nevermore Oluşturma zamanı: Mayıs 24, 2010 Paylaş Oluşturma zamanı: Mayıs 24, 2010 Don Juan’a göre, kişisel tarihi silme ve rüya görme yalnızca bir yardımcıdır. Çömez kendisini ölçülülükle, güçle desteklemelidir. Öğretmen, işte bu nedenle savaşçının yolunu, ya da savaşçı gibi yaşama öğretisini sunar. Bu büyücünün dünyasındaki her şeyi bir araya getiren yapışkandır. Öğretmen bunu azar azar verip geliştirmelidir. Savaşçının yolunun sağlamlığı ve sağgörülülüğü olmaksızın, bilgi yolunda ilerlenemez. Don Juan, savaşçının yolunu öğrenmenin, çömezinin dikkatinin saptırılmasından ziyade, yakalanmasını gerektiren bir olgu olduğunu söyler. Bu nedenle Castaneda’yı sürekli olarak dağlarda, çöllerde dolaştırır. Castaneda bunu şöyle anlatır; “Olağan dünyamın bağlamını değiştirme manevralarından biri de, uzun yürüyüşlere çıkmak, avcılık yapmaktı ki. Bağlamın bozulması, bir şey bilmemem, ve dikkatimin don Juan’ın yaptığı her bir şeye odaklanması anlamına geliyordu. Ardından kişisel tarihin silinmesine yardımcı olacak üç tekniği öğretti. Bunlar kendine önem vermeyi bırakma, sorumluluk alma, ve ölümü bir danışman olarak kullanmaydı.” Don Juan’a göre, bu üç tekniğin yardımı olmadan kişisel tarihi silmeye çalışmak, çömezi kaypaklığa, kaçamakçılığa ve kişiliğiyle edimleri üzerinde gereksiz yere şüpheciliğe sürükleyebilirdi. Don Juan Castaneda’dan çömez olmadan önce gerginlik, engellenme ve düş kırıklığı anlarında gösterdiği en doğal tepkinin ne olduğunu söylemesini ister. Castaneda, tepkisinin kendine acımak olduğunu söyler. Bunun üzerine don Juan, “ Her ne kadar, ayırtında bile değilsen de, bu hissi doğallaştırabilmek için elinden geleni ardına koymamışsın. Şu an için, kendine acımayı, adacığının doğal bir nesnesi kılmak amacıyla harcadığın o inanılmaz çabayı anımsaman olanaksız. Kendine acıma yaptığın her şeye tanıklık etmiş. Sana danışmanlık edebilmek amacıyla her an hazır ve nazırmış. Ölüm daha uysal bir danışmandır savaşçı için, kendine acıma gibi, gazap gibi, o da her şeye tanıklık edebilir. Ne var, sonu gelmez gibi görünen bir savaşımın ardından kendine acımayı görendin. Ama aynı biçimde yanı başında duran kaçınılmaz sonunu hissetmeyi ve böylece kendi ölümün düşüncesini her an hazır ve nazır kılabilirsin. Bir danışman olarak, kendine acıma ölümle karşılaştırıldığında bir hiçtir.”der. Ardından değişim konusunda bir çelişki varmış gibi göründüğünü söyler, bir yandan, büyücülük dünyası, devasa dönüşümleri gerektiriyordu, öte yandan büyücülerin açıklaması ‘tonal’ adasının tam olduğunu, ve en ufak bir nesnenin bile oradan çıkarılamayacağını ileri sürüyordu. O halde, değişim, bir şeylerin yok edilmesi değil, bu nesnelere atanan kullanımın değiştirilmesi anlamına gelmektedir. Don Juan devam eder, “Kendine acımayı ele alalım örneğin. Bundan ilelebet kurtulmanın bir yolu yok; adanda belirli bir yere ve yapıya sahiptir, tanınabilir belirli bir görünümü vardır. Böylece her fırsatta, kendine acıma derhal etkinleşebiliyor. Bir tarihi var onun. O halde kendine acımanın görünümünü değiştirirsen, onun önemlilik sırasını değiştirmiş olursun. Kişi, görünümü, adadaki nesnelerin kullanımını başkalaştırarak değiştirir. Gene kendine acımayı ele alalım. Sana yaradı, zira o senin kendini önemli hissetmeni, daha iyi koşulları ve daha iyi davranılmayı hak ettiğine inanmanı sağladı, zira sen, seni kendine acımaya iten durumun sorumluluğunu üstlenmek istemiyordun, ya da zira sen yani başında duran ölümün senin edimlerine tanıklık ve sana da danışmanlık etmesi fikrini kabul etmekten acizdin. Kişisel tarihi silmek ve ona eşlik eden öteki üç teknik, büyücülerin, adadaki nesnelerin görünümlerini değiştirmede kullandıkları araçlardır. Örneğin, kişisel tarihini silmekle, kendine acımayı kullanmayı reddetmiş oldun; kendine acımanın işleyebilmesi için senin kendini önemli, sorumsuz ve ölümsüz olarak hissetmen gerekir. Bu duygular bir biçimde başkalaştırıldığında, artık kendine acımanın olanağı kalmaz. Adandaki değiştirdiğin tüm öbür nesneler için de aynı şey geçerli. Bu teknikleri kullanmadan, onları değiştiremezdin. Ne var, görünümleri değiştirmek, daha önce önemli olan bir öğeye ikincil bir yer vermek anlamına gelir, yalnızca. Kendine acıman, gene de adanın bir parçasıdır; gerilerde bir yerde, tıpkı yanı başındaki ölümünün ya da alçak gönüllülüğünün ya da edimlerin için duyduğun sorumluluğun orada hiç kullanılmadan durduğu gibi öylece duracaktır.” CASTANEDA Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dilara_ Yanıtlama zamanı: Mayıs 25, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 25, 2010 Don Juan (DonHuan) o da mı büyücü ya? Bilmiyordum bunu çok sağol. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.