philadelphia_f Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2010 şu zamana kadar yaşamın ne kadar acımasız bir katılıkla hareket ettiğini düşünemedim bu gece benim kanatlarımı budayan yazgı olacak şuan ona bu adı vermeseydim; üstünden atlamayı beceremediğim bir kabuğa bastığımı kabullenmek zorunda kalacaktım. bu oyun anca; insanın tutunabilecek bir ilahı yoksa, tragedyaya dönüşebilir. peki benim arkamdaki kimdi? aylar önce tanrıyı fark ettim.. ellerimi başımın arasına aldım; neden bütün bunlara izin veriyorsun? bunu dedim ve hemen sonra utandım. ne ani patlayan bir boru ne de diş hastasıydım. rüzgara karşı yürüyorum. varlığıma bağlı olan her türlü düşünceyi silip atıyorum. eskiden geceleri de uyanıyor ve hesap yapıyordum. şimdi gerçek ve mutlak felaketleri hayal etmeye bile aklım yetmiyor. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kekovski Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2010 Dünyada herkezin umut ettigi, Birtek istekleri vardır. Bazı insanların isse mutsuzluktan , Kapanan yolları. İnsanlar bazen sık sık saate bakarlar. Beklenen ışığa yeniden can katarlar. İnsanlar korktukları yollardan ise, Yanına bir yoldaş alırlar. Herkezi kendine yoldaş bilmiyeceksin! Seviyorsan bile birden kalbini vermiyeceksin. Öyle bir zaman gelirki, İnsanı karanlıkta bırakıp kaçarlar. çok güzel yazmissin ellerine saglik Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2010 Bugün 10 yaprak daha kopardım adını hasret koyduğum takvimimden Ve saatimi yine ileri aldım Gerçeği değiştirmiyeceğimi bilerek... Gittiğin günün acısını yaşıyor kalbim Buz tuttu umutlarım, saçaklarında taşıyorum seni Yoruldum beklemekten, tükendim Seni ve senli günleri özlüyorum Şimdi yine yokluğuna yakıyorum sigaramı Seher rüzgarının ılık esintisi çarpıyor yüzüme Biterken biri, biri başlıyor Sensiz yaşanacak günlerin... Muhteşem.. Tek kelimeyle muhteşem dostum, yüreğine sağlık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Gerçek sesi sessizlikte aradım Nabzımın atışıyla hızlanan ritm Bir maddeye bağımlı kalmış bedenim Onu istiyordu, beynimi patlatırcasına Gerçek sesi sessizlikte aradım Gelen ses bir fahişenin sesiydi Dün gece koynuma dolanan Hayatının hiçbir değeri olmayan Gerçek sesi sessizlikte aradım Bir tarafım kal derken Geride bırakacaklarımın hatrına Diğeri ne önemi var diyordu terkettikten sonra Gerçek sesi sessizlikte aradım Bir fısıltı duydum karanlıkta Gelen ses ölümün sesiydi Cehennemin acı çığlıklarında boğulan Emphasis* Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Kaybettim kendimi ünlemle biten cümlelerin ardında Hiçkimse yardım edemez artık benim meymenetsiz şu ruhuma Kayboldum kendimi hapsettiğim karanlığımda Tüketiyor tüm gücümü çekiyor sinsice kendi kanına Savaşıyorum gerçek ölümün yalancı gölgeleriyle Aptal saatlarin gürültülü saniyeleriyle Son durağında ineceğim bu vagonsuz trenin Olmayan kompartmanında içiyorum sessizliğe Ve son sigaramı yakıyorum çıkarıp cebimden paketi Kusuyorum dumanı vahşice, atıyorum kendimi Uçsuz bucaksız yeryüzünün karanlık toprağına Çürütüyor emiyor ruhumu ve bedenimi Artık hiç bişeyle bitmese de olur cümleler Ünlemler noktalar virgüller Kaybettim kendimi hapsettiğim karanlığımda Diğer ölüleri arıyorum nerdeler…. Emphasis* Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
grandmagus Yanıtlama zamanı: Ocak 16, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 16, 2010 yürüyordum hiçliğimin içindeki mekanda olsun yinede vardı mekanım hiçlikler ortasında olsada kumlar doluyordu ayakkabıma ay ışığında parlayan gözlerim yaşlanmıştı kumların soğukluğu... hissedebilmek mutlu ediyordu uzun zaman olmuştu gerçek sanılan aslında hiç olan bir şeyi hissetmeyeli karanlığımın içinde ağlamaya başladım ayaklarım üşüyor kumda yürümekten yorulan bacaklarım ağrıyordu ağlıyordum gülüyordum aynı zamanda düşüncelerim... o kadar hızlılardı ki o an iyilerini yakalayıp gülüyordum kötülerini yakalayıp ağlıyordum. denize attım kendimi o deniz anaları her tarafımı çarpıyordu ama bu mutlu etmişti beni artık hissetmiyordum bacaklarımın yorgunluğunu... acıyı hissettim ta ki damarlarıma kadar acıya doyana dek.. çıktım üşüyordum ve yürüyordum açık bi büfeden sigara aldım nefret ederdim sigaradan ama o kadar karanlıktiki aydınlatıyor ve ısıtıyordu ışığı beni ne olur biraz daha ışık diyerek içime çektim soğuktan kurumuş boğazımı yırtarak iniyor ve soğuktan çatlayıp kanamaya başlamış dudaklarımı gıdıklayarak çıkıyordu dumanı evime gittim kalemimi aldım yazamadığım için küfürler savurdum ona ağladım sonra kurtarıcım belirdi birden hep aradığım şey kapı aralığında gülümsüyordu bana artık üşümüyordum ve yazabiliyordum artık mutluydum ama anlaşmamız... gülüşümü aldı benden ama yinede mutluyum GrandMagus yaşanmıştır Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Draconian Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2010 Küçük bir kıta: Beni en iyi anlatan az ve öz sözcükler Karanlığa giden yollar... Uçurumdan atılmış benlik. Sessizliğe bürünmüş, Hissedilen tek; ölü bir yaşam... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2010 Mevsimler değişti artık Kar yerine kan yağıyor gökyüzünden Yeşermeden donuyor bahar Kuru dal misali elimde kalıyor aşk Ve de göçmen kuşlar gibi gitmiyor ayrılıklar Burada mevsimler çok değişti Yalnız hüzne yağıyor yağmurlar Ben ise her yağmurda hüzün olup akıyorum Rüzgârların yönü belli değil Vurgun yemiş gemi misali Bir limandan diğerine akıyorum Mevsimler çok değişti artık Yaşama şansı vermiyor insana Güneş yakıp kavurur oldu yürekleri Ve ben her yangında susarım Konuşsam ayrılık düşer dilimden Sussam gönlüm razı değil ama Yanmamak için susmak Aşk için sevmek yetmez artık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fairytale Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2010 sen onu öperdin benim dudaklarım kanardı dişlemenden onun ellerini tutardın da benim ellerim ısınırdı kalbim sıkışırdı,nefessiz kalırdı ciğerlerim sen ona sarılırken.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emir Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2010 zgürlük,yapmayı dilediklerinizle sınırlıdır! var olan hiçbir varlık özgür değildir.. eğer özgürlüğün kısıtlanırsa;sistemi kullan! sistemin içine gir ve içten yok et! ele geçir mikropları ve şimdi, sen yönetici bir ZEKA sın! sen iyiliğin temsilcisi bir BEYİN sin... eğer sistemini bozacak olursa mikroplar.. iyilik için YOK ET ONLARI.. sen yönetici bir BEYİNSİN.. düzeni zorla bozana acıma!.. iyiliğin ve barışın kapılarını açmak için SAVAŞ! adaletin; EVRENSEL OLSUN! özgürlüğü savun,herkeze eşit ol! SEV ve SEVİL, EVRENSEL OL! eğer bir gün sistemini yıkacak olurlarsa,kötü olanlar! Gerekirse Dünyayı İYİLERİN CEHENNEMİNE çevir.. kötülerin AZAP ÇEKECEĞİ,SEN YÖNETİCİ BİR BEYİNSİN! SEN TÜRKSÜN! yardımseversin.. alçakgönüllüsün.. DÜNYAYA İLMİ ÖĞRETENSİN! ilmi ÇALINAN SEN OLSANDA! İLİM SENDE! BEYNİNDE!!! DÜNYAYA SEN ÖĞRETECEKSİN BUNU! SENDEN BAŞKA KİMSE YOK BUNU YAPACAK.. SEN YÖNETİCİ BİR BEYİNSİN! AHMAKLIĞI BIRAK... bunun için SAVAŞACAKSIN! canını tehlikeye atacaksın..ama ÖLMEYECEKSİN! Allah sistemi senden yana hey YÖNETİCİ! gerektiğinde ÖZGÜRLÜK adını verdiğin Sistem için DÜNYAYI YIKACAKSINN! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fairytale Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2010 gamlı baykuş çığlığı var her ağızda her gözde hummalı bir çaresizlik kimi el avuç açmış sokakta kimi beş paraya satıyor kendini yağlı bıyıklı adamlar mıncıklıyor etini bir baykuş çığlığı var her bakışta herkeste bir dert, çaresi kimbilir hangi aslanın ağzında. yerden çıkan sarı çekirge tüketerek merhameti sevgiyi yaymış kıtlığı yeryüzüne. her şerde bir hayır yok artık anka kuşu tüyünü bırakmaz şans diye. aksine kurtlar inmiş gibi etrafa herkeste bir telaş,bir fırtına.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2010 Hayat dediğimiz olgu Ne garip hiç düşündün mü? Kavramlar karmaşalar içinde İçinde olduğun kadarda dışında Tam da çemberin ortasında Yaşadığını fark edersin bir an Denizde bir dalga olduğunuda Yada farketmezsin hiç bir zaman Çokca hayaller kurmuşsundur Belki de hayaller içinde Yıkık viran şehirler Yada dudağında kalmıştır Şarap tatında Hayatın bütün çekilmez acıları Belki de kapılıp uçmuşsundur Yanından geçen kızın rüzgarında Sayfa sayfa şiirler yazmışsındır Karanlık gecelerin sonrasında Yada ana avrat sövüyorsundur Yorgun aşklar mezarlığında Belkide küçüçük şeylerden mutlu olup Dertlerinde koparıyorsun fırtına Peki ya hiç düşündün mü ? Filistinli olmayı Hayatının ortasına düşerken bomba Ölümler serpilirken yediveren gibi ortaya Cesetlerin başları yok Param parça... Hiç düşündün mü ? Mavzerlerde başlayıpta Yine mavzerde biten aşklarıda Yada Afrikalı olmayı hiç düşündün mü ? Muhtaçken bir damlacık suya Terkedilmişken açlığa Nasıl oluryorda utanmıyorsun Dünyanın kanayan bu yarasından Onları hiç düşündün mü? Kışın sıcak bir evin var Belkide son model bir araban Çoçukların ölmemiş açlıktan Eşin kaçmamış hiç havan topundan Annenin ellerini öpe biliyorsun Doya doya... Peki ya ne yapabilir bu insanlar Şimdi bu büyük acılar varken Küçük dertlerin için mutsuz mu olacaksın Olamazsın herhalde Eğer olabiliyorsan Demek ki Kurtuldun insanlığından Demek ki nasibini almadın insanlıktan Hayat dediğimiz olgu Ne garip hiç düşündün mü? Kavramlar karmaşalar içinde İçinde olduğun kadarda dışında Tam da çemberin ortasında Yaşadığını fark edersin bir an Denizde bir dalga olduğunuda Hayattan tat aldığını farkedersin bir an Salisenin milyonda birinde Küçük bir zaman Yada farketmezsin hiç bir zaman Farketmezsin... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tirinka Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2010 bir yol ki uzun ve dar yaklaştım sanırsın aklınca, ziyaya koşsanda ne kadar gölgen kalır ardınca ey ziyadan kaçan ahmak , ...ve devleşen gölgene çarpacaksın muhakkak hülya'm yaben neden renkli yazamıyrm bilen varsa beni aydınlatsın lütfen Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 23, 2010 Bizim Öğrenci Kitabı hiç yoktur defteri kayıp Hoca derse girerse eder ayıp Yoklama alıp mevcudu sayıp Devamsızlıktan kalır bizim öğrenci Okul açılır gününde gelir vize Çalışmak çok zor gelir göze Halleri haraptır gerekmez söze Yanan yana kopya arar bizim öğrenci Okumak değildir asıl amacı Yaklaşır görse kız yamacı Nerde beleş ordadır yamacı Kuru ekmeğe muhtaç bizim öğrenci Girse bir derse olay olur Konuşur dışarda bulur Ders dinlese sanki ölür Bahçede zaman geçirir bizim öğrenci Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
blackdeath Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2010 karanlık yerina aydınlığı seçtiğim her sefer yenik düştüm ışıklara.. karanlık korkuttuğu için seçmiştim aydınlığı hala da korkutuyor tutulmalar bu yüzden loş ışıkta yaşıycam dilediğim gibi sonlar ve başlangıçlarda, alacakaranlıklarda ama biliyorum tadına varamıyacağım hiçbir zaman ne güneşin sıcaklığının nede yeni ayın sessizliğinin... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
optimist Yanıtlama zamanı: Mayıs 2, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 2, 2010 BEN BİR KALABALIK YALNIZIYIM Çullandı gene sevimsiz ruhlar üstüme Ben bir kalabalık yalnızıyım Sırtımdaki çuvalımda birikmiş damlalar Ellerimde hayat izleri Gözlerimde özgürlüğün hezimeti Ben bir kalabalık yalnızıyım Bakışların altında kaybolan Bakışlarımı aramaktayım Beni bir kalabalık yalnızıyım Dedikodu yapan dillere Kalbimi satmaktayım Ben bir kalabalık yalnızıyım Aklıma sızan ışığın Deliğini kapatmaktayım Ben bir kalabalık yalnızıyım Hayallerin gerçek olma İhtimalini hesaplamaktayım Ben bir kalabalık yalnızıyım Kırıkların arasında Hayal aramaktayım Ben bir kalabalık yalnızıyım Dolu boşluklara Yer açmaktayım Ben bir kalabalık yalnızıyım Parmaklarımla derin Manalar kazmaktayım Ben bir kalem yalnızıyım Bir büyükten daha çocuk olup Kelimelerle oynamaktayım. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Mayıs 2, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 2, 2010 Tamamlanamayan Şiir Aynı okyanusun farklı kentleriydik Uzaktı birbirine düşlerimiz Farklıydı mevsimlerimiz Uzanamazdı asla ellerimiz Kırılırdı...Sıcaklığında bir merminin Kar yağardı sokaklarımıza Filizlenen sevgiler kalbimizde donardı Yağmurlar dökülürdü bulutlardan Sel taşkını hüzünlerde boğulurduk Sevmeler yasaktı ikimize Çünkü farklı dünyalardaydık 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Adramelech Yanıtlama zamanı: Mayıs 21, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 21, 2010 Bazen öyle bir hâl alır ki yaşam Gülmekten zevk alamazsın, çaresiz asılır yüzün Anlayamazlar, anlamsızdır onlara sözün İki şey kalır sana; Suskunluk ve hüzün Bazen öyle bir hâl alır ki yaşam Artık haz verir sana hüzün Yaşamdan sana kalan hüzün bağında büyürsün Ve sonra ölürsün Artık aslında yaşamadığını bile hatırlamayan bir gülsün Bırak yüzün gülsün Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
theangelofdeath Yanıtlama zamanı: Mayıs 21, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 21, 2010 ruhumun tekabülüne zikreden gecelerde yaşamaya alışıyorum sevmeye kalkışıyorum her aşkın arka bahçesinde gölgede kalıyorum duruyorum yalnızlığa cepheden gözlerinin içine bakıyorum son sözümü bitirmeden yine kendimi ihtiyatsız kaçışlarda buluyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
pagan Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2010 tik tak zaman yol alıyor saatin tik takları kalbiminkilerle birleşiyor duvarlar birbirine yaklaşırken gözüme ilişen o çatlak büyüdükçe büyüyor kusuyor odalar..... ben kusuyorum aklım karmakarışık... gözlerimde birikiyor uzak durduğum anlar, anılar canlanıyor belleğimde gölgeler tutuyor bedenimi uğuldayan karanlıkta sesler patlıyor ıslanıyorum oluklar oluşmuş yanaklarımda parlıyor yaşlar dökülüyor ayaklarımın altından akıp giden zemine bırakıyorum sıkılmış yumruklarımı tırnaklarımın kanattığı avuçlarımı uzatıyorum gölgelere gardım düşüyor hıçkırıklarım nefesimi kesiyor boğuluyorum açık pencere tüm havayı çalıyor benden son bir çaba doğmak için bir soluk bekliyor hapsettiğim sözcükler parçalıyorlar boğazımı dökülmek için dikilmiş dudaklarımdan gölgelerde bir oyun tik tak lar sıklaşıyor damarlarımı deliyor karanlık hissiz boşlukta uyanıyorum gözümü kapadığım gerçeklere gökyüzü daha yakın şimdi soluyorum havayı ve sökülüyor dudaklarım sözcükler hafifçe dolduruyor etrafı kulak misafiri oluyorum kısık sesli düşüncelerime korkuyorsun diyor sözcükler korkuyorum pagan Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2010 Tükenmez hiç elinde birası İçki masasında gider kirası Anlamak zordur biraz Remzi abiyi Yer dayağını gelince sırası Sarhoş iken sataşır hep millete Ayık söver içki denen illete Sakalları terk etti Remzi abiyi Herkese sözünü nasıl bellete İyi bir insandır aslında özünde Budağı dalla bulursun gözünde Daha çok seveceğim Remzi abiyi Yalansız bir cümle geçse sözünde Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DreamRaven Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 19, 2010 Seni sevdiğim zamanlarda; Kendimi bulurdum bakışlarında. Anlamlanırdı kelimeler senin dudaklarında. Buz taneleri bile ısınırdı avuçlarında.. Seni sevdiğim zamanlarda; Kaybolurdum hislerimin doruğunda. En mutlu olduğum zamanlardı onlar hayatımda; Çünkü bir tek gülümseyişin ışıldardı kalbimin soğuk karanlığında. Seni sevdiğim zamanlarda; Kıskanırdım herkesten seni küçük bir çocukçasına.. Gece indiğinde yıldızları kapatan kapkara bulutlarıyla, Aklıma sen gelirdin yanında başkalarıyla.. Ve seni sevdiğim zamanlarda; Gözüm görmezdi kimseyi senden başka. Garip gelirdi bu halim insanlara: "Nasıl dayanıyorsun bu karşılıksız aşkına?" Susardım, sesin gelirdi aklıma.. "Seni seviyorum." diyebilir miydi bir gün o ses bana? Kendimi kaybederdim bu düşüncemin imkansızlığında.. Ve seni sevdiğim zamanlarda; Ya da boşver. Ne hissettiğimi anlama.. Çünkü bıraktım seni sevmeyi tam da bu satırlarda. Belki de tamamen unuturum seni, Kalemim ve harflerim benimle oldukça. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
seriousline Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 24, 2010 Tek Anlatabilecek miyim ? Hayır… Kalemimi niye aldım elime? Bilmiyorum… Aynaya baktığımda aksimi göremiyorum. Aksim ; beni bırakıp gitmiş… Bir gözüm diğerine küsmüş; Bir kulağım diğerine. Çift olan her şey ayrılmış. Kalbimin kapakları da öyle; Kanlar akıyor içime . Gözümden yaş akmıyor. Gözüm etrafı görmüyor. Hıçkıramıyor dudaklarım; Dudaklarım pas tutmuş. Giden sadece sen misin ? Hayallerim, Gerçekleşmemiş anılarım, Gerçekleşemeyecek kahkahalarım, Umudum, Yaşam sebebim, Her bir duyum… Bırakıp gitti beni sessizce. Ve ben ağlamıyorum. Hissetmiyor sıcak yarayı kalbim. Gülüyor beynim ; sesini dinlediğim kalbime, “Ben sana demiştim” bakışıyla. Çalışan tek şey olan zihnim, Acı çekemiyor bu yüzden. Çekmesinde… Tek gözle görülür, Tek kulakla duyulur, Tek elle iş görülür, Tek ayakla seke seke de olsa yürünür. Ben de tek yaşayabilirim… Senden önce ben vardım; Senle birlikte biz vardık Senden sonra yine ben varım. Üzülmem için sebep söyle ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2010 gömüyorum kendimi hiç tanımadığım insan sıfatlarının altına bilmiyorum neyin ne kimin kim olduğunu gökyüzünde ay yerini güneşeye bırakmaya çalışıyor ama hayır o kadar kolay bişey değil bu izledim ve hala daha izliyorum ay gecenin nöbetini tuttu ve sadece kendi etrafına tutuyordu ışığını çünkü kendisinden başka hiçbişeyi hiçkimseyi düşünmüyordu ama sonunda yetişti bir kurtarıcı ve tüm geceyi aydınlatıverdi öylesine parlaktı ki şimdi tüm gece nöbetçi gözlerim yanmaya başlamıştı yavaş yavaş kapanıyordu artık ağır ağır iniyordu perdee kürek kürek avuç avuç toprak atılıyordu bu yorgun bedenimin üstüne çünkü gömüyordum kendimi hiç tanımadığım insan sıfatlarının altına bırakıorum kim ne derse desin benim hakkımda o yüzden üstüme attım hepsini, istediğinizi seçin benim için ama hayır sıra ile biletlerinizi verip de geçin sonra gelin cesedimin karşısına ve istediğiniz küfrü edin böyle diyorum çünkü layık görceksinizdir beni her küfre eminim yine de yakıyorum ölü ciğerlerime son bir sigara daha çünkü gömüyorum kendimi hiç tanımadığım insan sıfatlarının altına Emphasis ! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2010 Gerçek sesi sessizlikte aradım Nabzımın atışıyla hızlanan ritm Bir maddeye bağımlı kalmış bedenim Onu istiyordu, beynimi patlatırcasına Gerçek sesi sessizlikte aradım Gelen ses bir fahişenin sesiydi Dün gece koynuma dolanan Hayatının hiçbir değeri olmayan Gerçek sesi sessizlikte aradım Bir tarafım kal derken Geride bırakacaklarımın hatrına Diğeri ne önemi var diyordu terkettikten sonra Gerçek sesi sessizlikte aradım Bir fısıltı duydum karanlıkta Gelen ses ölümün sesiydi Cehennemin acı çığlıklarında boğulan Emphasis ! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.