Kadim Geleneğin Mirasçıları: Cadılar ve Wiccanlar

Wiccanların Benimsediği 13 Temel Kural demişsiniz ancak o cadıların 13 prensibi ki wicca ile cadı arasında fark var bayağı çünkü biri din biri yaşam stili. bu zıtlığı nasıl düzeltebiliriz teşekkür ederim

aslında bu 13 prensibi ortaya çıkaranların çoğu kendilerini wiccan olarak tanımlar ama kuruluşun adı "the council of american witches" dır. Peki bu zıtlık m? hayır, çünkü bu prensipleri hem wiccanlar hemde cadılar benimser, aynı wiccan rede gibi. Adı üstünde wiccan rede, wicca felsefesiyle ilişkilendirilse de, şu anda cadıların büyük bir çoğunluğu wiccan redeyi ve üçler yasasını bağırlarına basmış hatta bu felsefeye wiccanlardan daha çok benimsemiştir.

Etik konusunda cadılar ve wiccanlar benzer bakıyor, en azından doğa konusunda hemfikiriz. O yüzden zaten wicca'ya modern cadılık deniyor ve bu konuda wiccanlarında bir sıkıntısı yok =)

13 prensibe daha detaylı -cadılık açısından- bakmak isterseniz şu başlığı inceleyebilirsiniz;

http://www.gnoxis.com/cadiligin-13-prensibi-ve-aciklamasi-yorumu-guncel-47120.html

bir wicca ile bir cadı arasındaki fark nedir anlatırmısınız bana. cadıcılık ve wiccalık arasında ki kurduğunuz bağ bana komik geldi bunu ukalalık olarak algılamayın ama insanın aklına cadı deyince iki bölüm gelir. wiccanlar ve paganlar.. ortodokslarla katolikler gibi.. paganlar ruhun doğaya verdiği enerji ile tanrı ve tanrıçayı beslediklerine inanırlar.. wiccanlar ise tanrı ve tanrıçanın doğa ile ruha temasını anlatır.. lütfen kaynakları okuduktan sonra yorumlar yapın kulaktan dolma bilgilerle değil.. tekrar söylüyorum bunu bilgilendirme olarak görün ukalalık olarak değil.. bilgiyi yanlış öğrenmeyelim arkadaşlar

bir wicca ile bir cadı arasındaki fark nedir anlatırmısınız bana. cadıcılık ve wiccalık arasında ki kurduğunuz bağ bana komik geldi bunu ukalalık olarak algılamayın ama insanın aklına cadı deyince iki bölüm gelir. wiccanlar ve paganlar.. ortodokslarla katolikler gibi.. paganlar ruhun doğaya verdiği enerji ile tanrı ve tanrıçayı beslediklerine inanırlar.. wiccanlar ise tanrı ve tanrıçanın doğa ile ruha temasını anlatır.. lütfen kaynakları okuduktan sonra yorumlar yapın kulaktan dolma bilgilerle değil.. tekrar söylüyorum bunu bilgilendirme olarak görün ukalalık olarak değil.. bilgiyi yanlış öğrenmeyelim arkadaşlar

eğer cadılık ile wicca arasındaki farkı bilmiyorsanız zaten bu işin derinine girmemişsiniz demektir... =) Bir hayli fazla fark var... Başta evet aklınızdaki soru işaretini anlıyorum "wicca" ve "cadı" kavramları aynıymış gibi geliyor... Ama hayır değil, ne avrupa'da ne de türkiye'de ikisi farlı yolları anlatıyor.

Başta wicca nedir, nasıl ortaya çıkmıştır lütfen onla ilgili detaylı bilgi edinin. Bu başlık altında bu konu konuşuldu.

İkinci olarak cadılık nedir? onu tam olarak anlamılısınız; Bu başlığı okuyun lütfen: http://www.gnoxis.com/cadilik-nedir-46128.html

wicca ve cadılık arasındaki fark ise şu başlıkt tüm detayıyla vermeye çalıştım; http://www.gnoxis.com/cadilik-ve-wicca-arasindaki-farklar-46182.html

Maalesef Türkiye'de bu fark hiç mi hiç bilinmiyor... =) (Gerçi Avrupa'da da insanların işin geyiğinde) O yüzden bu kadar detaylı bunun üzerinde duruyoruz. Gerekli başlıkları okuduktan sonra yine aklınıza takılan noktaları tartışmaya açabilirsiniz

Kaynakları okuyun demişsiniz, okumadığımızı neye dayanarak iddia ediyorsun? İşte bu tam olarak ukalalık, bilgilendirme değil Bilgilendirme için bir kaynak gösterip bakın burada bu denmiş, bence bu doğru değil, demeniz ve literatür üzerinden örnek vermeniz gerekiyor. Kibirli bir şekilde, "bence bilmiyorsunuz okuyun" denmez. Bu tür önyargılı yorumları yapmadan öncede sizden bütün bu konuyu ve diğer verdiğim konuları "okumanızı" rica ediyorum. (Bu konunun içindeki yorumlarımı da okuyun, orada wicca'nın nasıl farklılıaştığından bahsediyorum) Ondan sonra gelen literatür ve felsefik açıdan olayı irdeleyelim. Ama temel farklılıkları bilmiyorken, benim sizinle bu fikri tartışabilmem mümkün değil.

bunu neden bu kadar üstüne aldığını anlayamadım benim sözüm bu konu hakkında bilgi sahibi olan insanlara değil ki.. hiç bir şey bilmeden boş boş konuşan insanlara.. verdiğin linklerde yazılanları zaten biliyorum ben.. yıllardır okuyorum ingilizce kaynaklardan araştırma konularına çeviriler bile yapıyorum yani.. bu aşağılama iç güdüsü neden var bu yorumda onu anlayamadım bir de bir insan şahsen böyle bir yorum yazıyorsa bunu konu hakkında bilgi sahibi olanlara yazmaz değil mi? kendine yapılan bir saygısızlık olarak görme bence

Çok küçük bir düzeltme ironi olmuş . Ortodoks ve katolik arasında ki fark iki ayrı din arasındaki farktan bile büyüktür . Ukalalık olarak algılanmasin annem ortodoks oradan biliyorum

En çok uygulanan idam etme ve işkence yöntemi, canlı olarak yakmaktı. Bunun dışında suçlu bulunan kadın sıkıca bağlanır, huni yardımıyla sindirim sistemi patlayana kadar su içirilirdi. Metal tıkaç denen bir aletle (armut şeklinde bir alettir) ağzındaki tüm dişler kırılır, suçunu itiraf edene kadar çene kemikleri kırılırdı. Ayakları, kan damarları çatlayana ve kemikleri kırılana kadar demir mengene ile sıkıştırılırdı. İffetsizliğini sembolize eden canlı maymun, şeytanın sembolleri olan yılan ve kedi ile kadın bir çuvala konur ve suya atılırdı. Bazen de diri diri toprağa gömülürdü. Atlar ile dört tarafından bağlanır, parçalara ayrılması sağlanırdı. İşkence çarkında parçalanırdı, kafası kesilirdi. Bağırsakları çıkartılır, dönen bir tahtaya bağlanarak, tahta çevrilir ve bağırsaklarının tahtaya dolanması sağlanırdı.

yuh ya cok etkilendim.. nolursa olsun haksızlık yapılmıs

En çok uygulanan idam etme ve işkence yöntemi, canlı olarak yakmaktı. Bunun dışında suçlu bulunan kadın sıkıca bağlanır, huni yardımıyla sindirim sistemi patlayana kadar su içirilirdi. Metal tıkaç denen bir aletle (armut şeklinde bir alettir) ağzındaki tüm dişler kırılır, suçunu itiraf edene kadar çene kemikleri kırılırdı. Ayakları, kan damarları çatlayana ve kemikleri kırılana kadar demir mengene ile sıkıştırılırdı. İffetsizliğini sembolize eden canlı maymun, şeytanın sembolleri olan yılan ve kedi ile kadın bir çuvala konur ve suya atılırdı. Bazen de diri diri toprağa gömülürdü. Atlar ile dört tarafından bağlanır, parçalara ayrılması sağlanırdı. İşkence çarkında parçalanırdı, kafası kesilirdi. Bağırsakları çıkartılır, dönen bir tahtaya bağlanarak, tahta çevrilir ve bağırsaklarının tahtaya dolanması sağlanırdı.

 

 

yuh ya cok etkilendim.. nolursa olsun haksızlık yapılmıs

O su değilmiş daha da kötüsü idrarmış.

Ben de birkaç tane okumuştum.

Soğuk su deneyi

Ortaçağda ve özellikle 16. yy'da, cadıların yargılanmasında sıklıkla kullanılan soğuk su deneyi sanıkların mahkemeye verdikleri ifadenin ne ölçüde doğru olduğunu, dolayısıyla cadı olup, olmadıklarını saptamak amacıyla uygulanırdı.

SAnık çıplak bir vaziyette elleri ve ayakları birbirine önden bağlı olacak şekilde yüksek bir yerden suya bırakılır. Sanığın beline ya da ayaklarına bağlanan ipin ucunu gereğinde onu sudan çekmek için cellat tutar. Sanık sıda batmadan kalır, yüzerse şeytan tarafından işgal edildiğine şnanılır ve derhal yakılarak idam edilirdi.Şayet suya batarsa boğulmaya terk edilir, böylece ruhunun öbür dünyada arınmış bir halde olacağına inanılırdı.

Kızgın demir deneyi

Bu deneyde ateşte ısıtılarak kızgınlaştırılmış demir bir çubuk, sanığa iki eliyle tutması için verilir (!),bunu bir süre tutan sanığınellerinin durumu incelenirdi.elleri yanmamış yada az yanmışsa şeytanla iş birliği yaptığına karar verilirdi.

Gözyaşı deneyi

Sanığın yanında bulunan rahip, sanığın suçsuz ise ağlayabileeğini şayet ağlayamıyorsa kendisini şeytanın engellediğini, bu tutsaklıktsn kurtulması için kendine şans verildiğini yineler. Bu ritüel sonrası gözünden yaş gelmeyen sanık suçlu bulunurdu.

Tartı deneyi

Bu yöntemde sanık tartılmadan önce vücut ağırlığı hkim tarafından tahmin edilir ve bir yere yazılır. Giysileri çıkarılan sanığın saçları ağırlık ypmaması için kesilirdi.Tartılan sanık tahmin edilenden daha hafif gelirse suçsuz kabul edilirdi.

Güzel paylaşım teşekkürler bilgilendirici oldu..

Inançlarım sizinkine ne kadar benziyor simdi fark ettim. Yakında ben de cadı olacağım galiba.