schizophrana Oluşturma zamanı: Aralık 3, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 3, 2008 İzmir'e... Sevgili / Ahmet Erhan Çiçekler vardı derilmeyi bekleyen O uçsuz bucaksız kırlarda. Gökyüzünde ay, bakacak göz arardı. Bir dut ağacı vardı, yüce Hiçbir çocuğun üstüne tırmanmadığı. Testiyi unutmuştuk pencerenin önünde İçi su doluydu, soğumuştu. Masanın üstünde bir dilim ekmek Isırılıp bırakılmıştı. Denizin kıyısında bir mavi tekne Birbaşına salınıyordu. Gökyüzü vardı derin, Toprak göz alabildiğince... Sonra sen geldin Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak Nesneler anlam buldu seninle Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim Saçlarını yüzüne dökerek Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın, Masayı temizledin.. Yağmurun Altında / Refik Durbaş Senin yüzündü terkedilmiş iskelede yağmurun altında, unutmadım Görüşe hasret bir yıldızın yüzü Senin ellerindi otobüs durağında yağmurun altında, unutmadım Suyun yarasını sarmaya hükümlü Senin gözlerindi gidilmez istasyonda yağmurun altında, unutmadım Yerin ve göğün ve suyun yüzüne, ki hep senin baktığın gibi bakmıştım Niye, niçin, ne zaman mı bakmıştım Unutmam unutmam bir daha hiç unutmadım Günlerden Bir Gün / Metin Altıok Günlerden öyle bir gündü; Üstüne tarih düştüğüm. Gözümün önüne geldi birden Balkıyan güzel yüzün. Ve yüreğim yandı söndü, Ter bastı avuçlarımı. Bir işlek kovan uğultusu Kapladı kulaklarımı. Uzandım usulca cigarama; Yavan ömrüme katık. Ben o gün öldüm gülüm, Bir daha ölmem artık Sevincin Yarısı / Melih Cevdet Anday Kuşlar yağmur yağdırır da Yağmur güneşe vururdu ya Ben sana gelirdim Sevincin yarısı ağzımda Zambağa birikir sabahlar Ovalar atlara binerdi Kulesine koşuşunca deniz Cebimde geceden yıldızlar Arılarla ballarla kanımda Yüreğim avuç olurdu da Sonra çeşme de olurdu ya Mutsuz dönüşler ayında Ben sana gelirdim. Ben Sende Olanı Sevdim / Hasan Biber ben seni değil, ben sende olanı sevdim! güneşe gül, yıldızlara karanfil dikmek gibi bir şey!... yakamozlar vururken koylarımıza martılar söylerdi türkülerimizi... sarmalarken gökkuşağı bedenlerimizi... biz aşk oynardık. bir gülüşün, bir gözlerin kaldı bende. yaşayamadıklarım kaldı sende! imgelere yüklü duygu kervanı... her adımı yangın, türküler yangın, notalara mısraların isyanı! dinmeyen, dindirilmeyen fırtınaları; gözlerinde, uysallaşır gözlerim! ben tutkuyu değil, ben tutulmuşluğu sevdim! eylül'de çiçeklenmek, maviliklerde gezinmek gibi bir şey! "dev gibi büyük ve akıl almaz bir güç; muştuluyor gönlün hecesinde, bir gün doğumunu. ve işte bu sevdalardır, bu gücün ezgileri... vurguları dalga dalga, gölgeler yayılan." çok zamanlar oldu, çok zamanlarda geldim. bir yanım ışık seli... bir yanım mavi coşkular... muştu geldim! haydi kalk, gücün var; diriltebilirsin rüyaları... haydi kalk, yollar var "kadife tenli zamanlara"... kanatlı rüzgarlarında hayat! sarıl "asmin" kokularında, doğ... doğan güne gülümse! ben seni değil, ben, sende olanı sevdim! güneşe gül, yıldızlara karanfil dikmek gibi bir şey!... İstanbul / Cahit Külebi Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Niksar’da evimizdeyken Küçük bir serçe kadar hürdüm. Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak. Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak. Mevsimler ne çabuk geçiverdi Unutmak, unutmak, unutmak. Anladım bu şehir başkadır Herkes beni aldattı gitti, Anladım bu şehir başkadır Herkes beni aldattı gitti. Yine kamyonlar kavun taşır Fakat içimde şarkı bitti. Zarf / Haydar Ergülen Bu mektubu senin kalbine yolluyorum El yazısıyla değil kül yazısıyla Yazıyorum ilk defa güzel adını Kardeşim benim külkardeşim Ancak bir rüzgar postası taşır bu zarfı Bu uzun havalarda, bu yanık havalarda Hafiftin, zarfın üstündeki pul gibi uçucu Şimdi öyle ağır ki külün Temmuz yandı, şiir yandı, dil yandı Külün daha uzun sürecek hayatından Mektup yanar, zarf yanar, pul yanar bundan. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kinyas Yanıtlama zamanı: Aralık 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 3, 2008 İzmirli biri olarak şiirleri üstüme alıyorum ... Güzel olmuş başlığımız ..... Sevdiğim bir şiirdir, ekleyeyim. Bir Organ Nakli Gibi Sevmiştim Seni Bir organ nakli gibi sevmiştim seni; Çürük gözlerine bağışlanan ellerim, Yırtık dudaklarına bağışlanan şiirlerim.. Darmadağın kadınların,darmadağın ettiği erkekler gibi Sevmiştim seni... Çok eskitilmiş bir aşkın hatırlanması, Sevgilinin resmi karşısında çocuksu bir iç kanaması Aslında işin açıkçası; Rüzgarın fırtınaya dönüşmesi gibi Hayatına yönelik bombalı bir saldırı gibi Geriye çekilirken herkesi öldürmek gibi Sevmiştim seni... Ruhum kan kaybederken nasıl tutarım seni şimdi deniz gibi, Neticesi olmayan herhangi bir sebep gibi Ortalık yerde durup dururken Sevmiştim seni... Atlara kalırsa çoktan kaybettik savaşı, Mızraklar kırıldı,kalkanlar delindi,ganimetler paylaşıldı. Kasaba meydanında birbirini dövmekten Yorulan iki kovboy gibi, Bir tabancanın namlusuyla tetiğiyle, Kendisinden farklı, Kendisinden ayrı, Bir silahın şarjöründe tanışan iki soğuk mermi gibi, Aynı bedene sıkılan iki el kurşun gibi, Katille kurban arasında o birkaç saniyelik telaşla Sevmiştim Seni... Küçük İskender 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.