Jump to content

Haramiler


whitepower

Önerilen Mesajlar

1960 lı yıllardaki ilk Haramiler grubunun kurucu üyesi Uğur Dikmen in de destek vermesiyle yine Haramiler adında bir grup genç üyeler tarafından 1991 yılında Eskişehir de kurulur. İlk Haramiler grubu gibi Anadolu Rock tarzında müzik yapmaktadırlar. İlk albümleri Alın Yazısı 1998 de Ada Müzik etiketiyle çıktı. Albümün en ilgi gören parçası olan Mavi Duvar a video klip çekildi. Drama Köprüsü, Alın Yazısı, Balıkçının Öyküsü, Camdan Küre gibi güzel parçaların bulunduğu albümüyle Anadolu Rock müziğini bize yeniden yaşatan Haramiler cover parçalardan oluşan 2. albümünü 2002 yılında piyasaya sürer. Grup bu albümünde Dadaloğlu, Fabrika Kızı, Leylim Ley vs. gibi klasikleşmiş parçaları bize yeniden sunmuştur.

 

-Diskografi-

1998 "Alın Yazısı"

2002 "Kar Yağıyor Bugün Ankaraya"

 

-Şarkı Sözleri-

Ala Gözlerini

Ala gözlerini sevdiğim dilber

Yar senin ahdına durmazmı sandın

Hatırın hoş olsun birin bin olsun

Senden alasını canım bulmaz mı sandın

Doğru gelenlere doğru varayım

Halden bilenlere kurban olayım

Sen birini bulmuşsun bende bende bulayım

Güzeller dengini canım bulmazmı sandın

Karacaoğlan derki böyle olmasın

Arada engeller murad almasın

Sana senden olmuş benden olmasın

Herkes ettiğini canım bulmazmı sandın

Alın Yazısı

Çağla sen çağla yaralı kalbim

Feryadımı duysun alem isterdim

Bal dudaktan ahu gözden

Aksöğüt altında güzde

Bir ateş isterim yar senden

Cemalini görmeseydim alyanaktan tatmasaydım seni bir an

Unutsaydım keşke demek neyime

Tükenir ömrüm bir an yerlerde

Güller açmaz oldu özlem hep yare

Felek suç sende değil bütün kabahat bende

Çiziyorum alın yazım elle

Ne hasretim mavilere ne bahara nede güle

Beni ayırdılar yardan kaldım burda bi çare

Budur halim dertli başım uslanmadı deli gönlüm

Felek sana bir çift sözüm

Çiziyorum alın yazımı elle

 

 

Alın yazım elle

Balıkçının Öyküsü

Sevinçler vardır sıcacık

Umut dolu

Sevinçler sıcacık sevinçler

Umut dolu

Yakamozların oynaşmaya

Güneşin ateşinin küllenmeye

Başladığı saatte

Zokasına vuran iri balığı

Nasırlı ve güçsüz ellerine

Aldırmadan

Ama umutla ama

Çoşkuyla çeken

İhtiyar balıkçının hissettiği gibi

Bir Serüvenin Tanımı

Hiç bir zaman yenilmedi geceye

Sevincim de, inancım da

Doğru diye bildiğim güzellikler

Hiç bir gün kendinden uzak bir şeye değişmedi

 

Hiç bir gün yolda koymadı beni

Güvencim ve direncim

Düşerim sandılar, dönüp baktılar

Gülerek geçip gittim

 

Evet, ben tek başımaydım

Onlarsa çok yalnızdılar

Büyük Şehir

Herşeyi bırakıp giderken büyük şehre

Mahzun ve mahçup bir çığlık var içimde

Kavga gibi aklım

Yalnızlık gibi ürkek

Ve senin kadar çıplaktır

 

Veda edip giderken doğduğum bu şehre

Hala içimde taşralı bir his

 

Kavga gibi aklım

Yalnızlık gibi ürkek

Ve senin kadar çıplaktır

 

Bu şehrin geceleri daha parlaktır

Ve kadınları daha bir kadındır geceleri

Kibar beyleri, pahalı sofraları

Yalancıdır aşkları, sevdaları

 

Ve o şehrin aç çocukları bizim kadar çıplaktır

Camdan Küre

Eski bir şehrin ilk ışığında

Puslu sokak lambasının altında

Düşler tarlasına yolculuk

 

Yalnızlık camdan bir küre

Kürede düşten pencere

Uzatsam elini sana sevgiyle

 

Büyüsü aşkın dudaklarda

Sokaklar bomboş o anda

Düşlerim ve ben başbaşa

Çagır Beni

Gece soğuk ve karanlık yanlızsın üşüyorsun

Sımsıcak dostun sesini arayıp bulamazsın

Hani dertlerin bir çığ olur peşinden koşarda kaçamazsın

Tutmak istersin gökyüzünü kanatlanıp uçamazsın

Yakarım kederleri umarsız birer birer

Ama elin kolun bağlıdır bu seni tutsak eder

Tükettik acılarla koca bir ömrü

Çağır beni anılara bir akşam üstü

Dadaloğlu

Ay dost canım hey

Kalkıtı göç eyledi yavşar elleri hey

Ağar ağar giden eller bizimdir

Arap atlar yakın eder ırağı

Nice dağdan aşan yollar

Yollar bizimdir yollar bizimdir yollar bizimdir

 

Ay dost canım hey

Belimizde kılıcımız kirmani hey

Taşı deler mızrağım cemrani

Hakkımızda devlet etmiş fermanı

Ferman padişahın gardaş dağları bizimdir dağları bizimdir

Dağları bizimdir

 

Ay dost canım hey

Dadaloğlum bir gün kavga kurulur öter

Tüfek öter davlumbazlar vurulur

Nice koç yiğitler yere serilir

Ölen ölür kalan sağlar sağlar bizimdir sağlar bizimdir

 

Ay dost canım hey

Drama Köprüsü

Drama köprüsü hasan dardır geçilmez

Soğuktur suları hasan bir tas içilmez

At martinini debreli hasan dağlar inlesin

Drama mahpusunda hasan karakedi dinlesin

 

Mezar taşlarını hasan koyun mu sandın

Adam öldürmeyi hasan oyun mu sandın

At martinini debreli hasan dağlar inlesin

Drama mahpusunda hasan dostlar dinlesin

 

Drama köprüsü hasan dardır daracık

Çok istemem yanko çorbacı bin beş yüz liracık

At martinini debreli hasan dağlar inlesin

Drama mahpusunda hasan karakedi dinlesin

 

Drama köprüsünü hasan gece mi geçtin

Ecel şerbetini hasan ölmeden mi içtin

At martinini debreli hasan dağlar inlesin

Drama mahpusunda hasan dostlar dinlesin

Emmoğlu

Karşıdadır evleri, ah leylim, vah leylim emmoğlu

Yayılır develeri, emmoğlu

Emmoğlu ele benzer, emmoğlu

Boyu fidana benzer, emmoğlu

 

Bağa gel bostana gel, ah leylim, vah leylim emmoğlu

Güle gel destana gel, emmoğlu

Emmoğlu ele benzer, emmoğlu

Boyu fidana benzer, emmoğlu

Fabrika Kızı

Gün doğarken her sabah

Bir kız geçer kapımdan

Köşeyi dönüp kaybolur

Başı önde yorgunca

 

Fabrikada tütün sarar

Sanki kendi içer gibi

Sararkende hayal kurar

Bütün insanlar gibi

 

Bir evi olsun ister

Birde içmeyen kocası

Tanrı ne verirse geçinir gider

Yeterki mutlu olsun yuvası

 

Dışarda bir yağmur başlar

Yüreğinde derin sızı

Gözlerinden yaşlar akar

Ağlar fabrika kızı

 

Oysa yatağında bile

Birgün uyku göremez

İhtiyar anası gibi

Kadınlığını bilemez

 

Makineler diken gibi

Batar hergün kalbine

Yün örecek elleri

Hergün ekmek derdinde

 

Gün batarken her akşam

Bir kız geçer kapımdan

Köşeyi dönüp ksybolur

Başı önde yorgunca

 

Fabrikada tütün sarar

Sanki kendi içer gibi

Sararkende hayal kurar

Bütün insanlar gibi

 

Şarkılarının tamamını koyduktan sonra sözleriyle kliplere yer vericem isteyen olursa bazı şarkılarının akorlarını vs de eklerim...Dewam edecek....

--------------------

İnce İnce

İnce bir kar yağar

Fakirlerin üstüne

Neden felek inanmıyor

Gariplerin sözüne

Yandım yandım bana of of

Etme ağam nolur nolur

 

Adam mı ölür? toprak verince

Hayat sevince nolur nolur

 

Sen anandan ben babamdan

Ağa doğmadık dostum

Gel beraber yaşayalım

Sanma ki sana küstüm

Yandık yandık bize of of

Etme ağam nolur nolur

 

Adam mı ölür? toprak verince

Hayat sevince nolur nolur

Kar Yağıyor Bugün Ankara'ya

Kar yağıyor bugün ankara'da

Kar yağıyor uykularıma

Sen uzaklardasın

 

Dışarda buz gibi bir hava

Odam sıcacık aşkınla

Sen uzaklardasın

 

Kar yağıyor bugün ayrılanlara,eski günlere,hatıralara

Biliyorum örtecek onları eski günleri, hatıraları

 

Kaç mevsim geldi geçti, yanıyorum aşkınla

Sen uzaklardasın

Gün seni anlattı ben dinledim

Geceler tutsak yalnızlığıma

Sen uzaklardasın

 

Kar yağıyor bugün ayrılanlara,eski günlere,hatıralara

Biliyorum örtecek onları eski günleri, hatıraları

Kara Toprak

Dost Dost Diye Nicesine Sarıldım

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Beyhude Dolandım Boşa Yoruldum

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Nice Güzellere Bağlandım Kaldım

Ne Bir Vefa Gördüm Ne Faydalandım

Her Turlu İsteğim Topraktan Aldım

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Koyun Verdi Kuzu Verdi Sut Verdi

Yemek Verdi Ekmek Verdi Et Verdi

Kazma İle Dövmeyince Kıt Verdi

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Ademden Bu Deme Neslim Getirdi

Bana Turlu Turlu Meyva Yetirdi

Her gün Beni Tepesinde Götürdü

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Karnin Yardim Kazma İle Bel İle

Yüzün Yırttım Tırnak İle El İle

Yine Beni Karşıladı Gül İle

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

İşkence Yaptıkça Bana Gülerdi

Bunda Yalan Yoktur Herkesler Gördü

Bir Çekirdek Verdim Dört Bostan Verdi

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Havaya Bakarsam Hava Alırım

Toprağa Bakarsam Dua Alırım

Topraktan Ayrılsam Nerde Kalırım

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Dileğin Varsa İste Allah'tan

Almak İçin Uzak Gitme Topraktan

Cömertlik Toprağa Verilmiş Haktan

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Hakikat Ararsan Açık Bir Nokta

Allah Kula Yakın Kul Da Allah'a

Hakkin Gizli Hazinesi Kara Toprakta

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Bütün Kusurlarımı Toprak Gizliyor

Merhem Calip Yaralarımı Tuzluyor

Kolun Açmış Yollarımı Gözlüyor

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

 

Her Kim Ki Olursa Bu Sırr-ı Mazhar

Dünyaya Bırakır Ölmez Bir Eser

Gün Gelir Veysel'in Bağrına Basar

Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Leylim Ley

Döndüm daldan düşen kuru yaprağa leylim ley

Seher yeli dağıt beni sar beni leylim ley

Götür tozlarımı burdan uzağa leyli ley

Yarin çıplak ayağına sür beni

Leylim ley leylim ley leylim ley

 

Ayin şavkı vurur sazım üstüne leylim ley

Söz söyleyen yoktur sözüm üstüne leylim ley

Gel ey hilal kaşlım dizim üstüne leylim ley

Ay bir yandan sen bir yandan sar beni

Leylim ley leylim ley leylim ley

 

Yedi yıldır uğramadım yurduma leylim ley

Dert ortağı aramadım derdime leylim ley

Geleceksin bir gün düşüp ardıma leylim ley

Kula değil yüreğine sor beni

Leylim ley leylim ley leylim le

Mavi Duvar

Duvarları maviye boyadım

Maviyi çok seversin

Penceremde menekşeler dizili

Sularken şarkı söylersin

Gramafon da eski alaturka

Hoşuna gider bilirim

 

O yaz evinin içinde

Denize nazır

Sabaha kadar bekledim seni

Birden dalgalar dedi ki gelmeyeceksin

 

Birden çıktım viraneden

Koşa koşa indim kumsala

Acı acı sövdüm sonra

Yüzümü kırbaçlayan rüzgara

Mektup

İnan düşündüm hiç olamazdı seninle

Ağırlığın bana çok gelir taşıyamazdı kalbim senide

 

İnan çok düşündüm hiç olamazdı seninle

Ağırlığın bana çok gelir taşıyamazdı kalbim senide

 

Bitti tüm kavgalarım nerdesin diye sormalarım

Bak sensiz de yaşıyorum hayatı böyle (Ayyy)

 

Bitti tüm kavgalarım nerdesin diye sormalarım ama

Bugünlerde çok yalnızım

 

Ağzımda bir sonbahar şarkısı birde sensizliğin kalp ağrısı

Pişman mıyım bende bilmiyorum dedim ya çok yalnızım

 

Aklımdan hiç çıkmıyor peki hoşçakal deyişin

Gözünde bir damla yaş ile arkana bile bakmadan gidişin

 

Aklımdan hiç çıkmıyor peki hoşçakal deyişin

Gözünde bir damla yaş ile arkana bile bakmadan gidişin

 

Bitti tüm kavgalarım nerdesin diye sormalarım

Bak sensiz de yaşıyorum hayatı böyle (Ayyy)

 

Bitti tüm kavgalarım nerdesin diye sormalarım ama

Bugünlerde çok yalnızım

 

Bilirim sende çok yalnızsın hasret yaş olur gözlerinde

Ağlarsın bir köşede sessizce başını omuzuma koymadan ilk defa

 

Tut ellerimi sensizlikten çek al beni

Tut tut ellerimi sensizlikten kurtar beni

Nazlı Yarim

Nazlı yarim gel yanıma

Saçların dola boynuma

Vermezlerse seni bana

Kaçalım dağlar ardına

 

Sen edalı ceylan

Ben yaralı şahan hey, hey..

 

Kıraç toprakta bir çiçektim

Güz bekler rahmet dilerdim

Su başına geldiğinde

Gölgen ile yeşillendim

 

Sen edalı ceylan

Ben yaralı şahan hey, hey..

 

Meskenin dağlardır benim

Hüküm ferman dinlemedim

Borcum olan bir canı da

Senin yoluna eyledim

Nem Kaldı

Nakış nakış işledim,gönlüme yar

Sevda desem aşk desem az gelir yar

 

Al yazmandan,gül teninden,ela gözünden

İlmek ilmek sokmuşsun oy

Daha nem kaldı

 

Gözüm yaşı doldu taşar

Bir onulmaz derde akar

Bu hasretle gayri gönül

Karalar bağlar

Giden yarim sende oy

Daha nem kaldı

 

Gonca güldüm elinde sarardım soldum

Kül oldum, savruldum ateşe doydum

 

Bin kahırla çektin gittin virane oldum

Figanım artıran yarda

Daha nem kaldı

Suna Gelin

Suna gelindir kızın adı, cemali de yavuklusu

Bir akşam tütün zamanı kıymışlar kuytuda sözü

Cemali durmaz ah çeker, sevda çeker, umut çeker

Kaçmak için ıstanbul’a yürek değil, para ister

 

Gelir gelir çaydan gelir, suna gelin çaydan gelir

Beyazları giymiş üstüne, suna gelin çaydan gelir

Deli poyraz eser durur, dalgalar koynunda vurur

Gün akşama yıkılırken suna gelin zor avunur

 

Takalar döner birer birer, suna gelin ufuk gözler

Ördüğü al atkısından cemalini hemen seçer

Karadeniz karadeniz dalgan engin, dibinde pis

Bir yazgı ki yazıldı oy, adın gibi kara, sessiz

 

Kasımdı ay, günlerden salı, deniz fırtına borandı

Suna gelinin içini bir garip sıkıntı sardı

Takalar döndü cekeğe, suna koştu yarim nerde

Ördüğü o al atkısını oy kefen olmuş cemaline

--------------------

Sürgün

Kim bilir kaç hain gece şu gönlüme vurgun oldu

Bozgun oldu talan oldu

Ayrılıktır geçer dedim ser sözün içime aktı aktı kan doldu

Sarı saçaların savruldu ateş bakışların soldu bu tenin

Tenime yalan oldu

Gittiğin gün renkler sustu zaman doldu aldığım her nefes

Haram oldu

 

Göz yaşlarımın aktığı yerde

Hasretin ektim yalnız gönlümde

Simsiyah simsiyah simsiyah

Güller açıyor

 

Sür beni sürgün eyle

Bin derdime bin dert ekle

Yoruldum duruldum artık

Aşkta gurur olmaz dinle

Tut beni tutsak eyle

Sevdan ile ferhat eyle

Aşkımdan hüküm giydim

İsyanım sensizliğe

Yastayım

Neredesin şimdi nerde sesin duyulmuyor niye

Neredesin şimdi nerde bir veda etmeden niye

Gölgen düşer üzerime sana hasret her nefeste

Son öpüşün saklı bende doyamadım dur gitme

Yastayım yar yastayım yokluğundan yastayım

Saramadan son defa gidişinde yastayım

Kederle her günümde umut idin can idin

Şu kısacık ömürde bir buğulu düş idin

Kendini bulduğun yerdesin

Gülen güldün şirin sözdün mehtabımdın can özümdün

Feda olsa idi ömrüm neredesin şiir gözlüm

Bir yağmura değdin göçtün damla damla akar hüznün

Bu son sefer değil gülüm buluşuruz elbet bir gün

Yaşamak

Bir nehir gibi yorgun

Umarsız yol almaktır yaşamak dedikleri

Hırçın rüzgarlar beni sürüklerken meçhule

Yalanlarla hüzünlerle savrulmak bu nehirde

Bil ki acılar örseler yüreği

Karanlık gece değil yaşamın ta kendi

Korkar ellerim tutmaz ellerini

Sanma umutsuzdur kaçar bu deli

Rüzgara inat ve yaşamak

Umutla bir başına

Yeşil Gözlerinden

Bir yağmur sonrası

Açmıştın ellerimde

Dokunmaya kıyamazdım

Büyülü masum tenine

 

Hatırla daha dün gibi

Uyanırken mavi sabahlara

Derdin ki

Onurlu aşklar yaşanır gider sonsuza

 

Oysa sen şimdi

Diyorsun affet

Güzelliğin örtmez ki günahlarını

 

Yeşil gözlerinden sevda süzsem ne çare

Yağmur olup yüreğine düşsem ne çare

İhaneti gözlerinden silseydim keşke

 

Dokunduğum mavileri çaldın ne çare

Yeşil gözlerinden sevda süzsem ne çare

Yağmur olup yüreğine düşsem ne çare

257.jpg

258.jpg

--------------------

 

Klip buldukça eklerim tabi sizde eklerseniz, varsa elinizde sewinirim şimdiden saolun:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

saol white...bu arada mavi duvar parçasının hikayesi kıbrısta geçiyormuş...bu benden bir eklenti işte...iki sevgili sahile gidiyorlar akşam...kız denize giralim diyor erkek kabul etmiyor...sonra kız yüzerken erkek de yanına gitmek için üstünü çıkarıyor..işte o yüzünün kapalı olduğu sırada kızı gözden kaçırıyor...ve günlerce orada bekliyor...orda eski bir kale duvarı var...onu maviye bayayıp bu parçayı yazıyor...:(

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...