Rimmon Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2009 "Birşeyler yazmalıyım hala yapabiliyorken, yada sadece birşeyler yazılmalı, hala mümkünken.Henüz hasat edilmiş ruhuna bitap ve istençsiz gözlerle bakan bir ceset olacak yoksa susuşlarım,boş kalan her kağıt için birileri öldürülecek!Geçmişimin genişliğinde güneşlenen gizli bir gammaz var ruhumun iç avlusunda.Kör kurşunlara gelesice! Serseri mayınlara çarpasıca!!" Fakat bir dakika, bu öfke neden kuzum? Bütün bu kin, düşmanlık ve nefret neden?Bir an olsun barışsan kendinle? Sessizliğinle? Sensizliğinle? Sahi yazmak diyordun az önce, Doygunluğa olan olanca özleminle... Düşünüyor musun sen de? Güldüğünü karıncaların bazı bazı; İmparator penguenlere? Hadi gel üç maymunu oynayalım; sen sus, ben duymayayım, oyunbozanlık yapsın açıkgözün biri, diğeri tutup onu baştacı etsin... Duyumsuyor musun, Yaz bitti, Piç bir mevsimdeyiz şimdi, Çünkü sonbahar gecikti. Fakat bir dakika daha! Özledim mora mor çalan frapanlığınızı ey mesnetsiz düşlerim; düştüğümm peşinize,o yolları özledim...Kimliksiz midir? Karnı aç mıdır? Üşür mü Ankarada? Sorgularlar mı onu, o lime lime odalarda? Şimdi o bensiz Ankarada... Yapılmamalı! Hayır! Katiyen olmaz! Öksüz bırakıyor müziği bütün o cam kırışlarınız, haykırışlarınız! Hem sonra bir limanı var müziğin, göremediğiniz.Zaten görseniz, anam avradım olsun olanca kibarlığımla kırılıp giderim yaradanıma sövüp.Oysa şimdi anarşi sızıyor bütün çatlaklarımdan... Fakat yine bir dakika! Kadere şerh düşmek istiyorum burada! Cürm-ü meşut edildi çocuk; Rüştünü ispatlarken, çitlembik ağacında. Henüz dokuzunda ve bir, Budala olacak şüphesiz Ondokuzunda. "Rediflerimi kronolojik olarak sıralayıp yerleştiriyorum valizime.Bir benden çıkıp başka bir bene giderken, yersiz yurtsuz oluşumun itham edici meçhuliyetini taşımak meczupça bir mesuliyet.Mundar bir mecburiyet "aşk"ın aşkınlığında sen merkezci oluşum.Ruhun belde-i mukkadesten ayrılıp bedene girişi, kuşkusuz bir cinayet!" Ah azizim sen de fena takıldın bu aralar rediflere.Ah o redifler, kör redifler, sağır redifler...Sen ve senin o yalnızca körlere parlayan, yalnızca sağırlara yankılanan rediflerin! Bir de kara kedin Refika tabii...Seni gidi kendini bilmez, kara kedi...Diğer yandan haklıydılar, eften püften bir eşkiya sürüsü değildi etnik-i eterya.Zira onlar değil miydi bizi fransız ihtilalinden alıp nazi almanyasına kadar bırakıveren?Neyse... "Freni patlamış bir kamyonun fenafillah mertebesinde, kemanımı akord ediyorum.Kopan telin yerine omuriliğimi geriyorum.Yo hayır, kırk kırık direkli bir yelkenlinin şoför mahallindeyim, senin mahallene az kaldı, 3 sokak ilerde soldasın ve kahretsin ki ben sağımı solumu bilmiyorum, zaten hiç belli olmuyor solum sağım...Dehşetli bir yerimdesin,ben gecenin kanına karışan dehşetin "fa" sesiyim.Fakat dur! Fakat konuşma! Fakat son birkez, pardon, bir dakika, saatiniz kaçtı acaba? ________________________________________________________ Çalakalem yazdığım birşey arkadaşlar umarım beğenirsiniz... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mona Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 Bazen çalakalem yazılmış olanların anlattıkları daha derinden geliyor galiba.Çok beğendim.gerçekten. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 :)teşekkürler beğenmene sevindim.Açıkçası çekincelerim vardı bu yazıya dair... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mona Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2009 Olmasın.Kaleminiz gerçekten çok iyi. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Teşekkürler tekrar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zagzageL Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Ah azizim sen de fena takıldın bu aralar rediflere.Ah o redifler, kör redifler, sağır redifler...Sen ve senin o yalnızca körlere parlayan, yalnızca sağırlara yankılanan rediflerin! Bir de kara kedin Refika tabii...Seni gidi kendini bilmez, kara kedi...Diğer yandan haklıydılar, eften püften bir eşkiya sürüsü değildi etnik-i eterya.Zira onlar değil miydi bizi fransız ihtilalinden alıp nazi almanyasına kadar bırakıveren?Neyse... süper yazmışsın tebrik ederim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emir869 Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Daha farklı bir üslup kullanmışsın. Okurken sanki çok eski yıllarda yazılmış hissi veriyor. Ancak bu durum, o döneme özenti olmanın ötesine geçmiş, bunu gerçekten başarmışsın. Kıskanmadım dersem yalan olur Bir benden çıkıp başka bir bene giderken, yersiz yurtsuz oluşumun itham edici meçhuliyetini taşımak meczupça bir mesuliyet. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
philadelphia_f Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 evet, güzel bir üsluba büründürmüşsün mütevazilik ederek söylediğin çalakalemle yazılan bu yazıyı, gerçekten sağlam olmuş tebrik ederim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
goce Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 "Freni patlamış bir kamyonun fenafillah mertebesinde, kemanımı akord ediyorum.Kopan telin yerine omuriliğimi geriyorum.Yo hayır, kırk kırık direkli bir yelkenlinin şoför mahallindeyim, senin mahallene az kaldı, 3 sokak ilerde soldasın ve kahretsin ki ben sağımı solumu bilmiyorum, zaten hiç belli olmuyor solum sağım...Dehşetli bir yerimdesin,ben gecenin kanına karışan dehşetin "fa" sesiyim.Fakat dur! Fakat konuşma! Fakat son birkez, pardon, bir dakika, saatiniz kaçtı acaba? ben sadece senin yazılarını okumakla yetiniyorum artık... çünkü hep yorumlarım aynı oluyor. çünkü hep yazıların doğal içten ve güzel oluyor:) sen yazmaya devam et biz okumaya.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2009 Açıkçası ne anlattığını bilmiyorum bu yazının bir yerde kendi kendini yazdırdı diyebilirim Yorum yapan herkese teşekkür ederim... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.