nevermore Oluşturma zamanı: Haziran 8, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Haziran 8, 2009 Herşeyden önce bilinmesi gereken "Zihni susturmak" kavramıdır. Durup dikkatle kendinizi dinlerseniz farkedersiniz ki, zihninizden devamlı olark bir takım kelimeler, zihinsel sesler geçmektedir. Bu düşünürken, farkında olmadan yaptığımız birşeydir. Birisini dinlerken bile zihin kendisi kelimeler ve cümleler üretmese bile dinlediğimiz konuşmanın bazı sözlerini tekrarlar. Hiç bir söz tekrarlamadığı zamanlarda bile zihnimizden yerli veya yabancı saçma sapan şarkı sözleri veya müzikler geçer. Bazı zamanlarda da birsi ile yapacağımız ya da yaptığımız bir konuşmayı bilerek veya bilmeyerek zihinsel olarak tekrarlarız. Bu durum zihnin kendi kendisi ile konuşmasıdır. Öyle bir haldir ki, bunu sesli olarak yapsak, yolda, işte, evde böyle ilgisiz şeyler söylesek herkes psikiyatrik tedaviye ihtiyacımız olduğunu düşünür. İşte "Zİhni susturmak" zihnin bu konuşmasını durdurmaktır. Bunu yapmak çok kolaydır fakat ilk başlarda sadece birveya iki saniye sürer ve ne kadar zorlarsanız zorlayın, kontrolünüz nederece güçlü olursa olsun bir an gelir ki, zihinsel sesiniz hiç aklınızda olmayan bazı kelimelersöylemeye, cümleler tekrarlamaya ve hatta küfürler sıralamaya başlamıştır. Zihninizi susturmayı başardıktan sonra yapılan çalışmalarla bunu bir, iki dakikaya kadar uzatmanız çok kolaylaşır. İşte zihni boşaltmak veya hiç birşey düşünmemekten kastedilen budur. Zihin susturulurfakat durdurulmaz. Zihninizin konuşmasını durdurduğunuz zaman da zihin durmuş olmaz. Gözünüzün önünden bir sürü görüntü geçebilir. Çevrede olan biteni farkedebilir, sesleri duyabilirsiniz. Tabii bu meditasyon amacı ile sessiz bir yerde oturmayıp, yolda yürürken zihninizi susturma denemesi yaptığınız takdirdegeçerlidir. Şayet oturduğunuz, rahat bir ortamda zihnizi susturmaya çalışıyorsanız ve gözünüzün önüne olmadık görüntüler geliyorsa, doğru yoldasınız demektir. Bu görüntüler ister resim şeklinde gözünüzün önüne gelen şeyler olsun, ister zihinsel düşünceler olsun hiç farketmeksizin, durdurulamazlar! Zaten amacımız bunları durdurmak da değildir. Bu görüntü fışkırmaları bilinçaltımızın temizlenmesidir. Hatta zaman zaman konsantremizi bozacak kadar ani veçarpıcı görünümler de olabilir. merak etmeyin çıldırmıyorsunuz ve hayal de görmüyorsunuz. Sadece bilinçaltınızda düğümlenmiş kirliliklerden arınıyorsunuz. Amaçlı bir büyü çalışması yapmak istersek de gireceğimiz zihinsel durum buna yakındır. Zihin olabildiğince susturulur. Gerekli mantra veyazikir söylenir. Enerji deşarj olur ve imajine ettiğimiz hedefe yönelir. Tabii burada çok kısa, kaba ve kestirme bir tarif yaptık. Bunun mekanizması daha karışıktır fakat ana uygulama da budur. Ya da kendi enerjimizi arttırmak, Astral alemden kendimize enerji çekmek istiyorsak durum gene aynıdır. ZİHİN NASIL SUSTURULUR? Bunu yapabilemk her durumda mümkündür ve özel bir hazırlığa gerek yokturfakat ilk başlamada durumu tam olarak yaşayabilmek ve anlayabilmek için "Nefes teknikleri" yazısında anlatılan birinci nefes tekniğini kullanmak gerekir. Rahat bir yerde oturun. Tercihen odanın ortasında ve bağdaş kurmuş olarak oturmanız iyi olabilir. Bel kemiği zemine 90 derecedik durumda olmalıdır (Çalışma içinde yorulmak ve bu dikliğin bozulması mümkündür. Bu olursa zarar yoktur). İki eliliniz, iki dizin üzerinde rahat bir konumdadır. Kafa geriye kalkık veya öne eğilmiş değildir. Kafanın dikliği, başın arkasının, bel kemiği ile aynı doğrultuda olmasına yetecek kadardır. Yani sırtınızı ve başınızı, ensenizi bir duvara dayamış gibi bir dikliktesiniz. Önce on veya yirmi defa birinci nefes tekniğini tekrarlayacaksınız. Nefes tekniği yapılırken düşüncelerin daldan dala atlaması, ilgisiz konularra odaklanmaları gerekmez fakat zihinsel bir zorlamaya da gerek yoktur. Burada sadece ciğerler genişletilmekte, hazırlanmakdır. Fiziksel bir aktivite içindeyiz. Burundan kısa sürede ve hızla alınan nefes, nefes tekniklernide tarif edildiği gibi alınır. Bundan sonra ağızdan ağır ağır verilir. Nefesin verilişi mümkün olduğu kadar uzamalıdır. hava boşalınca karın adaleleri kasılıp, içeriye çekilerek ciğerlerdeki son hava kırıntıları da dışarıya atılır ve yeniden nefes alınır. Nefes çalışmasını yaparken yorulduğunuz takdirde duraklayıp, bir, iki normal nefes alıp vermeniz mümkün ve gereklidir. Bu nefes tekniği ve zorlamalar ayrıca fazla sigara içenlere de faydalıdır. Birinci nefes tekniğini kararlaştırdığınız sayıda yaptıktan sonra zihin susturma çalışmalarına başlayabilirsiniz. Burada unutmamanız gereken şey şu anda meditasyon yapmayıp, zihni susturmayı öğrendiğimizdir. Önce gene aynı şekilde nefes alacaksınız be aynı şekilde nefesi boşaltacaksınız. herşey birinci nefes tekniğindeki gibidir. Nefesi boşaltıktan sonra karın adalelerinizi kasarken normal nefes çalışmasından daha gevşek davranacaksınız ve içerde çok az miktarda hava kalacak. Boşalmanın sonunda nefesinizi tutacaksınız. Gözler kapalıdır. Bu durumda yani ciğerlerde hava yokken nefes tutmak, nefes aldıktan sonra nefes tutmaktan çok daha zor ve kısa sürelidir. Nefesinizi tutuğunuz anda da zihninizin konuşmasını susturacaksınız. Bu durumun, bu şekilde çalışılmasının nedeni, ciğerler boşken nefes tutulunca zihnin susturulmasının çok kolay olmaıdır. Deneyin. Bu durumda iken zihinsel sesinizin durmasının, normal bir zamanda veya ciğerlerde hava varken durmasından çok daha kolay olduğunu göreceksiniz. İçinde olduğunuz durum en fazla iki veya beş saniye sürebilir. Bundan sonra ya nefesiniz tüknir ve nefes alma ihtiyacı duyarsınız veya zihinsel konuşmanız tekrar başlar. Her iki durumda da nefes alıp, baştan başlayacaksınız. Zihinsel sesinizi uzun süre sustursanız da nefesinizi tutmak için zorlamayın. Ciğerlerdeki en ufak zorlanmada nefes alarak baştan başlayın. İşte nefesinizi tutuğunuz o kısacık anda zihinsel sesinizi durdurunca, zihni susturmanın ne demek olduğunu anlaycaksınız. Bu çalışmayı günde beş dakika ya da iki dakika yapmanız yeterlidir. Zihninizi susturma ve nefes tutma süreniz giderek artacaktır. Bu şekilde onbeşgün, bir ay çalıştıktan sonra normal meditasyon çalışmalarına başlayabilirsiniz. *Alıntıdır.. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
abaddon Yanıtlama zamanı: Haziran 8, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 8, 2009 güzel bir paylaşım olmuş.. teşekkürler. işime yarıyacak bilgiler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chadra Yanıtlama zamanı: Ekim 29, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 29, 2009 TEşekkür ederim (: gerçekten güzel bi paylaşım olmuş.çok yararlı (: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
purplewind Yanıtlama zamanı: Ekim 29, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 29, 2009 Harika gerçekten Basit anlaşılır uygulanır süper bir teknik hemen yapmak istiyorum:) Teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2009 Harika gerçekten Basit anlaşılır uygulanır süper bir teknik hemen yapmak istiyorum:) Teşekkürler çok çabuk sonuç veren bir teknik kolay gelsin ben teşekkür ederim . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Arthas557 Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 1. nefes teknigi derken hangi teknikten bahsetmiş?? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 1. nefes teknigi derken hangi teknikten bahsetmiş?? Rahat bir yerde oturun. Tercihen odanın ortasında ve bağdaş kurmuş olarak oturmanız iyi olabilir. Bel kemiği zemine 90 derecedik durumda olmalıdır (Çalışma içinde yorulmak ve bu dikliğin bozulması mümkündür. Bu olursa zarar yoktur). İki eliliniz, iki dizin üzerinde rahat bir konumdadır. Kafa geriye kalkık veya öne eğilmiş değildir. Kafanın dikliği, başın arkasının, bel kemiği ile aynı doğrultuda olmasına yetecek kadardır. Yani sırtınızı ve başınızı, ensenizi bir duvara dayamış gibi bir dikliktesiniz. Önce on veya yirmi defa birinci nefes tekniğini tekrarlayacaksınız. Nefes tekniği yapılırken düşüncelerin daldan dala atlaması, ilgisiz konularra odaklanmaları gerekmez fakat zihinsel bir zorlamaya da gerek yoktur. Burada sadece ciğerler genişletilmekte, hazırlanmakdır. Fiziksel bir aktivite içindeyiz. Burundan kısa sürede ve hızla alınan nefes, nefes tekniklernide tarif edildiği gibi alınır. Bundan sonra ağızdan ağır ağır verilir. Nefesin verilişi mümkün olduğu kadar uzamalıdır. hava boşalınca karın adaleleri kasılıp, içeriye çekilerek ciğerlerdeki son hava kırıntıları da dışarıya atılır ve yeniden nefes alınır. Nefes çalışmasını yaparken yorulduğunuz takdirde duraklayıp, bir, iki normal nefes alıp vermeniz mümkün ve gereklidir. Bu nefes tekniği ve zorlamalar ayrıca fazla sigara içenlere de faydalıdır. bu teknik arkadaşım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 1. nefes teknigi derken hangi teknikten bahsetmiş?? Rahat bir yerde oturun. Tercihen odanın ortasında ve bağdaş kurmuş olarak oturmanız iyi olabilir. Bel kemiği zemine 90 derecedik durumda olmalıdır (Çalışma içinde yorulmak ve bu dikliğin bozulması mümkündür. Bu olursa zarar yoktur). İki eliliniz, iki dizin üzerinde rahat bir konumdadır. Kafa geriye kalkık veya öne eğilmiş değildir. Kafanın dikliği, başın arkasının, bel kemiği ile aynı doğrultuda olmasına yetecek kadardır. Yani sırtınızı ve başınızı, ensenizi bir duvara dayamış gibi bir dikliktesiniz. Önce on veya yirmi defa birinci nefes tekniğini tekrarlayacaksınız. Nefes tekniği yapılırken düşüncelerin daldan dala atlaması, ilgisiz konularra odaklanmaları gerekmez fakat zihinsel bir zorlamaya da gerek yoktur. Burada sadece ciğerler genişletilmekte, hazırlanmakdır. Fiziksel bir aktivite içindeyiz. Burundan kısa sürede ve hızla alınan nefes, nefes tekniklernide tarif edildiği gibi alınır. Bundan sonra ağızdan ağır ağır verilir. Nefesin verilişi mümkün olduğu kadar uzamalıdır. hava boşalınca karın adaleleri kasılıp, içeriye çekilerek ciğerlerdeki son hava kırıntıları da dışarıya atılır ve yeniden nefes alınır. Nefes çalışmasını yaparken yorulduğunuz takdirde duraklayıp, bir, iki normal nefes alıp vermeniz mümkün ve gereklidir. Bu nefes tekniği ve zorlamalar ayrıca fazla sigara içenlere de faydalıdır. bu teknik arkadaşım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hevvez Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Zihni susturmak ne akdar pozitif birşey olarak göüksede akli bilimlerde faydalı değil zararlı olacağı kanısındayım.Çünkü çoğu icatlar zihnin susmasından değil devamlı düşünmesinden merak etmesinden kaynaklanıyor.Hele hele felsefenin en büyük sebebi zihnin bu susmamazlığı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bohemystic Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 ben şahsen istediğim her an uzun süreler bunu yapabiliyorum ama neye faydası var onu çözmüş değilim.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 (düzenlendi) bildiğim kadarı ile zihnin düşünce kontrolü aklın özgürleştirilebilmesine bağlıdır. bilinçli yada bilinçsiz tüm yaşamımız boyunca koşullu bir zihnin bağlılıklarını deneyimleyebilmemizden sorgulamamızdan başka bir şey değildir düşünce trafiği! hepimiz ikinci el insanlarız başkalarının hayatını yaşıyoruz, başkalarını izliyoruz, bunu bildiğimiz andaki bu boşluk hissinin düşünsel tepkimesidir birden zihnimizde belirdiğini düşündüğümüz anlamlandıramadığımız sözcükler. aynı raylar üzerinde pilleri tükenene kadar sürdürülen trencikleriz bu kısır döngüde bu içi boşaltılmış anlamlandıramadığımız bir süreci gözlemlerken bunun dışında monoton bir işleyişin dışında doğal olarak sıradan deneyimler dışında başka deneyimler istiyoruz ya meditasyon yoluyla yada uyuşturucu LSD25 gibi haplarla bir "anlık gizem" deneyimlemek istiyoruz. bu yüksek duyarlılık hali bizim özel olduğunuzu hissetmenizi sağlamak amacıyla değil SEN olduğun varlığının yaşadığına dair kendine bir kanıt sunabilme çabasıdır çaresizce.. bu tür suni deneyimler başkalarının olan hayatı yaşamaktan daha beter bir bağlılıkla sizi bağımlı yapar. zihnin kendi yansıması olan mekanik bedenin ihtiyaçlarını sistematik olarak denetler bunu tartışamayız acıkmışsak acıkmışızdır fakat ne yiyeceğimizi tartışabiliriz! buna daha pek çok örnek ekleyebiliriz. zihninin doğal varlığının işleyişi içinde kendi kendine yarattığı toplumun bir sürümü olan insan vasıflı bu kendisini anlamak durumundadır. zihnimizde bizi tanımladığımızı düşündüğümüz BEN kavramının yerini saptamak zorundayız! zihnin ben kavramının hakim olduğu bir zihnin işleyen sürecine YAŞAM adını verilmiş ise bu sürecte zihnin o en saf en masum en güzel kavramının sürdürülebilirliğinde yaşayabilmek için miras aldığımız zihnin ben kavramından tüm bağlardan gerisin geriye kurtularak gerçeği anlamak zorunluluğuyla hürrüyete açılan o kapının anahtarı erdemli olabilmekten geçer. BENliğin tüm dayatmalarına inat gönlünde sevgininin izlerini takip etmelisin sadece onun rehberliğinde özgür olabilir insan.. Temmuz 5, 2010 xteksus tarafından düzenlendi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 ben şahsen istediğim her an uzun süreler bunu yapabiliyorum ama neye faydası var onu çözmüş değilim.. Hadi ya büyük yetenek ... merak edip araştırmadınızmı bu ne işe yarar diye ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
undomiel Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 paylaşım için çok teşekürler .) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fibula077 Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2010 Paylaşım için teşekkürler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bohemystic Yanıtlama zamanı: Temmuz 5, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 5, 2010 Hadi ya büyük yetenek ... merak edip araştırmadınızmı bu ne işe yarar diye ? hayır ama şimdi düşününce şunu farkettim belli bir şeyi düşünmek için çok işe yarıyor yani diğer alakasız düşüncelere parazitlere engel olabiliyorsunuz bu açıdan kullandığımı farkettim dingin ve berrak bir düşünce oluşturmaya yardımı büyük. birde uzun süre zihni bomboş tutmak sıkıcı oluyor bir süreden sonra bilginize parapsikolojik kullanım alanını araştırayım hemen.teşekkürler bilgilendirme için Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
optimist Yanıtlama zamanı: Temmuz 5, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 5, 2010 ahh ahh hep ihtiyacım olan şey hemen denemek istiyorum .=) güzel paylaşım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
melenie Yanıtlama zamanı: Temmuz 6, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 6, 2010 çoğu kez isteyipte yapamadığım şey.. özellikle şu aralar çook ihtiyacım var . . . teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
parla Yanıtlama zamanı: Temmuz 6, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 6, 2010 Selam, bende bu siteye yeni üye oldum, zihin susturma konusunda verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.. benim zihnimle ilgili olarak sıkıntılarım var ve susturamıyorum.. devamlı uzaktan veya yakından gelen konuşmalar, direk bana yönelen fısıltılar konuşmalar, bir anda beliren olmadık düşünceler ve yine bir anlık görüntüler resimler , bunlar bende çok sık olmaya başladı ve bana sıkıntı da veriyor.. zihnimin içinden gelen bu görüntüler olsun konuşmalar olsun bütün bunlara bir anlam veremiyordum ama kendiliğinden oluyor..örneğin bana yakın olan bir arkadaşımı bir anlık görüntüyle onu va yanındakini neler yaptığını sanki tv. izliyormuşum gibi görüntüler geliyor ve beni hem üzüyor hem sinirlendiriyor.. benim yaşadığım bu durumlar nedir, gerçekmi değilmi sorularına takılır oldum.. bu konu hakkında bilgi vermenize çok sevindim, yardımcı olduğunuz için çok teşekkürler, benim için çok faydalı olacağına inanıyorum..... saygılar.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Temmuz 7, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 7, 2010 Uzun zamandır dinlenmek ve arınmak için kendi kendime keşfettiğim bir yöntemim var zihni susturmak için... Ben genelde uzanarak, uykuya geçişi rahatlatmak amacıyla yapıyorum. Zihnimdeki bütün düşünceler gürültüyle akıp giderken bulutları düşünmeye başlıyorum. Derin sessizliği... Sonrasında yükselme duygusuyla beraber bulutların aşağı akışını hissediyorum... Sonrasında kapalı gözlerimin içinde beliren anlamsız şekiller... Sanırım uzanarak yaptığım için uykuya dalıyorum sonrasında Henüz şekiller anlam kazanmadı... Ama zihin zamanını tutamadığım bir süre susuyor ve arınıyorum bütün negatif enerjimden. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eris Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Bu yazıyı birkaç aç önce okumuş olmayı isterdim=) Bunu yapabilmek için epey uğraş verdim çünkü ama bu tekniğide denemek lazım,teşekkürler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Selam, bende bu siteye yeni üye oldum, zihin susturma konusunda verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.. benim zihnimle ilgili olarak sıkıntılarım var ve susturamıyorum.. devamlı uzaktan veya yakından gelen konuşmalar, direk bana yönelen fısıltılar konuşmalar, bir anda beliren olmadık düşünceler ve yine bir anlık görüntüler resimler , bunlar bende çok sık olmaya başladı ve bana sıkıntı da veriyor.. zihnimin içinden gelen bu görüntüler olsun konuşmalar olsun bütün bunlara bir anlam veremiyordum ama kendiliğinden oluyor..örneğin bana yakın olan bir arkadaşımı bir anlık görüntüyle onu va yanındakini neler yaptığını sanki tv. izliyormuşum gibi görüntüler geliyor ve beni hem üzüyor hem sinirlendiriyor.. benim yaşadığım bu durumlar nedir, gerçekmi değilmi sorularına takılır oldum.. bu konu hakkında bilgi vermenize çok sevindim, yardımcı olduğunuz için çok teşekkürler, benim için çok faydalı olacağına inanıyorum..... saygılar.. Zihni susturmak aslında mecaz bir anlam , işleyen bişeyi bizim durdurmamız zaten mümkün değil .. Düşünceler beyinde şekillendiği sürece nefes alırız çünkü .. ancak sizin durumunuz bu konuyla pek alakalı gelmerdi bana .Gördüğünüz görüntüler gerçekleşiyormu ? sesler tanıdık mı ? bana duru görü duru işiti yeteneğiniz varmış gibi geldi .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DreamRaven Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Deneyip de başarısız olduğum bir konu Bunu başarmam lazım artık, zihnim biraz çenesini kapasa iyi olacak Teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2010 Deneyip de başarısız olduğum bir konu Bunu başarmam lazım artık, zihnim biraz çenesini kapasa iyi olacak Teşekkürler Yukarıda ki teknikler son derece basit uygulamanız mutlaka fayda saglayacaktır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2011 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2011 Çok yabancı bir şeyden bahsedermiş gibi anlatmama ve size de tuhaf geldiğini düşünmeme rağmen suskun bir zihin yaratılıştan sahip olduğumuz tabii durumumuzdur. Konuşan ve kelimeleri bilen, tekrarlayan fiziksel beynimizdir. Konuşmak tabii halimiz değil, sonradan öğrendiğimiz bir şeydir. Yeni doğmuş bir bebek konuşmayı bilmez. Ana dili dediğimiz şeyi, hangi dilden olursa olsun dinleyerek ve anne babasının gayreti ile öğrenir. Bebek önce dünyayı fark eder. Şekilleri görür. Annelerin çoğunun, çocuk başka odadayken bile ve sesini çıkartmaya ağlamaya başlamadan önce de onun acıktığını veya altına yaptığını anlamalarının, bilmelerinin nedeni, bebeğin zihinsel sesinin olmamasıdır. Bu durumda bebek bir tür telepatik enerji gönderebilir. Farkında olmadan yapar ama yapar. Çocuk çevre sesleri duydukça beyin bunları tekrarlamaya başlar ve zihinsel suskunluk kaybolur ve bebekteki zihinsel enerji gönderme hali de önce kısmen sonra tamamen kaybolur. Mantıklı cümleleri ve konuşmaları alamaya, tekrarlamaya başladıkça da majikal açılardan tamamen sıyrılırız. Zihninizi susturmayı ve meditasyon halini başardığınız zaman bunu fiziksel yansımalarını çok rahat görebilirsiniz. Örnek olarak en sevdiğin deney kuş deneyidir. Kentteki büyük camilerin avlularındaki ya da kuşlara yem atılan meydanlardaki güvercin sürülerini herkes bilir. Yerdeki Güvercin topluluğuna doğru yürüyün ve zihninizi susturarak meditasyon haline girin. Şayet kuşları düşünmez, ayağınızla birisine çarpmaz, tekme atmazsanız normal bir yürüyüşle bir tek kuşun bile havalanıp kaçmasına sebep olmadan kalabalık bir kuş dürüsünün içinden yürüyüp geçebilirsiniz. Şayet korkmuyorsanız mesela İstanbul, Kadıköy sahilindeki ev hayvanı satılan pazar gibi bir yerde elinizi uzatıp rahatça bir yılanı tutabilirsiniz. Zihinsel sesiniz başlamadan yılan kıvranıp, kaçmaya çalışmaz. Burada önemli olan hayvanları da düşünmeden hareketinizi yapmanızdır. Bu deneyler yapılması gereken şeyler ve şart olan şeyler değil. İsteyen deneyip, zihinsel aktivitenin gerçekten de hayvanlar tarafından hissedildiğini görsün diye yazıyorum. Bir, iki yaşlarındaki bir çocuğa, yüzünüzü gözünüzü buruşturup korkunç olmadan, normal bir yüz ifadesi ile, hatta gülümseyerek fakat gözlerinizi kırpmadan ve zihninizi susturarak bakarsanız, çok kısa bir an sonra çocuğun korktuğunu veya ağlamaya başladığını görebilirsiniz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MrColt Yanıtlama zamanı: Ocak 26, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 26, 2011 Benim içinde çok işe yarayacak galiba..Özellikle son günlerde sabahları bile uyandığımda saçma şeyler düşünüyor oluyorum.Kendimi tutamıyorum,sadece düşündüğüm konuyu değiştirebiliyorum.Tabi bu baş ağrısına ve dikkat dağılmasına yol açıyor.Teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.