Jump to content

Farkındalık Çalışması


fotonkedi

Önerilen Mesajlar

şu anki bilinç durumunuz üstünde yapacağınız alıştırmaların her birine 1 dakika ayırmanız yeterlidir:

1 BAKIN

gördüklerinizin farkına varın:son derece çeşitli ve canlı izlenimlerin -biçimler,renkler,hareketler,boyutlar-farkına varın;bütün görünür dünyayı algılayın.

2 DİNLEYİN

işittiklerinizin farkına varın. kulaklarınıza ulaşan çeşitli sesleri kaydedin. alışık olduğumuz için fark edemediğimiz konuşma denen mucize ve müziğin harikaları da dahil olmak üzere;farklı yoğunluk, yükseklik ve tondaki zengin çeşitliliği fark edin.

3 DOKUNUN VE HİSSEDİN

dokunduğunuz şeylerin farkına varın: yüzeyler(yumuşak,sert ,kuru,batıcı ya da nemli gibi);ağırlık (ağır,hafif,dolu ya da boş gibi);ıstırap ,üşüme ve pişme gibi halleri hissedin. ayrıca , şu anda bedeninizin nasıl duyumlar içinde olduğunun da farkına varın ve bu hali diğer zamanlardaki halinizle karşılaştırın:yorgun,enerjik;gerin,geşek;sıkıntılı,hoşnut vb. gibi

4 TAT ALMA DUYUNUZU YAŞAYIN

tat almanın nasıl bir şey olduğunu fark edin:çeşitli yiyecek ve maddelerin tadına bakın ya da lezzetlerinin nasıl olduğunu hatırlayın ve zihninizde canlandırın.

5 KOKU ALMA DUYUNUZU YAŞAYIN

aldığınız kokuların farkına varın:sıcak canlı bedebnlerinin,toprağın,egzoz dumanın,parfümlerin,kahvenin,soğanın,alkolün,çiçeklerin ve denizin kokusunu hissedin.yapabildiğiniz kadar çok koku hatırlayın ve bunları zihninizde canlandırın.

6 NEFES ALIP VERME SÜRECİNİ FARK EDİN

nefes alıp verişinize dikkat edin. belki bu alıştırmadan bir iki dakika önce nefes alıp verdiğinizin bile farkında değildiniz.oysa birinci alştırmadan bu yana en az 50 kez nefes alıp verdiniz.nefesinizi 1-2 saniye tutun. sonra nefes verin. şimdi de derin bir nefes alın. nefes alıp verdiğinizin farkına varmanın, teneffüs sürecini dilediğiniz şekilde değerlendirmenize imkan verdiğini fark edin.

7 DUYGULARINIZI YAŞAYIN

duygularınızın farkına varın. öfke ile sevinç ;huzur ile telaş;endişe ve kaygı ve deneyebildiğiniz ne kadar çok duygu varsa , bunları birbiriyle karşılaştırın. bu duygular sizdde ne ölçüde gerçeklik etkisi meydana getiriyor?

8 DÜŞÜNCELERİNİZİ YAŞAYIN

düşüncelerinizin farkına varın. bu alıştırmayı yaparken neler düşündünüz?şu an aklınızda nasıl bir düşünce var? düşünceler ne ölçüde gerçek görünüyorlar?

9 'BEN' OLMAYI YAŞAYIN

dünyanın daima sizi de içerdiğini fark edin. william james'in dediği gibi:

'tecrübenin özünde hep bu 'ben görüyorum', ' ben duyuyorum', 'ben dokunuyorum', 'ben düşünüyorum' anlayışı bulunur. siz, gördüğünüz, duyduğunuz,düşündüğünüz ya da hissettiğiniz şeylerin kendisi değilsiniz;siz sadece bu tecrübelere giriyorsunuz.belki de aslında siz farkında olansınız.daima, çok boyutlu tecrübe evreninizin merkezinde yer alıyorsunuz. ancak her zaman,kendinizin bilinçli olarak farkında değilsiniz'

şimdii ayn alıştırmayı şu farkla tekrarlayın:tecrübenizin farklı cephelerini gözlemeyi sürdürürken ,aynı zamanda bu şeyleri gözleyenin siz olduğunuzu da fark etmeyi deneyim. kendini tanıma çalışmalarında 'kendini hatırlamak' olarak yer alan bu farkındalık hali yaşamımızın belki de en önemli ve gerekli uygulamasıdır.

10 FARKINDALIĞIN FARKINDALIĞI

şimdi de kendi farkındalığınızı fark edin. normal olarak, farkındalık, benliğimiz dışında şeylere odaklanır ancak bizzat bir farkındalık nesnesi olması da mümkündür. sıradan tecrübe bakımından,ayrı ayrı ve sınırlı farkındalık merkezleri gibi görünürüz;iç dünyalarımızda yalnız olduğumuzu düşünürüz.ama aslında her birimiz kozmik bir bütünlüğün parçalarıyız ve farkında olalım ya da olmayalım sürekli bir şekilde birbirimizden etki alıp etki veririz.

*rüyalarınızdan yararlanın adlı kitaptan alıntıdır.

fotonkedi tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Evet, bunlarda bir çeşit farkındalık çalışmalarıdır. Ama bu kadar yüzeysel bir konu değil bu detayları var.

 

Her şeyin temeli izlemekten geçer.

 

*Nefesinizi

*Hareketlerinizi

*Düşüncelerinizi

*Duygularınızı..

Hepsini izleyebilirsiniz.

 

İzlediğiniz takdirde farkına da varırsınız, Sanki kendinize dışardan bakıyormuşsunuz gibi düşünün yani. Bir an geri çekilip kendinize bakmanızı sağlar izlemek. Bir anda öfkelenip kalp kırıyoruz, sonra üzülüyoruz bu yaptığımıza. Peki kim bize bunu yaptıran? neden sevdiklerimizi kırıyoruz istemeyerek? Bu egodur, ve kendisine daha bir çok isim verilebilir. (şeytan vs.) Bu ego bildiğimiz ego değildir. Zihnimizde sürekli konuşan o sestir. Ego işleyişi bakımından oldukça ilginçtir. Örneğin; Çeşit çeşit düşüncelerle, hayallerle zihninizi doldurur o hayaller gerçekleşmediği zamanda sizi mutsuz eder. Ego kendisine sürekli yeni bir kalıp bulur. Yeri gelir kendisini sahip olduğu ''benim'' dediği eşyalarla tanımlar, küçük bir çocuğu düşünün mesela. Oyuncağı kırıldığı zaman ''benim oyuncağım kırıldı'' diye ağlar ve aradan çok zaman geçmeden bir başka oyuncak bulur ya da alınır ve artık '' benim'' kelimesi o yeni oyuncağa geçtiği için eski oyuncak unutulur, dolayısıyla da ego yeni şeklini alır. Bu egonun kendini nesnelerle tanımlamasıdır, daha pek çok tanımlama şekli de vardır. Aslında o oyuncak kimsenin değildir, o sadece bir oyuncaktır, o kadar. Ama ego sahiplenir ve o olmadan yapamıcakmışız gibi hissetmemize neden olur. Ego tamamen yok olmaz ama büyük ölçüde azaltılabilir.

 

 

Toparlamam gerekirse, Dediğim gibi ''izlemek'' önemlidir.

 

İlk nefesinizi izleyin, yaşamamızı sağlayan bu mucizeye bir yakından bakın. Her saniye yaptığımız ama hiç farketmediğimiz bu olaya bir odaklanın. Nefese odaklanmayı, ego (şeytan, bilinçaltı) size herhangi olumsuz bir düşünce yolladığında yani hatırlamak istemediğiniz bir anıyı gözünüzün önüne getirdiği zamanda kullanın. Bir bakmışsınız kaybolmuş :) Çünkü siz artık onun FARKINA VARIP onu izlemeye başladınız. Hırsızı farkettiniz ve o bunu anladı, kaçtı. Ama merak etmeyin kısa sürmeyecektir, tekrar olumsuz bir düşünce, ya da kötü bir anınızı bulup onu size yollayacaktır. Yapmanız gereken tek şey, o düşünce geldiği zaman o düşünceyi İZLEMEKTİR. Eğer yorum yaparsanız olaya müdahale etmiş olursunuz bunu yapmayın. İzledikçe egonun çalışma yöntemini de daha iyi anlamış olacaksınız. Ve düşünceleri izledikçe artık ego daha farklı şeylerle canınızı acıtmaya çalışacaktır..yani şunu demek istiyorum, ego bir kere yolladığı ve sizin TEPKİSİZ kalıp sadece İZLEDİĞİNİZ bir düşünce forumunu, anıyı size tekrar geri göndermez. Çünkü onu zaten denemiştir ve bakmıştır ki sizin üzerinizde bir etkisi olmamıştır, sizi üzmemiştir. Daha kötüleriyle karşınıza gelecektir. Örneğin bana bir keresinde bir görüntü yolladı..köpeğimin arabanın altında ezildiği bir sahne canlandı gözümde. Sadece güldüm, izledim ve tepkisiz kaldım. Ben hatırlamak istemediğim sürece de bana artık o anı tekrar yaşatamıyor. Şöyle de diyebiliriz bir bakıma izleyerek tepkisiz kalarak gülerek ''zihnimizi temizliyoruz'' İstemediğimiz anılardan düşüncelerden kurtuluyoruz. Aynı şekilde hareketlerinizi de izleyin, eğlenceli olacaktır :) Mesela şu an ellerimi izliyorum, onlar benim ellerim.. yazı yazıyorlar şu an.. izliyorum onları, onların farkına varıyorum :) Dışarda yürürken kendinize farklı açılardan bakmaya çalışın mesela. Arkadan, sağdan, soldan..vs. Hareketleri izleme çalışması aynı zamanda astrale çıktığınız zaman yukardan bedeninize baktığınızda korkmanızı da azaltır, çünkü siz zaten kendinize dışardan bakmaya alışmış olcaksınız. Astralden korkanlar içinde bu iyi bir çalışma olabilir.

 

En son geriye duyguları izlemek kalıyor ki bu en zorudur. Bir anda öfkeleniriz, kıskanırız vs. kendimizi de başkalarınızı da kırarız istemeden. Ego bize istemediğimiz bir şeyi yaptırır yani.. Duyguları da birer enerji olarak düşünün aslında ne öfke ne de sevgi birbirinden farklıdır. İkiside enerjidir onları ''iyi, kötü'' diye tanımlayan bizleriz. O yüzden tüm duyguları ayırmadan sevmeliyiz ve farkındalığımız geliştikçe an'da kalarak duygularımızın da kontrolunu biz ele alabiliriz. Şöyle de düşünebiliriz, duygulara yenik düşüp sonra pişman oluyorsak keşke yapmasaydık diyorsak ego kazanmış demektir, ve enerjimizi alır. Eğer biz kontrolu ele alıp, hakim olabilirsek de enerjiyi biz alırız. Oyun gibi yani :) Ama şunu da eklemeliyim ki, farkındalık sahibi olmak demek, olumsuz bişey düşünmemek, duygusuz olmak vs. demek değildir. Sadece bunların kontrolunu ele almaktır.

 

 

*İstek olursa egonun çalışma biçimleri vs. bir çok şeyi daha detaylı yazabilirim.

 

 

Kitap önerisi olarakta:

Eckhart Tolle- Var olmanın gücü

Osho- Farkındalık

 

bunları okuyabilirsiniz :)

 

 

-Laikha

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...