Troller'in Hikayesi

Norvec Mitolojosindeki Troller

Kuzey yarımkürenin uzaklarında, kış fırtınalarının kıyıları kamçıladığı yerde, uzun ve dar bir ülke vardır. Burada zirveleri dantel gibi süslü karlarla kaplı dağlar, derin uçurumlarla çevrili, ayışığında parlayan gölleri ile karanlık ormanlar görürsünüz.

Bugünlerde bu ülke sadece yılın altı ayı kar ve buzla kaplıdır. Çok, çok zaman öncesi, binlerce yıldır tüm ülkenin oluşumunu gerçekleştiren kocaman bir buzul vardı.İklim ılımaya başlayıp, buzul yavaşça kuzeye doğru geriye çekilince, buzulun güneyindeki adamlarda onun izini takip ettiler. Bu ülkeye bakarak ve onu muhteşem bularak, kendilerini oranın ilk oturan ve yerleşen canlıları olarak saydılar. İnsanlar oraya yerleştiler ve Norveç adını verdiler. Kendilerini de ''nordmen'' kuzeyin adamları olarak adlandırdılar.

Uzun bir süre geçmeden, bu ülkede yalnız olmadıklarını, diğer çeşitli yaratıkların ormanlarda ve dağ kenarlarında saklandıklarını farkettiler. İnsanlar bu yaratıkların ne olduğunu bilmiyorlardı ama doğaüstü güçleri olduklarına inanıyorlardı ve o zamandan bugüne troll olarak biliniyorlar.

Troller ancak günbatımından sonra, saklandıkları yerlerden çıkar ve gün doğumunda ortalıktan kaybolurlardı. Direkt güneşte kalırlarsa bu onların çatlayıp taşa dönüşmelerine neden olur ve olasılıkla yanarlardı. Bazen troller güneşten saklanmayı unuttuklarında taş şeklinde, troll benzeri yüz hatları ile bugün çeşitli yerlerde bulunabiliyor.

Eski Norveç Hikayelerine göre; bazı Troller devasa idi, bazıları ise küçüktüler. Hepsinin uzun eğri burunları, dağınık saçları ve sadece dört parmakları vardı. Çoğunun uzun ve tüylü kuyrukları da vardır, çok nadiren , diğerleri iki hatta üç gözlü iken bazılarının alınlarında sadece bir gözü vardır. Troller yüzyıllarca yaşadılar, çoğu biraz ürkütücü görünsede genellikle iyi huylu ve küçük bir çocuğun kandırabileceği derecede saftılar.Gene de Trollerin öfkesi sonuzdu. Bunun içindir ki, onlarla iyi geçinmek, Iyi ilişkiler içerisinde olmak, daha sonra mükafatlandırılmanız açısından önemlidir.

Troller şekillerini değiştirebildikleri için, doğa üstü yeteneklere sahip oldukları da düşünülürdü. “ Hulder “ isimli bakire peri kızları, inanılmaz çekici birer genç bayanlara dönüşebiliyordu, fakat her nasılsa kuyruklarından kurtulamıyorlardı. Bu periler tarafından dağlarda cezbedilen avcı ve çiftçilerin oğulları, onları yeni görünüşlerindeki güzellikleri içerisinde genellikle kuyruklarından kontrol ederlerdi. Hatta bugün bile trollerle iyi ilişkiler kurulması tavsiye edilir. Onları düşmanınız yapmayın. Gelecek sefere dağlara ve ormanlara gittiğinizde, sadece zararlı olmadıklarını ve size kötülük yapmayacaklarını hatırlayın. Fakat unutmayın. Alaca karanlık saatlerinde hiçte yalnız değilsiniz….siz ve Troller

Yanlış hatırlamıyorsam k.avrupa mitolojisinde yaradılış hikayesi de bir devden başlar....

http://gnomonology.com/blog/wp-content/gallery/blog-images/jonas_troll.jpg

http://www.trollshop.net/trolls/gallery/Cheryls-Troll-WF.JPG

http://th01.deviantart.com/fs9/300W/i/2006/064/9/0/Troll_by_MoeGoofie.jpg

http://www.cartooncritters.com/dressupimages/troll.gif

resimsiz olmaz

Bence mitolojiyle dinler arasında bir bağ var ki bence troller cinler olabilir.Şekil değiştirebilmeleri.Gün batımında ortaya çıkıp güneş doğunca kaybolmaları.Çok ortak nokta var.

bende bunlar nereden çıktı deyip duruyordum

Hayatım boyunca mitolojik hikayeleri dinlemeyi çok sevdim.. Okuması da ayrı zevkli gelir.. Keşke diyorum etrafımda bu tip hikayeler anlatabilecek büyücüler olsaydı.. Gezmiş görmüş bilgelerden öğrenmeyi istediğim çok fazla şey var.. Hepsini bi yana.. konuyu dağıtmadan Teşekkür etmeyi de unutmayayım.. Paylaşım için teşekkürler..

Trollerin halen varlığına inanan birçok insan var İskandinavya'da. Hatta Norveç Başbakanının bile bir açıklaması vardı bu konuyla ilgili. Onlar hala dağlarda gibi bir cümlesi var.