nevermore Oluşturma zamanı: Kasım 17, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 17, 2009 Beşinci çakra olan Vishudi hem kendimizin hem de diğerlerinin titreşimlerini hissedebilme ve tepki verebilmemizin anahtarıdır. Bu çakra açıldığı ve temiz oldugu zaman, bize tüm yaşam ile bir bütünlük hissi kazandırır. Bize herhangi bir zaman ve koşulda hangi ve tavır ve sözlerin uygun olacağını sezgilerle hissettirir. Eger bu sezgiler egomuzdan kaynaklanan söz ve tavırlarımızla ya da dengesiz asabiliğimiz ile çakışırsa, bu çakranın titreşimleri tahrip olur. Sonucta yaşamımızdaki olaylar ve ilşkilerimize dair görüşümüz tarafsız olmaktan uzaklaşır. Ego bağımlılıkları oluşur ve ya tahakkum edici, baskı kuran ya da insanlar, mekanlar veya eşyalar hakkında aşırı duygusal olan biri oluruz. Vishuddı çakrası dış dünya ile iletişim kurabilmemizi sağlar. Kendimizi ifade ettiğimiz sözlerimiz, mimiklerimiz, el ve kollarımız Vishudi çakra tarafından kontrol edilir. Duyma, işitme konuşma hissetme, koku alma gibi duyularımız ve bunları kontrol eden organlar Vishuddi çakranın birer parçasıdır. Bu organlarımızı içimizdeki Tanrısal değerleri ifade edebilmek için kullanmalıyız. Tanrısal sevgide her şey birbirini tamamlayan bir bütündür ve eger kızgınlık ve kıskançlık gibi yanlış olgular içine kapılırsak, egomuzun verdigi bireysellik içinde Tanrısal sevginin bütünlüğünü hissedemeyiz. Vishuddi çakrayı temiz tutmak zordur, çünkü burası vucudun dış etkenlere yani virus, bakteri, duman ve diger zehirlere karşı filitresidir. İçten ise onu aşağılık duygusu suçluluk hissi, dünyadan el ayak, çekme asabilik, saldırğanlık ve üstünlük duygusu tahrip eder. Bizlerin bu çakranın en büyük niteliği olan şahitlik konumuna girebilmemiz için aşırı egilimlere duygulara ya da tüm düşkünlere karşı bağımsızlık kazanmamız atılacak ilk adımdır. Biz kimsenin tavırlarından sorumlu değiliz ve kimsede bizim düşünce ve hareketlerimizden sorumlu değildir. Kundalinin yüksetilmesi ve meditasyonda titreşimlerin emilmesi, dengeli görüş açımızın kaybolmasına neden olan şartlanmalarımızı fark etmemize yardım eder. Titreşimler, bu şartlanmalardan kaynaklanan fiziksel gerilimleri gevşetmeye ve onları temizlemeyede yardım eder. Dengeli bir görüş açısı saglandığında sorunları çözmek, iyiligimize olanı anlayıp onun gelişmesini sağlamak için hareket ederiz. İç bünyemizin mükemmel özelliklerini sergiliyebilmek için yarışırız. Kişiligimizde arınmış bir ayırdedebilme hissi ve diplomasi ifade bulunur. En yaygın bağlılıklardan biri suçluluk duygusudur. Bu sol Vishuddi çakrayı tıkar. Suçluluk hissi hatta ve zayıflıklarımızı teşhis eder, onları düzeltebilmemiz için gerekli tavırlar ve anlayış içine girebilmemizi engeller. Hatalarımızı ilerleyebilmemizin, büyüyebilmemizin bir aracı olarak görüp onlardan ders alacağımız yerde, hataların kötü olduğuna kendimizi şartlamışızdır. Bu şekilde onları çahilliğin bir ifadesi olarak göreceğimize, "kötülügü" ifade eden suçluluk duygusu ile kapamaya çalışırız. Hatalarımıza karşı doğru bir görüş açısına sahip olmalıyız. Cehalet bir suç degildir; esasında tüm kötülüklerin ardında kaba anlamda dehalet vardır. Cehalet ögrenmeye açık olan insanlar için doğal bir konumdur ve üstesinden gelmek gerekir. Yanlışlarımızı görüp onlarla yüzleşebilmek ve onları düzeltebilmek kuvvetli bir sol Vishuddi çakrasının niteliklerindendir. Sağ Vishuddi çakramız konuşmamızı kontrol eder. Sesimizi nasıl kullandıgımıza dikkat etmeli, asil ve kutsal bir ifade ile konuşmalıyız. Saçma ve boş konuşmamak, iletişimlermizde kaba ve sert ya da alaycı olmak, küfürlü konuşmak, dişi ve erkek arasındaki tüm saygısızlıklar kişisel itibarımızı zedeler ve suçluluk hissine neden olur. Böylece Vishuddi çakrası tıkanır. Vishuddi çakrayı etkileyen en büyük şartlanmalardan bir dikkati, devamlı ayrıcalıklar ve bölücülük üzerinde tutan bireycilik'tir. Bu kaba bireycilik hiç kimseye ihtiyaç duymayan kişiye değer verir ve her zaman "1" numara olmanın peşinden koşanları över. Bu şekilde aşırıya giden bağımsızlık düşüncesi ve ortaya cıkan acımasız rekabet herkezin özünde yer alan programlamaya karşıdır ki buda sevmek ve sevilmek arzusudur. Hepimizin içinde bulunan bu sevgi Ruh'u içinde taşıyan tek bir güçtür. Tüm insanların hem içinde hemde dışındadır. Ruh'un herşeye nüfuz ettiği bilinci bütünsel bilince açan kapıdır. Kontrol ettigi organlar Boyun, kollar, ağız ve burun Dil ve dişler, yüz Nitelikleri Davranışlarda diplomat olmak Kollektif bilinç Seyirci konumunda olmak Olaylara bağlanmak Eğlenme ve espiri yapmak Abla, abi kardeş ilişkileri Kendine saygı ve güven Temsil edildigi Yerler Ellerde işaret parmağı Ayakta ikinci parmak Topuk ve bilekler Tıkanma Nedenleri Kollektivitenin eksikliği Seyirci konumunda olamamak Kedine saygı duymamak Suçluluk duygusu Küfür etmek, alaycı olmak Temizleme Yontemleri Meditasyon yapmak Davranışlarda aselet göstermek KAYNAK Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.