nevermore Oluşturma zamanı: Eylül 5, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 5, 2009 http://www.evreninsirlari.com/sayilar/s41/s5_files/image002.jpg Yukarıdaki ilginç resim 1919 senesinde çekilmiş ve ilk defa 1975 de Sir Victor Goddard bir emekli Royal Air Force ( İngiliz Hava Kuvvetleri ) subayı tarafından. Bu resim Goddard’s uçuş takımının resmi. Buradaki ekip Birinci dünya savaşında HMS Daedalus gemisinde İngiliz Donanmasıyla katılmıştı. Resimde ekibin resminin sol tarafında yukardan 4 sırada oradaki pilotun arkasında görünen bir hayalete ait resimdir. BU Freedy Jackson ‘un resmidir. Kendisi bu ekibin uçuş teknisyenidir. . Freddy resmin çekildiği gün sabah bir uçağın pervanesinin çarpması neticesi ölmüş ve arkadaşları onun cenaze merasimi dönüşü hatıra olarak bu resmi çekmişlerdir. Resmi gören bütün arkadaşları onu tanımışlardır. Resim o zaman birlik kumandanı tarafından teknik kontrol için Kodak Fotoğraf inc. Co.CA. laboratuarına gönderilmiş ve orada yapılan araştırmalar neticesinde bunun hiçbir hile veya teknik bir yaptırım içermediğini gerek cam negatifi gerekse aslının üzerine bir değişim yapılmadığı bildirilmiştir. Parapsikoloji uzmanlar ise bunu Freddy ‘inin ölümünü kabul etmediğini kendi varlığını ispat için o resimde göründüğün söylemişlerdir. 1935 de SirVictor Goddard artık bir uçan bölük kumandanıdır. Onun başından ikinci izah edilemeyen bir olay geçer İskoçya Edinburg kentinden İngilterenin Andover şehrine uçarken. Yolda çok tuhaf bir fırtına ile karşılaştı bu fıntına onu sanki zaman tünelinde gelecekte başka bir zamana taşıdı. ZAMAN GEZGİNLERİ : Zaman makineleri ancak sinema filmlerin de görülmektedir. Buna karşın bir çok insan zaman kayması diye adlandırabileceğimiz olaylar yaşamışlardır. Nereye ve hangi tarihte beli bir zaman dilimine seyahat etmek istersiniz. BU halkı uzun zamandır büyük bir zevkle seyrettiği film mevzularıdır. Bunu oluşma imkanı insan için büyük bit heyecan ve zevk kaynağı. Bu tip fanteziler bir çok hikayenin temasıdır, bunlardan H.G. Welles – Zaman makinesı , Geleceğe dönüş yolculuğu – Uzay yolu dizisi en tanınmışlardır Günümüzün bazı bilim adamları bunun ola birliği olduğunu ileri sürmektedirler. Teorik olarak ispatlamaktadırlar. Ancak yine bugüne kadar kimse bunu fiilen gerçekleştirmiş değildir. Başka yer başka mekanda yaşanmış bir çok olay vardır sizlere bunlardan birini anlatacağız. 1935 de İngiliz Hava kuvvetleribinbaşısı SirVictor Goddard Hawker Hart tipi çift motorlu uçağunda İskoçyanın Edinburg Kentinden İngilterenin Andovar üssüne uçarken yolu üzerinde bulunan eski boş bir hava alanının üzerinde geçmesi icap etti Bu Edinburg yakınındaki Drem meydanıydı. Meydan otlarla kaplanmış hangarlar kısmen yıkılmış etraf karga sürüleri tarafında istila edilmişti. Goddard havaalanının Üzerinden geçtikten sonra yoluna Andover’e doğru devam etmiş fakat yolda tuhaf bir fırtına ile karşılaşmıştır. Fırtınanın yüksek rüzgarı arasında gökyüzünde sarı renkte - kahverengi tuhaf rüzgarlar belirir Uçağının kontrolünü kayıp etmiştir uçak bir spiralin içine girmiş ve hızla yere çakılmağa başlamıştır. Tam yere yaklaşırken birden uçağın burnu dikilir ve rotasını geçtiği Drem hava alanına doğru düzeltir. Uçak bir müddet uçtuktan sonra Drem hava alanının üzerine gelir. Hava açık parlak bir rüzgar vardır. Ancak bu kere Drem hava alanı bambaşka bir şekildedir. Hangarlar yepyeni gibidir. Yerde 4 uçak vardır. Üç tanesi çift motorludur. Fakat değişik bir sarıya boyanmıştır. + üncüsü tek motorludur. Ancak bunlar 1935 İngiliz Hava kuvvetlerinde bulunmayan bir uçaktır. Etrafına teknisyenler dolaşmaktadır ancak bunlarında giysileri kahverengi dir ancak halen Hava kuvvetlerinde bütün teknisyenler Mavi üniforma giymektedirler. Aşağıda hiç kimse onun bu uçuşuyla ilgilenmiş görünmemekte ve hatta başını kaldırıp da bakmamıştır. Dönüşte tekrar aynı fırtına ile karşılaşmış ama bir sapma yaparak fırtınanın dışından geçerek Andover üssüne inmiştir. BU olayı anlattığı pilot arkadaşlarından bir çoğu aynı şeyin kendi başlarına da geldiğini ama çekindiklerinden anlatmadıklarını söylemişlerdir. 1939 senesinde İngiliz Hava kuvvetleri teknisyenleri kahverengi üniformalar giymeğe başlamış ve gördüğü tek motorlu uçak da 1940 senesinin avcı uçağı olmuştur Olayın Tahlili : Dr. RaulRios Centano paranormal olaylar uzmanı ve Dr. bu olayı araştırıp düşüncesini bildirmiştir. Evrende her şey enerjidir . Bugün oluşmakta olan her türlü bir enerji formu olarak etrafa dağılmaktadır . Bu dağılan ışınlar uzaya yayılmakta ve sonsuza kadar kuvvet kaybederek ama yine düşük frekanslarda var olarak devam etmektedir. Bazı olaylarda tam olarak açıklana mayan bir oluşuma ait ışın demeti bu dağılmasını gerçekleştirememekte ya bir arazi engeline takılarak veya kuvvetli rüzgarların etkisinde yine oluştuğu mahalle yakın yere geri dönmekte ve hala kuvvetini kaybetmediyse oradaki insanlar tarafında görülebilmektedir. Bunun tersine bir oluşum Evrenin ilk evresine ait big bang patlamasından sonraki 200bin senesinin çekilmiş olan fotoğrafıdır. Tam bizden 13.7 milyar ışık yılı uzaklıkta. Aynı şekilde bizden binler milyonlarca ışıkyılı uzakta olan yıldızların ancak bize varan ışınlarının resmini çekebiliyoruz O ışınlar bize doğru çok uzaklardan geliyor bu olayda ise bizin olduğumuz yerde beli bir zaman evel oluşmuş olayın ışın demetini bir şeklide biz yakalayınca o olayı tekrar görebiliyoruz. evrenin sırları dergisinden 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thalese Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 kişisel görüşümdür, bu tip hikayeleri fantastik olarak bulurum. geçmişe yolculuğu teorik olarak kabul edebilsem de, henüz şekillenmemiş ve şekillenmesi bugüne bağlı olan geleceğe yolculuk da fantastik üstü bi şey yani. bana kalırsa Royal Air Force'un popülaritesini artırmak için bile söylenmiş olabilir bu hikayeler. kaldı o o dönemlerde en hızlı makine uçak idi. son yılların süper hızlı jet uçaklarını bilselerdi hikaye daha farklı şekillenebilirdi de. saygılar.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Benjamin Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 Vay be bunları hiç okumamıştım bi tuhaf oldum nedense paylaşım için teşekürler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
seLene Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 5, 2009 çok ilginç Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NizaL Yanıtlama zamanı: Temmuz 9, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 9, 2018 Bilgiler için teşekkürler. http://i.hizliresim.com/PDQlZ7.jpg Zaman Kayması Kendi etrafında dönen bir uçandairenin de etrafında dönen bir alan oluşur. Bu alan elektrikle yüklü nemli havada bir girdap oluşturur. Uzay gemisi havada salınım durumunda yeteri kadar kalırsa bu Elektro-girdap alan bağımsız kendisi enerji üreten ve relativistik hız alanında dönmekte olan bir “Takyo-Elektrogravitasyon” alanı haline gelir. Bu dönüş alanı enerji bağımsızlığı dolayısı ile devamlı olarak artan bir şekilde ürettiği enerjiyi aniden boşaltamayacağı için “Işıküstü Tesiri” devreye girer ve bütün hepsi “Uzay-Zaman-Tekilliğinde” dönmeye başlar. Bu şekilde bir “Zaman Kayması” yani “Zaman Deliği” oluşur ve uzay gemisi geçmiş zamana düşer. İnsanlar hayvanlar ve bitkiler güçlü ve koruyucu bir “Takyon-Elektromanyetik” alan gücü olmadan bu dönen “Uzay-Zaman-Tekilliğinden” canlı olarak yani herhangi bir hayati tehlikeye maruz kalmadan geçebilirler. Doğal “Zaman Kaymaları” ve “Zaman Kapıları” Dünya atmosferinde meydana gelen tayfun kasırga gibi olaylar doğal “Zaman Kaymaları” ve “Zaman Kapıları” için gerekli olan elektromanyetik mekanizmayı oluştururlar. Dönen alanlara sahip olan “Zaman Kaymaları” karanlıkta salınan ışıklı dairelere benzer görüntüler verirler. Çoğu zaman bunlar UFO görüntüsü ile karıştırılırlar. Bu ışık etki alanındaki iyonlaşmadan meydana gelir. Bir kısım UFO görüntüsü veren olaylardan biri de bu ışıklı dönen alanlardır. Zaman kaymalarına yol açan “Zaman Kapıları” da iyonizasyon dolayısı ile etrafını saran atmosferde parlak bir sis tabakası ile görüntü verir. Bu parlak ışıklı bulutlar “Bermuda Şeytan Üçgeni”nde ve Pasifik’te Japonya yakınlarındaki “Şeytan Denizi”nde çok eski çağlardan beri gözlemlenmektedir. Bu her iki bölgede de gemiler uçaklar iz bırakmadan kaybolmaktadır. Bermuda Şeytan Üçgeni ve Pasifik dışında bu şekilde “Zaman Kaymaları” ve “Zaman Kapıları” oluşturabilen 10 bölge daha vardır. Bu bölgeler : 1) Kuzey kutbunun üstü ve genel olarak kutuplar 2) ABD’nin doğu kıyıları ve Küba arasındaki Sargasso denizi Bermuda adaları (Bermuda Şeytan Üçgeni) 3) Rio de la Plata Arjantin’in Atlantiğin batısında kalan bölgesinde Güneydoğu Brezilya kıyılarında Uruguay ve Kuzeydoğu Arjantin’de. 4) Kuzey Afrika’daki Atlas dağları ve yakın çevresinde 5) Güneydoğu İran güney Afganistan batı Pakistan ve Kızıldeniz’de 6) Güney Afrika’nın Hint Okyanusu sınırındaki doğu bölgesinde 7) Batı Pasifik’te Banini adalarında Japonya’nın güney güneydoğusunda 8) Hawaii’nin kuzeydoğusunda 9) Ester adalarının güneybatısında 10) Yeni Zelanda ve Yeni Kaledonya arasında 11) Hint Okyanusu ile Avustralya’nın batısı arasında 12) Güney Kutbunda ve genel olarak kutuplarda Bu “Zaman Kapıları”nın varlığı günümüzde de yaşamlarını sürdüren bir çok tarih öncesi hayvan türü hakkında bize ipuçları vermektedir. Yeti’ler Kar adamları Loch Ness canavarı Sibirya’da görülen dev Mamutlar ve hatta bizim meşhur “Van Golü Canavarı”mız bile bu çeşit bir “Zaman Kapısı” yoluyla günümüze gelmiş olabilir. Bermuda Şeytan Üçgeni’nde kaybolan uçaklar ve pilotlar geçmişe yolculuk ederek Hint mitolojilerinde görülen “Gürleyen Gök Kuşları” ile gelen tanırsal kültür taşıyıcılarının arasında karışmış olabilirler. Bütün tanrı krallar veya tanrılar için “ebediyete kadar” baki kalacak şekilde inşa edilen mezarlar tapınaklar ve anıtların “Zaman makinaları” olma ihtimali vardır. Bunların çoğunun yeraltında günümüze dek keşfedilemeyen tüneller ve boş odalar bulunmaktadır. Alper Erdem Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.