mistik Oluşturma zamanı: Mart 10, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Mart 10, 2007 Salvador Dali (1904 - 1989) Salvador Domingo Felipe Jacinto Dalí Domenech bilinen adıyla Salvador Dalí (11 Mayıs, 1904 – 23 Ocak, 1989), İspanyol ressam. Sürrealizmin öncülerindendir. 20. yüzyılın en önemli ressamlarından birisidir. Salvador Dalí 11 Mayıs 1904'de Figueras'ın (İspanya'nın Kuzeyinde Pirienelere yakın bir kasaba) bir köyünde doğdu. 6 yaşındayken menenjitten ölen erkek kardeşinden 3 sene sonra dünyaya gelmişti. 1973 de şöyle yazacaktı: 'Doğar doğmaz tapınılan bir ölünün ayak izlerinden yürümeye başladım. Beni severken hala onu seviyorlardı aslında. Belki de benden çok onu.. Babamın sevgisinin bu sınırları yaşamımın ilk günlerinde itibaren çok büyük bir yara oldu benim için.' Ona koydukları isim; ölmüş kardeşinin ismiyle aynıydı: Salvador. Ressam bu kardeşine ikiz kadar benziyordu. Anne babasının yatak odasında Velazquez'in Çarmıhta İsa resmiyle birlikte asılı olan kardeşinin resminin yaşayan bir aynasıydı. Böylece Salvador Dalí bir küçük despota dönüştü. Ailesinin dikkatini çekmek için yaptığı histeri krizleri, teatral hareketler alışılagelmiş şeylerdi. Uzun süre, onu fetheden kızkardeşi Ana Maria'nın doğumu bile onu düzeltmeye yetmedi. Aksine zaman geçtikçe farklılığını ifade etme isteği daha dayanılmaz hale geliyordu. Hasta çocuk; 10 yaşında yaptığı ilk self-portresinin ismiydi. Bir süre sonra ilk resim kursuna başladı. Öğretmeni Juan Núñez iyi bir ressamdı; ondan karakalem çalışmayı öğrendi. Daha sonra Catalan (İspanyanın Kuzey doğusunda yaşayan Catalanca adında farklı bir dil konuşan insanlara verilen isim) empresyonist ve realistlerini tanıdı. Daha sonra Kübizm ve Juan Gris'i keşfetti. 20'li yılların başında Madrid San Fernando Akademisine başladı. Ancak anarşist hareketleri nedeniyle okuldan atıldı ve bir süre Girona'da tutuklu kaldı. (1923) Daha sonra tekrar okula kabul edilse bile 1926'da tamamen atıldı. Bunu takip eden yıl Paris'te Picasso'yla tanıştı. 10 yıl sonra Londra'da Stefan Zweig onu Sigmund Freud'a tanıttı. 1923'te Madrid'de Luis Buñuel ve García Lorca ile tanıştı. Dalí böylece değişti. Görünümüyle de. Başlangıçta ki uzun saçları; ağzından hiç düşmeyen piposu daha sonra kısacık biryantinli saçlı spor kıyafetli asık suratlı birine dönüştü. Günlük yaşamı; entelektüel bir söylemin ve lüks bir yaşamın çevresinde dönüyordu. Buñuel'le 'Bir Endülüs Köpeği' filmini sahneye konmasına yardımcı oldu. Ama. Buñuel.'i dinsizlikle suçlayarak ikinci bir filmden uzak durdu. Buna karşın García Lorca'yla çok yakın bir arkadaşlığı oldu. 1925-36 yılları arasında uyumlu bir dostlukları oldu. Kadınlar pek ilgisini çekmiyordu. Onlar “sadece erotik fantezileri için gerekli”ydiler. Dali’nin fikrini değiştiren olay 1926’da Gala’yla tanışmasıyla gerçekleşti. Gala; bir Rus avukatın kızı ve sürrealist şair Paul Eduard'ın eşiydi. Onu ilk defa Cadaquez'de Akdeniz'in Catalan kıyısında Hotel Miramar'ın karşı terasında gördüğünde eşiyle beraberdi. Ertesi gün saat 11'de plajda buluşmak üzere sözleştiler. Dali bu olayı tamamen sembolik bir biçimde hazırlamaya karar verdi. Soyundu. Elbiselerini, göğüs uçlarını, kıllarını, göbek deliğini ve esmerleşen tenini gösterecek şekilde kesti, katladı. Boynuna inci bir kolye, kulağına bir kırmızı bir sardunya taktı. Traş olurken yaralanmasından esinlenerek kendi kanını süründü. Bunu balık kuyruğu, keçi gübresi ve yağla karıştırdı. Ama pencereden Gala'yı, özellikle de çıplak bronzlaşmış sırtını görünce, bu ölümcül ritüele son vererek üzerindeki partallığı ve bu vebalı tutkuyu soyunmaya karar verdi. Birkaç ay sonra tamamen aşık olarak birlikte yaşamaya başlayacaklardı. Ve o andan itibaren Gala; Dali için bir aşık, bir arkadaş, esin perisi ve model (ilk defa profilden Gran Mastrubador'da gözükür), danışman ve herşeyin ilersinde varlığının yöneticisi olacaktır. Port Lligat'de hayatlarının evlerini kurdular. İlk önce İspanya İç Savaşı’ndan daha sonra Dünya Savaşından kaçmak için tüm dünyayı gezdiler. Dali şöyle açıklar düşüncesini: 'Her zaman anarşist ve aynı zamanda da monarşisttim. Her zaman burjuvaziye karşıydım ve hala da öyleyim. Gerçek kültürel devrim monarşist prensiplerin restoresiyle mümkündür.' Ama 1934'te beş yıllık aktif bir işbirliğinden sonra artık eski sürrealist arkadaşlarından ayrılmış ve küçük burjuvaya dönüşmekle suçlanır olmuştu. Çünkü politikadan kaçıyordu: 'Beni ne marksizm bir parça bile ilgilendirmiyordu. Politika bir kansere benziyordu.' Newyork'a yerleşti, ama arada sırada geri dönüyordu. Örneğin faşistler arkadaşı Garcia Lorca'yı öldürdükten ya da Nazilerin istilasından sonra. Mamafi, Kuzey Amerikalılar tarafından aranılan, sevilen, iyi ücret ödenen biriydi. 1966'da Newyork modern sanatlar müzesinde 1966'de ona bir retrospektif adadılar. Beuborg'daki bir diğer sergi için 1979'a kadar beklemesi gerekti. 3 sene sonra 1982'de Gala öldü. O zamandan sonra nerdeyse resim yapmayı bıraktı. Dali , Gala'nın mezarının olduğu Pubol'e yerleşti ve son eserlerini verdi. Bütün akımları tanıyıp; olası bütün etkilerden geçtikten; tüm çılgınlığıyla o devasa eseri 'Babil Kulesi'ni oluşturduktan sonra; Salvador Dali sanatı boyunca uzayıp giden bir ipi farketti. Bu ip görünmez bir şekilde daha Breton'la bile değilken gerçekleştirdiği ilk sürrealist eseriyle, gerçek anlamdaki sürrealist eserlerini birbirine bağlıyordu. Freud'un içten ve ve fanatik olarak tanımladığı, Dali'nin gözleri; hep büyüleyici bir dünyayı keşfediyordu. Dali hiçbir zaman taptığı esin perisi Gala'dan ayrılmadı, eve kendine duyduğu ihtiyaçtan daha fazla bir ihtiyaçla ona bağlıydı. Pubol Şatosundaki yangından kurtulduktan sonra; 23 Şubat 1989'da Figueras hastanesinde, 84 yaşında öldü. Cesedi ilaçlandı; ve Figueras'daki müzesine hakim olan dev kubbenin altına gömüldü. http://www.mcs.csuhayward.edu/~malek/Surrealism/dali1.jpg http://www.nationalgalleries.org/collections/media/2/GML_345.jpg 4 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 :clapping: .... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Gerçekten eserlerine hayran olduğum bir insan.Hayatıyla ilgili böyle bir metnin sitede bulunması beni çok sevindirdi.Emeğine sağlık.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mistik Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 rica ederim...daha pek çok resim eklenebilir. bir de eserlerindeki çoğu kadın figürünün büyük aşkı Gala olduğuna erkek figürün ise kendisi olduğuna dikkat çekerim. Bıyığını fırça olarak kullandığı çalışmaları da vardır:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 10, 2007 Birkaç resim daha öyleyse : http://www.thedumbestgrunges666.blogger.com.br/Salvador%20Dali%20-%20Metamorphosis%20of%20Narcissus.jpg http://www.colorado.edu/Sewall/kit/Enchanted%20Beach%20with%20Three%20Fluid%20Graces%20(Salvidor%20Dali).jpg http://www.esc.auckland.ac.nz/people/staff/rmel005/birth0.jpg (Resimlerin bazılarının ona ait olup olmadığından emin değilim.) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NsYdark Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 :clapping: ya bayılıyorum bu adamın resimlerini ço güzel eserleri var teşekkürle hepinize Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cambaz Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 surrealist insan her yerde oleydi hayata da ole bakiyodu ole yasiyodu yoksa o resimler kolay kolay cikmazdi tarzini Picasso'dan cok daha fazla sevdigim ressam, sanat insani... tesekkurler mistik Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mistik Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 Rica ederim:).. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sensizim Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2007 gercekten cok güzel eserler ya ..saol paylaşımın için... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
philadelphia_f Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 çatlak bir o kadarda akıllı sürrealist ressamlarımızdan biri.. ne mutluki türkiyede sabancı müzesine sergisi geldi ve bende gitme imkanı bulabildim.. beni en çok etkileyen hayatının aşkıydı tam emin değilim ama çok yakın arkadaşı olan bir kadına aşıkmış ve hayatı boyunca onu bundan saklamış fakat aşık olduğu kadın sürekli kendi portresini çizdirirmiş.. onları çizerken kendimden geçiyorum dermiş hep.. genelliklede resimlerindeki kadın o'dur.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thalese Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 fantastik ve Sci-fi resmi, sürreallist resme tercih ederim ama dali'nin yapıtları daha anlamlı ve bir o kadar da karmaşık. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 düşüncelerimi kelimelere dökemiyorum , bu adamla tanışmak istiyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thalese Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 düşüncelerimi kelimelere dökemiyorum , bu adamla tanışmak istiyorum sadece resimleri ile tanışman mümkün. yada diğer tarafta. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Siyah karlaR Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 6, 2009 sadece resimleri ile tanışman mümkün. yada diğer tarafta. kendisiyle de tanışabilirim ama bazı konularda uzman olmam lazım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.