raskolnikov Oluşturma zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Haziran 24, 2009 Bu Kitaptan Kimse Sağ Çıkamayacak - Altay Öktem... http://www.tulumba.com/mmTULUMBA/Images/bk/zBK965364PO369_250.jpg Bir rastlantı önemsiz ama rastlanabilir arttıkça kuruntu kaçınılmaz olur. İnsanın içini kemiren o amansız kuruntu... Kendi ölümünü kurgulayan biri öngördüğü gibi öldüyse bu rastlantıdır. Peki, ölümünü kurgulayan herkes aynı şekilde ölüyorsa bu nedir? Böyle bir kitap edebiyatı mı içerir kehaneti mi? Göz önünde olanla olmayanın ustaca örtüştürüldüğü Bu Kitaptan Kimse Sağ Çıkamayacak, arka planında İstanbul'un yer aldığı, yüksek temposuyla okuru sayfaları arasına çeken bir roman. Kahramanlar arasındaki ilginç bağların izini süren hafiye okur: Sen de işin içindesin! (Tanıtım Yazısı'ndan) Pınar Öğünç - Radikal Kitap İştigal edilen bazı meslekler, her ne ise o, 'hakikat'a daha çabuk ulaştıran kestirme yollar sunar kimi zaman erbabına. Bir marangozun otuz beş sene yarenlikten sonra rendesine, bir kasabın ortası çukurlaşmış tahtasında dövdüğü dana bifteğin 'siniri'ne dair söyleyeceklerinde emin olun rendeden de, sinirden de fazlası vardır. Her gün mesai saatini bir insanın dalağını, böbreğini mıncıklayarak ya da en azından sistemi arızalanmış insanlara deva arayarak geçirmek de, biz 'kaporta' bilgisiyle mahdut potansiyel hastaların zor kavrayabileceği bir bilgi sunar doktorlara. Mekanizmanın işleyişini kavramış olmak bir soğukanlılık verir, etle kemikle yetinmez bir hayal dünyasına olanak tanır sanki. Genellemelerden kaçınalım, ama sadece ölümsüz olmadığını her gün hatırlamak bile bir başka yapar doktorları; aralarından şair, yazar, yönetmen, ressam, oyuncu, şarkıcı, sunucu çıkması da belki bu erken yitirilmiş rehavet yüzündendir. Şiir, öykü, roman, deneme gibi farklı edebiyat türlerindeki üretkenliğine bakınca Altay Öktem, Çehov gibi tıbbı nikâhlı karısı, edebiyatı metresi gibi gören doktor-edebiyatçılar cenahından mı, yoksa tersi mi emin olamıyor insan. Tıbbiye mezunları üzerine bu kadar laf ebeliğine bakıp da, kendisinin yeni romanı Bu Kitaptan Kimse Sağ Çıkamayacak'ı, bir hastaneyi mesken edinmiş bir seri katil romanı olduğunu sanmayınız. Bilakis edebiyatın ta kendisini dert edinmiş, edebiyat ve kehanet ilişkisini tahlil eden, varsa eğer seri katili de edebiyatçıların ta kendileri olan bir kurgu bahsettiğimiz. Yemeğin sosuna katılmış, etle kemikle yetinmeyen bir fantazma da cabası. 'Az sonra...' Ülkenin en meşhur yazarları, Bu Kitaptan Kimse Sağ Çıkamayacak isimli bir seçki için kendi ölümlerini öyküleştirir. Biri kaşkolla boğulacağını yazmıştır, diğeri elinde bir şarap kadehiyle küvette ölü bulunacağını. İmzaların şöhreti ve de mevzu itibariyle zaten okurun ilgisini çeken kitap, yazarlar tam da yazdıkları biçimlerde ölmeye başlayınca medyanın bütün magazin 'az sonra'ları edebiyat dünyasında patlak veren bu garip olaya kilitlenir; kitap baskı üzerine baskı yapar, gizemli olay tüm dünya basınının ilgisini çekmiştir. Ortada anlamlı bir seri oluşturmaya azmetmiş kaçık bir katil mi vardır, bundan sonra sıra kaçıncı öykünün yazarındadır? Roman ilerledikçe, ana kahraman olan öykü kitabında ismi geçen komiserinden, kahvecisine, editörüne herkes bir bir, hem de kitapta tarif edilen biçimlerde ölmeye başlar; geri kalan yazarlar adresini bilmedikleri bir tehdidin altında gittikçe ölümlerine yaklaştıklarını hissederler. Oysa ki adres kendileridir, kalemleridir. Edebiyatın hakikatla ilişkisi kuramcıları birbirine düşüren bir tartışma başlığı oldu hep. Geçmişte bazı estetikçiler, eleştirmenler edebiyatın insan tabiatı, hayat ya da toplumsal gerçeklikler hakkında hakiki bir bilgi sağladığını savunurken, 19. yüzyıl rasyonalizmi bilimsel bilgiyle, 20. yüzyıl yapısalcıları ve sonrası dilin kendisiyle meşguliyetlerinden yazarın aslında nereden 'bildirdiği' konusunda farklı fikirler öne sürdüler. Altay Öktem'in kafasını öncelikle meşgul eden ise yazarın ölüm hakikati ile imtihanı dışında, daha da ötesi bir kâhin olarak edebiyatçı fikri. Bütün o kalem oynatmalar ivmesini nereden alır, yaratılan kahramanlar sonra nereye gider, o kahramanların vebali yazarın boynuna mıdır diye soruyor Öktem. Bu felsefî sorgulama sonradan gizemli dövmeler, sırlı kitaplar ve gerçekliği hâlâ tartışılan ölülerin, ölü isimlerin "delirtici" kitabı Nekronomikon'a uzanarak, kenarlarında dolaşmayı pek sevdiği fantastik bir boyuta da uzanıyor. Altay Öktem yarın saat 18.00'de fuarda 'Edebiyat ve Kehanet' başlıklı bir söyleşiye katılıyor. Çalışkan yazarımıza kehanetlerini, teşhis ve tedavi önerilerini bizzat sorabilirsiniz. BU KİTAPTAN KİMSE SAĞ ÇIKAMAYACAK Altay Öktem, Everest Yayınları, 2005, 224 sayfa, 8 YTL 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 vayy güzel kitaba benzio benim gibi kitap sevmiyenin ağzından duyuyosun bu lafları valla xD ellerine sağlık =) (bi an almayı bile düşündüm xP) 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 bence al, çok ilginç bir kitap. bir romandan çok bir deneme olarak başlayan bir çalışma, sonunda bir romana dönüşüyor. çok iyi bir dili var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
LetITBLeeD Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Bende denicem saol paylaşım için =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PoLy Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 bnde mi alsam napsam bak bnde ktap okumayı sevmem ama bu kıtAP İÇİN dusuncelerımı askıya alabılırım :p Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 bence al, çok ilginç bir kitap. bir romandan çok bir deneme olarak başlayan bir çalışma, sonunda bir romana dönüşüyor. çok iyi bir dili var. valla Not Defteri (bölümü yanlış yazmış olabilirim =)) bir kaç yazını okudum bayaa bi hoşuma gitti yer altı edebiyatıydı galiba türü ama harikuladeydi =) tarzına güveniyorum yarında en yakın kitapçıya koşuyorum xP Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 sağol.. Altay Öktem yeraltı edebiyatının ülkemizde ki en önemli yazarlarındandır. Okumanı tavsiye ederim çünkü, en azından yeraltı edebiyatına güzel bir kitaptan başlamış olursun... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 biraz araştırdım ve Filler Yanlız Gider die bi eserini buldum sence bunun başlıyımmı =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 bu kitabını oku... yazılarını bulursun nette ki hangi yazısından başlaman sorun değil ama ilk okudukların seni bağlamalı.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 sevdim seni raskolnikov belkide şuanda geleceğin yazarına büyük bir katkıda bulunoysun xP tşkkrler =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 yazarlık gibi bir yeteneğin varsa ne güzel. Yazmayı hiçbir vakit bırakma, öyküler, denemeler yaz... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 ödev haricinde hiç denememiştim ama genelde romantik dandik dundiktir yazılarım =) ama sanırım karalama defterindeki yazılarını okuyarak gelişebilirim =) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 roman oku, deneme oku, aklına gelen öyküleri saçma da olsa, aptalca da olsa, çok tekrarlarda yapsan yaz. belli bir süre sonra zaten kendini geliştirirsin.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 dediğin kitabı okuduktan sonra yazmayı deniicem eğer güzel bişey yazabilirsem bende bundan sonra Karalama Defterinde yazdıklarımı paylaşabilirim =) 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 saçma da olsa bence yaz. bir yerelere göstermene gerek yok aslında. sen yaz. gösterirsin bir ara bize de:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TaiNTeD_LoVe Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2009 deniim o zaman ya xD senin gibi olamam ama x} en azından denerim canm dimi xP Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eisenheim Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Altay Öktem'i ben de severim. "Beni Yanlış Öptüler Aslında" isimli kitabıyla tanımıştım kendisini. Şiirleri birer öykü gibiydi. Kısacık mısralara sayfalarca cümleler sığdırmıştı. Bu da güzeldir eminim. Edinmekte fayda var. Eyvallah. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GunduzGezen Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 bende merak ettim. alabilirim belki bu kitabı ama umarım derin gibi gözükenin altı sığ değildir. yazarın edebiyatından bahsetmiyorumda kitabın konusu umarım basit değildir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chris Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 zevkinize güveniyorum Rasko abi hazır evde kendi kütüphanemi oluşturmaya başlamışken güzel bir parça olabilir...staj biter bitmez alacağım kitaplardan olacak kendisi... paylaştığınız için teşekkür ederim Rasko abi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 güzel bir eserdir ki içiiin dolu olup olmaması da okuyucunun bu tarzı sevip sevmemesi ile ilgili... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GunduzGezen Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 valla tanıtım yazısı hoşuma gitti Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 türk yazarları hiç okumam sevmem ama bu kitabı deneyebilirim ,, teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 ne kadar yanlış bir yargı. Bu topraklardan çıkmış ve dünya edebiyat dünyasında haklı yeri olan bir çok yazar var. Böyle düşünmene üzüldüm ama umarım bu kitap önyargılarını yenmeni sağlar... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GunduzGezen Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 bende öyle düşünüyorumda sen benden daha iyi ifade etmişsin raskolnikov Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 25, 2009 umarım , sevmememin nedeni 3-4 tane roman okudum , hiç birini beğenmedim , hani mesela bi araba tamirini izlerken ustanın kim olduğunu çırağın kim olduğunu 2 dakika da anlarsınzı ya bu da öyle bişi , o zaman ben en kötü yazarlara denk geldim yani Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.