theangelofdeath Oluşturma zamanı: Ocak 12, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 12, 2009 KASİDE-İ HAMRİYYE Sevgiliyi anarak şarab içtik Onunla sarhoş olduk daha şarab yaratılmadan Ayın ondördü onunkasesiydi, kendi güneş,çevresinde bir hilal Nice yıldızlar parıldardı bir damla su karışsa Rayihası olmasa ben meyhaneye nasıl yol bulurdum Parlaklığı ise, zihnin onu temsiline imkan mı var? Zaman ondan hiçbirşey bırakmadı, son bir damladan başka Sanki onun kayboluşu insan aklının göğsüne gizlenmek gibi Kabilenin içinde onun adını ansan halk sarhoş olur Ama ne bir suç işlemiş, ne bir edebsizlik etmişlerdir Testilerin ta dibinden süzülüp gelmiştir o Ama ondan geriye kalan sadece bir ad Birinin bir an için bile zihnine uğramış olsa Sevinçle dolar baştanbaşa, hüznü kaybolur Eğer dostlar onun testisi üstündeki mührü görseler Daha içindekini tanımadan sarhoş olurlardı Bir ölünün kabir toprağına serpilseydi ondan Ruh bedene geri döner, canlanırdı ölü Asmasının bittiği duvar gölgesine yatırsalardı hastayı Ölümcül de olsa hastalık, hemen kurtulurdu Onun içildiği meyhaneye götürseler kötürümü, yürürdü Rayihasından söz edilse dilsiz dile gelirdi Bir nefes kokusu şarka doğru esmiş olsa Ta batıdaki burunsuz yeniden koku almaya başlardı Onun kadehine dokunanın eli kızıla boyanır da Elinde öyle bir yıldızla geceleyin yolunu şaşırmazdı Doğuştan kör olan birine gizlice açılsaydı gözleri görür Sağır onun şırıltısıyla yeniden işitirdi Onun yetiştiği yere doğru bir kervan çıkarılsa Ve aralarından birini yılan soksa zehir boşa giderdi Büyücü onun adının harflerini mecnunun alnına yazsa O harfler yetişirdi iyileştirmeye çılgını O harfler bir ordunun sancağına yazılsa O bayrağın altındaki herkes kendinden geçerdi Safa ehlinin hallerini doğru yola koyar Ve kararını kaybedenler onun sayesinde kendine gelir Eli hiç cebine gitmeyen kimse onunla cömertliği öğrenir Tahammül nedir bilmeyen, öfkelenince kendini tutmaya başlar Kabilenin en aptalı dudaklarını onun süzgecine bir dayasa Şarab ona kendi kalitesinin özünden birşeyler verirdi Bana "bize o şaraptan haber,çünkü sen iyi bilirsin" diyorlar Gerçekten ben onun vasıfları hakkında birşeyler bilirim Saftır ama su değil hafiftir ama hava değil Parlaktır ama ateş değil ruhtur bedene girmiş değil Onun sözü ezelde bütün varlıklardan önce edildi Hiçbir şekil ve hiçbir dış iz bulunmadığı bir zamanda Ve herşey onunla varlığa büründü bir hikmetle ki İdraki kısır olandan gizlenmiştir gerçek Aklım onun aşkıyla öyle karıştı ki ikisi Birbirine karışıp bir oldu,ama bir bedenin öbürüne girmesi değil Üzüm asması yok şarap var Adem bana baba olduğu olduğu zaman Asma var şarap yok asma bana anne olduğu zaman Kabın inceliği gerçekte içindeki hakikatin inceliğidir Ve içerdeki hakikatler kaplarla çoğalır Araya ayrılık girdikten sonra bütün yine birdir ama Ruhlarımız artık şarap bedenlerimiz asma olmuştur Ondan önce bir "önce" yok ne de ondan sonra bir "sonra" Bu şarap öyle ki bütün sonraların öncesi Onun yapıldığı üzüm daha zaman başlamadan sıkıldı Ve babamız ondan sonra dünyaya geldiği halde o bir yetimdi Övgücülerini onu övmeye sevkeden işte bu güzelliktir Ve ne güzeldir onun için yazılan şiir de nesir de Onu bilmeyen ismi anıldığı zaman sevinçten titrer Tıpkı Na'mın sevgilisi onun adı geçince nasıl titrerse "Sen onu içmekle günah işledin" dediler yok, hayır Benim içtiğim şey içilmemesi günah olandı Manastır halkının sıhhatine,Ne kadar sarhoş olmuşlardır Ama onu içmiş değiller ki, sadece heves ederler. Ama ben benim başım onunla daha doğmadan döndü O sarhoşluk hep sürecek, kemiklerim çürüse bile Onu saf tut. Ama karıştırmak istersen En kötüsü sevgilinin ağız suyuna sırt çevirmendir Onu meyhanede ara; orada onun kendini göstermesine bak Güzel ezgiler içinde çünkü onunla müzik ne yüce ödüldür Şarap hiç bir zaman hüzünle bir arada bulunmadı Keder de tadlı müzikle hiç birlikte olmaz Sana verdiği sarhoşluk bir an içindir, ama boş ver Göreceksin zaman senin emrinde bir köledir ancak Ayık yaşayana bu dünyada mesele yok Ayık ölen ise hikmete giden yolu hiç bulmayacak Bırak kendi için ağlasın, hayatı boşuna geçmiş O şarabı az veya çok tadmadan giden Kaside-i Hamriyye İBN-ÜL FARİD *eser için Serena'ya teşekürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.