ArtemisLykaon Oluşturma zamanı: Aralık 14, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 14, 2008 Sıcak bir yaz günüydü. Yağmurun ıslattığı, çim yeşillğine karışık toprak kokusunu anımsayabiliyorum. Gözlerimi kapattım, derince bir nefes alarak bu havayı çiğerlerime davet ettim. Trans anındaydım, sanki uçuyorum... Kalçamda patlayan bir acı dalgası beni kendime getirdi. Arkadaşımın yüzüne bir iki saniye hiddetle bakıp gülümsedim. Bu dudağımı büktüğüm alaycı bir gülümsemeydi. Arkadaşımı kendine çektim ve kulağına " Çok ateşlisin " dedim. Arkadaşım o günün temel amacı olan kılıç idmanımızda kullandığımız tahta kılıçla bana saldırdı. Bir yandan hiddetinden köpüyor, bir yandan da suratımdaki alaycı ifadeye gülüyordu. Üstten gelen bir biçme hamlesi yapacağı sıra kenara çekildim. Kılıcını toprağa sapladı. Belinden tutup kendime çektim ve kulağına " aman tanrım beni öldürecekmiydin dedim". Kılıcını hışımla çekti ve bana doğru bir gülücük gönderdi. Bu boşluğundan yararlanıp ayağını yerden kesecektim. Düz bir saplama hamlesi yaptım, kılcıyle savunma pozisyonu aldığı sırada kılcımın yönünü değiştirdim. Üstten atağa geçtim. Gafil avlanmıştı, ben de gereğinden fazla yüklenmiştim. Kılıcım, onunkinde kaydı ve eline çarptı. Sanırım tırnağı kırılmıştı. Geri çekildim ve ifadesiz suratla onu süzdüm. Bana canavar dedi ve bütün hışmıyla kılcını salladı. Kendimi korumadım belki de öyle istedim. Şakağımda bir patlama oldu sanki... Yana doğru devrildim, karanlığa doğru bilincimi kaybettim. Bir müzik çalındı kulağıma, lanetli bir müzikti. Karanlığın sis perdesindeki bakışları görebiliyordum. Beni kendilerine davet ediyor, bana iğrençliğin sıfatlarını yakıştırıyorlardı. Gölgelere karışmış katıksız bir kötülük, eyleme dökülecek sınırsız bir azap. Ayaklarım beni taşımıyor, düşüncelerim berraklığa kavuşamıyordu. Omzumda beni çeken bir el hissettim, tiz bir dehşeti çığlık yükseldi. Gözlerimi açtığımda hastahanedeydim, yüzüm ıslaktı. Yüzümdeki tuzlu tadı hiç unutmadım. Üzerime eğilmiş bu güzel sureti tanıyordum. Alaylı bir gülümsemeyle "bu sefer yakıcı oldu" dedim. Ağlamaklı bir gülücükle bana sahte yumruklar salladı. Eğilmesini söyledim ve bir öpücük kondurdum. Aileme şuan dinlenmek istediğimi söyledim ve herkesi dışarı gönderdim. Yine bilincim kayboldu ama bu sefer uykunun karanlığına doğru. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zibailelectra Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 yanlış bir başlıkta açtın sanırım konuyu ölüm ötesini anlatmaktan çok edebi bir yazıya benziyor ...paylaştığın için teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Powerpunk Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 güzeldi .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Tengri Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 14, 2008 evet cok güzeldi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bulent33 Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2009 konunun konusu az daha kayiyordu -------------------- iyi toparladin Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2009 ne kadar gerçek ve ya sahta olabilsede , bu yazıyı okuyunca temel ön yargılarım çok hafif bi düzeye düştü , tek kelime hoş Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.