ufikk Yanıtlama zamanı: Mart 1, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 1, 2015 İyi geceler herkese herkese diyeceğim ama konu 2010 da açılmış ve kimler hala takip ediyor bilmiyorum bilgi cermicem sadece bir benzetme yapıcam geçen sene çıkan bir film akşıma geldi direk derin kabus (as above so below) filmi. İzleyenler bilir bir arkeleog nicolas flamel(simyacı) in yaptığı felsefe taşına ömrünü veriyo ve asarak kendini intihar ediyo. Yarım kalan görevi arkeologun kızı devraliyo yo mükemmel bi takip oluşuyo filmde. Her neyse tam alef kitabı konusunun açıldıgı ilk konudan son sayfaya kadar okudum bitirdim 4 saatte anlaya anlaya okudum. Ben cidden iskilip ile antarktika arasında kaldım ama bişey de ben eklemek istiyorum. Benim teyzemin eşi eniştem çorum iskilip li ve bir arkadaşı müthiş derecede define peşinde koşardı. Hani şu altın bulayım tarihi eser bulup satayım da yolumu bulayım diyenlerdendi. Teyzem eniştem 2 yılda bir çoruma gezmeye gider ve gittiklerinde almanyadan bir adam gelmiş eniştemin arkadaşının yanına adam altın tozlu bir tablet peşindeymiş ere tabi dedektör falan bulmaya ugrasıyolarmış. İskilipte bir kuyunun yanında alman arkadaşı öldürülmüş boğularak ve bütün bedeni sapsarı bulunmuş ölümünden 24 gün sonrada eniştemin arkadaşı ellerinin içinde ters üçgen yazılı bi şekilde evin ekmek yapılan büyük kömürlük gibi bi yerde asmış kendini. Bunları okuyunca şaşırdım bi umut işte buna yormak gibi oldu niyetim. Bu olay 9 yıl önce olmuş. Cidden çok yardım etmek isterdim ama lakin herkes kendi yorumunu katmış benimle bazı arkadaşlarda yorumlarda hemfikir bana da bişey demek kalmamış ama bazı arkadaşlarda malım bizde kitabın peşindeyiz diyip bilgi paylaşmamış umarım davetler sonrası daha da çok bilgi edinirsin boynuzsuz tam 5 yıl olmuş konuyu açalı ama hala kitap yok ortada bence inanıyorum ki sadece birkaç adım kaldı eger bahsettiğim filmide izlerseniz konuya ne kadar yakın bana hak vereceksiniz benzerlik açısından Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dilara_ Yanıtlama zamanı: Mart 1, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 1, 2015 (düzenlendi) Silindi, Silindi. Mart 1, 2015 dilara_ tarafından düzenlendi Sildim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boynuzsuzgeyikler Yanıtlama zamanı: Mart 3, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 3, 2015 İyi geceler herkese ������ herkese diyeceğim ama konu 2010 da açılmış ve kimler hala takip ediyor bilmiyorum ������ bilgi cermicem sadece bir benzetme yapıcam geçen sene çıkan bir film akşıma geldi direk derin kabus (as above so below) filmi. İzleyenler bilir bir arkeleog nicolas flamel(simyacı) in yaptığı felsefe taşına ömrünü veriyo ve asarak kendini intihar ediyo. Yarım kalan görevi arkeologun kızı devraliyo yo mükemmel bi takip oluşuyo filmde. Her neyse tam alef kitabı konusunun açıldıgı ilk konudan son sayfaya kadar okudum bitirdim 4 saatte anlaya anlaya okudum. Ben cidden iskilip ile antarktika arasında kaldım ama bişey de ben eklemek istiyorum. Benim teyzemin eşi eniştem çorum iskilip li ve bir arkadaşı müthiş derecede define peşinde koşardı. Hani şu altın bulayım tarihi eser bulup satayım da yolumu bulayım diyenlerdendi. Teyzem eniştem 2 yılda bir çoruma gezmeye gider ve gittiklerinde almanyadan bir adam gelmiş eniştemin arkadaşının yanına adam altın tozlu bir tablet peşindeymiş ere tabi dedektör falan bulmaya ugrasıyolarmış. İskilipte bir kuyunun yanında alman arkadaşı öldürülmüş boğularak ve bütün bedeni sapsarı bulunmuş ölümünden 24 gün sonrada eniştemin arkadaşı ellerinin içinde ters üçgen yazılı bi şekilde evin ekmek yapılan büyük kömürlük gibi bi yerde asmış kendini. Bunları okuyunca şaşırdım bi umut işte buna yormak gibi oldu niyetim. Bu olay 9 yıl önce olmuş. Cidden çok yardım etmek isterdim ama lakin herkes kendi yorumunu katmış benimle bazı arkadaşlarda yorumlarda hemfikir bana da bişey demek kalmamış ������ ama bazı arkadaşlarda malım bizde kitabın peşindeyiz diyip bilgi paylaşmamış ������������������ umarım davetler sonrası daha da çok bilgi edinirsin boynuzsuz ������ tam 5 yıl olmuş konuyu açalı ama hala kitap yok ortada bence inanıyorum ki sadece birkaç adım kaldı ������������ eger bahsettiğim filmide izlerseniz konuya ne kadar yakın bana hak vereceksiniz benzerlik açısından ������������������ Dediğin filmi biliyorum da el kamerası çekimlerini sevimiyorum isteyen araştırsın da şimdi düşününce bu konuyu neden buraya açtığıma da bir anlam veremiyorum. Senin de dediğin gibi konu açılalı 5 yıl oldu onun öncesi de var ve daha kim bilir kaç 5 yıllar gidecek. Belki de benim zamanım dolacak ve torunumun torunu keyfi yerindeyse araştıracak. Neticede bir efsane. Ve eğer ki bir gün kitap bulunursa bundan da kimsenin haberi olmaz zaten. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ryuuk Yanıtlama zamanı: Mart 4, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 4, 2015 Hocam birkaç soru sordum özelden konuyla ilgili ulaştı mı sana? yoksa bende mi sorun var. nevermore'a da mesaj attım dönmedi. giden kutusu hala 7 gözüküyor oysaki 2-3 tane mesaj attım en az. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
barank Yanıtlama zamanı: Mayıs 12, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 12, 2015 bişey sorucam yardım edebileceğim bir konu varsa yardım etmek isterim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ReaLPiLLS Yanıtlama zamanı: Mayıs 24, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 24, 2016 Araştırma nasıl gidiyor ya baya merak ettim bi ilerleme varmı acaba ? 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
beykoz34 Yanıtlama zamanı: Mayıs 24, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 24, 2016 Ben bu açıklamaları bilmem ama size eliyle koymuş gibi bulacak birini tanıyorum. O kişiye öyle kefilim ki eğer bulamazsa gelin boynumu alın. Hala arıyorsanız yada aradığınız farklı birşey varsa bana ulaşın... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ryze Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 27, 2016 Harut ve marut un asıldığını düşünülen kuyu olabilir. Belki kitapları ile birlikte baş aşağı konulmuştur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
celali Yanıtlama zamanı: Ekim 10, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 10, 2016 Bitlisin Ahlat ilçesinin oralarda van gölü kenarında bir kuyudaki defteri bulup yola çıkarak istanbulda zamanında yapılmış bir çarpışma bölgesinde olabilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
datebase Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2016 Sayın Hocam heun el-şadi - Harun El-Şadi dir.Yani 4.Abbasi Halifesi Harun Reşid'dir..Ki Harun Reşid En büyük abbasi haliflerinden biridir..Hüküm sürdüğü dönem içerisinde Süryânîce, Grekçe ve Sanskritçe birçok eser Arapça’ya çevrildi ve dönemin en büyük kütüphanesi onun sarayındaydı...Ayrıca hüküm sürdüğü zaman içerisinde grekçeden birçok eser çevirttirmiştir... Ayrıca Alef kitabı ile ilgi konunuza bugün rastladım ve çok ilgimi çekti..Konu içerisinde bahsedilen Efsanenin tam metnini nereden temin edebilirim ? Eğer bulursam belki size yardım edebilirim bir Tarihçi olarak Saygılarımla... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
devilwearsprada Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2016 konu gerçekten çok ilgi çekici gelişmeleri duymak isterim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eamane Lossehelin Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2016 Ilk olarak cabaniz icin sizi takdir ederim efendim, bu konu hakkinda bildigim birkac seyden bahsetmek isterim. Alef kitabi varligiyla ilgili şüphesi olanlara sunu soylemek isterim bu kitap kesinlikle vardir fakat ismi Alef midir bilinmez, bu kelime sadece bir semboldur istediginiz ismi koyabilirsiniz, bu kelimeyle aslinda kitabin ilk, tek oldugu vurgulanır. Bütün buyuk dinleri birlestirecek bir guce sahip bir kitaptir. Ölümsüzlugun sirrinin yazmasida aslinda bir semboldur. Tam olarak ölümsuzlugun sirri degil, yasamin sirrini icinde barindirir. Bu kitabi insanlarla birlikte baska varliklarda ariyor, yani baska bir varliktan yardim alinarak bulunabilecek bir sey olsa emin olun bunu coktan bulmuslardi:) ki bulunduguna hatta kullanildigina inanan bir kitlede vardir. Şundan emin olabilirsiniz, aslinda onemli olan kitabi bulmak degildir. Icinde bulunan her türlü bilgiye "araştırma" yapmadan ulasmak mumkundur ki bu cok derin bir konudur, tamamen görünen dunyadan soyutlanma gerektirir. Bunu yapabilen "insan" ise oldukca azdir. Umuyorum bu sirra birgun ulasiriz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cronos Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2016 Benim ulaştığım bazı bilgiler ise yerinin bilindiğine dair. Yeri gizli değil çünkü buna ulaşmak epey mümkün.Lakin yanılmıyorsam ve biraz da mantığımı, yorumumu katarak şunu söyleyebilirim ki şuan olduğu yere bakmak şuan orada olmadığı görüntüsü oluşturabilir. Zaman ve mekan farklılığı mevcut o durumda. O kitap veya her ne ise sadece bir an için bekliyor.O anda var şu ''an''da bulunmuyor. Elbette farklı frekansta, farklı görevli varlıklar tarafından korunmakta olduğu fikrine sahibim. İstanbul konusuna değinmiş bazı arkadaşlar. İstanbul'un vazifesi ve önemi, taşıdığı yük Alef kitabının vazifesinden daha farklı görüşündeyim. Yaygın bir görüş ise Kudüs'ün 3 km kuzeyinde henüz ayak basılmamış bir alanda olduğuna dair. Günümüz dünyasında o bölgelere ayak basılmamış olma ihtimali pek yok gibi görünüyor. Bu da zaman-mekan ve an kavramlarını tekrar göz önünde bulundurmaya yönlendiriyor beni. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
datebase Yanıtlama zamanı: Aralık 30, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 30, 2016 (düzenlendi) (1)Irmaklar aşar gibisin gölge ama güneş ışıldar dağlarında. "Açtı Dağlarda geçitleri O'ydu [aç]an tepelerde kuyuları [Aş]tı denizi, Engin Deniz'i Güneş'in (doğduğu) yere kadar, Ve bulmak için (sonsuz) hayatı Her tehlikeyi göze alarak [Araştırdı] tüm evreni, Tufan'ın yerle bir ettiği Tapınakları, Yeniden kurulmuş olan Uzaktaki-Utanapişti'ye kadar, Kimselere [değil], Sadece ona vergiydi hükümdarlık." Gılgamış Destanın bir bölümü paylaştım...Aslında bütün bölümlerde sanki Gılgamış Destanına bir atıf var gibi.. "İskilip" = İškila-bi Bu sözcükde Gılgamış Destanında geçiyor...İskilip Sözünün kökenine indiğimizde [Tarihi olarak İskilip sözcüğü ilk kez Sümer Destanlarından olan Gılgamış Destanında "iškila-bi" biçiminde yer almaktadır.] (2)Suda bir adam yalnız ve koşar gibi çıplak göğe tanrılar bilir. Buradaki Cümlede açıkça Rodos Heykelinden bahsediyor...Rodos Heykelinin Tarihçesi: M.Ö. 305'te Büyük İskender’in ardılları olan Makedonyalı Antigonitler Rodos'a saldırmış ve kuşatma 1 yıl sürmüştür. M.Ö. 304'te barışın sağlanmasıyla Rodoslular, tanrılara şükranlarını sunmak için bir heykel yaptırmak istemişlerdir. Heykeltıraş Lindoslu Khares'in yaptığı Güneş Tanrısı Helios'u simgeleyen heykel 32 metre yüksekliğinde ve tunçtan yapılmıştır. Yapımı 12 yıl sürmüş ve M.Ö. 282 yılında tamamlanmıştır. Liman girişinde duran heykelin bacaklarının arasından gemilerin geçtiği şeklinde bir söylence vardır ancak o zamanların yapım teknikleri ve malzemeleriyle böyle bir heykelin yapılmasının mümkün olmadığı düşünülmektedir. Heykel M.Ö. 225 veya 226'daki bir depremde yıkılmış, birkaç asır yan yatmış halde kalmıştır. Ünlü tarihçi Strabo’nun anlattığına göre neredeyse 900 yıl boyunca heykel harabe halinde kaldı. 654 yılında Araplar Rodos’u fethettiler. Heykelden kalanları Suriyeli bir Yahudi’ye sattılar. Bu tüccarın 900 deve ile bu ağır ve büyük yükü taşıdığı söylenir. O günden sonra da heykeli gören olmamış.... Bunlar şimdiye kadar araştırdığım sınırlı kaynaklardan bulduklarım...Bakalım bundan sonra neler çıkacak araştırmalarımda... Aralık 30, 2016 datebase tarafından düzenlendi 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Olabilite Yanıtlama zamanı: Ocak 31, 2017 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 31, 2017 aklıma yerebatan sarnıcı geldi nedense Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DenizFeneri Yanıtlama zamanı: Ocak 31, 2017 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 31, 2017 "Açtı Dağlarda geçitleri O'ydu [aç]an tepelerde kuyuları [Aş]tı denizi, Engin Deniz'i Güneş'in (doğduğu) yere kadar, Ve bulmak için (sonsuz) hayatı Her tehlikeyi göze alarak [Araştırdı] tüm evreni, Tufan'ın yerle bir ettiği Tapınakları, Yeniden kurulmuş olan Uzaktaki-Utanapişti'ye kadar, Kimselere [değil], Sadece ona vergiydi hükümdarlık." Gılgamış Destanın bir bölümü paylaştım...Aslında bütün bölümlerde sanki Gılgamış Destanına bir atıf var gibi.. "İskilip" = İškila-bi Bu sözcükde Gılgamış Destanında geçiyor...İskilip Sözünün kökenine indiğimizde [Tarihi olarak İskilip sözcüğü ilk kez Sümer Destanlarından olan Gılgamış Destanında "iškila-bi" biçiminde yer almaktadır.] (2)Suda bir adam yalnız ve koşar gibi çıplak göğe tanrılar bilir. Buradaki Cümlede açıkça Rodos Heykelinden bahsediyor...Rodos Heykelinin Tarihçesi: M.Ö. 305'te Büyük İskender’in ardılları olan Makedonyalı Antigonitler Rodos'a saldırmış ve kuşatma 1 yıl sürmüştür. M.Ö. 304'te barışın sağlanmasıyla Rodoslular, tanrılara şükranlarını sunmak için bir heykel yaptırmak istemişlerdir. Heykeltıraş Lindoslu Khares'in yaptığı Güneş Tanrısı Helios'u simgeleyen heykel 32 metre yüksekliğinde ve tunçtan yapılmıştır. Yapımı 12 yıl sürmüş ve M.Ö. 282 yılında tamamlanmıştır. Liman girişinde duran heykelin bacaklarının arasından gemilerin geçtiği şeklinde bir söylence vardır ancak o zamanların yapım teknikleri ve malzemeleriyle böyle bir heykelin yapılmasının mümkün olmadığı düşünülmektedir. Heykel M.Ö. 225 veya 226'daki bir depremde yıkılmış, birkaç asır yan yatmış halde kalmıştır. Ünlü tarihçi Strabo’nun anlattığına göre neredeyse 900 yıl boyunca heykel harabe halinde kaldı. 654 yılında Araplar Rodos’u fethettiler. Heykelden kalanları Suriyeli bir Yahudi’ye sattılar. Bu tüccarın 900 deve ile bu ağır ve büyük yükü taşıdığı söylenir. O günden sonra da heykeli gören olmamış.... Bunlar şimdiye kadar araştırdığım sınırlı kaynaklardan bulduklarım...Bakalım bundan sonra neler çıkacak araştırmalarımda... Bence siz beraber çalışın İçimden bir ses daha çok yol alırsınız diyor... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
yunus302 Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2019 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2019 Agents of S.H.I.E.L.D. Dizisindeki The Darkhold Book'u hatırlattı bana Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.