Herşeyin Cevabı Aslında Budur

e ee 7. ayın 10 daha değişen bişiye rastlamadık... güneste oldugu yerde duruyo

Bir düğün var dostlarım ve bizler masaları, sandalyeleri tartışıyoruz. Masalar hangi fabrikadan, kaç yılında çıkmış ne önemi var? Ya da gelin ve damat arasındaki aşk, yakamadıkça sandalyenin üzerinde oturan mumları, düğünün ne anlamı var?

Güneş oradan mı doğacak şuradan mı, yıldızlar sağa mı gidecek sola mı, Finans Uzmanı John ışıklar mı saçacak yok mu olacak, sorular sorular... Ne çok 'birimiz' var. Birimiz UFO diyor, ötekimiz Şeytan, diğerimiz HİÇ, diğerimiz BİLİM, berikimiz AYDINLIK... Milyarlarca birimiz var ve aramızdan birileri zamanın şöleninde süslemeleri, yemekleri, organizasyonu yaptı. Gözlerimiz güneşte de olsun, ama en çok insanda olsun insanda. O ki Evrenin çocuğudur. Var etmiştir, açığa çıkarmıştır, yok etmiştir aslında yok olmadığını bile bile. Bile bile ateşler yakmıştır, tapınaklar inşa etmiştir, zamanda yankılanacak öğretiler oluşturmuştur. Ortaçağda bir senfoni yaratmıştır, ilk çağda altından bir tapınak, savaşları kendisi kadar eskidir, dinler oluşturmuştur sonra onu tozlu raflara kaldırmıştır. Tozlu raflar. Bu yüreğimdekini özetliyor aslında. O raflarda nice 2012 ler, nice İsalar, nice Muhammedler, nice Şeytanlar ve nice dostlar vardır. Milyar tane "birimizden" onlar. Birimiz, birçoğumuzu yarattı. Her an 2012 yaşanıyor yüreğimizde. Sizin hiç güneşiniz batıdan doğmadı mı yoksa? Kıyamet kopacak, yüreğimizde. Yüreğinin kapılarını kilitleyenler için 10 tane Güneş doğacaksa doğsun.

İsa geldi, İsis geldi, Muhammed, Buda adları anamayacak kadar fazla onlarca dost, sevgili, üstat geldi. Darwin geldi, Newton geldi, Leibniz, Van Gogh, Aristoteles, Heidegger, Da vinci geldi. Kimini taşladık, kimini kestik, kimi 'bizi' anlattı, kimi 'bizi' yerdi -ki o da diğerleri gibi büyüyelim istedi- Zaman böyle bir şey işte. Son nefesini verirken insanın tüm acılarını, tüm dostlarnı, 'tümü' hatırlaması gibi bir şey, yalnızca iki nefes arasında. İki nefes arasında 2012'den fazlası gizlidir dostlarım. O gün belki devrimimiz olacak, belki de düşüşümüz, belki de birçoğumuz 'bu muydu yani' diyecek. İnanıyorum ki o gün zamanın devirmcileri bize kapılardan, yüreklerden, kitaplardan gülümseyecek, bazılarımıza kucak açacak, tıpkı şu an yaptıkları gibi. Gelin ve damat orada oldukça o iki yüreği bağlayacak biri daima bulunur öyle değil mi?

Her yıl için her bilim insanının ayrı kıyamet senaryoları oldu.Site üyelerinden tek bir şey rica ediyorum;eğer 2012 21 Aralık'ta kıyamet kopmazsa lütfen artık bu saçma kıyamet senaryolarını tartışma haline getiripte o din bunu diyor,benim dinim buna inanıyor şeklinde kapışma olmasın.Zaten eğer Aralıkta kıyamet kopacaksa,burada bunu tartışmak tek kelimeyle AMAÇSIZ bir eylem olur.Ha, yok göktaşı çarpıcak yok elektirikler gitcek yok dünya karanlığa bürünücek diyosakta,buna inanıyorsakta burada "Benim dediğim doğru!" tartışması yapmaktansa gider mum alırım,gider yer altı sığınağı yaparım,gider aileme zaman ayırırım arkadaş.Bana artık bu senaryolar "Hadi bu yılda gök taşı çarpcak diyelim de,heycanı olsun." gibi konuşmalardan oluşuyormuş gibi geliyor.Evet arkadaşlar,kıyamet kopacak,gidip ailenizle zaman geçirin yada ömrünüzün son zamanlarını,yapmak isteyipte yapamadıklarınızı yaparak değerlendirin.Hayır arkadaşlar,yalan bunlar,kıyamet kopmıcak,şimdi bir bardak çay alıp auranızın rengini görmeye,astral seyehat yapmaya,yeni bilgiler öğrenmeye ayırın zamanınızı.Demek istediğim,bir gün kıyamet kopacak ama bu (bana göre) ne mayaların dediği tarihte olacak nede bahsedilen her hangi bir tarihte.Dünyanın sonu elbet gelecek,hepimiz ölüyoruz?Dünyamıza geri dönülez biçimde zarar veriyoruz?Neden yarın büyük bir şey olmasın?Sadece,ben mayaları okudum onlar haklı,hayır benim dinimin kıtabında hayvanlar konuşunca kopcak,tartışması biraz saçma.Burası bir forumsa herkes fikrini paylaşabilir,diye düşünüyorum.Ben siyah rengi kırmızı görüyorsam bakış açım bu şekildedir.Bir arkadaş,bana göre de o kırmızı renk, derse,konuyu tekrar mesaj atarak uzatmanın mantığı yok.Bence.

2012 tartışması dünyanın pat diye patlayıp yok olacağını veya insanlar için sonun geldiğini anlatmıyorki! Düşünsenize (ben düşündükçe çıldırıyorum zaten) biz bir uydu gönderiyoruz uzaya ve o kendi yörüngesi içinde öylece bekleyip duruyor orda. Bunu sağlayan birşey olması lazım. Kainata baktığımızda aynı fön makinesiyle pinpon topunu dengeleyip havada tuttuğumuz gibi dünyayla beraber bir çok gezegen yıldızlar ve güneş o karanlık ve soyut evrenin ortasında dönüp duruyorlar ve biçoğu bir saat içerisindeki dişliler gibi birbirini tetikleyen ve çalışmasını sağlayan bir mekanizma gibi. Dahada kötüsü kapıdan çıktığınızda yerden aldığınız en küçük taş veya toz parçacığından bile daha ufağız evren içeriside. Kimse bu evrende yalnız olduğumuzu savunmasın.!! Dini yönden bakarsak bile 18 bin alemden bahsedilir, bizim bildiğimiz ise parmak sayımızı geçmez. O halde diğer alemler nerede? Kainattaki kara deliklerin arkasında ne var? Şurda daha bize en yakın ay uydumuzu bile tanımış ve cevaplandırabilmiş değiliz. Bizim bilmediğimiz fakat gezegenlerin yörüngesini yerinde tutmaya yarayan, bir çok gezegenden fırlayıp evrende salınarak yörüngeler sistemini oluşturan hiç bilinmeyen bir çok atom parçacıkları var forum aranırsa bu anlattıklarımı bulabilirsiniz. Kendi dünyamızın ne kadar küçük olduğuda bu forumda anlatılmıştı. Şimdi sorularım şunlardır; insan denilen yaratık herşeyi biliyor olabilirmi? Din kitapları herşeyi yeterince açıklıyormu yoksa birçok şeyden mecazenmi bahsedilmiş? Foton kuşağı denilen gazımsı bulutumsu kuşak bizim bilmediğimiz parçacıklarla dünyayı etkisi altına alıp bütün bildiklerimizi tersine çevirecek olamazmı? Bu olay 6 milyarlık dünyanın başına biçok kez gelmiş olamazmı? Bizden önceki yaşayanlardan çok daha zeki olduğumuzu nerden biliyoruz. Bu dünya felaketler sayesinde tamamen üzerindekileri yok edip tekrar tekrar başa sarmış olamazmı? Modern yaşamın teknoloji ve yapılaşmadan ibaret olduğunu nerden çıkarabiliyoruz.

Evet bir son var fakat Allah'ın bileceği bir son. 2012 teorileri bayağa bişeye yaklaştığımızı gösterir. Ama tam kestiremiyoruz. Şunu bilelimki illaki birşeyler olacak ve bu sürecin nasıl yaşanacağını anlayamadık. Belki bir günde belki bir asıra yayılacak bir durumun başlangıcıda olabilir. Bu durumda bu cehaletimizle bize sonsuza dek yaşayacakmışız gibi çalışıp yarın ölecekmişiz gibi herşeye hazırlılı olmak düşer. İbadet sadece cennetin kapısını açmaya yaramaz bazı yürekleride yakabilecek bir kavram. Kimin nasıl olduğunu Allah bilir. Bu nedenle iyi olalım dost olalım kötü düşünmeyelim. Önce insan gibi insan olup bu dünyada cennetimizi yaratırsak gerisi bize tanıdık gelir. Herkese iyi forumlar.

arkadaşlar kızmazyınız lütfen elektırık hep kesılır ulkemızde doğal gazda ve depremler olur daha biri çıkıpta dünyanın her hangi bir yerınde olacak depremi haber veremedi . mılyarlarca yıldır dünya var . ve yuzlerce yıldır hastalıkta var bilinen hastalıklar bunlar böyle devam edicek. inanmazsam foton kuşağına hiç bir şey kaybetmiycem inanırsam önümüzdeki ay hayal kırıklığına uğrıycam peki bu dedikleriniz olmazsa ne olucak güneş gerileme evresine girdi 2014 yılında 10 yıl sonra olacak dense buna inanmaya bıle alıştırmış olmayın kendinizi lütfen. insan olarak bu evrene fırlatılmış bir yaratık olarak yaşamak zorunda kalmanın vermiş olduğu rahatsızlıkla yaşıyorum. bide icat çıkmasın başımıza

arkadaşlar kızmazyınız lütfen elektırık hep kesılır ulkemızde doğal gazda ve depremler olur daha biri çıkıpta dünyanın her hangi bir yerınde olacak depremi haber veremedi . mılyarlarca yıldır dünya var . ve yuzlerce yıldır hastalıkta var bilinen hastalıklar bunlar böyle devam edicek. inanmazsam foton kuşağına hiç bir şey kaybetmiycem inanırsam önümüzdeki ay hayal kırıklığına uğrıycam peki bu dedikleriniz olmazsa ne olucak güneş gerileme evresine girdi 2014 yılında 10 yıl sonra olacak dense buna inanmaya bıle alıştırmış olmayın kendinizi lütfen. insan olarak bu evrene fırlatılmış bir yaratık olarak yaşamak zorunda kalmanın vermiş olduğu rahatsızlıkla yaşıyorum. bide icat çıkmasın başımıza

hiçbirşey değişmeyecek ama göreceksiniz 22 aralık ve ilerleyen günlerde insanlar foton kuşağından geçiyoruz değişim başladı hazır olmayanlar hissedemiyor demeye başlayacaklar, burda listeler yazılacak madde madde (geceleri uyumayan yok gün içinde güneşe hassasiyet geliştiren yok günde 4 kere tuvalete çıkan diye) millette "aaah aynı ben aynı ben" diye yazacak ve bu tiyatro sürüp gidecek.

Yazık tabi bunları gördükçe insanlığın kollektif kapasitesi hakkında ciddi kuşkulara kapılıyorsun...

" Aynı sekilde Adam Fawer'ın Olasılıksız kitabında bahsettigi gibi dünyaya her yıl meteor carpma olasılıgı 6 milyonda birdir ve dünya 6 milyar küsür yasında olduguna göre suanda dunyanın yok olmus olma ihtimali %600'dür. sorarım size biz suanda olmayan bi dünyadamı yasıyoruz? " Mantığını çözemedim adamın . Bir zarı attığında da 6 gelme olasılığı 1 bölü 6 dır . Fakat 30 kere atarsın gelmeyebilir ..

Her şeyin cevabı aslında bu. NASA'dan 2012 Kehanetlerine Dair Açıklama - YouTube

Ya onu bunu bırakında, öyle bi an gelicek böyle olması imkansız birtakım şeyler olucak gözle görülür olucak bunlar burnunuzun dibinde gerçekleşicek ve sizin agzınızdan cıkan tek cümle şu olucak " allahım noolur sen bizi koru "

Ya onu bunu bırakında, öyle bi an gelicek böyle olması imkansız birtakım şeyler olucak gözle görülür olucak bunlar burnunuzun dibinde gerçekleşicek ve sizin agzınızdan cıkan tek cümle şu olucak " allahım noolur sen bizi koru "

hahaha kimbilir ancak şu an itibarı ile en fazla allahım sen MichaeL'ın aklını koru diyebiliyorum

Ya onu bunu bırakında, öyle bi an gelicek böyle olması imkansız birtakım şeyler olucak gözle görülür olucak bunlar burnunuzun dibinde gerçekleşicek ve sizin agzınızdan cıkan tek cümle şu olucak " allahım noolur sen bizi koru "

Hiç sanmıyorum (:

Size şöyle izah edebilirim aslında. Bugune kadar yapılan araştırmalarda kulak aşinalığı ve içgüdüsel olarak otomatik şekilde yapılan bir yardım sözüdür bu inanç şekilleri ne olursa olsun dünya üzerinde allah/tanrım kelimeleri yardım amaçlı olarak kesinlikle otokontrol mekanizması gibi kullanılmakta. zor durumda en korkulu anlarda bile bu istem dışı şekilde bile insan ağzından çıkabilmekteymiş o yüzden kimse inkar edemez ben demedim ben yapmadım söylemedim diye

bu otomatik söz güdüsel değil öğrenilen bir davranıştır. Sen hiç aman allahım diyen 2 yaşında çocuk gördün mü? göremezsin zira bu tepki şekli öğrenilir. Peki çocuklar neden korkunca allahım falan demez de anne der üstelik dünyanın heryerinde? Gider annesine veya babasına sığınır? işte bu güdüdür sevgili kardeşim senin yazdığın ise gayet basit bir güdülenme basit psikoloji yani.

Dolayısı ile evet idda ederim ben hala aniden korktuğumda irkildiğimde (annenin diye özetleyebileceğim) tepkiyi veririm. Bir sıkıntımda bana göre olmayan bir varlığa sığınmam ona yakarmam.