cagadas Oluşturma zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 20, 2009 Nasa bunu ne kadar reddetsede arkadaşlar sonunda bir kaç şey açıklamış dünyaya gelen ışınlarla ilgili ve Ruslar zaten astronomi alanında büyük çalışmlar içerisindeler. Şimdi Rusların Açıklamaları RUS BİLİM ADAMLARININ FOTON KUŞAĞINA BAKIŞI Sadece gizemli diye Maya uygarlığının yazıtlarındaki kehanetlerin gerçekleşeceğine inanmak bilim kesimlerine beklide imkansız geliyor.Ancak olaya bilimsel açıdan yaklaşıldığında Rusya’da ve 51. bölgede yapılan araştırmalar bu 21.12.2012 kehanetlerini destekler nitelikte.2012 ve Foton Kuşağı hakkında çalışmalarını sürdüren Rus Ulusal Bilim Akademisi evrende bugüne kadar görülmeyen çok önemli değişimleri gözlemlediklerini ifade ediyorlar.Bu bilimsel grubun sözcüsü konumunda olan Dr. N.Dmitriev ,Güneş sistmi,Güneş ve gezegenlerin çok hızlı bir değişim içinde olduğunu ve bugüne kadar görülmemiş bir gelişime uğradığını ifade ediyor.Bununda evrenin merkezinden yaklaşmakta olan büyük bir enerjinin varlığını doğrulayabileceğini ifade ediyor. EVRENDEKİ ÖNEMLİ DEĞİŞİMLER Yaklaşan bu enerjiye karşı gezegenlerin kendi önlemlerini almaya başladıkları da gözlemleri arasında.Örnek olarak Dünyamızın Uydusu Ay kendi atmosfer sistemini oluşturmakta,Hayat varmı yokmu araştırmalarının odağı olan Mars gezegeninin atmosfer Kalınlığı gün geçtikçe artmakta,Dünyamızın atmosferindeki Hidroksit oranıda günden güne belirgin bir şekilde artış göstemekte ve bunun nedeninin küresel ısınma,sera etkileri vs. olamayacağı vurgulanıyor.Ve yine gözleniyorki bu atmosferler fazla enerjilerini sürekli boşaltıyorlar.Ayrıca Uranüs,Venüs ve jupiter gibi gezegenlerde yoğun manyetik alan oluşumu ve bu gezegenlerin parlaklıklarının sürekli artışta olduğu gözlemlenen sonuçlar arasında.Günümüzde arttığı tüm insanlar tarafından da fark edilebilen depremler,volkanik aktivasyonlar,seller,tufanlar gibi doğal afetler elbetteki bir tesadüf sonucu artış veya azalış göstermiyor.Dr.N.Dmitriev dikkat çektiği bu husus Güneşteki değişimler ile Dünya arasındaki bağlantı.Bundan 10bin yıl önce böyle bir değişim olduğunun bilindiğini söyleyen Dmitriev ,Uzayda çok yüksek enerjide ve titreşimi sürekli artan bir manyetik alana girmekte olduğumuz sonucuna vardıklarını vurguluyor.Bunların birçok yetkili bilim çevreleri tarafından da gözlemlendiğini ancak birçok bilginin gün ışığına çıkarılmadığı da söyledikleri arasında.http://www.fotonkusagi.net/wp-content/uploads/2009/08/superinsan.jpg Sibiryadaki bu akadaminin varmış olduğu sonuç foton kuşağına işaret ediyor.Ve bu yüksek enerjili kuşağa geçişin sonucunda gezegenlerin desteklediği yaşam biçimine etkileri anlatılıyor.Bu enerji sürecinde canlılardaki iki sarmallı DNA spirallerinin mutasyonlarla birlikte on iki ye çıkacağı ifade ediliyor. Rus Ulusal Bilim Akademisinin ortaya koyduğu bu çalışma ve varlığını desteklediği bu boyutta bir enerjinin zaten gerek hücresel gerek ruhsal bazda yapacağı değişimler kaçınılmaz olur.Bugün çevremize baktığımızda sosyal olarak değişen bir insanlık ,günden güne düzenini yitiren bir çevre,iklim,doğa vs. zaten görünüyor.Bunun sonucunda toplu bir değişim şart gibi duruyor. Şimdide Amerikanın açıklamaları Dünyamıza Kozmik Işın Yağıyor http://www.fotonkusagi.net/wp-content/uploads/2009/12/kozmik-bombardiman.jpgKozmik ışınlar Dünya üzerinde elde edilemeyecek kadar yüksek enerjili ve yüklü,helyum veya proton çekirdeğine benzeyen az miktarda foton ve elektron karışımından oluşan,ışık hızına yakın hareket eden atomaltı parçacıklardır.Uzayda nasıl oluştuğu ve kaynağının ne olduğu günümüzde hala anlaşılamamıştır. Uzayın her yönünden Dünyamıza yağabilen kozmik ışınlar çoğu zaman yeryüzüne kadar inebilmektedir.Ancak dünyamızın manyetik alanından dolayı enerjilerini yitirmekte ve insanlara hasar vermemektedirler. Son yıllarda ise Dünyamızın maruz kaldığı kozmik ışın yağmurları epeyce artmış,bu da bilim çevrelerini endişeye sevketmiştir.Durumu Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA da “Keşif” başlığıyla duyurduğu haberde,Dünyamızın güneş sistemi dışında kaynağı belirlenemeyen bir yerden gelen kozmik ışınların bombardımanı altında bulunduğunu ifade etmiştir.Nasa bilim adamlarında heyecan yaratan yüksek enerjili yoğun elektron bombardımanının daha öncekilerden farkı ise güneş sistemi dışında farklı bir kaynaktan geldiğinin gözlenmesi ve bu kaynağın ne olduğunun saptanamaması.Louisiana Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. John Wefel ise böyle birşeyin ilk kez görüldüğünü, ışınların kara delikten gelme ihtimali üzerinde durulduğunu ve bunun büyük bir keşif olduğunu vurguluyor.Güneşten gelen kozmik ışınlar genelde atmosferde sapmaya uğrarken,bu ışınların ise nasıl bir etki göstereceği henüz tam olarak bilinmiyor.http://www.fotonkusagi.net/wp-content/uploads/2009/12/kozmik-isin-enerjisi-300x247.jpg2012 Söylentilerini her fırsatta reddeden NASA’nın bu ışınlar hakkında yaptığı son incelemeleri bilmiyoruz ancak, NASA kozmik ışınların yüksek enerjili bir şekilde yeryüzüne ulaşması sonucunda insanın genetik yapısı DNA ya etki edebileceği,hücre yapısına ciddi değişiklikler ve bozulmalar doğurabileceği,elektrik,elektronik sitemlere hasarlar verebileceğini belirtiyor. 2012 ye yaklaşık iki yıl kadar bir sürenin kaldığı şu günlerdeFoton kuşağı ve etkilerini hatırlarsak,insan DNA ’sında oluşacağı söylenen değişme ve gelişmeler,2 sarmallı DNA dan 12 sarmallı DNA ya yükseliş,insan hücrelerinin büyüyüp şişmesi, elektriksiz ve karanlık günler vs..ortak noktalar olarak göze çarpıyor ve aceba kozmik ışınlarla foton kuşağını ve 2012 yi ilişkilendirebilirmiyiz diye düşünmeden edemiyoruz.Tabi bizim düşünce ve yorumlarımız bi yana işin uzmanları önümüze nasıl bir tablo koyacak şuan için onu beklemek zorundayız. Lütfen tamamamını Okuyu arkadaşlar kaynak: http://www.fotonkusagi.net Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Teşekkürler cagadas. Arada kalan veya inanmayan arkadaşlara güzel bir kanıt. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cagadas Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 çağdaş evet bende öyle düşünüyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
qbatman Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 teşekkürler Facebook'ta not olarak geçtim üstüne Foton kuşağının tanımını yaptım, Paylaşım biraz daha büyüdü. İnsanları hazırlamak gerek Çok yararlı olmuş Saygılar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Adramelech Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Uzun metinlerden alakasız filmlerden çok daha fazla şey gerek bu konu hakkında hiç bilgisi olmayan insanlara. Yoksa çok daha farklı bir yöne gidiyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
downofcity Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 az kaldı az.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
disturbed Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2009 önceden foton kuşağının dna ya etki edeceğini kabul etmiyolardı şimdi olumsuz etki edecek diyolar yakında olumlu etkilerde yapabilir derlerse hiç şaşırmam Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rapit Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2010 gerçekten güzel bir konu olmuş foton hakkında cok şey okudum mantiklı marduk denen gezegenin uyduları çarpabilir diyorlar ama şu zmaana kadar kaç kez gelip geçmiş neden çarpmamış xD umarım ölmeyiz xD ölürsekte hepimiz ölürüz xD onun için içim rahat xD bir ben ölmiim yeter Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
FORNEUS Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2010 TeŞekkÜrler.......... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bogachan Yanıtlama zamanı: Haziran 16, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 16, 2010 tmm güzelde radyasyonun yarattığı mutasyonun etkilerine baktığımızda %99 olumsuz %1 olumludur.Yani eğer radyasyon ile insanlara özel güçler verilebilseydi bunu çoktan yapardık.Hamileyken radyasyona maruz kalmış kadınlar ya da çernobil,hiroşima,nagazaki olaylarında radyasyona maruz kalmış insanların şuan ne halde olduğu ortada.Birde 2 sarmal DNA 12 sarmal olacakmış diyorsunuz.Böyle bir şey olursa hayatta kalabileceğinizimi düşünüyorsunuz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Wasteland Yanıtlama zamanı: Haziran 17, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 17, 2010 tmm güzelde radyasyonun yarattığı mutasyonun etkilerine baktığımızda %99 olumsuz %1 olumludur.Yani eğer radyasyon ile insanlara özel güçler verilebilseydi bunu çoktan yapardık.Hamileyken radyasyona maruz kalmış kadınlar ya da çernobil,hiroşima,nagazaki olaylarında radyasyona maruz kalmış insanların şuan ne halde olduğu ortada.Birde 2 sarmal DNA 12 sarmal olacakmış diyorsunuz.Böyle bir şey olursa hayatta kalabileceğinizimi düşünüyorsunuz Katılıyorum Ama Eklemem Gereken Birşey Var Senin Dediğin Tip Radyasyon Etkisi Ayrı O konuda Haklisin Ama Foton Kuşağına Girişdeki Radyasyon Etkisi Farklı Çünkü Gelen Işık (foton) Hayatın Kaynağı Radyasyonun Olumlu Etkileri Olabilir Yani Okidoki Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rapit Yanıtlama zamanı: Eylül 13, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 13, 2010 okidokii zamanı geldiğinde görücez bakalım inşallah kötü bişi olmaz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AgainWeRise Yanıtlama zamanı: Ekim 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 23, 2010 YA etkileri olumsuzda olsa yapıcak birşey yok. ****************************** Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
lelolu Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 super yaşam forumu olabilcekmiyiz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
felidae Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 önceden foton kuşağının dna ya etki edeceğini kabul etmiyolardı şimdi olumsuz etki edecek diyolar yakında olumlu etkilerde yapabilir derlerse hiç şaşırmam öncedende kabul ediyorlardı. fantezi boyutunda olası değişikler içinde dna yapısının 2 li sarmaldan 12 li sarmala çıkacağına dair varsayımlar. seneyi hatırlamıyorum ama yaklaşık 4-5 sene önce bilim teknik tede yer almıştı.hatta foton kuşağının 3 göbekli bir kemer olduğu 2012 21 aralık günü dünyanın bu kuşağın orta göbeğinde konumlanacağı açıklanmış ve 21 aralık tarihi de bilim çevresi tarafından tespit edilmişti. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Philarmio Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 16, 2012 Bunun gerçekleşiyor olması ve buna şahitlik etmek beni çok mutlu ediyor.Paylaşımın için teşekkürler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.