raskolnikov Oluşturma zamanı: Kasım 20, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 20, 2008 Sustum!... Sadece sustum!... Yapılan her şeye rağmen, gördüğüm, yaşadığım her şeye rağmen sustum… Belki konuşsam, anlatsam birçok şey değişirdi ama ben sadece sustum… İlk zamanlar korkumdandı bu suskunluk, söylersem, konuşursam daha kötü olabilirdi diye sustum. Sonra, ilk defa yaşadıklarımdan sonra, hep devam ederken aynı şeyler, baktım ki konuşsam bir faydası olmayacak…sustum… Şimdi siz bu yazıyı okurken, belki zamanınızın sadece birkaç dakikasını ayıracaksınız ama ben bu birkaç dakikaya bütün suskunluklarımı sığdırıyorum. Çocukluğumda başladı her şey, gerçi büyükte sayılmam şu an ama ben daha ortaokul yıllarındayken bir gün hayatımın değişeceğini hiç düşünmeden – ki daha hayat nedir, nasıl değişir bilmeden- günler geçiyordu. 14 yaşındaydım, ortaokuldaydım. Evimiz okula yakındı, annem bütün gün evde oturur, babam hep çalışırdı. Okulun bir günü okuldan çıkıp eve gittiğimde babamda oradaydı, annemle bir şeyler konuşuyorlardı. Ben odama geçtim. Okul üniforması ile uyudum. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum. Bir an, bir ürpertiyle uyandım. Gözlerimi açtığımda babam yatağımın ucuna oturmuş bacaklarımı okşuyordu. Ben tam doğrulacakken eliyle beni yeniden yatağa attı. Korkmuştum!... Çocuktum, ilk defa biri bedenime dokunuyordu ve bu benim babamdı ama dokunuşunda hiçte çocuğunu sevecek bir his yoktu. Bağırmak istedim… Sesim ne kadar çıkıyorsa o kadar bağırmak istedim ama sesim hiç çıkmadı… O gün, o yarım saat sesim hiç çıkmadı, gözümden yaş gelmedi. Tek duyulan babamın sıklıkla nefes alışıydı. Yarım saat sonra ilk duyduğum ses anneme aitti.. - hadi gel, işe geç kalacaksın!... İş!... Kalkmıştı babam üzerimden, pantolonunu düzeltip çıkmıştı. Benim eteğim kalkık, kilodum inikti. Yatakta babamın spermleri dolanıyordu ve babam işe geç kalmamak için, evimize ekmek getirmek için, annemin çağırmasıyla yanımdan gitmişti. Öylece durdum. Hiçbir şey yamadan, söylemeden…Öylece…. Sonra annem beni çağırdı. – ki bu okuduğunuz olaylarda annemin tek konumu çağırmaktan ibaretti- - gel banyo yap!.... hiç bir şey söylemedim. Kalktım, yatağı topladım, banyoya gidip yıkandım sonra odama gittiğimde, annem yeni çarşaf sermişti yatağa ama o koku gitmemişti.. Akşam oldu… Babam geldi… Ben odadaydım… Yemek yendi… Ben odadaydım… Sonra babam yanıma geldi…Sakindi…Sakindim…Soyundu…Soyundum…Yatağa girdi…Yatağa girdim…Üzerime çıktı… Ben gözlerimi kapadım… Tek hissettiğim acıydı… Tek duyduğum üzerimde sıklıkla nefes alan biri…babamdı!... Zaman neredeydi… Nereye gidip geldi, bilmiyorum… Babam yanıma uzandı… - bak kızım, bugün kadın oldun!... Bunu benim yapmam gerekiyordu çünkü dışarısı çok kötüleşti. Bunları, bu durumu benden öğrenmen en doğrusu.. Kimse sana zarar veremez artık… Ben her şekilde seni korurum!... Kimse bana zarar veremezdi ama benim canım yanmıştı… Sonra günler geçti… Ben sustum… Okul devam etti… Babam devam etti… Ben sustum… Aradan bir yıl geçti, ben okula devam etti, babam beni becermeye devam etti…. Ben sustum!... Sonra bir gün birini gördüm… Güzeldi… Bana güzel bakıyordu… Elimi tutuyordu… İçimde bir şeyler değişiyordu… Okuldayken hep onunla beraberdim. Başka sınıftaydı ama her teneffüste beraberdik… Güzeldi… Güvenilirdi… Ben onun yanında güvendeydim… Zaman geçti… Babam becermeye devam etti… Ben okula gittim… O çocuğa güvendim… Bir gün, onun evine gittim… Ailesi evdeydi… Ben korktum… Ya babam gibi davranırsa diye korktum!... Ama o güven verdi… Beni sadece öptü… Güzel öptü… İlk defa öpüştüm… Sonra her şeyi, her yaşadığımı anlattım. Omzuna başımı koyup anlattım. Ağlayarak anlattım. Gözyaşlarım gömleğini ıslatırken anlattım… Dinledi… Sadece dinledi… Saçımı okşayarak dinledi, alnımdan öperek, gözyaşlarımı silerek dinledi… - artık kimse sana zarar vermeyecek, ben yanındayım… İkinci kez duydum bu cümleyi… Yine güçsüzdüm, yine çaresizdim, yine susuyordum… Bir hafta geçti aradan. Her şey normaldi, her gün görüşüyorduk onunla. Evine davet etti yine, ailem var dedi… Her şey normaldi, bende kabul ettim. Evine gittim. Okula hiç gitmeden, sabah evden çıkıp onun evine gittim ama evde ailesi yoktu. İçeri girdiğimde, salonda dört tane arkadaşını gördüm, – ki ikisi benimde arkadaşımdı- dönüp ona ne olduğunu sormaya fırsat bulamadım. Orada, o odada, yerde, hepsi ırzıma geçerken ben sustum… Eve gittiğimde akşamdı. Ne annem ne de babam bir şey sormadı. Ben odama gittim, babam geldi. Daha elbiselerimi çıkartmadan beni becerdi ve gitti… Ben yatakta, kilodum yarıya kadar inik, gömleğim açık bir vaziyette uyudum. Zaman geçti… Okul bitti… Ben sustum… Güzel bakmaz oldu artık o çocuk… Ben sustum… Bir yandan babam, bir yandan o çocuk ve arkadaşları üstümden geçiyorlardı… Ben susuyordum… Bir gün!... Yazın son zamanları, ben liseye kayıt olmayı beklerken babam bir adamla eve geldi. Beni çağırdılar. Babam, annem, adam karşıma oturmuşlardı, hepsi mutluydu. Adam, babamın yaşındaydı. - bu adam seni bizden istedi!... - bizde verdik… - yakında evleneceksiniz… 15 yaşındaydım… Yakında evlenecektim… Arkadaşlarım okul hazırlıkları yaparken ben düğün hazırlıkları yapacaktım… Düğünden bir gün önce, babam yatağıma geldi, benimle yattı. Beni becerdi… Sustum… Evlendim… İlk gece… Adam, hiçbir şey yapamadı…ilaç içti, yine bir şey yapamadı… Beni dövmeye başladı… Kendi beceriksizliğinin sinirini benden çıkartmak istedi… Geceler boyu beni dövdü… Yetmedi, sopayla tecavüz etti… En sonunda, evlendikten iki ay sonra beni babama geri verdi ve o zaman öğrendim satıldığımı… - al kızını, defolu çıktı… - ne diyon lan sen…iki ay kullandın..siktir git… Böyle uzadı konuşma… Ben sustum… Adam gitti... Babam beni odaya götürdü, soydu. Morlukları gördü, organımdaki kesik izlerini gördü. Duygusuz bir şekilde baktı… “seni çok özlemişim..” dedi ve sabaha kadar beni becerdi… Şimdi!... İşte okuduğunuz bu metin, küçük bir kızın başından geçenlerin özetinden ibarettir…Eğer başınızı ağrıttıysam, canınızı yaktıysam, ne mutlu!... Unutmayın diye söyledim bunları, hatırlayın, canınız yansın!... Neyse!.. Benden bu kadar… Bundan sonra kimse bana zarar veremeyecek çünkü ben buna izin vermeyeceğim… Son noktanın konma vakti geldi… Hayat bitti!... Beğenmeyenlere para iadesi yok!... …………………. Dünya’da ve Türkiye’de ensest (aile içi seks ve cinsel taciz) çok derin bir vaka olarak durmaktadır. Çoğu ailede de tabu olarak görüldüğünden söylenmemektedir. Bu hikaye, hem gazetelerden, hem bizzat ifade ve tutanaklardan hem de kişilerden dinlediğim olaylardan esinlenerek yazılmıştır.. Nerede olursanız olun, ne türlü bir yaşam sürerseniz sürün…Unutmayın.. Gözlerinizi kapamayın… Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
coldhellangel Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 biliyoken bunları tekrar okumk tekrra hatırlamak hayata nefeti tekrar kusmak... ölmek istedim şuan sadece ölmek... yani ebediyen susmak!!! gözlyaşlarım bile dondu bu nefrete şuan sadece ölmek istedim tamamiyle susmak ve kopmak!!! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
naughty Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Nerede olursanız olun, ne türlü bir yaşam sürerseniz sürün…Unutmayın.. Gözlerinizi kapamayın İçim acıdı, canım yandı be Rasko... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
huuzur Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 aglıyorum caresızlıgıme ve cresızlıklerıne. elımden hıcbırsey gelmıyor dua etmekten baska . . . sen hıc susma olur mu? sen hep yaz bılegın kırılana kadar yaz. uyuyanları uyandırırsın belkı. . . belkı cesaret verır sozlerın umutları almaktansa . . . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 zaten derdim sizin canınızı yakmak..okuyan herkesin...burada bazen hayaller içinde gezen herkesin canını yakmak... canınız yansın... yaşadığınız yerlerdeki kapıları açıp hayata bakın.... yada yazıda dediği gibi "İşte okuduğunuz bu metin, küçük bir kızın başından geçenlerin özetinden ibarettir…Eğer başınızı ağrıttıysam, canınızı yaktıysam, ne mutlu!..." yorum yapan arkadaşlara teşekkürler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mrs_Echelon Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2008 Lanet olsun yaa.. İnsanım diye dolaşıyo bu tipler meydanda.. nasıl bir mantık bu. bazen düşünüyorum farklı bi psikoliji içersindeler mi acaba. ya da bunları bu hale getiren insanlarda mı aramak lazım suçu. Ne olursa olsun iğrençlikten başka bişey değil bu. Hayattan bazen nefret ediyorum.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zaranca Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Mahvoldum vallahi okurken Rasko...Ne dense boş..Eğer bişeyler yapamayacaksan iyisi mi konuşmayacakın da !!Durumu hiçbirşey değiştirmez..Lanet olsun !!! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 bu olaylar hergün, çevremizde yaşanıyor...unutmamak lazım.. anlatmak, herkese, tanıdığımız tanımadığımız herkese anlatmak gerek.... suulmamalı... unutulmamalı... unutturulmamalı.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 eminim bu durumla karsı karsıya gelmiş kişilerin canını daha fazla yakıcaktır..bizim anlamadığımız belkide anlayamadığımız çoğu şeyi bulucaklar yazıda..belkide bi şekilde dindirmek adına hafızalarından sildikleri anıları tekrar canlandırıcaklar aynı acıları aynı anları tekrar tekrar yaşıyacaklar ve ozaman yaptıkları gibi tekrar susucaklar..tekrar silmeye çalışıcaklar... ruhlarındaki yırtıkları bilmeden "susma" demek kolay olur ama bide gelin onlara soralım cinseliligin tabu sayıldıgı bi toplumda bir bayan olarak tecavuzu konusmak ruhunda actıgı yaraları kabullenmek onları onarmak ne kadar kolay... zor bir konu zor bir durum...ve lanet edilesi bir sapkınlık... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Ne diyeceğimi bilemiyorum. Öksüz kalan suskunluğunu evlat edinmiş gibiyim.. 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
karkanya Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 güvendiğin insan tarafından tecavüze uğramak... kötü insanlar demek istiorum.. ama bu kötüyü bile aşar... ve bir kez daha rasko abi en acıtıcak şekilde vurdun:thumbsup: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 insanların canı yanmalı bence.. unutulmamalı, susulmamalı, unutmaya izin verilmemeli çünkü kimsenin yaşayanlarında unuttuğu falan yok. evet, gizliyorlar, unutmaya çalışıyor ama sadece çalışıyorlar ve susulduğu sürece bunları yapanların devam ettiğini, tabu sayıldığından bilenlerinde sustuğunu görüyorlar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
entron Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 21, 2008 İnsan bedeninde aramızda ne tür yaratıkların dolaştığını kim bilebilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 sözlerim sakın yanlıs anlasaılmasın ben sussunlar kabullensinler demiyorum ama bi sekilde kendini koy o durumu yasayanların yerine nasıl bir psikolojide olduklarını bilemezsin..namusu iki bacak arasında sanan tecavuze uğramış kişiye "kirli(!)" yakıstırmasını koyan ve sırf bu yuzden sosyal hayattan dıslanan hatta ruhunda yara açan o kişiyle evliliğe zorlanan ikinci sınıf insan yerine koyulan bir toplumda ortaya cıkıp ben tecavuze uğradım demek ne kadar kolay...ya da bunu kabullenmek.? susmasınlar kesinlikle susmasınlar suçlular bir şekilde cezalandırılsın baska canlar yakmasın başka hayatlar karartmasınlar ama okadar kolay değil ne yazıkki bu düzen değişmediği sürece mağdurlar sessiz kalmaya devam edecek ve bu adiler 5 dklık zevk uğruna hayat karatmaya devam edecekler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 sözlerini yanlış anlamadım. aynı şeyleri diyoruz zaten, susmasınlar. Evet, onların yerinde olmak, sadece racize uğramak bile çok kötü bir durum ve erkek-egemen bir toplumda yaşadığımızdan bunu açıklamak daha büyük bir sorumluluk istiyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sAcReDwitCh Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 insat suretiyle dolaşan . . . . . açıkca küfür etmek isterdim ama ona bile deymeyen insanlar wardır insan bile değillerdir ama öle sanılırlar. güwen.. bi babaya güwen baba bu ya baba çok üzücü kelimelerin yetmediği yerde durdum yine insanlar çok kötüler ya kime güweneceğini bilememek çok zor Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Depressive Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 22, 2008 hayat benden biteli çok oldu.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Aralık 1, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 1, 2008 suskunluğun devam ettiği bazılarının bu suskunluktan yarrlanıp gövde gösterisi yaptığı yerler oluyor buralar... ne demeli ki artık.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.