schizophrana Oluşturma zamanı: Şubat 9, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 9, 2009 Belki her konuda yansız yönsüz olabilirim. Kediler (çoğul doğru mu?) hariç, kedi hariç. Bağışlayın. (1) Taa elli yedime kadar, yaşamım boyunca hep kedilerim, 1993’ten sonraki o unutulmaz on yılımda da bir kedim olduğunu sanmıştım. Sisip. 19 Kasım 2003’te Sisip öldü. O gün, geçmişte kedilerin Hulki’leri, şimdiyse Sisip’in bir Hulki’si olduğunu anladım. Gecikmiş bir bilgiydi bu. Yaşam ile ölüm konularında ne zaman gecikmedim ki? Sisip, saat 17.20’de, yatağımızın sağ alt köşesine uzandı ve öldü. Semra ile sustuk kaldık. Evin bütün pencerelerini kapılarını açtık, kendimizi dışarıya, bahçeye, sokağa attık, 1 saat hiç konuşmadan yürüdük. Sisip çıkmış olabilir artık diyerek eve döndük. Çıkmıştı, bizi sevdiği için çıkıp gitmişti. Sisip’le ilgili eşyayı topladık. Tüyleri? Ya tüyleri? (2) Bizim evin girişinde, bir puf vardır; hani, gelen şöyle soluklansın diye. Dört ayağından biri aksaktır. Sisip, üç kat yukarıdan anlardı geldiğimi. Hop, asansörü duyar ve hazırlanır. Kapıyı açıyorum, “tıkıtık” diye bir ses. Pufun aksak ayağı, Sisip, karşılamada. Sisip, bir hoş geldin öpücüğü verir. Sonra seninle gelir, şöyle bir süzer. Ne oldu, ne bitti bugün? Kimi zaman (özellikle çok merakta kaldıysa) biraz azarlar. Aç olsa bile, mırıl ya da homur, yok. Miyav, belki. Kedilerin, yalnızca insan adlı canlıya miyav dediğini öğrendiğimde pek şaşırmamıştım. (3) Sisip, katmerli bir kedi adı. İki nedenle: İnanılmaz bir yükseklik tutkusu vardı onda, boyunun en az dört misli sıçrardı; Sysiphos söylencesini anımsatırdı… Ayrıca, iyi bir kedi adında mutlaka S olmalıdır, ya da S ile akraba bir harf. Sisip, adı işlevsel biçimde kullanılınca gerekeni yapardı; ama, adı boş yere kullanılınca, sizi boş bir bakışla süzer, “moiv” derdi. Pufun karşısında bir resim var. Berna Türemen’in bir yağlıboyası. “Göğe Ağan Kedi Başı”… Öyküsü pek anlamlıdır… Aramızda eşsiz bir dostluk başlatmıştı bu resim. Düşsel Varlıklar Kitabı’na (J. L. Borges) yazdığım “Zeyl”de, kedim Uşu’nun öyküsü de vardır. Günlüklerimden bir alıntıdır (10.12.1987)… İşte bu Uşu’nun ölümünden sonra, “Kedi Kitabe” başlıklı bir şiir yazmıştım: KEDİ KİTABE Pustu canımın kedisi pençesinde yarım yırtık bir akşamın ölüsüyle sustu canımın kedisi İndi gömü yazısına kapkaranlık bir pencere kanatlandı canımın kedisi bindi mezar yazısına Döndü Vanlı gövdesiyle tüyü toprak gözleri gök söndü canımın kedisi *** Sevgili Berna, bu kitabeden esinlenerek resmi yapmış ve bana armağan etmişti. Bir tanışlığımız da yokken hem de. Şiir, 1980’lerde, bir gazetede yayınlanmış, bana yazarlık yaşamımın en güzel okur mektuplarından birisini de kazandırmıştı. Yaşlı bir karıkoca yazıyordu: “Şiirinizi çerçevelettik, salona astık. Kedimizin adı CANIM idi. Çocuğumuz gibiydi. Ölüp yalnız bıraktı bizi. Şimdi sizin şiir ile avunuyoruz”. (4) Şimdi kedim yok. Bir kedi daha yitirmeye katlanamam gibi geliyor bana. Kendi kedi kitabımı yazmakla avunuyorum galiba. “Kedilerin Sonsuzluğu”… Galiba bitirmeyeceğim, bitiremeyeceğim bu kitabımı. Haydar Ergülen Kitaplık Sayı 96 Temmuz 2006 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
echohermes Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 güzel bir yazı olmuş kedilerle ilgili olması ayrı bir güzellik Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fotonkedi Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 mır mır Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Ben de fotonkedi nasıl oldu da yazıyı kaçırdı diyordum, kaçırmmaışsın mırrr... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
CREMATORY Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 mır mır Hah tam Fotonluk bu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fotonkedi Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 hehe kaçırmadım serenad:) xxxxxxxxx eğleniyor musun krema Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
CREMATORY Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 hehe kaçırmadım serenad:) xxxxxxxxx eğleniyor musun krema eğlenmek mi dalgamı geçiyosun Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fotonkedi Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2009 dalga mı geçiyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.