Jasgues Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 hektor burada gayet güzel ifade etmişsin. Yazının tümü aydınlatıcı zaten ama burası dikkatimi çekti. " Bugün yaptığınız bir şifa büyüsü bile islami açıdan değerlendirildiğinde Allah’ın iradesine karşı gelmektir. Her ne kadar bazıları bunu “kurandan ayetlerle yaptığı için günah olmadığını” savunsa da, büyünün temeli “enerjinle enerjiye değişimi getirmektir”. " Ayrıca ben yine aynı şeyi söylemekteyim. İradeyi etkiliyorsa büyüdür. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 hektor burada gayet güzel ifade etmişsin. Yazının tümü aydınlatıcı zaten ama burası dikkatimi çekti. " Bugün yaptığınız bir şifa büyüsü bile islami açıdan değerlendirildiğinde Allah’ın iradesine karşı gelmektir. Her ne kadar bazıları bunu “kurandan ayetlerle yaptığı için günah olmadığını” savunsa da, büyünün temeli “enerjinle enerjiye değişimi getirmektir”. " Ayrıca ben yine aynı şeyi söylemekteyim. İradeyi etkiliyorsa büyüdür. İslami açıdan kader inancı mevcuttur. birini aşık etmek onun onun enerji alanında değişiklik yaratmaksa, şifa büyüsü de enerji alanında değişiklik yaratmaktır. Şans için de, korunma için de, hepsi aynı yola çıkar. Büyü dediğimiz şey evrenin her zerresinde mevcut olan ve de insanlarla, hayvanlarla, bitkilerle, ve cansız dediğimiz maddelerle özdeşleşmiş bir olgudur. Her din inananları zorlar, inanmayanları değil. En azından merkezde felsefeleri bu budur islami açıdan da kesin ve değişmez bir şey vardır, büyü yasaktır. Farklı açıklamalar olabilir veya farklı felsefelerle bu legal hale getirilebilir. Ben kimseye "Müslümansan büyü yapma." demiyorum arkadaşlar. Eğer yolunuz buysa yaparsınız. Ama büyünün sadece insanlara zarar veren bir şey olduğunu savunursanız, ve diğer uygulamaları "havas" başlığında toplarsanız kendinizi kandırmış olursunuz. Sağlam bir inanç olduğu gibi kabul etmekten gelir. Büyü sadece olayları leyhe ya da aleyhe çevirmekten ibaret değildir. İslami açıdan da başka dinler açısından da bu derinlere inmeye başladıkça anlaşılacak bir şeydir. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Öncelikle tekrardan konu dışına çıktığım için özür diliyorum herkesten. Şimdi Sayın AurorAasigi, verdiğiniz bilgiler doğrultusunda, ki özel mesajımda da attım, her ne kadar o yolu izlemesem de piyasada bulunabilen kitapların çoğunu okudum ve bir kısmına da göz gezdirdim. Havas sadece sayılardan, dualardan veya başka şeylerden oluşmaz. Bunların toplamının uygulamaya dökülmüş halinden oluşur. Tıpkı cadılık gibi o da kendi içinde bir yol barındırır. Ezoterik öğreti ve uygulamaların geneli birbirine fazlasıyla benzer özelliklere sahiptir. Hepsinin ortak amacı günümüz Türkçesiyle enerjiye hükmetmektir (bu konu ayrıca fazlasıyla yanlış anlaşılan bir konu olduğu için ayrıntıya girmiyorum). Bugün yaptığınız bir şifa büyüsü bile islami açıdan değerlendirildiğinde Allah’ın iradesine karşı gelmektir. Her ne kadar bazıları bunu “kurandan ayetlerle yaptığı için günah olmadığını” savunsa da, büyünün temeli “enerjinle enerjiye değişimi getirmektir”. İslami açıdan bakıldığında da bu böyledir çünkü bir çok islam alimi için de havas “islami büyüdür”. Havasın en derin kitaplarında, ki büyük ihtimal aynı kitaplara bakmışızdır, özellikle “muhabbet büyüleri” gayet açık bir şekilde verilmektedir. Sadece aşk büyüleri için yazılmış havas kitabı görmüşlüğüm dahi vardır. Havas da bir büyü yoludur ve tıpkı cadılık gibi aydınlanmaya giden uygulamalı yollardan sadece bir tanesidir. Havasla ilmine vakıf kişilerin gayet rahat bir şekilde kara büyü yaptığını dahi gördük zamanında, yeterli araştırmayla bunlar kolay ulaşılabilir bilgilerdir. Ha şunu da söyleyeyim amacım kesinlikle havası karalamak değildir. Kara büyü yapan cadılar olduğu gibi, yapmayan cadılar da vardır. Ortada bir SANAT vardır ve onu nasıl kullanacağı tamamen kişiye kalmıştır. Bu havas için de, cadılık için de, vika içinde değişmez bir evrensel yasadır. Şimdi geleyim başka bir noktaya. Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz diye bir söz vardır. Witchcraft, yani Cadılık bölümünde Wicca ve Witchcraft terimlerinin karıştırılması muhtemel görülse de “witchcraftlar allaha şirk koşuyor” diyebilmek için bu konuda benden daha fazla bilgi birikimine sahip olmanız gerekir, ki evrensel yolu görebilen herkes böyle bir talihsiz açıklamada bulunmazdı. Wiccanlar iyi büyü yapar, Witchcraftlar (cadılar, yani ben ve benim gibiler) kötü büyü yapar gibi bir şey söz konusu dahi olmaz. Bu bakımdan bilgi hazinenizi genişletmek için forumda birçok kaynak mevcuttur. Ne kadar süredir konuya vakıfsınız bilmiyorum ama rica ediyorum bizleri bu ayrımı sürekli olarak tekrar etmek zorunda bırakmayın. Bakın evren devasa ve çok sık dokunmuş bir ağ gibidir. Her titreşim bir başka noktayı etkiler. Bir gün sizin şifalandırdığınız kişi yüzünden bir başkasının ölmeyeceğini bilemezsiniz. İslami ilim sahipleri ve diğer dinlerdeki yollar da bunun gibi temel bir öğretiye sahiptir. “Şifa, şans, korunma büyü değildir; aşk, ayırma, öldürme büyüdür” derseniz büyünün öz niteliğini anlamamışsınız demektir. Söylediklerimi kırmak ya da kızdırmak amaçlı söylemiyorum ama konuya vakıf olmayan Müslüman arkadaşların sürekli olarak havasın büyü olmadığını savunmaları, konuya vakıf kişilerin de büyü olduğunu bilip “ilim” demeleri vahim bir yanlış anlaşılma olduğunu göstermektedir. Şimdi siz kızabilirsiniz “ben mi konuya vakıf değilim?” diye. Bu benim genel bir yorumum, kişisel bazda herkesi tanımam ve yorum yapmam olası değildir. Lakin “Fatiha okuyup günaha mı gireceksin?” ve “büyü iradeyi etkilemektir” diyen birinin havasa hakim olduğunu düşünmüyorum. Çünkü başta şemsül marif olmak üzere fatihayla birlikte yapılan etkileme, muhabbet, cezbetme gibi iradeyle oynayan birçok konu başlığı ve uygulama mevcuttur. Kendi adıma bir pagan cadı olarak Müslüman arkadaşlardan özür diliyorum. Tabi ki onların dinini onlardan daha iyi bilemem. Hele ki, onları eleştirdiğimi veya yermeye çalıştığımı kimse düşünmesin lütfen. Nihayetinde dünyada kaç insan varsa, Tanrıya ulaşılacak o kadar yol var demektir. Ama kendi inancım ve kendi yolum hakkında da bilmeden yorum yapılmasına ve karalamalı sözlere müsaade edemem. Amacım kimseyi kırmak, gücendirmek ya da yermek değildir. Tek amacım inancımla ilgili yanlış anlaşılmaları gidermeye elimden geldiğince gayret etmek. Konuyla ilgili sorunuz olursa buradan yanıtlayabilirim. birazdan yorum yapacağım lakin sadece hektor ve ben tartışalım lütfen.... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Öncelikle tekrardan konu dışına çıktığım için özür diliyorum herkesten. Şimdi Sayın AurorAasigi, verdiğiniz bilgiler doğrultusunda, ki özel mesajımda da attım, her ne kadar o yolu izlemesem de piyasada bulunabilen kitapların çoğunu okudum ve bir kısmına da göz gezdirdim. Havas sadece sayılardan, dualardan veya başka şeylerden oluşmaz. Bunların toplamının uygulamaya dökülmüş halinden oluşur. Tıpkı cadılık gibi o da kendi içinde bir yol barındırır. Ezoterik öğreti ve uygulamaların geneli birbirine fazlasıyla benzer özelliklere sahiptir. Hepsinin ortak amacı günümüz Türkçesiyle enerjiye hükmetmektir (bu konu ayrıca fazlasıyla yanlış anlaşılan bir konu olduğu için ayrıntıya girmiyorum). Bugün yaptığınız bir şifa büyüsü bile islami açıdan değerlendirildiğinde Allah’ın iradesine karşı gelmektir. Her ne kadar bazıları bunu “kurandan ayetlerle yaptığı için günah olmadığını” savunsa da, büyünün temeli “enerjinle enerjiye değişimi getirmektir”. İslami açıdan bakıldığında da bu böyledir çünkü bir çok islam alimi için de havas “islami büyüdür”. Havasın en derin kitaplarında, ki büyük ihtimal aynı kitaplara bakmışızdır, özellikle “muhabbet büyüleri” gayet açık bir şekilde verilmektedir. Sadece aşk büyüleri için yazılmış havas kitabı görmüşlüğüm dahi vardır. Havas da bir büyü yoludur ve tıpkı cadılık gibi aydınlanmaya giden uygulamalı yollardan sadece bir tanesidir. Havasla ilmine vakıf kişilerin gayet rahat bir şekilde kara büyü yaptığını dahi gördük zamanında, yeterli araştırmayla bunlar kolay ulaşılabilir bilgilerdir. Ha şunu da söyleyeyim amacım kesinlikle havası karalamak değildir. Kara büyü yapan cadılar olduğu gibi, yapmayan cadılar da vardır. Ortada bir SANAT vardır ve onu nasıl kullanacağı tamamen kişiye kalmıştır. Bu havas için de, cadılık için de, vika içinde değişmez bir evrensel yasadır. Şimdi geleyim başka bir noktaya. Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz diye bir söz vardır. Witchcraft, yani Cadılık bölümünde Wicca ve Witchcraft terimlerinin karıştırılması muhtemel görülse de “witchcraftlar allaha şirk koşuyor” diyebilmek için bu konuda benden daha fazla bilgi birikimine sahip olmanız gerekir, ki evrensel yolu görebilen herkes böyle bir talihsiz açıklamada bulunmazdı. Wiccanlar iyi büyü yapar, Witchcraftlar (cadılar, yani ben ve benim gibiler) kötü büyü yapar gibi bir şey söz konusu dahi olmaz. Bu bakımdan bilgi hazinenizi genişletmek için forumda birçok kaynak mevcuttur. Ne kadar süredir konuya vakıfsınız bilmiyorum ama rica ediyorum bizleri bu ayrımı sürekli olarak tekrar etmek zorunda bırakmayın. Bakın evren devasa ve çok sık dokunmuş bir ağ gibidir. Her titreşim bir başka noktayı etkiler. Bir gün sizin şifalandırdığınız kişi yüzünden bir başkasının ölmeyeceğini bilemezsiniz. İslami ilim sahipleri ve diğer dinlerdeki yollar da bunun gibi temel bir öğretiye sahiptir. “Şifa, şans, korunma büyü değildir; aşk, ayırma, öldürme büyüdür” derseniz büyünün öz niteliğini anlamamışsınız demektir. Söylediklerimi kırmak ya da kızdırmak amaçlı söylemiyorum ama konuya vakıf olmayan Müslüman arkadaşların sürekli olarak havasın büyü olmadığını savunmaları, konuya vakıf kişilerin de büyü olduğunu bilip “ilim” demeleri vahim bir yanlış anlaşılma olduğunu göstermektedir. Şimdi siz kızabilirsiniz “ben mi konuya vakıf değilim?” diye. Bu benim genel bir yorumum, kişisel bazda herkesi tanımam ve yorum yapmam olası değildir. Lakin “Fatiha okuyup günaha mı gireceksin?” ve “büyü iradeyi etkilemektir” diyen birinin havasa hakim olduğunu düşünmüyorum. Çünkü başta şemsül marif olmak üzere fatihayla birlikte yapılan etkileme, muhabbet, cezbetme gibi iradeyle oynayan birçok konu başlığı ve uygulama mevcuttur. Kendi adıma bir pagan cadı olarak Müslüman arkadaşlardan özür diliyorum. Tabi ki onların dinini onlardan daha iyi bilemem. Hele ki, onları eleştirdiğimi veya yermeye çalıştığımı kimse düşünmesin lütfen. Nihayetinde dünyada kaç insan varsa, Tanrıya ulaşılacak o kadar yol var demektir. Ama kendi inancım ve kendi yolum hakkında da bilmeden yorum yapılmasına ve karalamalı sözlere müsaade edemem. Amacım kimseyi kırmak, gücendirmek ya da yermek değildir. Tek amacım inancımla ilgili yanlış anlaşılmaları gidermeye elimden geldiğince gayret etmek. Konuyla ilgili sorunuz olursa buradan yanıtlayabilirim. Bakınız saygıdeğer hektor ilk önce bunu sakın unutmayınki ben asla sinirlenmem....Huyum bu arkadaş herneyse konuya dönelim.Bakınız saygı değer hektor sadece aşık etmek için havas kitapları okudum demişsiniz...Sorarım size bu veya bunun gibi sitelerde hiçmi yalan büyü paylaşılmadı?Elbette paylaşılmıştır ve elbetteki havas ilmini lekelemeye çalışanlar olmuştur.Havas ilmi bizim tabirimizle belli gün ve saatlerde Allah ın 99 isminide kullanarak edilen dualardır.Bu dualar esnasında bakınız müslümansanız bilirsiniz islamiyette kötü dua etmek yasaktır ve islamiyettede bir iinsanın iradesine zorbaca etki etmek pek de iyi bir şey sayılmaz.Aksini idda edenler yalancı akılsız… aslında ben neden onlara öyle çirkin sözler söylüyorumki?Onlar her türlü çirkin sıfata layıktır.Herneyse bakalım islamiyette büyü varmı?Aslında sizin tabirinizle olan beyaz büyüler vardır nasıl desem dilek için, iş bulmak için, para için sizin bu mantığınıza göre evet islamiyette beyaz büyü serbesttir lakin şuda varki bir Müslüman isteyeceği herşeyi Allah’dan ister ölülerimizin ruhundan daemonlardan veya benzeri…Allahtan istediğimiz ve iyilik amaçlayan çalışmalara bizim herhangi bir itirazımız yoktur.Sırf birileri esma dua kullandığı için başkalarına tesir edebilirim diyorsa kesinlikle yanılıyor ve havas ilminin sınırlarını o kişi aşmıştır….Sizin tabirinizle büyü başkadır lakin sizin mantığınızla gidilirse evet büyüdür ve lakin bu büyü felsefesinin içinde sadece beyaz büyüler vardır ve bu büyüler sadece Allah tan istenir.Bir witcraft Allah a şirk koşar dediğimde ise bir müslüman witcraftların bir uygulamasını yapamaz çünkü kabul edelimki witcraftların kuralları, bakış açısı vs. islamiyete uymaz ve witcraftlar Allah’ a inanmaz bu sebeple witcraft uygulamalarını yapanlar bambaşka bir dine mensup olur ve Allah’a inkar etmiş olur ben bunu vurgulamak istedim…Ve büyü enerjileri başkalaştırma sanatıdır diyorsunuz tamam bu size göre doğrudur lakin ben facebookda bir tane satanist ile konuşmuştum(o da ben cadıyım diyor.)Ama bu herif ben şeytanın emrindeyim ve benim arzuladıklarımı şeytan gerçekleştiriyor ve aynen bana şöyle dedi kimbilir belki yüksek bir mevkide olursun belkide yolda duran bir ceset demişti…E o adamda ben cadıyım diyor ve büyünün özü iliği budur diyor sizin dediğiniz biraz farklı geldi bana… Ve ayrıca şeytani cin kullanmak yasaktır derken demek istediğimi anlamanız için bir örnek vereyim İslamiyete uymayan: Birisini kendine aşık etmek için: Bir kara kedi alınır derisi yüzülür ve ‘’………’’ ismi üzerine yazılır(Allah ın ismi) üzerine bal dökülür ve şu dua okunduktan sonra ……… devamını vermiyorum …Bu islamiyetten önceki bir arap büyüsüdür İslami olan: Mutlu bir evlilik için: Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de huzurlu,mutlu ve iki cihan saadetiyle beslenen bir evliliğe sahip olmak ve eşsiz güzellikteki böyle bir evliliği devam ettirmek için,bize muhteşem bir dua ikram ediyor. “Rabbenâ heb lenâ ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yünin ve’calnâ li’l-müttekine imâmâ.” “Rabbimiz bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve nesiller bağışla ve bizi takva sahiplerine önder eyle” Gözler sevindiren ve gönüller aydınlatan eş ve çocuk sahibi olmak üzere yaptığımız bu dua,bize bir evliliğin hem iki cihan saadetini yaşamak,hem de eş ve çocuklarımıza yaşatmak için önemli bir vesile olduğunu gösteriyor.Bu dua ayeti,bize evliliğimizi cennet kılmanın ve evliliğimizdeki cenneti,iki cihanda yaşamanın ve yaşatmanın güzelliğini sunmaktadır.(Sayısız zikredilir..) Umarım bizim neye karşı olduğumuzu anlamışsınızdır.Bizim büyü taifesinden dediğimiz şey iradeye müdahaledir çünkü müslüman yaparsa dinden çıkar imanı elden gider kendi ağzınızla söylediniz evet iradeye müdahale eden büyü vardır dediniz…Ben o satanasit arkadaşımı örnek gösterirken bunu ve o adam satanist olduğu için onun bakış açısı farklı herifin düşüncesi bu ve dilerimki satanizimde büyünün yeri diye araştırırsanız birkaç makale bulabilirsiniz ve islamiyetinde büyüye bakış açısını belirttim, isterseniz islamiyetten önceki arap büyülerini araştırın onlarında başka felsefesi vardır….. Ve bu arada ben yaklaşık 3 yıldır gnoxisteyim(Bu benim ilk nickim değil yani)Siz kaç yıldır buradaydınız acaba?Ve ben birisini ve bir dini eleştirirken bu kanundur buna uyacaksınız ben bu işleri yaladım yuttum siz uyacaksınız demem ben sadece bir vatandaşım ve fikirlerimi sunuyorum inanmak zorunda değilsiniz fikirlerim sabit değildir ….Ve havas ilmine vakıf olan birisi olduğunu zannetmiyorum diyişiniz beni gülmekten bitirdi.Havas ilmine vakıf olmak derken sen bu felsefeyi kafasına koymuş 7 yaşındaki çocuk ol gene havas ilmine vakıfsınız….Ve havası o kadar eleştirdiniz pekala siz havas ilminde uzmanmısınız? Ben burada kimseye yalan söylemem istemiyorumda söylesem nolacak sanal bir ortamda karizma sahibimi olacam .Allah aşkına güldürmeyin beni … Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Bu arada Hektor gerçektende benimle tartıştığın için teşekkür ederim bu sitede katıldığım en güzel tartışmalardan biri teşekkür ederim.....Konu sahibinden çok ama çok özür dilerim konusunu dağıttığım için. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NightWolf Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Havas ilmi dediğiniz şeyi gerçekten bildiğinize emin misiniz? Mutlu bir evlilik için bahsettiğiniz dua ve sayısız zikredilmesi, adı üzerinde DUA'dır. Havas ilminde, diğer bütün ilimlerde olduğu gibi gezegen saatleri, ay konumları, günler, burçların etkileri, tütsüler (en genel olarak akgünlük), vefk ve diğer tılsımlar kullanılır. Çünkü bir İLİMdir. Bir dua'yı sayısız defa okumak, Havas ilminin en en en küçük parçasıdır ve buna Havas ilminin parçası demek bile yetersizdir. Dualar ve bunların esrarları Havas ilminin ''Rukye Tedavileri'' başlığı altında incelenir. Yani koskoca bir yap-bozun minicik bir parçasıdır dualar. Yine de etkilidir. Ayrıca akılda tutulması gereken tek bir şey var. Havas ''İslami Büyü'' değil, ''İslamlaştırılmış Büyü''dür. Çünkü Büyü'nün İslamisi, Nasranisi, Yahudisi, Cadısı olmaz. Akı da olmaz, Karası da olmaz. Büyü her zaman ve sadece büyüdür. Başka bir açıklaması yoktur. Nitekim Havas içerisindeki Hatemlere bakacak olursanız, bunlar İslam öncesi dönemin bütün etkilerini taşır. Kasemleri okuyacak olursanız Kur'an'da geçmeyen bazı güçlere ve bu güçler üzerine kasem edilmesini görürsünüz. Vefkler zaten sadece Havas değil, başta Arap yarımadası olmak üzere bütün majikal ekollerde var. Kısacası Havas dediğiniz şey, içine iki ayet yerleştirilmiş, Allah'ın Arapça isimleri koyulmuş, ve buna kendini uygun görenler için DÜZENLENMİŞ bir sistemdir. Her büyü sistemi böyledir. Onu kullanacak kişiye nasıl uygunsa, öyledir. Dua okumaya bir şey diyen yok. O zaten Havas ilminden bile sayılmaz. Dediğim gibi Rukye Tedavi başlığı altında incelenir. Ama tutup da ''Ben arası bozulmuş olan iki eşi birbiriyle barıştırdım. Bunu yaparken Allah rızasıyla ve Allah'ın ayetleriyle yaptım.'' demek... kocasından dayak yiyen kadını, dayakçı eşine teslim eden polis amirine benzer. Genelde bu gibi durumlarda ya kadın, kocası tarafından öldürülür. Ya da koca, karısı tarafından öldürülür. Allah'ın adı ve ayetleriyle yaptığınız bu ''iyi niyetli'' çalışma nasıl bir cinayete yol verdi, gördünüz mü? Vebalini kabul ediyor musunuz? Kabul ediyorsanız, bu ''ak'' gibi görünen, sadece ''dua'' ile yapılan uygulamanın sizin üzerinizde bırakacağı kul hakkı, hayrınıza olsun. Sizin o çok ''ak'' niyetleriniz, ''sadece Allah'ın isimleri ve ayetleriyle'' yaptığınız şey, belki hala yaşayacak olan bir kadını veya adamı mezara götürdü, ortada çoluk çocuk varsa anasız veya babasız bıraktı. Ya da birinin iş yerindeki rızkı Allah'ın ismiyle açtığınız sırada, o adamın yanındaki iş yerinin rızkını kestiniz çünkü ikisi de aynı şeyleri satıyordu. Rızkı kesilen adam borç içinde kaldı, battı ve intihar etti. İnsan canının vebalini alıyor musunuz ''ak'' niyetlerle ve ''Allah'ın ayetleriyle''? İslamiyette kötü dua etmek yasaktır demişsiniz ama, Tebbet suresini açıp okursanız daha ilk baştan ''Ebu Leheb'in elleri kurusun! Kurudu da.'' diye bir ayetle başlar. Kötü dua etmek yasak değildir. Kötü dua etmek ''marifetsizlik'' göstergesidir. ''Marifet'' ise ''takvadadır''. Gelgelelim Havasta ''varlık(cin) kullanımı'' konusuna. Her Kasemle birlikte bir varlık grubuna bağlanılır. Her vefkte Hayır, Şer ve Şera'i(Şer'i diye de bilinir) hadimler vardır. Her harfin de nitekim Hayır, Şer ve Şera'i hadimleri(görevlileri) vardır. Kafir cin kullanmıyor olabilir (ki kullanan Havas erbabı olduğunu da çok iyi biliyoruz), fakar bu kafir cinlerin yapacağı tahribatı yapan Şer hadimler ve bazen de Şera'i hadimler vardır. Gelgelelim çok farklı bir noktaya. Siz sanıyorsunuz ki ifritler ve cinler, Yaratıcının (Allah) isimlerinden zuhur etmemiştir. Fakat o varlıklar da, Allah'ın, insanlara ve diğer bütün yaratılmışlığa bir sınav olsun diye El-Hafid (yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan) isminden türemiştir. Kendini insanların, doğanın ve hukuğun üstünlüğüne adamayanlar, derece olarak aşağı çekilir. Ama aynı zamanda bu El-Hafid esması, egoyu alçaltmak, kibri alçaltmak, zulmü alçaltmak gibi işler için de kullanılır. Hepsi bir kenara, iradede zorlama konusu sizin şimdiye kadar fark etmediğiniz şekilde, değişken bir konudur. Bir kişiyi ''Allah'ın ayetleri ve isimleri'' ile hastalığından kurtarırken, bu kişinin üzerinde, hastalığa sebep olan gücün de ''iradesini'' zorlamış olursunuz. Hastalığı evdeki istenmeyen ve rahatsızlık veren bir misafir gibi düşünün. Beden de bu misafiri ağırlayan evdir. Siz, bu evdeki misafir daha oturmak isterken ve hatta oturması gerekirken, onun iradesine müdahale edip gitmeye zorlarsınız. Ve sanırsınız ki ''ben hiç bir iradeye müdahale etmedim. Ne de olsa sadece insanlar iradeli. Şu koskoca evrende, başka irade sahibi hiç bir varlık veya olay söz konusu değil''. Umarım olayın özünü anlayabilmişsinizdir. AK BÜYÜ ile hastalık iyileştirdiniz ama, bir daha düşünün ''herhangi bir şeyin'' iradesine müdahale ettiniz mi? Kısacası İslami bakış açısıyla Allah'tan gelmeyen hiç bir şey yok. Hayır da şer de Allah'tan geliyor. İsteyen insan en güçlü cinle iletişime geçsin, Allah'ın izni olmadan yapacakları hiçbir şey işe yaramıyor. İsteyen insan da en takvalı, en halis kul olsun, dileği Allah izin vermeden gerçekleşmiyor. Kısacası Havas sistemini bildiğinizi belirtip, üzerine sistemin içinden küçücük parçalar ile örneklendirmeler yapmanız, büyünün etkisi ve sonrasındaki olay örgüsü (birbirini öldüren eşler örneği) hakkında kısıtlı bakış açınız konu üzerinizde pek fazla hakimiyetiniz olmayabileceği hissiyatını açık şekilde hissettirdi bana. 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Havas ilmi dediğiniz şeyi gerçekten bildiğinize emin misiniz? Mutlu bir evlilik için bahsettiğiniz dua ve sayısız zikredilmesi, adı üzerinde DUA'dır. Havas ilminde, diğer bütün ilimlerde olduğu gibi gezegen saatleri, ay konumları, günler, burçların etkileri, tütsüler (en genel olarak akgünlük), vefk ve diğer tılsımlar kullanılır. Çünkü bir İLİMdir. Bir dua'yı sayısız defa okumak, Havas ilminin en en en küçük parçasıdır ve buna Havas ilminin parçası demek bile yetersizdir. Dualar ve bunların esrarları Havas ilminin ''Rukye Tedavileri'' başlığı altında incelenir. Yani koskoca bir yap-bozun minicik bir parçasıdır dualar. Yine de etkilidir. Ayrıca akılda tutulması gereken tek bir şey var. Havas ''İslami Büyü'' değil, ''İslamlaştırılmış Büyü''dür. Çünkü Büyü'nün İslamisi, Nasranisi, Yahudisi, Cadısı olmaz. Akı da olmaz, Karası da olmaz. Büyü her zaman ve sadece büyüdür. Başka bir açıklaması yoktur. Nitekim Havas içerisindeki Hatemlere bakacak olursanız, bunlar İslam öncesi dönemin bütün etkilerini taşır. Kasemleri okuyacak olursanız Kur'an'da geçmeyen bazı güçlere ve bu güçler üzerine kasem edilmesini görürsünüz. Vefkler zaten sadece Havas değil, başta Arap yarımadası olmak üzere bütün majikal ekollerde var. Kısacası Havas dediğiniz şey, içine iki ayet yerleştirilmiş, Allah'ın Arapça isimleri koyulmuş, ve buna kendini uygun görenler için DÜZENLENMİŞ bir sistemdir. Her büyü sistemi böyledir. Onu kullanacak kişiye nasıl uygunsa, öyledir. Dua okumaya bir şey diyen yok. O zaten Havas ilminden bile sayılmaz. Dediğim gibi Rukye Tedavi başlığı altında incelenir. Ama tutup da ''Ben arası bozulmuş olan iki eşi birbiriyle barıştırdım. Bunu yaparken Allah rızasıyla ve Allah'ın ayetleriyle yaptım.'' demek... kocasından dayak yiyen kadını, dayakçı eşine teslim eden polis amirine benzer. Genelde bu gibi durumlarda ya kadın, kocası tarafından öldürülür. Ya da koca, karısı tarafından öldürülür. Allah'ın adı ve ayetleriyle yaptığınız bu ''iyi niyetli'' çalışma nasıl bir cinayete yol verdi, gördünüz mü? Vebalini kabul ediyor musunuz? Kabul ediyorsanız, bu ''ak'' gibi görünen, sadece ''dua'' ile yapılan uygulamanın sizin üzerinizde bırakacağı kul hakkı, hayrınıza olsun. Sizin o çok ''ak'' niyetleriniz, ''sadece Allah'ın isimleri ve ayetleriyle'' yaptığınız şey, belki hala yaşayacak olan bir kadını veya adamı mezara götürdü, ortada çoluk çocuk varsa anasız veya babasız bıraktı. Ya da birinin iş yerindeki rızkı Allah'ın ismiyle açtığınız sırada, o adamın yanındaki iş yerinin rızkını kestiniz çünkü ikisi de aynı şeyleri satıyordu. Rızkı kesilen adam borç içinde kaldı, battı ve intihar etti. İnsan canının vebalini alıyor musunuz ''ak'' niyetlerle ve ''Allah'ın ayetleriyle''? İslamiyette kötü dua etmek yasaktır demişsiniz ama, Tebbet suresini açıp okursanız daha ilk baştan ''Ebu Leheb'in elleri kurusun! Kurudu da.'' diye bir ayetle başlar. Kötü dua etmek yasak değildir. Kötü dua etmek ''marifetsizlik'' göstergesidir. ''Marifet'' ise ''takvadadır''. Gelgelelim Havasta ''varlık(cin) kullanımı'' konusuna. Her Kasemle birlikte bir varlık grubuna bağlanılır. Her vefkte Hayır, Şer ve Şera'i(Şer'i diye de bilinir) hadimler vardır. Her harfin de nitekim Hayır, Şer ve Şera'i hadimleri(görevlileri) vardır. Kafir cin kullanmıyor olabilir (ki kullanan Havas erbabı olduğunu da çok iyi biliyoruz), fakar bu kafir cinlerin yapacağı tahribatı yapan Şer hadimler ve bazen de Şera'i hadimler vardır. Gelgelelim çok farklı bir noktaya. Siz sanıyorsunuz ki ifritler ve cinler, Yaratıcının (Allah) isimlerinden zuhur etmemiştir. Fakat o varlıklar da, Allah'ın, insanlara ve diğer bütün yaratılmışlığa bir sınav olsun diye El-Hafid (yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan) isminden türemiştir. Kendini insanların, doğanın ve hukuğun üstünlüğüne adamayanlar, derece olarak aşağı çekilir. Ama aynı zamanda bu El-Hafid esması, egoyu alçaltmak, kibri alçaltmak, zulmü alçaltmak gibi işler için de kullanılır. Hepsi bir kenara, iradede zorlama konusu sizin şimdiye kadar fark etmediğiniz şekilde, değişken bir konudur. Bir kişiyi ''Allah'ın ayetleri ve isimleri'' ile hastalığından kurtarırken, bu kişinin üzerinde, hastalığa sebep olan gücün de ''iradesini'' zorlamış olursunuz. Hastalığı evdeki istenmeyen ve rahatsızlık veren bir ev gibi düşünün. Beden de bu misafiri ağırlayan evdir. Siz, bu evdeki misafir daha oturmak isterken ve hatta oturması gerekirken, onun iradesine müdahale edip gitmeye zorlarsınız. Ve sanırsınız ki ''ben hiç bir iradeye müdahale etmedim. Ne de olsa sadece insanlar iradeli. Şu koskoca evrende, başka irade sahibi hiç bir varlık veya olay söz konusu değil''. Umarım olayın özünü anlayabilmişsinizdir. AK BÜYÜ ile hastalık iyileştirdiniz ama, bir daha düşünün ''herhangi bir şeyin'' iradesine müdahale ettiniz mi? Kısacası İslami bakış açısıyla Allah'tan gelmeyen hiç bir şey yok. Hayır da şer de Allah'tan geliyor. İsteyen insan en güçlü cinle iletişime geçsin, Allah'ın izni olmadan yapacakları hiçbir şey işe yaramıyor. İsteyen insan da en takvalı, en halis kul olsun, dileği Allah izin vermeden gerçekleşmiyor. Kısacası Havas sistemini bildiğinizi belirtip, üzerine sistemin içinden küçücük parçalar ile örneklendirmeler yapmanız, büyünün etkisi ve sonrasındaki olay örgüsü (birbirini öldüren eşler örneği) hakkında kısıtlı bakış açınız konu üzerinizde pek fazla hakimiyetiniz olmayabileceği hissiyatını açık şekilde hissettirdi bana. Bakınız benim muhattabım belli..Sizlerin kitaplardan takip ettiğinizde belli.Ve şunuda belirtirim o havas ilmine ait ilk kitap dediğiniz kenzul havas da sonradan değiştirilmiştir....Şu anki havas ilminin (yani kitaplardan takip ettiğiniz) orjinal olduğunu savunamazsınız kenzul havas sonradan değiştirilmiştir havas alimleri bu ilme hala sahip çıkıyor...Fakat bana inanmıyorsanız size sorayım yıllardır neredeyse unutulmak üzere olan havas ilmi şimdi neden bu kadar popiler oldu?Birazcık araştırın ve orjinal havas ilmine ulaşmak istiyorsanız kitap okumaktan çok daha fazlası gerekli ama kitapta okuyacaksınız tabiki...Orjinalini öğrenmek istiyorsanız kendinize bir öğretmen bulamnız şarttır havas ilminde usta ve çırak ilişkisi çok önemlidir....Ve ben burada sizinle tartışmıyorum benim tartıştığım insanlar belli....Lakin havas ilmini sen bilmiyorsun dersen işte ben sana orada ''HÖSSTTTTTTTTTT DİNGONUN AHIRIMI BURASI?!'' derim... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NightWolf Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Kenzül Havas kitabını bir kere dahi elime almışlığım yoktur. Nitekim içindeki yanlışlıkları ve saptırılmaları bilirim. Diğer bütün Havas kitaplarında gerek tahrifler, gerek eksiklikler vardır. Büyünün özü budur zaten. Hiç bir şey açıktan tamamiyle verilmez. Deneyimliler boşlukları kendileri doldurur. Havas ilminin özünü öğrenmek istiyorsanız Vedik bilgiliklere ve yantralara bakacaksınız. Herşeyiyle bilgi Doğu'dan gelmiştir zaten. Biraz araştırırsanız anlayacaksınız. Eliniz giderse tabi... Kusura bakmayın ama hala Havas'ın orijinali diyebiliyorsanız burası isterse dingonun ahırı olsun, isterse mcdonald's çiftliği olsun. Havas'ın orijinali falan yoktur. Havas, diğer bütün ilimler gibi, DÜZENLENMİŞTİR ve UYARLANMIŞTIR ve bu şekilde de devam edecektir. Ayrıca beni burada muhattap olarak alamıyor da özelden yazmayı biliyorsanız, kusura bakmayın ben de sizi oradan muhattap almıyorum. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 kusura bakmayın ama resmen burada centilmenliğin içine ettiniz...Madem havas kitabını eline dahi almadın madem havas ilminden bi habersin be adam sen neyin kafasını yaşıyorsun?Bu konuşma tavrı nedir?Hatırladığım kadarıyla hiç bir din burada hor görülemez aşağılanamaz islamiyette dahil ....Havas ilmini sonradan bazı insanların kendince düzenleyip değiştirdiğini anlatmaya çalışıyorum ama sen ondanda acizsin ve bu arada şunuda belirteyim ben okumaktan ve bilgi öğrenmekten asla çekinmedim...Senin gibi bir havas kitabını elime anlamadan bu derece kötü fikirlerde söylemedim...Dingonun ahırı yan tarafta teşvik ederseniz tabi............... Not:Sizi özelden uyarmak isterdim ama burada uyarmak daha bir tatlı oldu teşekkür ederim... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NightWolf Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Elime Havas kitabı almadığımı herhangi bir yerde söylemedim. ''Kenzül Havas'' kitabını elime almışlığım yoktur dedim. Tek bildiğiniz Havas kitabı Kenzül Havas ise benim yapabileceğim bir şey yok. Edebinize zaten söyleyecek laf yok. Ama bari okumayı öğrenin de muhattap olalım. Neyse, ikili tartışmaya dönüyor zaten. Söylenmesi gereken her şey söylendi. ''Okuması olan'' da okur da anlar sanırım artık. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Kurallara karşı gelen sensin bende asabımı bozdum kimse kusura bakmasın edeb nedir sizden öğrenecek değilim...Bence kötü bir örneksiniz....Bu yorumumdan sonra ban alıcağımı bende biliyorum zaten .... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Güzel olduğunu düşündüğüm bir yazı hazırlamıştım fakat ben artık bu konu hakkında yorum yapmıyorum. Ortada bir bilgi birikimi döndürülmeye çalışılırken, hakaret ederek sağ duyusuz yorumlar yapmak ve hiç bir yanlış kelime geçmemişken saldırgan mesajlar atmak bilgelikten çok uzak. En azından tartışma ortamı olgunluk gerektirir. Özel mesajlar dışında forumdaki her konu herkese açıktır. Dediğim gibi iş bilgi paylaşımından hakarete dönüştüğü için bu konuya yorum yapmıyorum artık. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 11, 2013 Seviye düştüğüne göre konuyu uzatmanın manası yok. Burada bu tartışmaya neden izin verildi onu açıklayayım. Daha önce bilgisizce yorum yapmanın nasıl bir cahillik olduğuna değinmiştik. Auroraasigi isimli arkadaş sürekli havass konusunda uzman olduğunu iddia ediyordu, merak ettim bu iddiayı neye göre söylüyor diye, kafasından salladığını buradaki tartışmadan görmüş olduk. Başbakanın açıklamaları gibi, arkadaşta sürekli kendisiyle çelişen saçma açıklamalarda bulunarak bilgi seviyesini göstermiş bulunmakta. Bırakın witchcraftı, büyüyü kendi içinde olduğunu iddia ettiği havass konusunda dahi hiçbir şey bilmediğini burada ortaya döktü. Zaten islami açıdan büyüyü sadece iradeye etki olarak bilen bir kişinin havass bilgisine sahip olmasını bekleyemezdik =) Zira havass ile uğraşacak seviyede bir kişinin Kuran'ı çok iyi bilmesi gerekir, Kuran'ın Musa ile ilgili ayetlerinde, firavunun rahiplerinin büyü yardımı ile asalarını yılana dönüştürmeleri anlatılır, haliyle bu ayetlerden islami açıdan büyünün salt iradeye etki değil, dönüşüm sanatı olarak kabul edildiğini de görebiliriz. Veya havass büyü değildir deyip sonra ama içinde "ak" büyü vardır diye çelişkili ifadeler kullandığını da ya da "şans korunma büyüleri büyü değildir" gibi saçma bir çıkarıma sahip olduğunu, bir başka noktada "biz sadece Allah'tan isteriz havassta" demesine rağmen havassın büyük bir çoğunluğunun hadim ve ruhani davetine dayandığını hatta havassın en önemli ilimlerinden olan vefk ilminin temelinde, vefkin hadiminin vefke bağlanması (haliyle vefk çalışmasının dahi davet) olduğunu bilmemesini de fark etmişsinizdir. Diğer çelişkilere ve saçma sapan açıklamalara bir cevap vermeyi gerek görmüyorum zira arkadaşlar yeterli cevabı zaten güzelce vermişler. Arkadaşlar, bilgi olmaksızın kafadan sallayarak yorum yapmak tehlikelidir ve bu tarz insanlara mahal vermemenizi öneririm. Bu insanlar herhangi bir pratikleri olmakısınz, ellerine geçen iki üç bilgi kırıntısıyla kendilerini olmadıkları bir pozisyonda görmekte ve bilgileri dahilinde olmayan konularda "kafalarından uydurdukları çıkarımlarla" açıklamalar yapmaya çalışmaktadırlar. Maalesef her tür okült alanda bu tür dejenerasyona neden olan, bilgi ve deneyim olmaksızın, kişisel saçmalamalarla geleneği kirleten insanlar olabiliyor. ikinci olarak havasstan bihaber olan bu arkadaşın witchcraftla ilgilenenler büyü yapmıyor ve Allah'a şirk koşuyor demesi ise ayrı düşündürücü. Sen hangi kaynağa dayanarak bu iddialarda bulunuyorsun... Eğer kaynağın "ben şeytan için çalışıyorum" diyen hem cadı hem satanist (!) olduğunu iddia eden ne üdüğü belirsiz, bizim kaale almadığımız tiplerden biriyse, zaten en başta yanlış bir araştırma anlayışına sahip olduğunu ve kulaktan duyma bilgilerden öteye bir bilgiye sahip olmadığını söyleyebiliriz. Witchcraft doğrudan büyü ile alakalı olmakla birlikte, hiç kimsenin bu sitede cadılara hakarette bulunması (tabi ki diğer dinlere inananlara da) ve yobaz bir mentaliteyle "şirk koşuyor" denmesine izin veremeyiz. Yine de bilgisizliğini göstermesi açısından tartışmalara izin verdik. Bu tarz söylemler doğrudan siteden banlanma sebebidir (Ki arkadaşın banlanması için, hödük tarzı seviyesiz hakaretlerde bulunması ve çoklu üyeliğinin olduğunu itiraf etmesi de yeterlidir) Bir diğer önemli nokta ise eğer bir forumda tartışma varsa, herkes bu tartışmaya katılma hakkına sahiptir "lütfen sadece biz ikimiz tartışalım" gibi saçma bir istek kabul edilemez ve mümkün değildir. Bu tarz istekte bulunan arkadaşlara kulak asmayıp, istediğiniz gibi tartışmalara dahil olabilirsiniz. Bundan sonra bu tip bilgisizce yorum yaparak hem büyü, hem cadılık hem de diğer majik gelenekler hakkında yanlış bilgilendirenlere ve ayrıca başka inançlara sahip olanlara "bence onlar böyle, onlar şirk koşuyor vs." tarzı cahilce ithamlarda bulunanlara çok daha sert müdehale edeceğimi/zi ve doğrudan banlanacaklarını da bildiriyorum. 2 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar