nevermore Oluşturma zamanı: Aralık 29, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 29, 2009 Bir bilim adamı, eğitmen, yazar, sanatçı ve filozof olan Rudolf Steiner 1861' de Avusturya;nın küçük bir kasabasında doğdu. 20. yüzyılın baslarına kadar, sonradan ortaya çıkacak ve çevresindekileri şaşırtacak olan ruhani yönüne ve tinsel yeteneklerine dair bir ipucu vermedi. Viyana Teknik Üniversitesinde pozitif bilimler eğitimi görüp doktora yapmış olan Steiner'in bunun yani sıra edebiyat ve sanata olan yakın ilgisi yirmi üç yaşında ona incelemesi ve editörlüğünü yapması için Viyana'da 'Goethe arşivlerinin' açılmasını sağladı. 1900'lerin sonlarına kadar çeşitli yazılar ve incelemiş olduğu Goethe'nin çalışmalarıyla ilgili kitaplar yazdı. Ayrıca, 19. yüzyıl filozoflarının felsefi arayışlarını tamamlayıcı bir yanıt niteliğinde olan 'Özgürlüğün Felsefesi' adli kitabini da 1894 te yayımladı. Daha sonra Antroposofi kapsamındaki diğer kitapları da bunu takip etti. Steiner 20. yüzyılın baslarına kadar, sahip olduğu tinsel yetenekleri seferber ederek tinsel bilgilerini insanlığa nasıl aktarabileceğini bulmaya çalıştı. Bunun sonucunda, insanlık tarihi boyunca bilinmesi ve aktarılması hep çok güç olan gizemleri bilimsel bir dille anlatma yöntemini geliştirmeyi basardı. Bilimsel bir öğretme yöntemi ve objektif bir biçimde sunulan bu tinsel bilgileri artık her insan sıradan akil ve mantığı ile anlayabilecekti. Bu çalışmalarının sonucunda, 'insan olmanın bilgeliği' ve 'insan olmanın bilinci' anlamına gelen 'Antroposofi' biçimlenip ortaya çıktı. Antroposofi ayni zamanda insan ve evrene dair tinsel oluşum ve işlemleri incelediği için, aktardığı bu bilgeliği 'Tin bilim' olarak da adlandırdı. R.Steiner bir medyum değildi. Bir klervoyant (duru görü yetisi sahibi) ve yüksek derecede bir inisiye idi. 1900'lerin baslarından olum tarihi olan 1925'e kadar Antroposofi-Tin bilim tanımlaması altında insanlığa aktardığı bilgelik, geçmişte gizem okullarında var olan bilgilerin sadece yeni bir biçimde sunulması değildi. Steiner duru görü yeteneğiyle Akaşa kayıtlarını (Levh-i Mahfuz) okuyarak kapsamı olağanüstü geniş ve hiç bilinmeyen yeni bilgiler indirdi. Steiner'e göre, 'geleceği' acısından artık insanlığın bu bilgilere sahip olması gerekiyordu. Bunun yanı sıra, Antroposofik bilgeliğin insanlığa özellikle bu donemde verilmesi, dünyada insanlık üzerinde etkin olan 'kutsal karşıtı güçlere' karsı dengeleyici bir karşıt güç oluşturulması ihtiyacından kaynaklanmaktaydı. Bu doğrultuda Steiner, elli kadar kitap yazdı ve yıllarca pek çok ülkeyi dolaşarak altı binin üzerinde ders ve konferans verdi. Bunların hepsi stenograflar tarafından kaydedildi ve sonradan kitap olarak yayımlandı. Kitapları Türkçe dahil pek çok dile çevrildi. 1900'lerin baslarında Teosofik Toplum Steiner'den, Almanya'da bir şube açmasını ve orada tinsel konularda dersler vermesini istedi. Steiner bunu gerçekleştirdi ve 1912 yılına kadar burada ders vermeye devam etti. Ancak aktardığı bilgelik,Teosofik Toplumu etkileyen Uzakdoğu öğretilerinden kaynaklanmıyordu. Steiner bastan itibaren hep Antroposofik bilgeliği aktarıyordu. Teosofik Toplumun inançlarına ve bazı yaklaşımlarına katılmakta zorlanan Steiner, 1912 yılında kendisi gibi düşünen üyelerle birlikte Teosofik Toplumdan ayrıldı ve daha sonra onlarla beraber Antroposofik Toplumu kurdu. Bugün merkezi İsviçre, Dornach'da olan Antroposofik Toplumun merkez binası aslında inşa edilmiş olan ikinci binadır. Dış ve iç mimari planları R,Steiner tarafından çizilmiş olan ve cağımızın tinsel itkilerini yansıtan ilk bina, gelecekte Nazizm olarak biçimlenecek olan görüşleri benimseyecek olanlar tarafından yakıldı.(sonradan Naziler Almanya'da Steiner'in bütün kitaplarını bireyi ve bireyselliği on plana çıkarttığı gerekçesiyle yasakladılar.) Steiner, dünyaya ve evrene dair sinirsiz bilgeliğini daima insanlığın sağlığa kavuşması, sorunlarına çözüm bulunması ve ruhunun yücelmesi için yönlendirdi. Ayrıca, çok yönlü kültürel yasamın dünyadaki 'yok edici güçlere' karsı korunması ve tinsellik kazanması için eğitime (Waldorf okulları ve özürlü çocuklar için özel bir yaklaşım benimseyen bakim evleri), şifaya (Antroposofik hastane ve klinikler ve doğal ilaç yapımı için araştırma laboratuarları), tiyatroya, mimariye, tarihe, sanata ve biyo-dinamik tarım / gıda üretimine ( kimyevi gübre ve kimyevi maddeler kullanmadan tarım ve üretim) özellikle önem vermiştir. Modern devinim sanatı olan Eurythmy dansının dört yıllık eğitimini veren okullar da Steiner'in çalışmalarının bir urunudur. Ölünceye kadar her alanda merkeze insani koyarak yaptığı olağanüstü çalışmaların arkasındaki ilham ve gücün kaynağını sorgulamaya başladığımızda, bu kaynağın Yüksek Tinsel Dünya olduğunu ve Steiner;in bunu bütün insanlıkla paylaşmak istediğini açıkça görebiliriz. Steiner sonraları, söz konusu çalışmalarında kendisine daima destek veren Maria Steiner ile evlendi. Çocukları yoktu. Onun dileği, bizlerin tekrar Tanrı Babamızın çocukları olabilme imkanına kavuşabilmemizdi. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
blessed trinity Yanıtlama zamanı: Aralık 29, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 29, 2009 yeni birşey daha öğrendim bugün paylaşım için teşekkürler... iyi forumlar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.