Morbid Angel

Death Metal dünyası 1989 yılında çıkan "Altars Of Madness" albümü sayesinde Morbid Angel ile tanıştı.Sertlik ve sözlerindeki nefret ibareleri yüzünden bütün dikkatleri üzerine çektiler. İngiliz metal müzik listelerine 1 numaradan giriş yapan grup özellikle Azagthoth`un keskin gitar riffleri ve Pete "Commando" Sandoval`in muhteşem double cross yeteneği sayesinde tam manasıyla nefret dolu Death Metal yapıyordu. 1991 yılında çıkardıkları "Blessed Are The Sick" albümünün tamamı, Vokalist/Gitarist Azagthoth tarafından yazılıp bestelenmiştir.

1993 yılında büyük stüdyolardan birisiyle ilk anlaşan Death Metal grubu ünvanını kazanan Morbid Angel Earache Records`un güçlü imkanları sayesinde "Covenant" albümünü piyasaya sürdüler. God Of Emptiness, Rapture, Pain Divine gibi klasikleşmiş şarkıların yer aldığı bu albümde bana göre göze batan en önemli öge Pete "Commando" Sandoval`ın abarması ve o sıralarda yapılan dünyanın en iyi double cross üstadı kimdir konulu geyiklere son veren performansı ile Dave Lombardo (Slayer/Grip Inc.) ve Paul Bospath`ın (Exodus/Slayer) önüne geçmiştir. Grup "Unleashed" ve "Deicide" ile Avrupa turnesine çıktıktan sonra bir süre suskun kalmıştır

1995 yılında beklenen oldu ve grup "Domination" albümü ile kaldığı yerden müziklerini yapmaya devam ederler. Covenant gibi bir albümden sonra beklenen hamleyi yapamayan grup kadrosunda değişiklik yapıp Steve Tucker`i (bas gitar ve vokal) gruba aldıktan sonra 1997 yılında "Formulas Fatal To The Flesh" albümü ile beklenen dönüşünü yapar. Steve Tucker`in gruba katılması gruba gözle görülür bir ivme verip müziklerindeki o nefrete sertliğe tekrar kavuşmuşlardır.Daha sonra çıktıkları turnelerden derledikleri "Entagled In Chaos" albümünü de yayınlayan grup yine bir bekleme sürecine girdi ve tekrar kan değişikliği ihtiyacı duydu. Azagthoth Steve`in stüdyo performansını beğenmesine karşın konser performanslarından memnun kalmamış ve yerine David Vincent`i alarak yoluna devam etmeye karar vermişti

2000 yılında çıkardıkları "Gateaways To Annihilation" albümü ile biraz stil değiştiren grup sözlerindeki nefretin yerine karanlık melodi unsurları kullanmayı tercih ederek "Melodik Death Metal" yapmaya karar verdi

Sonuç olarak grup ; "Death", "Obituary", "Master" ve "Malevolent Creation" ile beraber Amerikan Death Metal müziğinin öncülüğünü yapmış ve Azagthoth`un gitar tekniği ile Sandoval`ın bateri yeteneği pek çok müzisyene örnek olmuştur.

Brainstorm

Gods transform me

The storm will cleanse me

Civilized i shall not be

By this holy strain of laws

I fall below the earth

I smell the ancients' breath

The fiends encircle me

They speak my name in tongues

For i'm no human now

I burn the ways conform

The gods are pleased with me

They speak my name in tongues

I am the seer

I know the texts divine

Thunder words

Demons race into my hands

(Solo brunelle)

(Solo azagthoth)

Azazel

Lend me your wings of twelve

I shall fly into the storm

I, son of fire, in anger become

The lightning bolts that strike the earth

Sersemlik

Tanrılar biçimimi değiştirir

Fırtına temizleyecek beni

Medeni olamıyorum

Bu kutsal yasaların tarzı ile

Dünyadan aşağıya düşerim

Atalarımın nefeslerini koklarım

Arkadaşlar etrafımı çevirir

İsmimi söylerler kendi dillerinde

Bundan dolayı şimdi insan değilim

Uygun yollarda yanarım

Tanrılar benden memnun

İsmimi söylerler kendi dillerinde

Ben kahinim

İlahiden metinler bilirim

Gürleyen kelimeler

Şeytan ırkı ellerimde

Azazel

Onikilik kanatlarını bana ödünç ver

Fırtınaya doğru uçabilirim

Ben,ateşin oğlu,öfke içinde

Dünyayı yakan bu çakan vuruşlar

http://www.youtube.com/watch?v=PFwVq0Yj4Y0&hl=tr

Son Albümü Hakkında Düşüncelerim 1984ten buyana Morbid !

1984 ‘de ilk albümlerini Slayer’dan esinlenerek çıkartan Morbid yıllar geçtikçe kendi tarzını ortaya koydu ve yine kendi deyimleriyle onlar ‘ Genetic Material Death Metal ‘ yapıyorlardı. Herkesten farklılardı hatta öncülerdi daha sonraları tarzını daha da sertleştirerek tam anlamıyla bir Death efsanesi haline geldi. Kısacası MA denilince müzik piyasasında kendi tarzından ödün vermeden ilerlemiş saygıyla önünde eğilinecek bir grup olduğu defalarca konuşulur yazılır çizilir . Her halde bu durumdan sıkılmış olsa gerek elemanlar son albüm için baya bayağı değişime gitmişler teknik anlamda da büyük değişim söz konusu. Gerçi bizim buna alışkın olmamız lazım grup üyeleri önceden tarzda değişiklikler olacağını bildirmişti hatta yayınlanan şarkıdan da bunu çakmamız gerekiyordu ama buna hazır değilim galiba MA ‘dan bu denli bir albüm beklemiyordum şimdi albüm kapağı iyi hoş da o kutucuklarda fevkalade tek nokta o mistik havada yok dinlerken falan görünen hayal ettiğimiz ambiyansı yakalayamayabiliriz hatta bundan da eminim.

Albümde en sevdiğim parça kuşkusuz ‘ radikult ‘ coverı gerçektende baya güzel olmuş. Elle tutulur gözle görülür RADIKULT dışında 4 şarkı var bunlarda ‘ Blades for Beal ‘ , ‘ Beauty Meets Beast ‘ 10 More Dead ‘ son olarakda Nevermore … Geri kalanları üzgünüm ama atalım çöpe… Belki bu haliyle bile toz kondurmayacak hadi ordan sen ne anlarsın diyenler bile çıkar bana ama eski Morbid Angel albümleriyle kıyaslayarak konuşuyorum sonuçta kaldı ki yenilir yutulur bir değişimde değil bu yani. O eski havasından kilometrelerce uzak oluşu da dinleyenleri hayal kırıklığına uğratmıyor mu?

Too Extreme nedir öyle ya resmen tekno müzik dinler gibi sanki Club a geldik!...

Bu albüm için bir terimde bulamıyorum sert değiller eskisi gibi hızlarından da eser yok, vasat yani. Kötü bir şaka sanki …

evet olmamış Morbid beni hayal kırıklığına uğrattı ama bu değildir ki onca yıl fanı olduğumuz her şarkısını ezbere bildiğimiz Morbid Angel 'ı bu albümle biranda silicekmiyiz tabiki hayır umarım eski güzel günler yakındır!