boogee Oluşturma zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 11, 2008 Dk kaçtı bu hayatta? ya da ben kaçıncı dakikasındaydım..Kaç saat sürer bi yaşam..4 mü?... Kandırma kendini..Bu kadar kolay değildi..Bu kadar kolay olmamalıydı... Yıllardır gitmediğim o küçük barda kendimi buldum geçen gün..değişen hiçbirşey yoktu..aynı yüzler aynı masalar aynı duvarlar aynı posterler aynı bira havadaki aynı keskin ot kokusu ..Bir tek şey değişmişti ..daha önce görmediğim kızıl saçlı o kadın.. Yıllar geçmişti..o derbeder halime geri dönmüştüm..üşengeçlikten yüzüme jilet vurmadığım o günler geri gelmişti..zorla uyanıp, işe gidip mesai saati boyunca oturup sonra boş mideyle arka sokaklardaki ucuz bi bara gidip ucuz biranın köpeği olduğum o zamanlar.. Her zaman oturduğum duvar arkasındaki kalabalıktan uzak sağ köşede duran çift sandalyeli o küçük masaya oturdum..Sigaramı yaktım..Kızıl saçlıdan bir bira istedim ve sonumu beklemeye başladım...Saat erkendi...Dibe ulaşmama koca bir 4 saat vardı...Derin bir nefes çektim..İçime çektiğim her nefeste sonu görmeye başladım..O sigara dumanı altında zincirleme ölümün hayatıma girdiği ilk güne döndüm...o duyguyu ilk tattıgım ana..ilk son'a... Küçüktüm..Daha hiç birşey den yoktu haberim..Salakça dünyanın güzelliklerini yaşadığım bir zaman dilimiydi..Güzel bir aile, iyi bir okul, sevilen, tanınan bir kişilik ve iyi arkadaş(!)lıklar.. mutluluğa kumdan kale yaparak ulaşan o minik ruhlar...hep beraber oynanan anlamsız oyunlar... Oturduğum eve yakındı okulum..Yakın olmasına rağmen servisle gidip gelirdim..Neden bilmiyorum kendimi koruyamayacağımı düşünmüş olmalılar ki got kadar mesafedeki okula servisle gonderiyolardı..Halbuki o servise binmeseydim hayatım çok farklı bi yönde olucaktı..Belkide değişen hiç bi bok olmucaktı...Belkide ben degişmesini bekliyor olucaktım..bilmiyorum..Kafam dumanlı..Derin bir fırt çektim biramdan ve devam ettim.. Koltuğum belliydi..Şoför arkasında 4 .koltuk cam kenarı..Neden bilmem 4 rakamı heryerde karşıma çıktı..Sınıfta 4.sıra benimdi..Apartmanın 4. katında otururdum.. 444 gibi bi okul numarasına sahiptim..4'ün hayatımda bu kadar fazla olmasını o zamanlar takmıyordum...O serviste tanıştığım ilk aşkın son nefesini tam 4 yıl sonra 4 şubatta haftanın 4. günü vermeside bi tesaduftü zaten..ya da yaşadığım en deli ilişkinin 4 ocakta başlayıp 4 temmuzda bitmesi gibi..evet evet bunlar bir tesadüftü..Peki ya sonrasında gelen ölümler..Hepsi koca bir tesadüftü... Bir sigara daha yaktım ve sisenin dibini görene kadar diktim...Kızıl saçlıya bir işaret daha..Yeni bir şişe yeni bir düşünce...Saate baktım..Son'a 3.5 saat... Çok geçmeden kızıl saçlı elinde şişeyle geldi yanıma...Hiç birşey söylemeden karşıma oturdu.. Masada duran paketten bir sigara aldı...usulca ateşledi..Derin bir nefes çekti.. Adımı sordu..Ne önemi vardı ki isimlerin .. "Yalnız mısın?" diye devam etti...Bu soru nedense hep korkutmuştur beni...Yalnızlık..Yalnız kalmak...Tek kalmak...Aslına bakarsanız o soruyu duyana kadar düşünmemiştim hiç...Yalnızmıydım?...Çevremde çok kişi var ama gerçekler mi?..Burdalar mı yoksa iyi günde ortaya çıkan menfaat böceklerinden başka bişey değiller mi?.. Cevap bulamadım..Sessiz kaldım... Bir sigara daha yaktım ve bir şişeyi daha diktim..Gerçeklerden kaçmakmıydı bunun adı...Aksine uyuşuk zihinde gerçeklerle daha cesur yüzleşir insan...Daha çok yakar canı..Daha çok acıtır bedeni..Daha kolay salar duyguları..Daha yoğun yaşar içindeki pişmanlıkları...Aklımdan bunlar geçerken "Bir tane daha?" diye sordu o neşeli sesiyle.. Saatime baktım daha vakit vardı..Kafamı salladım ve bir şişe daha istedim... "Yarım saat sonra bitiyor işim bekle beni seni götürmek istedigim bi yer var" dedi.. gülümsedi ve barın arkasına geçti.. Neden gelmişti yanıma..Neden oturmuştu masama ve neden ilgileniyordu benimle..Her müşteriyle bu kadar yakınmıydı yoksa beni özel kılan birşeymi vardı onda.. . Neden bekledim bilmiyorum...Belkide yalnızdım ve son saatlerim yalnız geçsin istemiyordum..Belkide merakıma yenik düştüm..Bilmiyorum..Hayır son anlarımı da kafamdaki sorularla geçirmeye niyetim yok..Bir nefes aldım boşalttım zihnimi...Asıldım şişeye...Yudumlar yakarken boğazımı tik taklarla geçen hayatımı düşündüm..Boştu..Bomboş..Hiç birşey başaramamış olmanın acısı aktı boğazımdan her yudumda...Şişeyi masaya bıraktım.. "hadi" dedi.."vakit geldi"..Saatime baktım..Son'a 2 saat.. Kapşonlu siyah cekedini geçirdi üstüne...Soğuktu hava..Koluma girdi...Alsancağın arka sokaklarında bir yere götürdü beni..Hiç ışığın olmadıgı o kaldırımda yürümeye başladık...Yaşlı bir adam eski bir rum evinin önünde kaldırımda oturmuş şarabını yudumlarken ayrıldı kolumdan.. "işte" dedi.."işte geldik".. Beni buraya neden getirdiğini anlamamıştım..Çantasını açtı anahtarını çıkardı.. kapıyı araladı.."Gelmiyor musun?" dedi..Saatime baktım..Son'a ulaşmaya daha 1 saatim vardı ..Ne kaybedebilirdim ki... İçeri girdim.. kapattım kapıyı arkasından..2 katlı eski bir harabeydi..Eski koltuklar küflenmiş duvarlar tozlu eşyalar.. "Dolapta şarap olması lazım sen hazırla ben geliyorum" dedi ve koşarak üst kata çıktı...İçimde nedenini anlamadığım garip bir korkuyla mutfağa geçtim..Dolapta bir kaç ucuz şarap şişesinden başka birşey yoktu..Buradamı yaşıyordu..yoksa ruhunu sattığı bir mekanmıydı...Düşünmek istemiyordum artık..Yaklasık 1 saat sonra tüm bunlardan arınmış olucaktım... şiseyi alıp salondaki koltukta onu beklemeye başladım..Çok geçmeden ince bir gecelikle geldi yanıma.."Merak ediyorsun seni buraya neden getirdiğimi" dedi gülümseyerek..Yine sesimi cıkarmadan basımı salladım.."hic konusmazmısın sen" dedi.. çevirdim kafamı saatime baktım..Son'a yarım saat... Masanın üzerinde duran iki plastik bardağa doldurdu şişedeki şarabı..yavaş yavaş yaklaştı .."Garip birisin" dedi..Ne yapmamı bekliyordu anlamamıştım..Karanlığa yarım saat kala uçkurunu düşünebilirmiydi insan..ama bilemezdi..nerden bilecekti.. Dakikalar geçtikçe iyice yakınlaştık..Yüzümü avuçları arasına aldı.."bu gece burda kalabilirsin" dedi.. Gülümsedi ve dudağıma sıcak bir öpücük bıraktı..Üzerindekileri çıkarmaya başladı...Çırılçıplaktı...Sevişmeye başladık..Belkide ilk kez bu kadar rahattı ruhum..Tanımadan bilmeden düşünmeden sormadan tek gecelik belkide son gecelik tek ilişkiydi.. Geri sayım başlamıştı artık..Son'a 4 kala o tanımadığım kadın altında kestim bileklerini ruhumun ve karanlığa akan kanın gölgesinde son verdim 4 saatlik ruhsal dunyaya... yaşanan tüm pişmanlıkların gölgesinde o eski evde o eski koltukta toprağa verdim ruhumu bir çift sıcak kol arayışında... boogee 3 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pholymnia Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Yazmaya kesinlikle devam etmelisin...Yazı biraz uzun olduğu için tereddütte başladım okumaya ancak sonunu nasıl getirdiğimi anlamadım, anlatış tarzın, tasvirlerin etkileyici ve bir anda yazdıklarının içinde buldum kendimi... Bunu yapmak kolay değil ve bence sen kesinlikle başarmışsın Bakış açını da beğendiğimi özellikle belirtmek isterim. Hatta bu yazının devamı kesinlikle gelmeli diye düşünüyorum Harika bir paylaşım, teşekkürler Boogee... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Firdevs Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Devam.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 bu bır Angel-A baska bırsey degıl guzel yazı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 kardeş sen ne güzel yazıyosun...anlatım dilin güzel...anlattıklarını insana anlatabiliyosun.... çok sağol.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
coldhellangel Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 bir çift sıcak kol arayışında... neden yaktı bu söz ruhumu bu kadar... ... neden yalnızlık bu kadar ürkütücü... sen neden hhala bu sözü unutmadan tekrarlıyorsun... ve muhteşem yazıyorsun... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zebun Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 yazdıklarını da alıntılarını da çok beğeniyorum. imgelerin gerçekten çok güzel. kızıl saçlı kadın, eski ev, şarapçı amca... biliyorum düş dünyan orda son bulmak istiyor, orada yasamak... umarım bir gün ben de orda yaşayacağım. şimdi ekleyeceğim öyküm (ki 4 ay önce yazdım ) bu oykuyle benzer =) umarım benım oykunden aldıgım keyfı sen de ondan alırsın =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zibailelectra Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 11, 2008 hayatı biryerlerinden tutmak, yakalamak gerekir, kızıl saçlı bir kadınla, alsancakla, şarapla, birayla...neyle olursa olsun hep tutmak hayatı ve o istemeden bırakmamak gerekir bugim yüreğine sağlık 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DEB. Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Söyleyebileceğim hiçbirşey yok. Okurken canım yandı içim acıdı. Ellerine ve yüreğine sağlık canım abim. Düşüncelerimi biliyorsun zaten .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
VictoRia Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Okudum ve ruhumu yaşattım yazıda, göz yaşlarım benden habersiz akmaya bile başlamış... Çok muydu, içini titreticek şeyi bulmak teninin sıcaklığında?... Belkide hep ordaydı, görmedin, göremedin, görmekten korktuğun ;karanlıkla örttüğün! Korkma, şimdi ben varım ruhunun dost tarafında... omuzlar değince birbirine, oluşunca o enerji, unutulucak o sancı, mide ağrısı... Nerde olursan ol, ruhuna benden bir parça ekdiğini unutma... Canımsın boogeem:)... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 İtiraf edeyim tüm diğer alıntılarından çok beğendim bu yazıyı. Huzuru ve sükuneti arayan bir ruhun son çığlığı belki... Ama yalın cümlelerle ve içten. Bırakma.... Hayatı da... Yazmayı da... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 12, 2008 hepinize teşekkür ederim bu yorumlarınız cok mutlu etti beni:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 14, 2008 zamanın olmadığı bir yerde durdu adam... sessizdi...sesini çıkarmak isteyecegini hiç düşünmemişti...zaman kendi içerisinde herşeyini gösterirken kendine, gözünün gördüğü kabusları saymaya vakit bulamamıştı... elindeki sigaradan bir nefes daha aldı... camdan dışarıya baktı...dışarısı yoktu...dışarıda kimse yoktu... bulunduğu odaya baktı...sevecek birşeyler aradı...ufakta olsa farketmezdi aslında ama bulamadı....hiçbir şey bulamadı.... oysa şimdi, şu an, ne çok isterdi "bunun bende anısı var, bunun hatrına bari!.." demeyi...elindeki sigara çoktan sönmüştü...hayalinde seviştiği kadın gitmiş, camın öte yanında bir hiç, hiç gibi bir karanlık kalmıştı... yerde duran sigara paketine baktı...bitmişti...etrafa saçılan izmaritlere baktı...hepsi son anına kadar içilmişti... anladı.... artık hiçbir bahanesi kalmamıştı.... derin bir iç çekişten sonra, camı açtı...gece içeri akarken, adamdan kalan, son bir patlama sesiydi... .......................... bende hissettirdikleri bunlar....teşekkürler... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
huuzur Yanıtlama zamanı: Kasım 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 14, 2008 yorum yazamıyorum ama okuyup es gecmekte ıstemıyorum 'cokkk gusel' baska sozcukler cıkaramıyorum beynımden . . . 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashriel Yanıtlama zamanı: Kasım 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 15, 2008 Vay be boogem çok güzel yazmışsın ne cevherler varmış sende:) Bence devam etmelisin yazmaya. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nazirella Yanıtlama zamanı: Kasım 15, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 15, 2008 çok güzel bir yazı devam et.... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Kasım 27, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 27, 2008 teşekkür ederim yorumlarınız için.. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.