20Sanatlar%C4%B1/101123temizev2.hlarge.jpg

İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda bu sezon Amerikalı ünlü oyun yazar Sarah Ruhl’un promiyerini 2004 yılında yaptığı 'Temiz Ev' sergileniyor. Devlet Tiyatrosu Sanatçıları Kubilay Karslıoğlu ve Atilla Şendil yönetiminde sahneye konan oyun; aşk ve ilişki kavramlarını mizahi bir dil ile sorguluyor.

Oyunun baş karakteri, temizlik yapmaktan nefret eden ama yine de hayatını temizlik yaparak kazanan ve 'mükemmel espri'yi arayan Brezilya göçmeni Mathilde (Neslihan Arslan). Mathilde’in çalıştığı evin sahibi temizlik yapmaya zaman ayıramayan Doktor Lane (Simay Tuna) Lane’in temizlik hastası ve ömrü boyunca ikinci planda kalmayı benimsemiş kardeşi Virginia ( Sema Çeyrekbaşı) ve Lane’in ameliyat yaparken aşık olduğu “ruh ikizi” Ana (Gülseren Gürtunca) oyunun diğer kadın kahramanları. Oyunun tek erkek kahramanı ise Lane’in onu aldatan cerrah eşi (Levent Güner).

Kadınların hemcinsleriyle ilişkilerinin aktarıldığı oyun boyunca, Lane ve ablası Virginia’nın birbirine zıt karakterleri, Sarah Ruhl’un da röportajlarında belirtildiği gibi “ev temizleme” metaforu üzerinden veriliyor. Yazar, oyun boyunca ev temizlemenin aynı zamanda ruhsal bir temizlik anlamına geldiği

yorumunda da bulundu.

ntv/kültür sanat