Pasak her zaman kir midir?

pasak her zaman kir midir hayır değildir. genel anlamda dağınıklık, düzensizlik ve zaman kullanımının optimizasyonu ile heyecanlı ve hiperaktif bünyelerde gerçekleşir.

şöyle ki;

düzenli, bir başka tabirle temiz insan meraksız, iki kitabı yan yana koymak için gereksiz vakit kaybeden, çıkardığı giysileri özenle katlayıp bundan büyük mutluluk duyan dünya kelebeği bir insandır. oysa pasakli insan meraklıdır het yeri kurcalar, merak eder kullanır, daha sonra da kullanmaya devam edeceği eşyayı ortalık yere bırakır, çıkardığı giysiler zaten giymeyi sevdiği giysiler olduğundan, tekrar giyilme zamanı geldiğinde gardropta t-shirtlerin arasından mavi olanların içinden tek tek aramaya vakit ayırmaz.

düzenli insan, ismi gibi tek düzedir, hep aynı şeyler döner durur yaşamında çünkü herşey bilindik ve alışılageldik olmak zorundadır. ama pasaklı insanın karşısına çıkan her durum, insan veya nesne merak uyandırıcıdır. her yeni durumda yeni çözümler getirmek zorundadır.

başka bir noktadan bakıldığında pasaklı insan, düzenli insana göre daha yaratıcı ve algısı açıktır. düzenli insan, masada kurşun kalemin solda, tükenmez kalemin sağda olması gerektiğine inanır. masa değiştiğinde, ya da kalemlerden biri olmadığında tükenir. pasaklı insan için ise kalemlerin paralel, kesişik, sakalında, kulak arkasında, biri bir uçta ya da öbür uçta olması hiç birşeyi değiştirmez, kalem kalemdir.

bu da pasaklı insanı keşifci yapar, masanın en ucunda bulunan kalemi almak için elini uzakttığında silgiyi görür, silgiyi kullanır, kalemi başka bir noktaya bırakmak için uzattığında masasına bırakılmış notu farkeder. düzenli insan ise sağ elimde beş parmak, sol elimde beş parmak kıvamındadır.

pasaklılığın en büyük götürüsü olarak kabullenilmiş olan aradığını bulamamak kavramı ise külliyen yalandır. zira düzenli bir insan için çorap skalası önce kirli ve temizler, sonra uzun ve kısalar ve daha da sonra açıktan koyuya renkler olarak düzenlenebilir. açık mavi, kısa, kirli çorabı bulmak için katetmesi gereken yol kısa iken ayı desenli ve arzu nun hediye ettiği çorabı bulmak güçleşir. ama pasaklı bir insan arzu yu ve hediyesini hatırlıyorsa çorabın yatağın altında olduğunu her daim bilir. çorabın uzun olması ya da rengi pasaklı için çok ufak bir detaydır. *

pasaklı insanın aynı zamanda görsel hafızası son derece gelişmiştir, bu da nesnelerin yerlerini anımsarken zihinsel fotoğraflara başvurma methodundan kaynaklanmaktadır. bu çözüm metodu da eşyalara maneviyat ve hatıra yükleme olgusunu pekiştirir. düzenli insan ise karmakarışık bir tabloya baktığında kusabilir.

renklerin kombinasyonunda da pasaklı insan daha başarılıdır, zira her renk mutlaka farklı bir renkle hayatında daha önce yanyana durmuştur ki beğeniyi oluşturmuştur. yani oluşabilecek tüm kombinler daha önceden denemiştir. düzenli insan için ise renklilikten bahsedilemez, açık tonlardan koyu tonlara geçişten bahsedilebilir.

tüm bu olumlu yanlara rağmen pasaklı insanın dünyasına en büyük zarar verebilecek faktör, kendi istemi dışında eşyaların yerlerinin değiştirilmesidir ki bu da pasaklı insanı salağa dönüştürebilir. tüm nesnelerin fotograflarına reset atmak gerekir.