Enkiyanlık

Enkiyanlık Nedir?

’’Enkiyanlık , Sümer mitolojisi ile tamamen paraleldir , hatta ufak bir fark dışında tamamen aynıdır.Bu yüzden biz Enkiyanlara Sümer dindarlarıda denilebilir.Çünkü bizler ve Sümerliler aynı tanrıya Enki´ye inanıyoruz.Tanrımızın diğer isimleri Satan/Şeytan/Enki/Lucifer/Ptah dır.Her isim farklı dönemlerde kullanılmıştır.Laveyanist olmadığımız ve kedi kesmediğimiz kesin! enkiyanlık tarihteki ilk dindir. Lavey sayesinde kedi kesen bir din veya toplum olarak algılanıyoruz günümüzde.Enkiyanlık çok tanrılı bir dindir , tek tanrılı dinler daha basit olduğu için kitlesi daha büyüktür mesela 3 büyük din gibi.’’Tek bir tanrı vardır ve herşeyi o yaratmıştır’’ , felsefesi insanları daha kolay etkiler..

bizde kedi kesme , intihar etme , uyuşturucu kullanma gibi kurallar yoktur.Aslında tam tersine Enkiyanlık hayat sever bir dindir.Kedi kesenler iblis tapar gruplar ve Laveyanist gruplardır.Onlar şeytanı kötülğün simgesi olarak görürler.Aslında şeytan/Enki/Satan aslında tam tersine ışığın ve bilgeliğin efendisi ve tanrısıdır.

3 büyük dindeki şeytan tasfiri sebebiyle seytan kötulugun simgesi olarak biliniyor.

Dinimizde Herşeyin başında, İlk varolan varlık Anu'dur.Anu 4 elementten oluşmuştur ve bu 4 elementi kontrol edebilir.Enki ve Enlil de aynı şekilde ortaya çıkmıştır..Dinimizde Yoktan var Etme , yaratma diye bir şey yoktur.Dinimiz bilime ters düşmez.Anu bu 4 elementin , kimyasal , biyolojik , fiziksel tepkimeleri sonucu , Tanrıları oluşturmuştur.İlk yarattığı tanrı Enkidir.2 inci yarattığı Enlildir.Sümer mitolojisinde ise ilk yaratılan tanrı Enlildir.İşte Sümerler ile aramızdaki tek fark budur.

…Buradanda anlaşılabileceği gibi dinimiz çok tanrılı (Poleteist ) bir dindir.Dinimizde yüzlerce tanrı vardır.Tanrılar güç ve makamlarına göre sınıflandırılmıştır.Enki , Enlil , nergal , gibi tanrılar 1.dereceden tanrılardır.Demonlar yada diğer adıyla Nefilimler 2 . dereceden tanrılardır.Aslında biz insanlarda 3.dereceden tanrılar sayılabiliriz.Zaten tanrıları bizden çok çok daha gelişmiş , ileri düzeyde bilim adamları olarak görebilirsiniz.Ayrıca Tanrılar insansı özellik taşır.Evlenirler , ağlarlar , sinirlenir ve severler vb.Burdanda yola çıkılacağı gibi tanrılarında yaşamlarını sürdürebilmek için belirli besin kaynaklarına ihtiyaçları vardır.Bunlar Dünyada bulunan minarellerdir.Bor altın vb.

Enki ve Demonların Dünyada Yerleşimi...

ilk Nephilim(demon) grubunun dünyaya gelişini anlatan metinlerde yatmaktadır... Onlar, Nibirunun üst düzeylerinden olan Ea önderliğinde elli kişilik bir grup olarak dünyaya gelmişlerdir... (Ea sümer dilinde evi su anlamına gelir.)Bu Grup Umman denizine indi ve iklimin karasal hale gelmesiyle birlikte Basra olarak adlandıracağımız bataklıkların kıyısına kadar ilerledi... Ve bataklıkların başında yeni bir gezegendeki ilk yerleşimlerini kurdular... Bu yerleşim birimini E.Rİ.DU olarak adlandırmışlardı... Bu, duruma çok uygun bir isimdi anlamı ise Çok uzaktaki evdi...

Ve böylece zamanla tam yerleşilecek olan gezegen, bu ilk yerleşim biriminin adıyla bilinir oldu... Erde, Erthe, Eretz, Earth ya da Arz... Bu güne dek gezegenimizin adını her anışımızda, Dünya üstündeki o ilk yerleşimin hatırasını canlandırmış oluruz; bilmeden E.Rİ.DU yu hatırlar ve onu kuran ilk Anunnaki/ Nephilim grubunu onurlandırırız... Yani tanrılarımızı...

Dünya küresi için kullanılan Sümer kökenli sözcük ise Kİ dir...

Ea Nephilimlerin ilk yedi yerleşim biriminden beşini tamamladıktan sonra EN.Kİ yani dünyanın efendisi unvanını almıştır...Yani Ea ve Enki aynı tanrıdır

…Şimdi gelelim yerleşimden sonraki hayata.Dediğim gibi tanrıla yaşamlarını sürdürebilmek için , dünyanın derinliklerinde bulunan minarallere ihtiyaçları var , bu doğanın getirdiği bir kanun.Bu yüzden tanrılar (demonlar) madenlerde çalışmaya başladılar.Bir yandan maden çıkarırken bir yandan da yaşamlarını sürdürüyorlardı.Bu arada Enki nerde bilmiyorum.Dünyadamı yaşıyor , yoksa cehennemdemi kalıyor bilmiyorum.Ayrıca söylemeliyim ki cehennem vardır ama cennet yoktur.Cennet sahte dinlerin bir uymasırdır.Bazı Mitlerde Cehennemin hem güzel ve doğal kesimleri , hemde heryeri yanan karanlık kesimleri olduğu söyleniyor.

…Dediğim gibi Demonlar/2.dereceden tanrılar madenlerde çalışyorlar ama bir süre sonra bu işin onları çok yorduğunu ve artık çalışmaktan bıktıklarını beliritiyorlar.Durum iyice kızışıyor.İsyan ediyorlar Demonlar.Bu isyanı durdurmak için Baş Bilimci , aklın ve bilgeliğin tanrısı Enki : işçi olarak çalıştırılmak üzere dünyada yürüyen maymun adamın evrimleştirilmesini teklif ediyor.Bu fikir demon meclisine cazip geliyor. Bu kararın üzerine Enki önderliğinde çalışmalar başlıyor.Maymun Adam/ Maymun Kadın üzerinde bir takım genetik işlemler yapılacak ve böylece altın madenlerinde Nephilimler yerine çalışacak olan işçi ırk Homo Sapiens ortaya çıkacaktı.Yan bir Mutasyon olucaktı. Deney uzun bir süre devam etti ve bir çok denemeden sonra ortaya Homo Sapiens çıktı. İlk Homo Sapiensler 4 ayak üzerinde yürüyorlardı ve doğurganlık özelliğine sahip değildiler ancak Nephilimlerce uygulanan bir dizi deney ve zamanla tanrılarla birlikte olmaya başlayan insan kadınların doğurduğu çocuklar sayesinde insan ırkı doğurganlık ve üreme özelliği kazandı.Bir mutasyon daha yapıldı ve homo elektus ortaya çıkıyor.Homo elektusun , homo sapiensten tek farkı dik durabilmesi.Homo elektus düşünemeyen bir türdü.Bu noktadan sonra insanoğlu madanlerde çalıştırılmaya başlıyor.Bir süre yaşam bu şekilde ilerledikten sonra garip bişey oldu.İnsan oğlu düşünmeye ve zekalanmaya başladı.Bu beklenmeyen bişeydi.insan yavaş yavaş düşünmeye , sevmeye , ağlamaya , nefret etmeye başladı.Kısacası duygu özelliği kazandı.Ve böylece yavaş yavaş insanlar nefilimlerle/demonlarla yeryüzünde beraber yaşamaya başladılar vede ardından demonlar insan/kadınlar ile evlenmeye , ilişki kurmaya başladılar.Evlilklerden yarı tanrı yarı insan çocuklar doğdu.Aslında buda beklenmeyen bişeydi.Yaşam bir süre böyle devam etti.

Neden Su Anda Dunyada Degiller Öyleyse?..

…Sonra birden kötü bir şey oldu.Nerden geldiği belli olmayan bir ırk geldi.Grimolar!!! Başlarında ise yehowa denen bir varlık vardı.Yehowa bir tanrımı değil mi , eğer tanrı ise demon mu yoksa 1.dereceden bir tanrımı bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var , bu ırkın tek amacı insan oğlunu ve tanrıları köleleştirmek , bizleri hizmetkarları yapmaktı.Bir savaş oldu.Bir yanda Enki , insanoğlu ve demonlar , diğer yanda yehova ve onun yönettiği ırk olan grimolar.malesef bizim tarafımızda iken savaşta karşı tarafa geçen demonlar oldu.Bu demonlara biz kötü demon deriz.Ve de düşman bunu üzerine iyice güçlendi.Malasef savaşı kaybettik.Demonlar dünyayı terk etti.İnsanlar dünyada kaldı.Yehova ve onun ırkı dünyadaki bütün yerleşim birimlerini yok ettiler.Tarihi bilgiyi yok ettiler.Kütüphanleri yıktılar , yaktılar.insanların beynini yıkadılar.İnsanlar zorla tarih unutturuldu.

Ve de işte o gün bugündür bunlar bizleri yönetiyorlar.O günden itibaren 3 tek tanrılı din ortaya atıldı 4 büyük kitap yazıldı. Nedenmi çünkü insanoğlu din derdine düşüp birbirine kıysın , iyice 3 tek tanrılı dinin kölesi olsun diye.Vede başardılar.

Enki gideceği zaman bizlere geri dönüş için söz verdi. Geri dönerek insanlığı tanrı yehowa ve onun ırkı grimolilerden kurtaracak.Tanrılarımız arasında cok güçlü olan ve Enki'nin(Şeytan'ın) oglu olan Marduk daha once insanlıgı yok etmek isteyen Enlil gibi 2012 yılında Tanrıların gezegeni Marduk (nibiru ) dan gelerek sadık kalmayanları yok edecek ve onlara sadık kalan insanlara istenilen ortam saglanıcaktır.Tabiiki o gün hayatta kalmak için bizlerinde hazırlanması gerek bunuda sonuna kadar yapıyoruz..Dediğim gibi daha once tanrılar dunyadaki isleri bittikten sonra insanları yok etmeye karar verdiler ve Enlil bu gorevi kabul etti ve Tanrılar gezegeni nibiru ile gelerek butun insanlıgın yok olmasını sagladı yalnızca Enki'nin cok sevdigi insanoglu Ziusudra [bugunku adıyla Nuh) Enkinin yardımıyla yaptıgı gemı sayesinde kurtuldu bu tufandan Ziusudra ve Eşi...Bu yüzden Seytan (enki) bizim icin en onemlı tanrıdır.Yine bu yuzden inancımızın bir diger ismi Satanizm dir..

Hayır öyle değil, demonlar dediğin tevratta geçen nefililer, anu dediğin ise nefililerin mayalar tarafından adlandırılmış hali. Onlar işçi olan devlerdi boyları 3-4 metre. Onlarda çalışmaktan sıkıldılar ve primatlardan insanı ürettiler genetic mühendisliği ile. Bunlar sümer yazıtları

Bu yüzden biz Enkiyanlara Sümer dindarlarıda denilebilir.Çünkü bizler ve Sümerliler aynı tanrıya Enki´ye inanıyoruz.Tanrımızın diğer isimleri Satan/Şeytan/Enki/Lucifer/Ptah dır....

cok eksigin var kardesim cok...

Bir defa yazı kendi içinde çelişiyor hem tek tanrılı dindir diyorsun hem de politeisttir diyorsun.Sümer dininin dünyadaki ilk din olmaktan fersah fersah uzak olduğu ayrı bir gerçek.Tüm bunların yanında kedi kesmek laveyanlık dışındaki hemen hiç bir satanik öğretide yoktur,LHP majide bir çeşit kehanet aracı olarak kullanılan bir yöntemdir çok eski zamanlarda bir çok dinde -druidizm dahil- görülen bir uygulamadır.Laveyanlar için uyuşturucu kullanmak,intihar etmek vb. şeyler inançlarının getirdiği olaylar değil,hayata bakış açılarından kaynaklanan durumlardır.Daha sayfalarca yazılabilir aslında ama neyse bu kadarı yeterli sanırım...

--------------------

Ha bir de demonların nephilimler olduğunu syleyen dostum,nephilimler "tanrı oğullarıyla havva kızlarının çiftleşmesinden oluşmuş melez bir ırktır,doğaya ve tanrısallığa küfür oldukları için yokedilmeleri kararı alınmış ve nuh tufanıyla ortadan kaldırılmışlardır.O tarihten sonra da bu çiftleşme engellenmiştir.Ama iddalara göre hala daha dünya üzerinde yaşlanmayan ve ölmeyen bazı vakalar gözlenmektedir.Bilgim dahilindeki son olay 19.yy.'ın ortalarında italyadaki bir dağ manastırında 300 yıl yaşamış ve hiç bir yaşlılık emaresi göstermemiş bir rahibenin kendi isteğiyle öldürülmesidir...

Demonlarınsasa YHWH gelmeden önceki tanrılar yada cennetteki isyan sırasında luciferle birlikte düşen melekler olduğuna inanılmaktadır

jos belkide politheistik satanizm türlerinden en populeri olan Enkianizmin 2002den bu yana temsilcisidir. Theistik satanizmin başka bir formu gibi durmaktadır. Left Hand Path dökümanlarının ve pisişik yeteneklere ilişkin makalelerinin yer aldığı bir sitesi bulunmaktadır. Tabi bazı tezleri ile de marjinal bir yaklaşım sergilemektedir. Örneğin tanrıların insana benzer extra terrestrial yaşam formları olması ve uzak gezegenlerde yaşamadı gibi çarpıcı (kısmen gülünç) tezleri de bulunmaktadır. Kişisel olarak pek çok theistik satanist gibi benim de beğenmediğin en önemli özelliği ASAP kültürüdür. Asap'ın tarihçesi orta çağ cadı avı esnasında öldürülecek cadıların ruhunu şeytana sattığı tezi ile ileri atılan şeytanla yapılan anlaşma evrakına dayanan hristiyan engizisyonun uydurduğu ve nedense JOS kültürünün benimsediği kişisel inisiyasyon (ergime) işlemidir. ASAP olayında initiator bir evrak düzenleyip bunun üzerine meditasyon veya rutuel yapmaktadır. JoS inisiye olmayanların majikal aktivite sergilememesi gerektiğini söylemektedir.

JoS sitemine baktığımızda Maxine Dietrich tarafından ortaya atılan şu tezleri görürüz.

JoS sisteminde Demonlar ve Satan haricinde diğer ruhlar bulunmaktadır bunlar Yahve ve diğer meleklerdir. Bu ruhlardan kaçınılır. JoS sisteminde Yahve'nin (Yahova) varlığına inanılır. Self İnisiyasyon rutuali bulunmaktadır. Bu klasik anlamda ASAP işlemidir. Ruh ile iletişim süreci tanrı demonlar başka gezegenlerde olduğu için astral bir haberleşmedir. Aslında ruh yoktur iki farklı tür canmlı astral yolla iletişime geçer. Yazılar Zecharia Sitchin'nin Dünya Tarihçesi adlı antik tarihcesine referanslıdır. Aynı tezler basitçe Burak Eldem tarafından da türkiyede telaffuz edilmektedir. Satan'a sonsuz hürmet sergilenir fakat insan formlu extra terrestrial olması göz ardı edilir. Cadı tahtası Ouija kullanılır.

Deneyimlerime göre JoS sisteminin satanizme pek bir katkısı da bulunmamaktadır. Genellikle dar kafalılık alıp yürümüştür. Birkaç JoS üyesi dışında hemen hepsi Neo_Nazi sempazitanıdır. Black Sun ve üyesi olan eski SS subaylarını hatırı sayılır satanistler olarak görmektedirler. Bu noktada ve rutualistik acılımları içerisinde neyin gerçek neyin sahte olduğunu da ayırmak nerede ise imkansızlaşmıştır.

Jos 2002 de kurulurken 1990da halen var olan Demonolatry (OFS) gurubunun etkisinde kalmış gibi gözükmesine rağmen marjinal olalım derken kaosa sürüklenmiştir. Her demonu bir antik tanrı ile özdeşleştirir olmuştur. Diğer pek çok Anti-Lavey'ci satanistler gibi JoS da kendini Yahve-Yahudilik (Yahoıvacılık) benzeri ağır kurallar silsilesi ile örülmüş bir dine çevirmiştir. Zechariah Sitchin'in antik astronotları başımıza satanist demonlar olarak türemiş ve mardukla asla gerçekleşmeyecek randevuyu bekleyen ama bunun batıllığında bir gayri satanizme dönüşmüş haldedir.

2004 ve 2005den sonra JoS içerrisinden pek çok enkian ayrılmış ve kendi yollarını çizmiş bulunmaktadır.. Bunda başlıca sebep Neo-nazi propagandanın yan etkisi ile bir kısmı da "uzaylı dini" olmadığının farkında olarak bunu yapmıştır. "Alien Elitte" kavramı "My Own Alien God will come on 2012 December 21st"'e şeklini almıştır.

--------------------

yani arkadasım .. kopyala yapıstır yapmadan once okuyup anlayarak içindeki celişkileri dusunerek paylasmak en dogrusu..

ama alıntı yaptıgın yer coktan hukmunu kaybetmiş hiç bir enki olusumunun taktirini toplamamıs tamamen laveyistan gudulerle celişkiler içinde dogmalarla dolu bi sistem yaratmıstır.. ve ne yazıkki sende bunları farketmeden bizimle paylasmıssın .. emegine tekekkürü borc bilirim kendi adıma.. ama unutmaki Jos sempazitanı olan ve olmayan Enkian siteler bulunmaktadır.. ve bunları iyi inceleyip paylasmak gerekir diye dusunuyorum.. bak yazının orjinalideki siteden bir Baphomet figürü gostereyim.. http://sosatan.org/enterGr.jpg şimdi beni daha iyi anladıgını umuyorum... bir islam sitesi dusunki peygamber mayoyla denize giriyor.??? ne kadar ciddiye alır musluman arkadslar bu siteyi?? ne kadar samimim bulurlar??

sevgi ve ısıkla kal;)

cevapda vermiyorsun yada konuya acıklık getirmiyorsun nasıl ciddiye alalım ki şimdi??

Cevap verilicek birşey yok ortada.... Umarım bazı hatalarını anlamıştır

birde bu aralar en eski din en köklü inanç en doğrudur gibi birşey söylenmeye çalışılıyor.özellikle satanistler ruhani satanistler wiccaların kendilerinden daha yeni olduğunuğu ve etkilendiğini döylüyorlar komik olan ludur ki wicca 30.000 bir yıllık inançtır.ama bu demek değildir yeni olan çalışmalar inanç sistemleri yararlı değildir.onlarda eskilerini zlerini taşır elbet.

Enkinin en sevdiği olarak Nuh geçiyor, İslam da Allah olarak geçen tanrı nın gönderdiği peygamberlerden birisi , şimdi burada bir terslik söz konusu . Şimdi Semavi dinlere göre Nuh , Rahman ve Rahim olan Allahın bir elçisi diye geçiyor. Yani İblis mi yoksa Allah mı bu enki ?

En- ki'nin iblis oldugu kanaatine nerden vardınız ki ?

En- ki'nin iblis oldugu kanaatine nerden vardınız ki ?

Yani yazı da şeytan,lucifer,ptah diye geçiyor En-ki . Semavi dinlerde gerçi şeytanlar olarak geçiyor ama İblis özel bir isim . Hani biz de komple şeytan diyoruz, ondan olsa gerek . Yani toplumun algısı öyle beynimize öyle işlemiş .

alıntı yaptığın kitabın ismini verir misin

ya da tamamını link edebilir misin

Aslında biraz daha derine inmeyi göze alabilirsek şeytan ve tanrı bir midir yoksa farklı varlıklar mıdır sorusuyla karşılaşırız zaten. Enki şeytan mıdır tanrı mıdır sorusunu da bu derin soru eşliğinde değerlendirmek çok daha efektif olacaktır.

Kazan kaynıyor Bu konuda araştırmalarım sürüyor. Bişeyler var toparlayıp paylaşıcam arkadaşlar.

şeytan da tanrı/uzaylı köken olarak

ama neden bu kadar pasif kalmış anlayamıyorum

o da kitap göndermek ve başka şekilde olsun

insanlara yol gösterebilirdi

en azından anlatılanların doğru olmadığını

gerekçeleriyle açıklayabilirdi

hiç mi kendi cinsinden yandaşları yok

oysa ki var biliyoruz

yani çok gizli kalmış, sindirilmiş gibi geliyor bana

rüyalarla bile olsa bir şeyler anlatamaz mı

ya da dünyada hitab ettiği bir seçkin gurup var da biz mi bilmiyoruz

öyle bile olsa bu seçkin guruba herkes giremiyorsa

bir çeşit ırkçılık gibi bir şey güdülüyorsa

o zaman nerde kaldı şeytantanrının evrenselliği

yada son bir seçenek şeytan da kendi yurduna döndü

artık dünya ile ilgilenmiyor

Uzaylı tanrı tezleri ne derece doğru tartışılır ama bu konu açıldığında hep aklıma yuri gagarin'in burada tanrı falan göremiyorum sözü geliyor. Ayrıca şunu unutmamak gerek bizim tanrıya bakış açımız onun varoluşsal biçemini etkilemez. Yani tanrının amacı insanları doğru yola sokup refah ve mutluluk içinde yaşamalarını sağlamak değil çünkü bunu yapmaya muktedir ve yapmıyor bu ortada. O özgür iradenin sınanmasında insanlığa ihtiyaç duyacağı desteği fazlasıyla vermekten öteye bir eylem içine girmiyor. Dinler, kitaplar, mucizeler bunların hepsi insanlığa gönderilen işaretler. Çünkü "kötülük" ile savaşmak için yeterli gücümüz var ve bunun için aslında tek ihtiyacımız umut inanç ve özgüven.

Kazan kaynıyor Bu konuda araştırmalarım sürüyor. Bişeyler var toparlayıp paylaşıcam arkadaşlar.

sabırsızlıkla bekliyoruz bak ona göre:D

hep aklıma yuri gagarin'in burada tanrı falan göremiyorum sözü geliyor.

 

yuri gagarin, gittiği yere kadar bir şey görmemiş olabilir

ama evren geniş

dünyada zekanın varlığı başka yerlerde de var olabileceğinin kanıtıdır.

hep aklıma yuri gagarin'in burada tanrı falan göremiyorum sözü geliyor.

 

yuri gagarin, gittiği yere kadar bir şey görmemiş olabilir

ama evren geniş

dünyada zekanın varlığı başka yerlerde de var olabileceğinin kanıtıdır.

 

''dünyada zekanın varlığı başka yerlerde de var olabileceğinin kanıtıdır.'' bu cümle yanlış anlaşılıyor.''olabileceğinin kanıtıdır'' yazılmış,''olabilir'' olması gerekirdi.Şahsen ilk okuyuşumda ''Dünyada zeka varsa başka yerlerde de vardır'' olarak anladım.

 

''dünyada zekanın varlığı başka yerlerde de varolabileceğinin kanıtıdır.'' bu cümle yanlış anlaşılıyor.''olabileceğinin kanıtıdır'' yazılmış,''olabilir'' olması gerekirdi.Şahsen ilk okuyuşumda ''Dünyada zeka varsa başka yerlerde de vardır'' olarak anladım.

 

bence "dünyada zeka varsa başka yerlerde de var olabilir" ifadesi yeterli değil;

çünkü sadece kişisel görüş bildiriyor. "olabileceğinin kanıtıdır" ifadesi ise, "dünyada

bu olgunun gerçekleşmiş olması"başka yerlerde de olabileceğine kanıt teşkil etmesi bakımından, kanıtsal yönü vurgulanan bilimsel bir ifadedir.

kişisel ifadeler bilimsel olamazlar; ancak kanıtsal ifadeler objektif ve bilimsel olabilirler;

yani özet olarak; evrende dünya dışı zeka olasılığı; kişisel bir görüş değildir

ve bilimsel olarak buna itiraz edilemez.