SPİRİTOLOJİ(deneysel spiritizm)

Ruhsal gerçekliğin bilimsel incelenmesi demek olan spiritoloji,insanın bedeni dışında sahip olduğu ruhsal varlığının ,deney ve gözlemler

yoluyla araştırılması yolunda çalışır.Ruhsal varlığın niteliği ,ölüm ve ölüm ötesinin bir laboratuvar titizliğiyle araştırılmasını konu alır.

Spiritolojinin kaynağı , temelde spiritist öğretidir.

İnsanın ,ölümden sonrada ruhsal olarak beden dışı yaşamını sürdürdüğünü ve ölmüş olanların ruhsal kişilikleriyle irtibat kurulabileceğğni ifade eden spiritizm,gerçekte eski bir inancın,

modern anlamda ele alınışıdır.

Binlerce yıllık geçmişe sahip birçok kültürün içinde,ruhla irtibat

kurulup tesir alışverişinde bulunulduğuna ilişkin ifadeler yer almaktadır.

Örneğin şamanlarda ,bunu çok yozlaşmış uygulamaları halen

yapılmaktadır.

En ilkel kavimlerde bile ,Dünyaötesi bir ruhsal alemin varlığı

kabuledilmektedir.

Spiritizmin özlgünlüğü ise ,tüm bunların dışında sistemli bir tarzda

deneysel olmasında ve bu kanaldan gelen bilgilerle bir dünya

görüşü oluşturulmasındandır.

Deneysel Spiritizm,Dr.Bedri Ruhselman tarafından 21 Ağustos 1952'de

Milli Eğitim Bakanlığı'nın isteği üzerine yollanan raporda şöyle tarif

edilmişti:"Deneysel spiritizm:Suptil tabiat olaylarının ve insan

ruhunun şimdiye kadar dokunulmamış taraflarını kurcalayan ve dünya

kuruldu kurulalı insanlara ilham,irşat ve ifşa yollarıyla gelmiş bir çok ilahi yardımları,açıkça,bugünkü insan zekası ve bilimsel anlayışının

kapsayıp benimseyebileceği tarzda ,objektif ve sübjektif yollardan

ve deney yoluyla anlamlandırıp değerlendiren pozitif bir bilim,

felsefe ve ahlak yoludur ."

SEVGİYLE KALIN...

iyi güzel yazmışında hangi bilim ruhu gözlemlemiş bu güne kadar

Newton formülize etmeden önce yerçekimi yok muydu?O araştırmasaydı yerçekimi de pozitif bilimlerin içinde varolmayacaktı.Hatta hangi bilim yapabilmiş ki mantığıyla hareket ederek gitseydik şimdi dünyanın düz olduğuna ve tüm evrenin dünyanın etrafında dolaştığına inanıyor olurduk

rimmon konuyu okumuşmuydun??..konu pozitif bilim değil,fizik, kimya, biyoloji, psikoloji, sosyoloji, antropoloji anlatılmıyor burada.fizik ötesi bir konu var.bununda ne kuralı olur nede teorisi olur..varsa bir şey ispatlarsın .kendini doğrulayan kehanet' bilimsel bir faaliyet değil, kişinin kendi varsayımını doğru çıkarmak için yaptığı bir manipülasyondur.

Soyutlama yetisinden ne kadar da mahrum bir insansın.....Yada yaptığım örneklemenin senin attığın mesajla olan direk bağlantısını görmek işine gelmiyor.

rimmon katılıyorum sana...

beddel hangi bilim ruhu gözlemlemiş diyorsun bence sen okumadın rimmon yerine hangisi mi?=spiritoloji

bir örnek lütfen spiritoloji den ???Bana gösterebilirmisin bilimsel olarak bu ruhların eseri diye

ruhtan yoksunluğunuz çok bariz bedel...

hiç anlamazsınız ama bir yazara kitap yazdıran bazen bir ruhtur incelik lazım kavramak için araştırmanızı beklerim...

SEVGİYLE KAL....

Güzel bir paylaşım olmuş Luciferian sende sevgiyle kal.

Göz görmek istediğin görür zaten.

çok iyi walla ...ruh kitap yazdırıyor,şeytan kötülük yaptırıyor,melekler iylik yaptırıyor.cinler carpıyor,hayaletler korkutuyor,..Pardon bana ne kalıyor..:confused:Ben ne yapacağım???

rimmoon muhteşem bir acıklama lucide çoköenmli bir konuyu yazmış milli eğitim bakanlığından beklenmeyecek nitelikte dehşet bir acıklama şaşırdım

bu acılan konu ile

pozitif ilimler modernite parapsikoloji gibi okadar konu tartışılabilirki

ruhun tartışması okadar eski bir konuki bilimsel görüş artık ilindiği üzere moderniteden postmoderniteye doğru ilerlemektedir

bilimsel bilgi dediğimiz kavram günümüzde sadece bilgi türlerinden biri haine geldi çok gelişmemiş ülkeler hala pozitivizmi ve moderniteyi savunmakta

labaratuara sokmadığım bişeye inanmam görüşü 20 yüzyılın ilk yarında kaldı artıık 21 yüzyıldayız ve bilgi değerli ve önemlidir anlayışı var

ve bilimsel görüşler artık doğrulama üzerine değil yanlışlama üzerine ilerliyor yani bir teoriyi doğru diye ispatlamaya calışmaktan ziyade yanlışlığını ispatlamaya calışıyorlarki doğrular kendi kendine ortaya cıksın

ilk parapsikloji ile ilgili kürsü almanyada kuruldu sonra avrupanın bir çok ülkesine yayıldı japaonyada cinde ve amerikada bu konuda fakülteler acıldı

yani pozitif bilim öldü ve ona dayalı araştırma teknikleride

sağol urum paylaşımın için.

bedel buarada anlamamak için çaba sarf ediyorsun resmen .sana da şu kalıyor bilgi edinmek...ne kadar basit bir cümledir bu yaa cin çaprsın,ruh kitapyazsınmış ...sen bilmiyorsan ben ne yapabilirim...okursan öğrenirsin bunun örnekleri bir sürü...sana okumanı tavsiye ederim BU KADAR!!!

Bedelcim çıkarken bi zahmet süpürüver gnoxis'i geri kalan işleri gnoxis cini yapıyor :D:D

luci..ben okuyorum hemde çok ,yanlız bir şeyi okumuyorum ..masalları,artık büyüdüm.

İnanç en güçlü kanıttır......

büyümeyenmi var?

iyi güzel yazmışında hangi bilim ruhu gözlemlemiş bu güne kadar

Dünya'nın ve hayatın oluşumunu milyarda bir olan olasılıklara bırakan ve tesadüftür diyen bir bilim anlayışındanmı bahsediyoruz..

Bilim daha önce kabul etmediği sahtekarlıktır dediği olguları daha sonra tedavi yöntemi olarak kullanabilecek kadar düşmüştür , bunun adınada kendilerince bilimsel duruş demişlerdir.

Bilim ruhaniyet alanın'da neyi incelemiştirki ruhu incelesin herşey maddesel olarak ele alınıyor. Fizik kanunlarıyla, fizikötesi kavranamaz.

Fizikte' sebebten sonuca , bu tür konularda ise sonuçtan sebebe gidilir. Ortada oluşan bir olgu ve sonuç varsa etkileri görülüyorsa buna göre yorum yapılır , illaki olayın sağlamasının oluşumunun en ince ayrıntısına kadar bilinmesi gerekmiyor.

İnsan bedeninde belli bir miktar su , hidrojen , oksihen karbon ve başka elementler bulunduğu saptanmıştır. Bu ilginç görülebilir ancak bu maddeleri bir araya yığmakla insan elde edilemez. Önemli olan , bu maddeler arasındaki ilişki , bağlantı ve örgütlenmedir. Önemli olan , bu parçalardan çok , bunların nasıl olup da bu bütünlüğü oluşturduğudur.

Ruh burada devreye girer işte , örgütlenmeyi bedenin dinamo görevini sağlar..

Engizisyonu hatırlayın , diri diri yakılan cadılıkla suçlanan insanlar , bunların tek suçu kötü güçlere yardımcı olmakla suçlanmaları idi.

Peki insanları bu tür kişilere karşı , bu kadar acımasız davrandıracak olaylar neydi insanlar yok yeremi bu kişilere karşı bu şiddete başvurdu. Yoksa bazı etkilerin güçlerin etkilerini görüp, kendilerine göre bir savunma mekanizmasımı çizdiler.

İnsanlık tarihi kadar eski olan bu inanışlar , 100 yıl öncesine kadar zirvedeydi , birden bilim siğirli değneğiyle bunlar yoktur faso fisodur deyince herşey çözüldümü.. Olan şey kapitalist sistemin bilim anlayışınıda avucunun içine almasından başka bir şey değildir.

Batı bu olguları kapalı kapılar ardında sonuna kadar kullanırken , toplum önünde sakın ha inanmayın geri kafalı olamyın deyip piskolojik olarak etkileme yoluna gitmiştir.

Bugünkü bilimsel anlayış sadece ispat diye tutturmaktadır. İspatlanan bir şeyin metafizik bir olgu olamıyacağını söylemek ise sadece saf-akıllılık olur..

Batı bu olguları kapalı kapılar ardında sonuna kadar kullanırken , toplum önünde sakın ha inanmayın geri kafalı olamyın deyip piskolojik olarak etkileme yoluna gitmiştir.

Katılıyorum.