non_serviam Oluşturma zamanı: Kasım 7, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 7, 2008 Selam, Ben K.O.U GSF Oyunculuk Ana Sanat Dalı öğrencilerinden biriyim. Bu sınavlarla ilgili pitch gerekli bilgiyi vermiş. Ama benim size verebileceğim kendi hikayemdir,ve bunlardan sizin kendi çıkarımlarınız olacağına inanmaktayım. 1. Aşama: Şan-Kulak-Ritim Öncelikle şunu bilin ki,kulağı ve ritim duygusu olmayan adayların şansı çok düşüktür. Bu aşamada sizden birkaç şarkı,el veya ayakla vurulan bir kaç ritim,ve kulak sınavı için piyanodan çıkacak seslerin(notaların) birebir çıkarmanızı isteyecekler. Bu aşama pek çok insanın elendiği en önemli aşamadır,ve sizi ilk gördükleri yerdir. Yabancı şarkı,yada aria soyleyebilirseniz inanın artısı çok olur. Eğer böyle bir yeteneğiniz yoksa,sesinizin ve duygunuzun gideceği ve söylemeye aşina olduğunuz şarkıları,türküleri seçebilirsiniz. Ben ne yaptım? Ben içeri girerken çok güzel bir kadın sesi şarkı söylemekteydi,içeri girdiğimde 3 bayan hocamızın olduğunu gördüm,ama işi çakallığa vurdum ve sordum. Hanginiz şarkı söylüyor? Piyanonun başında ki "ben söylüyorum" dediğinde,"ooh bende bir oyuncu adayı sandım,tırstım" dedim ve gülümsedim,sahneye çıkarken,"sesiniz çok güzel" diyerek dozunda bir iltifat ettim, ama asla yalakaca değildi.Bundan kaçının... Yalakaları hiç sevmezler arkadaşlar,en azından sınavlar sırasında. 2. Aşama:Tirad - Şiir - Dans Gösterisi Bu aşama sizi sahne üzerinde gördükleri ilk aşamadır. Oyunculuk performansınızın yanı sıra,kıvrak zekanızı,cesaretinizi göstermeniz gereken bir aşamadır. Ortalama 200 adet genç yetenek sizinle aynı yerde,aynı sınavla,aynı okula girmeye çalışıyor, onlardan ne farkınız olup olmadığını bu aşamada göstermeniz lazım. Unutmayın bu sınavlara sokaktaki adamlar girmiyor,çoğu birileri yada çevreleri tarafından yetenekli bulunan ve en az sizin kadar bu işi yapmak isteyen insan giriyor ve sadece 10 kişi alınıyor. Bunun için jüri en ufacık bir açığı bile affetmiyor inanın. Çünkü sistem maalesef bunu gerektiriyor. Ben ne yaptım? İçeri girdim,kibarca selamladım. Kendimi tanıttım. "Soracağınız birşey yoksa ben işimi yapayım" dedim ve onayları üzerine başladım. Tavsiyem;tiradınızı oynarken göz temasına dikkat edin,ama asla sizin rolden koparacak ya da onlara yani seyirciye,amiyane tabirle "tribüne" oynuyor imajı verecek şekilde değil... Patlatın en parlak cümlelerinizi ve duygularınızı gözlerinin içine. ve eğer heyecan ve sinir sorunu çeken arkadaşlar varsa benim gibi şunu öneririm; İçinizden sahneye çıkmadan "İzleyin bakalım .......... çocukları,birazdan sahneye çıkacağım,ve deli gibi oynayacağım,benim gibi bir oyuncu görmediniz" veya benzeri kendinizi rahatlatacak ve motive edecek salakça şeyler söyleyin Şiir konusuna gelince,kesinlikle acemisi olmadığınız bir şairin şirini seçmekte fayda var. ve bu şiiri okurken yaşadığınız bir olayla bunu bütünleştirerek aktarabilirsiniz, Sesinize ve sestonunuza çok dikkat edin,ve başkaları tarafından yani onların tarzıyla okunmuş şiirlerden kaçının. (Yılmaz Erdoğan,Genco Erkal,Haldun Dormen gibi pek çok usta kendi tarzıyla ün salmıştır,onları taklit etmek,jüri gözünde ucuz,çakma bir maldan farksız kılar sizi) Ben bir sene önce sevgili babamı kaybettiğim için,"Can YÜCEL - Hayatta Ben En Çok Babamı Sevdim"'i okumuştum. Kendisinden bir parçanın bana uğur getireceğini düşünüyordum,öyle de oldu. Dans konusunda pek birşey söyleyemeyeceğim,zira benim ki rezaletti Verilen vals müziği tarzı bir müzik vardı,önce kendi etrafımda daireler çizdim,bi süre sonra hareket aklıma gelmeyince bildiğim tek dans olan izmir zeybeğini oynadım,çok güldüler ama puanımı da kırdılar 3.Aşama : 2 Tirad ve mülakat Öncelikle şunu söyleyim,sınav zamanı çok stress dolu ama aynı zaman da çok güzel dostlukların kurulduğu bir dönem...Çokça sizin gibi uçuk,kaçık insanla karşılaşıyor ve dünya da yalnız değilim ulan diyorsunuz... Ve bunun akabinde her gece sabahlamalar,rakı alemleri,tabansız sevişmeler yer alıyor yurt odalarında... Bunlardan kaçının demeyeceğim,yaşayın ama lütfen dozunu kaçırmayın. Çünkü ben bu alemlere 1 haftalık sınav boyunca çok takıldım,ve en sonunda sınav süresinde konakladığımız yerden kovulup dışarda kaldım bir gece,bu nedenle son aşamaya sesim tamamen kısık ve uyumadan girdim. Sesinizi koruyun,çünkü stress,bolca sigara mahvediyor insanı bir haftada. Gelelim aşamaya; Bu aşamada iki adet tiradınızı ve istenilen doğaçlamaları sergilemekle yükümlüsünüz. ki tavsiyem en güçlü olan tiradınızı bu aşamaya saklamanız,çünkü artık 30 kişiye düşmüş bulunmakta oluyor sayınız,ve elemelerde herşey dikkate alınıyor. Tiradlar konusunda zaten bilgi vermiştim,doğaçlara gelince. Kesinlikle "ben bunu yapamıyorum,şunu yapamam" gibi söylemlerden kaçının ve çakal olun. Örnek verecek olursak; Size yoğurt ol,görmek istedikleri yoğurt değildir.Yoğurdun sizin imgeleminizde ki yeri ve bunu gösterme yeteneğiniz ve cesaretinizin ne kadar olduğudur. Bana "Sen okyanusta bir köpek balığısın,karnın aç,avlan" dediler mesela, bir arkadaşıma ise "Sen sevimli bir yavru kurbağasın,annen derenin kenarından seni çağırıyor,ona doğru giderken,annen dereye düştü,onu kurtarmaya çalış"'ı sormuşlardı. Daha pek çok örnek verebiliriz,doğaçlama dağarcığınızı geniş tutun,ve Stanislavski'nin "Bir Aktör Hazırlanıyor" ' da anlattığı "Sihirli Eğer" tekniğini kullanın. "Eğer ben bir köpekbalığı olsaydım..." Orada sizden biçim olarak köpekbalığı olmanız beklenmiyor dediğim gibi, köpek balığı nasıl bir hayvandır? "Kendinden emin,yırtıcı,Kör ormanda aslan neyse denizde köpekbalığı odur." vb. bu bende yarattığı imgelemdi.Bunların ışığında bir canlandırma yaptım. Mülakat Burada size her türlü ters köşe soru gelebilir,amaç orada artık sizin bu okulu ne kadar istediğinize,bu işi ne kadar istediğinize,ve bunları ne için istediğinize yani mesleki amacınızın sorgulanmasına gelir. Öncelikle şunu söylebilirim ki,bu aşamada esas olan yüreğinizi,tutkunuzu,inancınızı,vizyonunuzu ortaya koymaktır.Tabii bu genel kültür ile ilgili bir soru gelmeyecek anlamına gelmesin efenim ,bir oyuncu adayı olarak son derece kapsamlı olmasınız. Bu aşama da herkese farklı sorular sorulmakla beraber, ben bana sorulan soruları ve cevaplama konusunda ki çakallıklarımdan bahsedeceğim. J:Jüri Y:Yusuf yani ben lan J:Alkol kullanıyormusun? Y:Evet,severek kullanıyorum. J:Ne sıklıkla,çok içermisin? Y:Keyifime göre,ama içtiğimde iyi içerim. J:Ne kadar mesela? Y:Siz bir şişe olsanız sizi içerim mesela.(jüride gülüşmeler,arada böyle parlak cevaplar vermek lazım) J:Neden tiyatro? Y:(Omuz silkerek bir çocuk gibi) İşteeeee... J:Nasıl yani? Y:Bir çocuk nasıl kendisine sorulan soruya inatla işte diyorsa öyle yani... J:Açarmısın biraz? Y:Ben izmir'de amatör tiyatro yaparken birgün bir çocuk oyunu için bir okula gittik. Varoş bir semtin okuluydu. Rolüm sihirbazdı,ve bir sahnede şapkadan türk bayrağı çıkardım,çocuklar bayrağı yuhaladı. O gün lanet ettim bu işe,bir daha gelmeyeceğim dedim böyle yerlere. Dekorları toplarken ki bilirsiniz bir amatör tiyatroda ben oyuncuyum diyemezsiniz,her işi yapmanız gerekir. Mavi gözlü bir kız çocuğu geldi,"ağabey çok iyiydiniz,yarın yine gelsenize" dedi ve benden imza istedi. Bakın metafor olsun diye değil,ya da siz " aaa canım yaaaa" demeniz için değil o kız çocuğu gerçekten geldi.Ben 23 senedir birinin imzamı istemesini beklediğim için,"hmm canım adın neydi bakalım " dedim ve ona imza verdim. Ve sonra bir sürü güzel gözlü çocuk geldi,hepsine imza verdim. İşte o çocuklar için tiyatro... (Bu hikaye tamamen gerçek olmak üzere,bunu anlatış şeklim son derece tutkuluydu yani kendi nedeninizi anlatırken,buna önce siz inanın ki,onlara da geçsin bu duygu,tıpkı oynadığınız karaktere inanmak gibi) J:Bu kaçıncı sınavın? Y:İlk ve son J:Neden yaşın ilerlediği için mi? Y:Yoo,beni bu sınavda alacağınız için. J:Peki ya alınmazsan nolacak? Y:Memleketime döneceğim,çalışmaya başlayacağım. Ve bundan beş sene sonra siz beni avucunuz patlayana kadar bir sahnede ayakta alkışlarken, bu çocuk ayağımıza kadar geldi,ama biz almadık diye üzüleceksiniz! (Burada gerçekten böyle olacağı için değil,kendi düşüncem "nolacak lan almazlarsa zaten yaşım 23 başka sınavada giremeyeceğim yaş sınırı yüzünden sıçtın oğlum"'du,ama onlara duymak istediği cevabı verdim. Yani "bu çocuk bu tutkuyla bana bunu ilerde dedirtebilir,bunda iş var" dedirtmelisiniz... J:Seni buradaki 200 adaydan farklı kılan yanın nedir? Y:Cesaretim ve tutkum. Benden daha yeteneklisi olabilir,benden daha iyi imkanlarla çalışan olabilir, ama benden daha çok isteyeni mi? İşte bunu kabul edemem ! Bu konuda uygulayabileceğiniz her türlü yarışmaya ve teste gönüllü katılırım ve kazanacagımı garantı ederım. J:Cesaretini bize nasıl gösterebilirsin? Y:(Oturduğum masanın üstüne çıktım)Buradan balıklama betona atlayıp,çakılabilirim. J:Ama o zaman tiyatro yapamazsın,bu aptalca olur. Y:Ben bende cesaret var dedim,eğitim yok. Yani cahil cesareti,eğitin o zaman. Ben hepinizden daha cesurum,ben sınavlar zamanı çok tacize uğradım bu semtte,gsfnin oldugu bir yerde bu kadar cehalet nasıl kalır anlamış değilim. Değiştirmeye bu semtten başlarım kabul ederseniz,sokak oyunları oynarım,ücretsiz oyunlar oynarım. Önce bu semti değiştiririm,ardından bu şehri,sonra türkiye'yi ve sonra dünyayı... Bende bu cesaret var,sadece beni eğitin! (biraz abartılı olmakla beraber sanat yapma nedenlerimden biri de kendi kültürümün yenilenmesinde ve tanınmasında faydalı olmak,ve dünyayı değiştirmektir,en azından kendi dünyamı...Netice de hepimiz ölümsüzlük peşindeyiz ki bu işi seçtik... Neyse ben yazarken üşenmedim,çünkü ben bu sınava hazırlanırken kimsem ve hiçbir kaynağım yoktu. Sadece Bir aktör hazırlanıyor,ve annem ile evimin salonunda hazırlandım. Sizler umarım daha fazla imkana sahipsinizdir,ve umarım kendi tecrübem sizlere ışık tutar. Ve umarım;bu yazıyı sabredip sonuna kadar okursunuz... 4 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
x12tr Yanıtlama zamanı: Kasım 7, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 7, 2008 içinizde varsa zaten bir adım öndesiniz dostum^^ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
pithc Yanıtlama zamanı: Kasım 9, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 9, 2008 non kimbilir kac defa dinledim bu sınav heycanını kendi agzından ve hala dinlemekteyim...her seferinde ne olucanı bilmeme ragmen yine dinliyorum fantastik bir hikaye dinler gibi...olm non sen de bu ikna yetenegi ve bu dusuk cene oldugu surece ne ac kalırsın ne de sahneden uzak kalırsın...:D sınavını bizlerle paylastıgın için cok tesekkur ederim...:D+++ 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
non_serviam Yanıtlama zamanı: Kasım 10, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 10, 2008 kendine aşık bir megolaman olarak beni tanıttığın için sağol kanka... kralım tabii... Sahne sanatları kralı... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
musacan Yanıtlama zamanı: Aralık 7, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 7, 2010 dostum valla benim senn gibi bi hikayem yok benim okula girişteki altın kuralım rahat olmaktı ve bu rahatlığıda çok çalışmak getirmiş ben sınavın ikinci aşamasına counter oynayıp girmiştim=)) büyük ustaca laflar edemem ama sınava hazırlanan kardeşlerime tek tavsiyem şudur: rahat ve içten olun zaten çok çalışmışsanız bu ikisini elde ediyorsunuz=)) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.