woodoo Oluşturma zamanı: Ocak 18, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 18, 2009 Hint büyülerinin kendine has kabul edebileceğimiz bir tekniği vardır ve çevre kültlerdeki büyüleri büyük ölçüde etkilemiştir.Tarihsel bir çerçeve geçiremeyiz çünkü hintliler büyü kültüründe oldukça eskidirler ki en eski hint tapınaklarında bile bunlarla ilgili metinler karşımıza çıkar. Büyülerin içeriğinde tanrılara yakarışlar,mitolojik olaylar,ulu ruhlara seslenmeler vardır.Onlara adaklar sunulur ve övgü sözleri söylenir.Sadece iyi ruh ve tanrılara değil negatif enerji taşıyanlara das yakarış ve övgü sözleri vardır çünkü onlar olmadan varlık da olmazdı onlar varlığın diğer yarısıdır.Kötü ruh ve negatif enerjilere(artık adı yıkıcı tanrı,cin,ilah vs her neyse hepsini kast ediyorum) yapılan dua ve adaklarda onların kendilerine dokunmaması konusundadır.Örneğin hastalık yaspan bir ruhu uzaklaştırmak için ona hediyeler ve adaklar verilir övgü sözleri söylenip haneye gelmemesi istenir.Aynı zamanda pozitif enerjilere yapılan dualarda onlar çağrılır,övgü sözleri söylenip haneyi ve kişiyi takdis etmesi istenir.Vedalarda geçen birkaç tanrı ismi: -Güneş tanrısı Surya -Ay tanrısı Soma -Rüzgar tanrısı Vayu -Su tanrısı Varuna -Yağmur tanrısı İndra -Ateş tanrısı Agni -Ölüler aleminin tanrısı Yama -Ana Tanrıça Mintra Büyüler daha çok dualarla yapılır ve muskalar pek yaygın değildir.Büyülerde duanın yaygın olma sebebini dilin ve sözlerin kudretine son derece inanmaları kabul edebiliriz ki bu ortadoğu büyülerini de çok etkilemiştir.Hintlilerin dili olan sankiritçe bir inanışa göre çakra titreşimlerini yansıtır ve enerjiler üstünde direk etkilidir.Bu inanış hintlilerde Ses Majisinin oluşumunu sağlamış ve mantraları son derece önemli hale getirmiştir.Sesin kudreti hakkındaki inanışlarının kanıtı olarak Yaratıcı Tanrı Brahma yaratırken OM sesini kullanmış ve imgesini maddeye dönüştürmüştür. Günümüzdeki hint büyü duaları çoğunlukla Atharva Veda kökenlidir.Atharvaveda,Veda'lar arasında büyüler,efsunlar ve buna benzer reçeteler içeren ilahiler kitabıdır.İçinde bir erkeği aşık etmekten bir kadını kısır bırakmaya,bir evi korumadan düşmanı öldürmeye kadar her çeşit büyü duası içerir.Rahiplerine Atharvan denir yalnız bu kitap halk arasında ruhban sınıfa oranla daha yaygındır.Yalnız Brahmanlar bu kitaptaki duaları(yüksek büyü dualarını) belirli zamanlarda okumak zorundadırlar.Bu yüksek büyü duaları evreni kutsamak,elementleri kutsamak vs gibi öğeler içerir. Hint büyülerinde muhakkak küçük bir şey de olsa madde kullanılır ve bu madde benzeşim ile seçilir.Mesela kısırlaştırmak için yapılan bir büyüde kişi eline bir taş alır ve bunu kadının rahmi olarak düşünür,bir kadın çok çocuk isterse evine istediği çocuk kadar pirinç tanesi veya çiçek serper,iki kişiyi kavga ettirmek için dua okunurken iki taş birbirine çarpılır,aşk ile ilgili bir dua okunurken kişi aşk gibi kaslbe saplanacak küçük bir ok yapar.....ve daha bu konuda bir çok örnek verilebilir.Onun dışında Afrika da olduğu kadar hint büyülerinde de bezden veya balmumundan yapılan bebekler yaygındır.Yapımı hemen hemen aynıdır diyebiliriz daha doğrusu tabiri caizse aynı orijinden geçmişlerdir. Ayrıca halkın arasındaki büyülerden öte yüksek rahip sınıfının yaptığı büyüsel ayinler vardır ki bunlar özel ve oldukça zor bir eğitimden geçerler.Bunlar halk arasında olduğu gibi onu bunu aşık etmek birilerini hasta etmek için değil insanların kutsanması,mutluluk,evrenin kutsanması,tanrıların onurlandırılması(bu insanların üstünde takdislerini çekmemeleri içindir) gibi konularda yapılan ayinlerdir.Bu tip ayinleri Mısır rahiplerinde de görürüz ki en iyi örneği her gün doğumunda yapılan Osiris'in zaferini sağladıklarına inanılan ritüel. Bu rahipler günlerce aylarca hatta belki yıllarca tapınaktaki odalarına kapanıp hiç konuşmadan sürekli meditasyon yaparlar ve kendilerini içlerindeki "atman"ın gücünü keşfederler.Aynı zamanda evrenle bütünleşmektir asıl amaçları.Çünkü ebedi saadet, ATMAN(insan ruhu)- BRAHMAN(evrensel enerji,evrenin ruhu) birleşmesiyle gerçekleşir.Asıl amaçları mutluluğu keşfetmektir aman büyü yapayım rahip olayım değildir!!!Rahip olmak bir kendini arayış ve mutluluğa ermedir.Kendi içlerinde mutluluğu ararlar ve kendi dünyalarında mutlu olurlar.Sonrasında ise insanlara yol gösterip onlara yardım ederler. Neyse bu rahiplerin uyguladıkları ritüeller daha çok dünya ve evrenle ilgilidir.Örneğin her sabah güneşin doğuşu ve bunun insanlara güzel şeyler getirmesi konusunda ritüelleri vardır.Bu rahiplerden çoğunun havalandığı bile görülmüştür ama amaçları asla bu olmamıştır her zaman için asıl amaçları kendi mutluluklarını ve kendi içlerindeki "öz" ü bulmaktır.Zaten "öz"ü keşfetmeyen birisi asla rahip olamaz eğitimi yıllarca sürse de.Rahiplik eğitimine dayanamayıp da vazgeçenler tapınak görevlisi olarak kalırlar. Hint büyülerinde Vudu,paganizm ve şamanizm de olduğu kadar adaklar önemli bir yer tutar.İstediği bir şey için veya kendini takdis etmeleri için ilah ve ilahelere adaklar sunarlar.Bu adakların kesin çizgileri yoktur herkes o an istediği birşeyi adak olarak sunabilir.Bunlar çoğunlukla tarım ürünleri ve diğer bitkilerdir;mısır,pirinç,kına çiçeği gibi. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Şaman Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 bu da benim yazımdı sanırım:D alla alla gene alntı yazmamışsın ne kadar unutkansın 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
woodoo Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 benımde yazdımı şamancım benden almıs olmayasın ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Şaman Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 mesaj tarihlerini bir karşılaştırsak o zaman ne dersin? ******** ben burda 08/06/2008 de yazmıştım hatta yazımı ilk hektorla paylaştım ve yazı üstüne baya konuştuk eleştirilerine önem verdiğim bi insan sen ne zaman yazmışsın 18/01/2009 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
woodoo Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 buraya ozaman yazmıstım. =) uyelıgımı sıldıgım bır kac sıtedede ordan almıstım . sende oralardan aldın zaten Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Şaman Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 woodo ne kadar saçmaladığının farkında mısın? bunu sende çok iyi biliyorsun ve bu yazı bana aitti.çok merak ediyorsan hektora sor. bu arada karşına lama sürüsü çıkarıp işlem gördürsek sağanak yağıyo diyeceksin helal olsun:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Locked Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 arkadaşlar yazı her kime aitse ona teşekkürler. Yalnız, bu paylaşamama durumunu kısa keserseniz iyi olacak. Konuya katkıda bulunacak şeylerden bahsedin lütfen. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Şaman Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 benim tek isteğim emeğime saygı çünkü bu yazıyı hazırlamak 2 saatimi aldı.ha kopyala yapıştır yaptığım cümleler olmadı mı evet oldu ama yüzde yetmişi bana ait.eğer bilginin paylaşılmamasını isteseydim hiçbiryere yazmazdım sadece kendi notlarıma yazardım.benim kızdığım nokta woodonun bunları kendi yazısı gibi kullanması 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
woodoo Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 cunku aynılarını bende yazdım daha once ordan burdan alıp derlemek le olmuyor bu ıs . bızde yaparız aynısı kı yapıyoruzda ordan brudan aldıklarını tasıyorsun heryere sonra ben yazdım dıyorsun ? bu cok mu mantıklı . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Locked Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 elbette birisi başka bir forumda br yazı paylaşmışsa, bir başkasının onu alıp kendim yazdım demesi emek hırsızlığıdır. Fakat forumlar arassında bilgi paylaşımı o kadar yoğundur ki, kimin neyi yazdığı da o kadar önemli değil artık. Kimse kalkıp hmm bunun aslını kim yazmış acaba diye araştırmaz. Eğer ki birisi yazmadığı halde yazdığını iddaa ediyorsa en nihayetinde bir şekilde kanıtlanır. Kanıtlanmasa da farketmez. Yazının gerçek sahibi bilgisi ile her daim başka konularda kendini belli eder. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
woodoo Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 o yuzden şaman sus artık . burda kımın ne oldugu bellı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
purplewind Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 21, 2009 Şaman yazdığın şu güzel yazıyı bugün okudum emeğine yüreğine sağlık bir + var ama tabiki yazının sahibine Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Mart 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 22, 2009 yazının sahibi şamandır arkadaşlar. olayı daha fazla büyütmeyin. bu yazının ilk hali daha önce mail adresime gönderildi ve ben bir kaç tavsiyede bulunduktan sonra şaman o taslağı bu hale getirdi. ve nette de yazıyı ilk okuyan ben oldum. sanırım birileri egolarının tatmini için emeğin önemini hiçe sayıyorlar. sırf bilgi vereceğim diye kopyala-yapıştır yapıyorsunuz ordan burdan, sonra da sahipleniyorsunuz. bu ilgilendiğiniz herşeyle ters... adminler bu yazıyı silerse ya da şamandan alıntı diye altına not düşerlerse sevinirim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Nora Yanıtlama zamanı: Mart 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 22, 2009 Konuları lütfen böyle tartışmalarla boğmayalım.. Emeğinize saygısızlık olduğunu düşündüğünüz noktada bunu özel mesaj yoluyla bize bildirin lütfen.. biz gereken işlemi yapmaya çalışırız elimizden geldiği noktaya kadar..bu şikayet ilk değil... alıntıladığınız mesajlarda bunu belirtin.. tatsızlık yaşamayalım... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.