cookie Oluşturma zamanı: Ekim 24, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Ekim 24, 2009 Haritalarınıza bakın, hangi gezegen hangi burçta ki gezegene kare ya da karşıt açı yapmış ona göre değerlendirebilirsiniz. (Sevgili burç anlaşmaları kıyası değildir). SABİT BURÇLARDA KARŞI veya KARE AÇILAR Haritalarında sabit burçlarda karşıt ve kare açıları daha çok olan kişiler genel olarak güvenilir, istikrarlı, kararlı ve değişime direnç gösteren insanlardır. Sabitliğin problemi bağlılıktır: Sahip olunanlara ve güvenliğe bağlılık (Boğa), duygulara, arzulara ve isteklere bağlılık (Akrep), gurur ve bireyliğe bağlılık (Aslan), düşüncelere ve ilkelere bağlılık (Kova). Kural olarak sabit burçlar “kendi haline bırakma (salıverme)” konusunda problemler yaşarlar. Azimli ve güvenilir sabitlik, büyük dayanıklılığa ve irade gücüne katkıda bulunabilir, fakat aynı zamanda bir uyum sağlama eksikliğine ve değişime neredeyse alerjik bir tepkiye eğilimlidir. Sabit burçlarda ki gerilimli açılar, bir tür çözümün ortaya çıkması için çoğunlukla bir şeylerin olmasına izin vermeyi gerektirir. Fakat meydan okumayı karşılamaya yönelik sabit bir tutum vardır. Sahip oldukları için çabalayıp devam ettirmeye, onlara tutunmaya yönelik bir tutum vardır. Bir güçlükle karşılaştığında, sabitlik iki farklı biçimde davranabilir. Ya duruma katlanmaya karar verir (bu tip kuşkusuz öncü ve değişken burçların hoşgörülemez bulduğu durumlara katlanabilir) veya problemi yavaş yavaş, dikkatli ve kararlı biçimde azaltır. Sabit tip, hareket ettirilemez nesnelerin hareket halindeyken karşı konulmaz bir dirence sahip olduklarına ilişkin tüm güçlüğü bilir. İş harekete geçmeye geldiğinde, sabit kişinin kendi tasarrufunda güçlü bir iradesi ve muazzam enerjisi vardır. Fakat çoğu zaman enerjiyi harcamaktansa korumayı seçer. Değişim, sabit tipe, nadiren fakat çoğunlukla oldukça kesin ve patlayıcı biçimlerde gelir. Sabitliğin, diğer her yerde olduğu gibi ilişkilerde de değiştirilmesi güçtür. Sabit tip itilmeyi, çekilmeyi ya da zorlamayı reddeder. Sabitliğin boyun eğmeyen niteliği hem en büyük erdemi hem de en büyük başarısızlığıdır. Nerede tutması, nerede kendi haline bırakması gerektiğinin farkındalığının eşlik ettiği bir sabitlik, büyük şeylerin başarılmasını mümkün kılan dayanıklığı verebilir. SABİT BURÇLARDA KARŞI AÇILAR Boğa-Akrep Yapıcı-yıkıcı karşıtlığı. Sakinlik-duygu fırtınaları karşıtlığı. Güvenlik-ayartma karşıtlığı. Statüko-krizler karşıtlığı. Seks-tabular karşıtlığı. Her iki burç da bağlılık ve arzularla ilgilidir. Özellikle seks, para ve güçle. Natal haritada bu kutupsallık vurgulandığında, bu konular çevresinde yüzleşmeler, öfke, hiddet, kıskançlık ve haset, eğer bir veya daha fazla karşıt açı göze çarpıyorsa bundan daha da fazlası, beklenmelidir. Sekse, oral ve anal bağımlılık kavramlarına vurgusuyla Freudcu Psikolojinin kökleri kuşkusuz bu kutupsallığa dayanmaktadır. Aslında, Freud’un kendisi Yükselen’i Akrep olan bir Boğa’ydı. Akrep başkalarıyla ve kişinin kendi ruhuyla derin psişik bağlantı kurmayı başarmakla ilgilidir; Boğa fiziksel olana, güvenliğe, yiyeceklere ve sahip olduklarını biriktirmeye daha fazla bağlıdır. Seks ile daha çok duyuların doyurulmasına yönelik temel bir seviyede ilgilidir. Aslan-Kova Bireylik-grup karşıtlığı. Kişisel ayrıcalık-halk insanı karşıtlığı. Otokrat-demokrat karşıtlığı. Sanatçı-bilim insanı karşıtlığı. Gururlu mülkiyetçilik-özgürlük karşıtlığı. Kova bir grubun demokratik bir üyesi olmakta ısrar ederken, Aslan önde olmayı ve bütün çalışmaların hükümdarı olmayı diler. Aslan, bir izleyici grubu (Kova) olmadan var olmadığını hissedebilir. Haritalarında bu kutupsallığın güçlü olduğu kişiler gururlu, sabit ve aykırı olmaya eğilimlilerdir veya en azından üstün görünmeye çalışırlar. Kova’nın eşit fırsatlar, demokrasi ve özgürlük ideallerini teşvik eden bir durum içinde bir üstünlük veya kıdemlilik konumu elde ederek çoğu zaman otokrat-demokrat ikilemine uyumlanırlar ya da belirli türdeki orijinallik veya eksantrikliklerinden dolayı şöhret kazanırlar. Bu kutupsallık belki de gerçekten sevgi ve dostlukla ilgilidir. Arkadaşlarımız kalbimizde yer eden kişilerdir. Oyunlar (Aslan) arkadaşlıklara ve grup ilişkilerine (Kova) yönelik ilk adımdan biridir. Aslan “Seni seviyorum, seninle gurur duyuyorum, sen benimsin” derken Kova “Seni sevdiğim için özgür bırakıyorum” der. SABİT BURÇLARDA KARE AÇILAR Boğa-Aslan Bu inatçılığa ve sertliğe yatkın, sağlam ve güvenilir bir kombinasyondur. Çoğunlukla gurur fazla vurgulanmış bir özelliktir. “Sağlamlık” fiziksel olabilir, çünkü her iki burç da iyi yaşamanın değerini bilir (özellikle iyi şarabın ve zengin sofraların!) ve bu durum, haritada her iki burç da güçlü biçimde vurgulandığında ikiye katlanır, özellikle iki burç arasında kare açılar bulunduğunda. Genellikle yalnızca mutfakla ilgili konulara değil, tüm seviyelerde fiziksel rahatlığa (eğer lükse değilse) büyük bir iştah vardır. Bazen zengin besinlerin uzun süre aşırı tüketiminden kaynaklanan sağlık problemleri olabilir. Genellikle bu, yalnızca, kişi yüreğini tam olarak koyabileceği bir projeyle uğraşmadığında ortaya çıkan durumdur. İyi bir duygusal ve cinsel ilişki de beklenebilir. Çünkü Aslan-Boğa tipini aşırı fiziksel düşkünlüklere götüren aslında bunların eksikliğidir. İş veya finans dünyasındaki meslekler için uygun bir kombinasyondur. Çünkü paranın gücünün ve sunabileceği güvenliğin değerinin farkındalığı genellikle çok gelişmiştir. Buna yüksek bir maaşın satın alabileceği güzel şeylere değer vermeye yönelik bir arzu da eşlik eder. Bu kombinasyonun finansal alanlarda bu denli başarılı olabilmesinin nedeni, Boğa’nın sebatkarlığı ve tedbirinin yanına, spekülasyon yeteneğinin de eklenmesidir. Aslan, özellikle oyundan hoşlanır ve kumara karşı değildir. Büyük meblağlarda para kazanmak çoğu zaman makul miktarda risk almayı da içerir. Para hırsı ve açgözlülük, bu kombinasyonla ilgili bir problem olabilir, fakat her zaman olduğu gibi, harita bir bütün olarak dikkatle incelenmelidir. Kuşkusuz bu kombinasyon, hareketlerinin ve onların geri tepmelerinin altında yatan prensiplerle özellikle alakadar değildir. Bu çok yaratıcı bir kombinasyondur; bunun iş dünyasında ortaya çıkması gerekmez, fakat yaratıcılığın maddesel anlamda ortaya çıkması olasıdır. Çünkü Boğa her zaman bir şeyler üretmekle ilgilidir. Boğa-Kova Boğa muhafazakarlık, gelenekler, bağlılık ve fiziksel olarak güvenli bir ortam inşa etmekle ilgiliyken, Kova derinden gelenek dışı ve bağlantısızdır. Arkadaşlıkla ve grup hayatıyla ilgili bir radikaldir. Böylece bu iki burç arasındaki çatışmayı anlamak kolaydır. Fakat bu kare açının vurgulandığı insanlar, çoğu zaman, Boğa’nın dünyeviliği ile Kova’nın idealizmini hayatlarında kolaylıkla bütünleştirirler. Bu kombinasyona sahip kişiler, çoğunlukla toplumun fiziksel ve maddi problemleriyle ilgilenirler. Kendi özgürlüklerine sahip kişiler olarak, diğer herkesin aynı düşünce ve eylem özgürlüğüne sahip olmasıyla ilgilenebilirler. Carter’ın söylediği gibi, en iyi ifadesiyle bu kombinasyon pratik idealizmi temsil eder. Sıra dışı ticari durumlarda, daha radikal iş girişimlerinde ve özellikle de bilgisayarları kullanıp geliştirenlerin haritalarında çoğunlukla yer alır, çünkü bilgisayarlar maddi dünyayı bütünüyle değiştirmiştir. Bu, bazen basit, derli toplu, doğaya yakın bir hayat sürmeyi isteyen kişilerin de kombinasyonudur. Bazen bir topluluk hayatı inşa edenlerin. Kişi geleneksel olmayan tarzda, ancak bir biçimde sağlam ve güvenli bir yaşam sürdürür. Bu yüzden kendine yeterlilikle meşgul “lüks düşkünü” ile hippinin bir kombinasyonudur. Boğa-Kova’nın bir görünümü de kuşkusuz “yerküre dostları”dır. Barış eylemlerinde de yaygındır. Bazen, kare açıya sahip olmayıp bunun yerine Boğa’daki Uranüs’ü haritalarında oldukça lokal bir konumda olan kişilerde belirgin derecede bu görülebilir. Çoğu kez yeryüzünün sezgisel bir kavranışı vardır ve kişi pratik ve buluşçu olabilir. Belki bu, organik üretim yapan çiftçinin, kitlelerin beslenme biçimini yeniden yapılandırmak isteyen kişinin kombinasyonudur. Her tür farklı yolla, geniş ölçekte insan gruplarını beslemek de çoğu kez bu birleşimin konularından biridir. Bu kişi, arkadaşları veya dahil olduğu klüpler için her türlü tedariki sağlar. Aslan-Akrep En iyi ifadesiyle Aslan ve Akrep çok sıcak ve tutkulu tipte bir kişi oluşturur. Diğer sabit kombinasyonlarda olduğu gibi, fazla gurur, kıskançlık ve inatçılık da verebilir. Her iki burç da gücü sever. Çoğu kez statü sembollerinden hoşlanmak da söz konusudur. 8.Evle bağlantısı nedeniyle Akrep, “başkalarının parası” ile Aslan da bankacılıkla uzun zamandır ilişkilendirilmektedir. Bu nedenle bu kombinasyon bankalarda ve büyük finans kuruluşlarında çalışmak için idealdir. Bu kombinasyonla ilgili çatışma, Aslan görülmekten, tanınmaktan, fark edilmekten hoşlanırken, Akrep’in mahremiyeti arzulamasından kaynaklanır. Bununla beraber haritalarında bu kombinasyon güçlü biçimde vurgulanmış olan kişiler, çoğunlukla dramatik şeyleri sever, nadiren sakin bir varoluş sürdürürler. Dramatik, canlı, renkli olandan hoşlanma eğlence endüstrisinde veya diğer yaratıcı sanatlarda çıkış noktaları bulabilir. Aslan-Akrep kişisinde duygular derine gidebilir, fakat kolaylıkla katılaşır ve işler ters gittiğinde dağıtmak kolay olmaz. Muazzam gururun (özellikle cinsel gururun) eşlik ettiği bu kombinasyon, acılık, sertlik ve intikamcı duygular verebilir. Eğer gerçek bir kan davasından çıkılmak isteniyorsa, bunlar bir çeşit yaratıcı çıkış noktasına olumlu biçimde kanalize edilmelidir. Bu mafya için harika bir kombinasyon olurdu! Drama çoğu zaman bu birleşimin boşaltılması için mükemmel bir araçtır. Haritada hava elementinin mevcudiyeti kişinin kendisini o an içinde bulunduğu durumdan ayırması ve şeylere daha geniş perspektiften bakabilmesi için yardım etmek üzere çok şey yapacaktır. Akrep-Kova Carter’ın işaret ettiği gibi, bu burçlar arasındaki temel çatışmalardan biri çoğu kez Akrep’in derinden mahremiyete, gizliliğe ve tek başınalığa önem vermesi, Kova’nın ise sürü halinde yaşaması, dost canlısı ve “dürüst olmak”la ilgili olmasıdır. Bazen birey sessiz, fakat radikal biçimde farklı ve geleneksel olmayan bir yaşam tarzını, daha sosyal bir meslek hayatıyla birlikte, tamamen mahremiyet içinde sürdürerek bu çatışmanın etrafından dolaşır. Kişinin Akrep konularında (seks, okült ve ölüm konuları) çoğunlukla fazlasıyla aykırı bulunabilen görüşleri vardır. Eğer bu görüşleri paylaşırsa halkın büyük çoğunluğuyla yabancılaşacağını hissedebilir. Bu yüzden, kişi derin ilişkileri benzer kafadaki insanlardan oluşan küçük bir grupla kurabilir. Carter, insan ırkından hoşlanmamanın söz konusu olabileceğini söyler. Akrep-Kova kişisi şüphesiz insanları motive eden şeyler konusunda küçümseyici, alaycı olma eğiliminde olup, genellikle çok azı hakkında tutkuludur. Her iki burç da çoğu kez psikolojiye ilgi duyar, fakat farklı perspektiflerden. Bu kombinasyon bir haritada güçlü biçimde vurgulandığında bu konuya veya terapi gruplarına ilgi beklenebilir. Bu sabit kombinasyon, çoğu zaman, en güçlü düşünce ve duyguları ve derin kanaatleri üretir. Bazen bir kişiyi yükseltebilir, fakat kişi bir an tutkulu biçimde işin içinde ve ilgili hissederken, az sonra en az ilgiyi bile esirgeyecektir. Aynı zamanda acımasız, soğuk ve devrimci bir kombinasyondur. Dünyayı (veya en azından bir kısmını) dönüştürmek isteyen kişilerin haritasında bulunur. İyi yönde veya kötü yönde. Akrep-Kova kişisi çoğunlukla herhangi bir şeyden çekinmez. Sosyal hoşluklarla ilgili değildir, Venüs’ün konumuna bağlı olarak oldukça antisosyal de olabilir. En üstün ifadesinde, Akrep’in odaklanmış içgörüsü ve anlayışı, Kova’nın insanlık sevgisi ve bağlantısız idealizmiyle, kelimenin tam anlamıyla üstün dönüşümle ilgili bir insan yaratmak üzere birleşir. -------------------- DEĞİŞKEN BURÇLARDA KARŞIT VEYA KARE AÇILAR Klasik değişken tip davranışı, bir problemle karşılaşıldığında ondan tamamen kaçınarak durumu ele almaktır, çünkü bu tip yüzleşinceye kadar genellikle elinden gelen her şeyi deneyecektir. Değişken burçların (İkizler, Yay, Başak, Balık) hepsi fikirlerle, bilginin veya ideallerin bir biçimde bir araya getirilmesiyle ilgilidir. Bu burçlar arasındaki karşıtlıklar ve kare açılar, çoğunlukla, kişinin farklı idealleri, fikirleri ve inançları arasında içsel (çok defa da dışsal) bir mücadeleyle sonuçlanır. Değişkenlik güçle hem öncü hem de sabit nitelikten çok daha az ilgilidir. Böyle olduğundan üç nitelik arasından potansiyel olarak en az tehlikeli olanıdır. Buna karşın İkizler ve Yay (bilinen nedenlerle) çoğunlukla ulaşımla ilgili kaza haritalarında öne çıkar. Değişkenliğin keyfi, adaptasyon, uyum sağlama becerisi ve esnekliğidir. Fakat huzursuzluk ve sürekli değişim arzusu somut, kalıcı ve güvenli herhangi bir şeyin gerçek kazanımını oldukça zorlaştırabilir. Bu durumun değişken kişiyi üzmesi gerekmez, çünkü onlar, araştırmak ve sorgulamak için özgür olmaya verdikleri önem kadar başarıyla ilgilenmezler. Haritalarında değişkenlik baskın olan kişiler, zamanın yarısında ne istediklerini bilmiyor görünebilirler. Bu da büyük hoşnutsuzluk ve tatminsizlik yaratabilir. Değişken burçlar esnek bir yaklaşım gerektiren durumlara çok uygundurlar. Eğitim ve iletişim (İkizler ve Yay) ve diğerlerine hizmet etmek (Başak ve Balık) gibi alanlara. Onlar, yalnızca değişime ve esnekliğe izin vermeyip bunlara olumlu biçimde ihtiyaç duyan mesleklerde en fazla rahat ederler. Değişken tip hedef yönelimli olmadığından, hem öncü hem de sabit tipten çok daha fazla an’da yaşama yeteneğine sahiptir. Her seferinde bir tane anlayışıyla uyum içindedir. Değişkenliğin temel problemi, özellikle T-kare veya büyük-karede, tutarlılık eksikliği ve çok kolaylıkla bükülme eğilimidir. En olumsuz halinde, bu burçlar arasında baskın kareleri veya karşıt açıları olan insanlar amaçsız olup yalpalayabilir. Değişkenlik, enerjilerini biraz odaklamayı öğrenmeye ihtiyaç duyar. Düşünce ve eylem dağınıklığı çoğunlukla kişide her şeyi belirli perspektiften görmekte zorluklara yol açar. Bu yüzden çoğu zaman endişe eğilimi vardır. Çoğu zaman büyük sinirsel gerilim ve daimi bir değişim halinde yaşama eğilimi vardır. Mars’ın burcunun ve ev konumunun baskın biçimde değişken bir kişiye dürtü ve yön verebilmesini ümit edelim. Değişken Burçlarda Karşıt Açılar İkizler-Yay Bilginin dağınık parçaları-resmin bütünü karşıtlığı. Mantık-sezgi karşıtlığı/Bilgi-bilgelik karşıtlığı. Okul-üniverste karşıtlığı. Kısa-uzun seyahatler karşıtlığı. Ahlak dışı-ahlak karşıtlığı. Bu ikili eğitimin, seyahatin, uzak (Yay) ve yakın (İkizler) mesafelerden bilgi toplama, bağlantı kurup, bunları yaymanın çeşitli yönleriyle ilgilidir. Haritalarında bu karşıtlığın güçlü biçimde vurgulandığı kişiler genellikle her şeye ilgi duyarlar; çok konuşkan, tezcanlı ve hayatlarına olabildiğince fazla şeyi dahil etme hevesindedirler. İkizler her şeyi bilmek isteyen arketipsel öğrenci niteliğindedir. Yay ise bu bilgiye sahip olduğu varsayılan öğretmendir. İkizler ahlak dışı ve masum çocuğu temsil eder. Yalnızca “neden” diye sorar; Tarot destesindeki “abdal”dır belki. Yay tersine, yargılama, bilgelik ve ahlakla ilgilidir. Bu ikili Jungcuların puer aeternus dediği, Charles Carter’ın “Peter Pan” diye ifade ettiği “ebedi ergenlik” fikriyle ilişkilendirilebilir. Çünkü bu tip yetişkinliğe adım atmaya gönülsüzdür. Ruhsal olarak gençlik dolu ve kalben genç kalma eğilimindedir. Başak-Balık Ayırt etmek-evrensellik karşıtlığı. Düzen-kaos karşıtlığı. Eleştiri-merhamet karşıtlığı. Kusursuzluk-tamlık karşıtlığı. Bu kutupsallığın vurgulandığı kişiler genellikle oldukça uysal ve hizmet etmekle çok ilgilidirler. En üstün ifadesinde, gerçekten faydalı ve verici türde bir insanı ortaya çıkartmak üzere Başak’ın ayırt edici eleştirel güçleri, Balık’ın alçakgönüllülüğü, özgeciliği ve merhameti ile birleşir. Balık benliksizliğe, fedakarlığa ve kendini adamaya eğilimliyken, Başak başkalarına pratik olarak hizmet etme arayışındadır. Birlikte büyük tevazü ve büyük şefkat ortaya koyarlar. Şehitliğe (kendini feda etmeye) yönelik ayrıcalıklı bir eğilim de olabilir. Haritalarında bu ikili vurgulanmış olanlar çoğu zaman kurban, şehit veya kurtarıcı rolünü üstlenirler. Başkalarını kurtarmak veya kurtarılmayı istemek bu tipin ilişki modellerinde ortak bir temadır. İki burç arasındaki çekişme Başak’ın arınma ve düzen arzusu ile Balık’ın kaosa eğilimi nedeniyle ortaya çıkar. Başak eğer bir konuyu yeterince uzun bir süre deneyimlerseniz, yabancı olanın atılacağına ve kalanın sentezlenebileceğine inanır ve sonunda “doğru” yanıta ulaşır. Öte yandan Balık doğru yanıtla ilgili değildir. Tersine izafi (göreceli) değerlere inanır. Başak benliğin, başkalarının, toplumun gelişimiyle ilgiliyken; Balık yalnızca her kim ise ya da her ne ise ona teslim olur, akıntıyla birlikte ilerler. Değişken Burçlarda Kare Açılar İkizler-Başak Bu iki burç doğal olarak birbirine kare açı yapmalarına rağmen, gerçekte oldukça fazla ortak noktaları vardır. Başak bir toprak burcudur. Fakat şüphesiz oldukça havai bir toprak burcudur ve havaya karşı çıktığı nokta da buradadır. Konuya daha yakından bakarsak, her iki burcu da Merkür yönetir. Astroloğun gözünün hemen araştırması gereken bu gezegendir. Çünkü onun burç, ev ve açı konumları kare açının nasıl faydalı kılınacağının yöntemine ilişkin ipuçları verecektir. Bu kare, değişken karelerin de ötesinde özellikle değişkendir ve haritalarında bu kare baskın olan kişiler karar vermekte, zihinlerini odaklamakta çoğu zaman problemler yaşarlar. Charles Carter temel zaaflarından birinin “motivasyon eksikliği” ve “hiçbir şeyi değerli bulmamak” eğilimi olduğunu söyler. Bu ifade kuşkusuz bu kombinasyonun özellikle hoşnutsuzluğa ve tatminsizliğe yatkın ruhunu açıklar. İkizler ve Başak arasında dar orblu kare açıları olan kişiler, en olumsuz haliyle, eleştirel, somurtkan, çabuk kızan ve her an hata bulmaya hazır tiplerdir. Carter bunu “kusur bulucu tavır” diye nitelemiştir. Öte yandan, Merkür’ün yüksek dozunun dil ve edebiyata ilgi ve yetenek oluşturması olasıdır. Geniş ilgi alanlarının ve muazzam bilginin de göstergesidir. Bununla beraber haritalarında bu kare açı baskın olanlar, sindirebileceklerinden daha fazla bilgi toplamaya yatkınlardır. İkizler-Başak karesinin ilgi alanları ve etkinlikleri çoğu zaman çok dağınıktır ve her şey hakkında biraz bilgi sahibi olma eğilimi yalnızca yüzeysel bir anlayışa ve belirli bir ukala niteliğine değil, aynı zamanda can sıkıntısına ve “hiçbir şeyi değerli bulmama” eğilimine de götürebilir. Ateş burçlarının ve atılgan gezegenlerin haritada belirgin biçimde öne çıkmış olması ümit edilir, çünkü bunlar yön duygusuna, hevesliliğe ve inanca yardım edecektir. Bu bir kez uyarıldığında ve berrak bir yön duygusuyla, tüm araştırma biçimleri için mükemmel bir kombinasyondur. Ayrıntılı bilgi toplamayı, sınıflandırmayı ve sıralamayı gerektiren herhangi bir çalışma için de iyidir. İşin ilginç olması koşuluyla, İkizler-Başak bürokratik bir sistem içinde çalışırken bile kendini evinde gibi hisseder. Sözlükler derleyerek, araştırma verilerini karşılaştırarak ve benzeri. Bunlar kişinin özel olarak düzenli olduğu anlamına gelmez. Satürn veya Oğlak da güçlü olmadıkça böyle olmaktan çok uzaktır. Fakat verileri büyük bir ustalıkla ele alır. İkizler-Başak kuru, pragmatik, akılcı ve gerçekçi olma eğilimindedir. Çoğu zaman çok nüktedan bir kombinasyondur, anekdotlarda da iyidir. Her tür yazı biçimi için idealdir. İkizler-Balık Çok ılımlı bir kombinasyondur ve tüm değişken kareler gibi, oldukça rahatsız bir yapısı da vardır. İkizler düşüncelerle, gerçeklerle ve bilgiyle ilgili rasyonel bir burçtur. Balık düşüncelerden çok ideallerle ilgilidir; izafi değerler ve içsel deneyimlerle ilgilendiği kadar gerçeklerle ilgilenmez. Haritalarında bu kare açı vurgulanan kişiler, dış dünyanın nesnel gerçekliği ile kendi deneyimlerinin içsel gerçekliği arasında bir çatışma yaşayabilirler. Onların özel amaçları, her ikisini bir araya getiriyor olabilir. Bu burçlar birlikte, özellikle Merkür haritada iyi konumlanmışsa, “rasyonel olmayan konuları” araştırma yeteneğine sahip, nicel olarak ölçülemeyeni anlayıp ifade edebilme yeteneğine sahip bir kişilik ortaya çıkarabilir. İmgelere yönelik yazılar, özellikle şiir alanı için mükemmel bir kombinasyondur. Charles Carter bu kombinasyonu yalnızlık korkularıyla, muhtemelen de akıl sağlığını kaybetme korkularıyla ilişkilendirir. Kuşkusuz bazı İkizler-Balık kişileri zihinlerinde yüzen çok sayıda imge ve düşünceyle yıkandıklarını hissederler. Kişi duygularını ve anlayamadığı şeyleri, fazlasıyla aklileştirmeye yatkın olabilir. Bunları belki de kimse gerçekten anlamıyordur. Bir çok alanı kapsama ihtiyacı ve bazen her şeyi bir kılıfa uydurma ihtiyacı, bu başarılamadığında ise endişe duyguları söz konusudur. Bu yüzden zihinsel karmaşa duyguları olabilir. Carter’ın söylediği gibi, “konuşma” bu kombinasyon için çok iyi bir panzehirdir. Bir sanat biçimi vasıtasıyla iletişim kurmak da. Başak-Yay Bu Merkür-Jüpiter ikilisi, genellikle bir kişinin değişken bir kombinasyondan bekleyebileceği tüm konuşkanlığı ve tezcanlılığa sahiptir. Başak, Yay’ın keşifsel avareliklerine çok sınırlayıcı gelebilen günlük hayatın incelikleriyle ilgilidir. Oysa Yay detaylarla asla ilgilenemeyen bir burçtur. Bu iki burç arasındaki kareler bir kişinin haritasında güçlü biçimde vurgulanmışsa, kişinin “pireyi deve yapmak” gibi bir eğilimi olabilir. Kendisinin ve başkalarının kusurlarını abartma ve belki eleştirilerinde fazlasıyla serbest olma eğilimi de vardır. Klasik olarak, bu tip eleştireldir, başkalarının inançlarına şüphe duyar, iş kendisininkilere gelince bazen kibirli olabilir. Bu, mantıkla farklı inançları ve ideolojileri araştırmak ve analiz etmek için iyi bir kombinasyondur. Farklı sağlık tedavilerinin felsefesiyle ilgili alanlarda çalışmak için de uygundur. Her tür danışmanlık işi için de mükemmel bir kombinasyondur. Başak-Yay çoğu zaman hayat felsefesini hizmet etme ihtiyacı ile birleştirmeye çalışır. Bu nedenle, gönüllülüğe dayalı hizmetler ve hayır kuruluşlarıyla ilgili meslekler için ideal bir yerleşimdir. Yay-Balık Büyük hayalperestler olarak Yay-Balık kişileri çoğu zaman bir idealin özlemini duyup peşinden giderler. Gerçek hayatta olmasa bile imge dünyalarında büyük seyyahlardır. Özellikle Uranüs haritada güçlü biçimde konumlanmışsa, kesinlikle uzay yolculuklarının, bilim kurguların, fantezi kurguların kombinasyonudur. Her iki burç da herhangi bir biçimde sınırlanmaktan hoşlanmaz. Bu kombinasyona sahip kişilerin savaş narası “beni bir yere bağlama” olabilir. Yay-Balık kişisi sihirli ve olağanüstü bir şeyler olabilmesi olasılığına yönelik olarak her zaman kapıyı açık tutmayı ister. Bütün değişken kombinasyonlarda olduğu gibi büyük bir tezcanlılık, tatminsizliğe eğilim ve yarın bir şeyler değişebilirmişcesine bir tür Mr Micawber tavrı olabilir. Bu kişiler avareler de olabilirler. Balık, Yay’ın taşkınlığını arındırır. Yay’da Balık’a cesaret aşılar. Genellikle naif bir özlem ile algısal bir içgörünün pek hoş bir karışımıdır. İlgileri ve diğer insanları kavrayışı bakımından çok geniş tabanlı olabilen bir içgörüdür bu. Bu kombinasyonun haritalarında öne çıktığı kişilere yönelik çoğu zaman biraz masum, şüpheci bir duygu vardır. Bu burçlar arasındaki kare açı, kaygısız ve idealist biçimde, çoğu zaman abartıya eğilimli ve dikkatsizdir. Her iki burç da inançlarla ilgilidir. Kare açıda kişinin siyasi ve dini görüşleri arasında içsel çatışma olabilir. Bazen aynı anda tamamen birbirinin karşıtı inançları ve ideolojileri benimsiyor olabilirler. Nesnelliğe veya rasyonelliğe yaklaşan herhangi bir vasıtayla ideallerinin peşinden gidebilmekte büyük zorluk çekerler. Güçlü biçimde konumlanmış bir Merkür, bu eğilimi aşmaya çok yardımcı olabilir. Bazen kişi, dini, siyasi veya diğer inançlarının çevresiyle bağdaşmadığını görür ve bir tür ayarlama gerekli hale gelir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cookie Yanıtlama zamanı: Ekim 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 24, 2009 ÖNCÜ BURÇLARDA KARŞIT VEYA KARE AÇILAR Öncü burçlarda karşıt/kare açılar en çok kişisel ve aile hayatının esas konuları çevresinde dönen çatışmalar yaratmaya eğilimlidir. Kişinin kendisi için istediklerinin peşinden doğrudan (Koç) gidip, aynı zamanda ortağının ihtiyaçlarını ve kendisinin ortaklık ihtiyaçlarını (Terazi) karşılayabilmek. Bütün bunların tepesinde toplum içinde bir yer oluşturmak ve bir tür kariyer (Oğlak) ihtiyacını karşılarken öte yandan duygusal, içsel ve aile hayatı (Yengeç) için zaman ayırabilmeyi başarabilmek. Muhtemelen ebeveyne sahip olmanın veya ebeveyn olmanın getirdiği zorunluluklar. Öncü burçlarda gerilimli açıları olanların esas armağanı, çatışmayla karşılaşıldığı zaman, kişinin çoğunlukla en azından onunla başa çıkmaya çalışmasıdır. Yine de kişi çoğu zaman işin içinden çıkamaz, çünkü problemlerini, yeterince planlamadan ve önceden düşünmeden, doğrudan direnç göstererek ele almaya çalışır. Diğer her şey eşit olsa da, öncü tiplerin muazzam güdüleri, canlılıkları ve yalnızca “kalk ve başla” şeklinde nitelenebilecek yaklaşımları vardır. Haritalarında öncü karşıt/kare açıların baskın olduğu kişiler, hayatlarını daimi olarak “haddinden fazla dürtüsel” bir durumda yaşama eğilimindedirler. Nereye gitmeleri gerektiğini gerçekten düşünmeden sabah kalkıp dışarı fırlarlar. Bu nedenle devamlı çılgınca bir aktivite içinde yaşamlarını sürdürürler. Sürekli bir şeyler başlatır, fakat bunları tamamlamayabilirler (Bu durumu telafi etmek için haritada Satürn’ün veya sabit niteliğin yeterince güçlü olması umulur…) Dış dünyadan onlara empoze edilen herhangi bir baskıyı işitmeme şeklinde tuhaf bir sağırlığın eşlik ettiği çok az kişisel sınırlama anlayışı vardır. Klasik olarak, öncü tipler kendilerine ait şeyleri kendilerine özgü yollarla ve kendi hızlarına göre (saatte bin kilometre!) yapmayı sürdürme konusunda ısrar ederek başlarını otoriteyle belaya sokarlar. İşleri kendilerine özgü yolla yapma konusundaki bu ısrar özellikle Koç’un bir özelliğidir ve eğer Koç veya Mars gezegensel tabloda mevcutsa daha dikkat çekicidir. Öncü burçlardaki açıların ilişkili olabileceği genel bir denge, sabır ve sakinlik eksikliği gibi. Öncü Burçlarda Karşıt Açılar Koç-Terazi Ben-biz karşıtlığı. Ben-sen karşıtlığı. Kişisel istekler-sosyal normlar karşıtlığı. İddia-ödün karşıtlığı. Rekabet-işbirliği karşıtlığı. Bağımsızlık-ilişki karşıtlığı. Karar-tereddüt karşıtlığı. Kendi istediğinizi nasıl elde edersiniz? Bunu başka birisiyle birlikte nasıl yapabilirsiniz? Bir ortakla ver-ve-al ruhunu kendi ilkelerinizi feda etmeden nasıl girebilirsiniz? Kendi bireyliğinizi, bir şeyler üzerindeki kendi konumunuzu sürdürürken nasıl işbirliği yapıp, paylaşımda bulunur ve o şeylere kendi perspektifinizden başka biçimlerde nasıl bakabilirsiniz? Haritalarında bu ikilinin güçlü olduğu kişiler, sıralanan sorulara yanıt bulmaya mahkumdurlar. Çoğunlukla bu kişi belirgin biçimde ilişkilerle veya daha da özel olarak her tür birebir deneyimlerle ilgilidir. Her iki burç da savaş ve mücadeleyle ilişkili olabilir. Benim görüşüme göre, bir araya geldiklerinde öncelikle böyledir. Savaş sorumluluğu çoğunlukla Koç’a bırakılmışken, Terazi doğruluk ve adaletle ilgilidir. Adalet ise, savaşılması gereken bir şey olarak algılanabilir. Terazi, aynı zamanda, para ve değerlerin simgesi Venüs tarafından yönetilir. Pek çok insan değer verdikleri şeyler için savaşır. Savaşın gerçek nedenleri, çoğu zaman, köken olarak ticaridir, fakat daha yaygın biçimde bu karşıtlık bir evlilik bağlamında farklılıklar için sonuna kadar mücadele demektir. Bu kombinasyon, her şeyin içinde işleyen, insanları ve ilişkilerini de içeren dualitenin güçlü bir farkındalığına götürebilir. En üstün ifadesinde Koç-Terazi kişisi, kendi yararları ile işbirliğini nasıl harmanlayacağını, saldırgan olmadan hakkını nasıl ileri sürebileceğini bilir. Bu kutupsallık, kişinin nasıl dinleme becerisi geliştirebileceğini, kendi duruşunu kaybetmeden diğer kişileri nasıl kabul edip onlara farklı istek ve ihtiyaçlara sahip olma izni vereceğini öğrenmesiyle ilgilidir. Yengeç-Oğlak Akıcılık-katılık karşıtlığı. Aile-kariyer karşıtlığı. Özel hayat-kamu hayatı karşıtlığı. Teslim olmak, razı olmak veya disipline etmek. Anne ve baba. Aile-devlet karşıtlığı. Bu kombinasyon muhafazakar, sorumlu ve disiplinli olma eğilimindedir. Aileyi muhafaza edenler, toplumu muhafaza edenler ve genel olarak statüko. Çoğunlukla geçmişe hürmet ve köklerin takdiri söz konusudur. Oğlak ailevi ve toplumsal sınırlara, kısıtlamalara ve yasalara ihtiyacın bir farkındalığına sahipken, Yengeç duyarlı, sorumlu ve teslimiyetçidir. Oğlak “Belirli sınırlar dahilinde kalıp kurallara uyarsan seni seviyorum” derken, Yengeç “Seni seviyorum, çünkü sen benimsin” der. Eşit ve uygun biçimde birleştirildiği zaman, belki ideal ebeveynin bir görünümünü elde ederiz. Bu karşıtlık kuşkusuz daha geniş anlamda dünyanın ebeveynliği ile ilişkilidir. Yengeç ev ve ailenin simgesidir, Oğlak ise bütün olarak toplumun ve devletin temsilcisidir. Psikolojik bir bakış açısı toplumun yalnızca ailelerden oluştuğuyla ve bir çocuğun ebeveynleriyle deneyimleri vasıtasıyla sosyalleşmesinin gerçekleşmesiyle daha fazla ilgilenebilirken, siyasi bir bakış açısı toplumun bireyin üzerindeki etkisini tartışabilir. Bu kutupsallığın güçlü olduğu kişiler, çoğu zaman bu tür sorunlarla ilgililerdir. Dolayısıyla sosyal ve siyasi tartışmalara dahil olurlar. ÖNCÜ BURÇLARDA KARE AÇILAR Koç-Yengeç Charles Carter, bu kombinasyonu “tutkulu seyyah” ve “fırtına kırlangıcı” diye niteler. Kuşkusuz Ay ve Mars’ın burçlarının bu öncü kombinasyonu bir şeylere “patlamaya hazır” vaziyette olabilir. Fevri ve heyecanlı Koç-Yengeç tipi, çoğu zaman, özellikle aile tehdit altında göründüğünde uyarılır, belki barınma sorunları veya iç cephedeki daha kişisel konular hakkında. İki burç arasındaki çatışma; Yengeç bağımlı, aile merkezli ve evcil karakterdeyken, Koç prensibinin bağımsız, kendi-yönetimli ve öncü olması gerçeğiyle ilgilidir. Kişinin kendi başına buyruk yaşayarak aileyle, anneyle, alışkanlıklarla ve geçmişle bağlarını koparma arzusuna dayanan bir çatışma olabilir. Bu kombinasyonun güçlü biçimde vurgulandığı bir haritada ortaya çıkan gerilim kişiye fazlaca hayal kırıklığı yaşatabilir. Koç-Yengeç, mücadele etme veya geçmişten kaçmaya çalışma ya da geçmiş adına mücadeleyi gerektiren her durumda iyi bir kombinasyondur. Muhafaza etmek, tarih veya gelenek adına mücadele gerektiren her durum için. Koç-Yengeç bu sorunlarla ilgili taraf olabilir veya bunlara karşı çıkabilir. Kişinin ailesi için veya daha geniş anlamda bir klan adına, haçlı seferi benzeri bir mücadele vermesini gerektiren herhangi bir şey için ideal bir kombinasyondur. Konut edindirme alanında, cephe hattında çalışan insanlar için de ideal kombinasyondur. Yerleştirme komisyonu yöneticileri, toplu konut kooperatiflerinin işçileri vb için. Koç-Oğlak Çok hırslı, “git ve al” tarzında bir kombinasyondur. Tüm girişimcilikle ilgili aktiviteler için idealdir, dürtü ve inisiyatif verir. Bazen en tepeye yükselme sabırsızlığı, kişinin dürüst vasıtalar kullanmak veya dolaşık yollara sapmak arasında pek ayrım yapmamasıyla sonuçlanabilir. Mars ve Satürn tarafından yönetilen bu burçların kombinasyonu, kabalığa ve bencilliğe, duyguları veya ilkeleri görmezden gelmeye eğilimlidir. Bununla birlikte, su ve hava elementlerinin varlığı veya güçlü bir Venüs, bu tür eğilimleri dengelemek için çok olumludur. Aşırı durumlarda, bir şeyleri çok çabuk başarma arzusu, dış dünya tarafından empoze edilen kurallar ve kısıtlamalar tarafından sürekli olarak hayal kırıklığına uğratılıp istediğini yapamadığını hisseden bir kişi yaratabilir. Bu durum kişiyi daha büyük çabalar harcamaya veya sürekli olarak otoriteyle çatışmaya itebilir. Hükümete, geleneklere veya kurumlara karşı haklı mücadeleye ihtiyaç duyan bir kişi için iyi bir kombinasyondur. Paradoksal biçimde, toplumun kurumlaşmış çerçevesi içinde yüksek pozisyon elde etmek için mücadele edenlerin haritalarında da vurgulanır. Bu kombinasyon, kariyer anlamında hırslı olmasa bile, kendilerine başkalarına çok zor gelen hedefler koyan insanların haritalarında da bulunur. Bu kombinasyon muazzam bir “dayanıklılık” ifade eder. Çeşitli hayat durumlarında faydalı olabilir. Bazen kaya tırmanıcılığı veya dağcılıktan hoşlanan insanların veya başka biçimlerde doğaya karşı mücadele edenlerin haritalarında görülebilir. Yengeç-Terazi Haritada bu iki burcun vurgulanması ortaklıklara, ev ve aile konularına güçlü bir ilgiyi gösterir. Bazen kare açı öncelikle bir aile hayatı kurmak için ilişkiye giren bir kişi olarak görünüm kazanır. Çoğu zaman evin, ailenin ve çocukların gereksinimlerinin başka bir kişiyle birebir etkileşim içinde olma ihtiyacını tehdit ettiği hissedilir. Yengeç’in güçlü duygusal güvenlik ihtiyacı nedeniyle bağımlı bir burç olduğu aşikardır. Terazi daima yansıtmak, paylaşmak ve bir şeyleri birlikte yapmak için bir ortak ister. Bu iki burcun vurgulanması, iki ayağı üzerinde durmayı başaramayan, genelde kendine bakamayan bir kişi olarak görülebilir. Bu kuşkusuz çok esnek, teslim olan ve kararsız bir kombinasyondur. Bu insanlar pek çok şeyde yalpalarlar, özellikle de kendi duygularının gerçek doğasıyla ilgili olarak. İlişkilerde bazen çatışma olur, çünkü Terazi’nin eşitlik arzusu Yengeç’in ilişkilerde annelik etme veya kendisine annelik edilmesine gereksinim duyma eğilimi yüzünden sapma gösterir. Bazen bu kombinasyona sahip kişiler kendilerini kaçıp kurtulamadıkları mutsuz ilişkiler içinde bulurlar. “Çocuklarım hatırına” ve belirli bir durumun haksızlığı konusunda kendi duygularına (çoğunlukla çok hızlı değişir) güvenemedikleri için ilişkiyi sürdürürler. Ya da kendi başlarına yaşamak ilerisi için fazla ürkütücü görünür. Terazi-Oğlak Haritalarında bu iki burca vurgu olan kişiler, çoğunlukla çok “düzgün” ve sakinlikleri kolaylıkla bozulmayan kişilerdir. Son derece hoş, sakin ve kendine hakim olan bir tavırla, medeni ve rafine olmaya eğilimlidirler. Bu kombinasyon kamu hayatındaki birisi için veya çelebi bir imaj, hiç kimsenin hatırını kırmayacak bir imaj gerektiğinde idealdir. Bu tip, diğerlerinin düşüncelerini dikkate alma eğiliminde olup, bu yüzden dışsal kanılara özellikle duyarlıdır. Çoğu zaman saygı duyulmaya güçlü bir ihtiyaç vardır. Ara sıra, çoğunlukla saygınlıkla ilgili nedenlerden dolayı, ortaklıklar oluşturulur. Bu kişiler daha çok hem ilişkilerinin hem de kariyerlerinin taleplerine zaman ve dikkat ayırma yetenekleriyle ilgili olarak meydan okumalarla karşılaşırlar. Terazi’nin önceliği doğruluk, eşitlik ve tavizlerle ilgiliyken, Oğlak kendisini otorite ve disiplinle ilişkilendirir. Oğlak otoriterdir, Terazi tereddüt etme eğilimindedir. Aynı konuda hem otoriter hem de demokratik bir yolu izlemek mümkün olamayacağına göre, bu burçlar arasındaki çatışma açıkça ortadadır. Bu kombinasyon “kadife eldiven içinde demir el” benzeri bir duygu verebilirken, bu tip çoğunlukla belirli bir durumda neyin “doğru” ve neyin “yanlış” olduğuyla son derece ilgilidir. Gerçekte bu iki burçta “hukuk” ile ilişkili olabilir: toplumu yöneten yasalarla Oğlak, adalet arzusuyla Terazi. Bazen hukuk ve düzen ilgisi evrensel yasaya, örneğin neden sonuç yasasına bir merak ve farkındalık şeklinde belirir. Çoğu zaman düzen arzusu ve bunu gerçekleştirecek beceri, kişinin fiziksel görünüşünden ev ortamına kadar bütün hayatına nüfuz eder. -------------------- ATEŞ ÜÇGENLERİ Ateş elementinde oluşan üçgen açılar, kişinin, sıcaklık, heves ve yaşama sevinci yaymasını arttırdığı kadar, bu elementle ilişkilendirilen bildik ben-merkezcilik, düşüncesizlik niteliğini de güçlendirir. Ateş üçgenleri, insanları geleceğe doğru, ilerideki şeylere bakmaya doğru motive etme eğilimindedir. Herhangi bir durumda potansiyel olarak mevcut, gelecekle ilgili olasılıkların kokusunu kolaylıkla alabilme yeteneği vardır. Fakat kare açılar olmaksızın bu olasılıkları gerçekleştirmek için gereken dürtü olmayabilir. Haritalarında ateş üçgenleri vurgulanmış olan kişiler, genellikle risk almaktan hoşlanır veya belirli bir durumda herhangi bir risk algılamazlar (inanıyorum ki bu daha doğru bir açıklama). Ateş kişileri kendilerini cesaretli görmezler, çünkü korkulacak herhangi bir şey olduğunun farkında değillerdir. Ateş elementinde üçgen açıları olanların motivasyonu hareket ve heyecanla ilgidir. Bu açılara sahip olan kişiler, bir şeye aktif biçimde dahil olma fikriyle motive olup hayat buluyor gibidirler. Genellikle doğuştan gelen (çoğu zaman bilinçsiz) hiçbir şeyin kötü gitmeyeceğine veya gitse de korunacaklarına olan bir inanç vardır. Çoğunlukla bu güven duygusu zarar görmeden paçayı kurtarmalarını temin eder. Ateş üçgenine sahip kişi drama, oyun ve heyecandan hoşlanır. Fakat, ateş üçgenleri kendi başlarına, bir kişinin böyle bir drama veya eylemi ortaya koymasına neden olmazlar. Daha çok başkaları tarafından eğlendirilebileceklerine güvenir ve bunu beklerler. TOPRAK ÜÇGENLERİ Toprak üçgenleri maddesel konularda muhafazakar olma eğilimindedir. Bu üçgenlere sahip kişiler, genellikle, örneğin parasal konularla ilgili olarak tedbirli olma eğilimindedir. Özellikle büyük toprak üçgeni olanların sefaletle veya sonraki öğünlerini nasıl karşılayacaklarıyla ilgili korkularla uğraşmak için zorlanmaları daha az olasıdır, çünkü öncelikle motivasyonlarından birisi çoğu zaman ekonomik anlamda bağımsızlık kazanmakla ve fiziksel olarak güvende olmakla ilgilidir. Toprak üçgenleri maddi hayat bağlamında statükoyu devam ettirirler. Uygulamacılığı, gerçekçiliği ve güvenilirliği arttırarak kişiye sosyal bir nitelik de katarlar. Bu açılar, kişinin gerçek anlamda maddi dünyada bir şeyler üretmekten mutluluk duyduğunu, buna yeteneği olduğunu veya en azından buna yönelik motivasyonu olduğunu gösterir. Haritalarında toprak elementi vurgulanmış olanlar, genellikle bedenleriyle ve gerçek dünya ile barışık insanlardır. Ne zaman acıktıklarını, kendilerini ve başkalarını nasıl besleyip bakmaları gerektiğini bilirler. Parayla ilgili bir anlayışları ve maddi dünyada yaşamaya yönelik gerçekçi ve pratik yaklaşımları vardır. HAVA ÜÇGENLERİ İlk astroloji sınıflarımdan birini her zaman hatırlarım. Her hafta gelip ön sıraya oturan bir bayan öğrencim vardır. Yeterince ilgili görünmesine karşın hiç not tutmaz, ilerleme kaydediyor görünmezdi. Çok sayıda kitap alır, fakat onlara yalnızca şöyle bir göz atmakla yetinirdi. Çok hoş, açıkça parlak tipte bir kişi olduğundan ben o tarihte oldukça deneyimsiz olduğumdan, neyi yanlış yaptığımı düşünürdüm. Onu sıkıyor muydum? Anlattıklarımı biliyor muydu? Eğer öyleyse, neden bildiğini belli etmiyor ve neden derse gelmeye devam ediyordu? Daha sonra keşfedeceğim gibi, hava elementinde büyük üçgeni vardı ve kentin her tarafındaki astroloji derslerine devam ediyordu ve aynı şeyi hep yapmıştı. Bu derslere devam ediyordu, çünkü öğrenme ortamlarından keyif alıyordu. Bir çok zihinsel uyaran olması ve tartışarak öğrenme düşüncesi onu motive ediyordu. Anlatmak istediğim nokta, hava burçlarının bilgili, çalışkan veya entelektüel olmaları gerekmediğidir. Düşünce veya “zeka” üzerinde, suyun duyguların krallığında olduğundan daha fazla, bir tekele de sahip değillerdir. Asıl nokta şudur; hava burçları ve daha özel olup kendisine güven duyduğuna işaret ederler. Bu kişiler öğrenmekten zevk alırlar. Hava üçgenleri kolay iletişim kurma yeteneğini arttırır ve kişiye geniş kapsamlı soysal ortamlar içinde rahatlık hissi ve beceriklilik verir. Hava üçgenleri, sadece varlıklarıyla entelektüel yetenekleri ilerletmez, fakat kuşkusuz ilgi ve merakı arttırırlar. Hava üçgenleri bir kişiyi kendisini bir şeyler öğrenmeye doğru itmesi için zorlamazlar. Bu yüzden diğer harita faktörlerince desteklenmedikçe, hava üçgenleri, özellikle de büyük hava üçgenleri, yüzeysel bilgiye ve anlayışa sahip bir kişi yaratabilirler. Hava üçgenine sahip kişiler, entelektüel armağanlarından hoşnut olup onları geliştirmek için çaba göstermeye ihtiyaç duymazlar, fakat bu kendini beğenmişlik genellikle diğer harita faktörlerince ortadan kaldırılabilir. Örneğin 3. ve 9. evde yerleşen gezegenler tarafından veya çok sayıda gerilimli açı alan bir Merkür tarafından. SU ÜÇGENLERİ Bir haritada su elementinin güçlü biçimde mevcudiyeti, çoğunlukla güçlü bağımlılık ihtiyacının göstergesidir. Su üçgenleri, özellikle de büyük su üçgenleri, kişinin bu bağımlılık ihtiyaçlarını dış dünyada kolaylıkla karşıladığını (bu yüzden bunlarla yüzleşmek zorunda kalmayabileceğini) gösterir. Su üçgenleri diğer insanların elinden tutma, onları destekleme ve koruma becerisine işaret eder. Kişinin öncelikle duygusal güvenlik ihtiyacı tarafından motive edildiğini vurgular. Su üçgenleri genel su niteliğini belirgin biçimde arttırır ve kişinin duyguları bakımından belirli bir olgunluğa sahip olacağını gösterir. Şöyle ki; herhangi bir obje hakkında ne hissettiklerini, ondan hoşlanıp hoşlanmadıklarını bilirler. Bu obje hakkında nasıl hissetmeleri gerektiğiyle ilgili diğer insanların beklentilerinden daha az etkilenme eğilimindedirler. Temelde su üçgenleri, kişinin nesnelere yönelik içgüdüsel reaksiyonlarıyla temas halinde olma olasılığını arttırır ve çoğu zaman diğer insanların nasıl hissettiklerini algılama yeteneği de verir. Bu noktada, hislerin heyecanlarla aynı şey olmadığını ve sadece su üçgenlerinin varlığının kişinin hislerini gerçekten anladığı ve onlar hakkında konuşabildiği anlamına gelmediğini söylemeliyim. Su üçgeninin becerisi, kişinin bir şey hakkında ne hissettiği ile anında temasta olma yeteneğidir. Haritalarında su vurgusu olanların, diğer elementlerden daha yoğun veya daha iyi duygular içinde olmaları gerekmez. Önemli nokta şudur: Kişi çoğu zaman duygularını daha iyi yönetme yeteneğindedir. Bir örnek verelim: İki insan arasında sıcak bir tartışma olsun. Birinde su elementi eksikliği, diğerinde ise fazlalığı var diyelim. Haritasında su elementi olmayan kişinin, kara kara düşünüp gözyaşı dökmeye, endişelenmeye ve durumu boyutunun ötesinde ele almaya daha fazla eğilimi olacaktır. Su elementi vurgulu kişi ise, durumu kolayca ele alarak yönetmeyi becerecektir. Su eksikliği olan kişi uyuşmazlığın ilişkinin sonunu hazırlayabileceğini düşünürken, su kişisi böyle algılamaz, duygusal hayatıyla ilgili olarak statükoyu devam ettirme eğiliminde olacak ve duygularından dolayı tepki almayı (çoğunlukla böyle olur) bekleyebilecektir. Haritasında su üçgenleri vurgulanmış olan kişilerin bu alandaki becerikliliklerinden dolayı duygusal bakımdan dağılmaları daha az olasıdır ya da en azından bu gerçeği pek kafalarına takmazlar. Onlar, arada bir ortaya çıkan ezici tutkulara maruz kalmaya daha az eğilimlilerdir. Bu tipler oldukça kabullenici olabilir ve içinde bulundukları ilişkide kalabilirler. Her zaman olduğu gibi, üçgenler memnuniyet duygularını arttırdığı kadar edilgenliği de arttırır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fotonkedi Yanıtlama zamanı: Ekim 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 24, 2009 terazi-ћ■ ᵹ-ay başak-♂▲ ᵹ-ay Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.