FearTheFutuRe Oluşturma zamanı: Eylül 30, 2010 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 30, 2010 http://ufoloji.net/sites/default/files/user_uploads/1363/729145_1.gif?1285835452 Bilimadamları Dünya'dan 20 ışık yılı yani yaklaşık 120 trilyon mil uzaklıktaki bir gezegenin, bağlı olduğu yıldıza uzaklığının, ne çok sıcak ne de çok soğuk olmayacak bir mesafede bulunduğunu tespit etti. “Gliese 581-g” gezegeninin su ve hayatın varlığı için tam doğru konumda olduğundan artık emin olduklarını açıklayan bilimadamları, gezegende su olup olmadığıyla ilgili henüz bir bulguya sahip değiller. Bilimadamları Dünya'dan 20 ışık yılı, yani yaklaşık 120 trilyon mil uzaklıktaki bir gezegenin, bağlı olduğu yıldıza uzaklığının, ne çok sıcak ne de çok soğuk olmayacak bir mesafede bulunduğunu tespit etti. Bilimadamları bağlı oldukları yıldıza yaşama uygun mesafede bulunan gezegenleri “Goldilocks” (Düğün Çiçeği) şeklinde anıyor. Bu ismin kaynağı ise orijinal adı “Goldilocks and Three Bears” olan “Üç Ayı” masalı. Amerika Ulusal Uzay Vakfında düzenlenen basın toplantısında bulgularını açıklayan Carnegie Institution astronomi uzmanı Paul Butler, “Suyun olması için gezegenin ne çok soğuk ne de çok sıcak olmaması gerek. Bunun için de ne çok uzak olacak ne de çok yakın” dedi. Astronomlar son 10 yılda uzayda yüzlerce gezegen tespit etti. Ancak bunların tamamı, yıldızlarına, ya su varsa bile buz halde olacağı kadar uzak ya da su bulunmayacak sıcaklıktaki kadar yakın konumlardaydılar. Butler, “Gliese 581-g” gezegeninin tam doğru konumda olduğundan artık emin olduklarını açıkladı. Ancak, gezegende su olup olmadığıyla ilgili henüz bir bulguya sahip değiller. Basın toplantısında, “Şimdilik tek bildiğimiz, bu gezegen sıvı halde su için ideal mesafede. Ve yüzeyinde suyu koruyacak atmosfer yoğunluğuna sahip. Bunun dışında bir yaşam olduğu ile ilgili söylenecek her şey spekülatif olur” diye konuşan Butler yine de spekülasyon yapmaktan kendini alamadı: “Dünyada bir söz vardır. Nerde su varsa orada hayat vardır.” Pennsylvania Eyalet Üniversitesi astronomlarından Jim Kasting, “İlk defa gerçekten heyecanlıyım. Bu gezegen, hayata tam müsait ilk gezegen” dedi. -GÜNEŞ SİSTEMİMİZE ÜRKÜTÜCÜ DERECEDE BENZİYOR- Büyüklüğü Dünyanın yaklaşık 3 katı olan gezegenin de bağlı olduğu “Gliese 581” yıldızının sisteminde tespit edilmiş 6 gezegen var. California Üniversitesi Astronomi ve Astrofizik Profesörü Steven Vogt, “Gliese 581-g” gezegeninde hayat bulunmasa bile, “Gliese 581” yıldızının sisteminin, Güneş sistemimize “ürkütücü bir benzerlik” taşıdığını şöyle açıkladı: “Yıldızın yörüngesinin iç kısmında, bizdeki Merkür, Venüs, Dünya ve Mars gibi grup halinde gezegenler bulunuyor. Sonra bizim Jüpiter gibi yıldıza uzakta yalnız durumda gezegen var. Gliese 581'in bütün sistemi, bizim dünyamızın güneş etrafındaki yörüngesinin içine sığacak büyüklükte. Çünkü bu yıldız bilimadamlarının güneşe oranla küçük oldukları için 'kırmızı cüce' dediği boyutta.” Gezegeni bulan iki bilimadamından biri olan Vogt, gezegeni eşinin adıyla Zarmina diye anıyor. -BİR WATLIK AMPÜL GİBİ- NPR radyosuna konuşan Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezinden 'gezegen avcısı' David Charbonneau bunu, “Eğer Güneş'i 100 Watt'lık bir ampul gibi düşünürseniz bu yıldız 1 Watt'lık ampül gibi” sözleriyle açıklayarak, “Yani gezegenin dünya ile aynı sıcaklığa sahip olması için, bizim güneşe olan yakınlığımızdan daha yakın olması gerek yıldıza” dedi. Bundan sonra yapılacak olanının söz konusu gezegen ile yakınındaki diğer muhtemel Goldilocks gezegenlerin, oksijen ve yaşam gerekli diğer kimyasalları bulundurup bulundurmadığını tespit için atmosferlerini analiz çalışmaları olacağını ifade etti. Bu çalışmalar yıllar sürebilecek ancak Charbonneau bunu eninde sonunda başaracaklarını belirtti. Astronomi dünyasını dalgalandıran bu yeni açıklamalar, “Evrende yalnız mıyız?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Steven Vogt, yeni gezegende hayat konusunda oldukça ümitli olduğunu belirterek, “Bir kere doğru koşullar olduğunda hayatın gelişmesini engellemek mümkün değil” diye konuştu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 NTV Mobil bugün bu mesajı atmıştı. Zaten bilindiğini , insanlara yeni yeni bu tarz şeylerin sunulduğunu düşünüyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MrColt Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 İlk duyduğum da ben de heyecanlandım,ama böyle yerlere yerleşmek için çok uzun bir zaman gerekiyor.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Volpula Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 30, 2010 Çok etkileyici. Yeni gelişmeleri ne zaman öğreniriz acaba... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
FearTheFutuRe Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 İlk duyduğum da ben de heyecanlandım,ama böyle yerlere yerleşmek için çok uzun bir zaman gerekiyor.. bu gezegene gidebilmek için Işık Hızı teknolojisinin bulunması şart 20 ışık yılı şimdiki roketlerle insan ömrünü aşar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
echohermes Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 tahminden mütevellit sonuçlar . Neticede bu yıldız sistemini ve o uzaklıktaki herhangi bir gezegeni hiçbir şekilde göremiyoruz sadece uzayda sabit kabul ettiğimiz alanların çevresinden geçtikleri zaman toplanan bilgileri karşılaştırarak şu var şu yok gibi atmosfer tahminlerinde bulunuyorlar yani bir çeşit matematik bize ne olduğunu söyleyen .... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ifigenia Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 1, 2010 hadi gidip hep beraber mahvedelim.Orayı tüketince başka gezegene geçeriz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkstar Yanıtlama zamanı: Ekim 2, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 2, 2010 uzaydaki zamanın dünyadakinden farklı olduğunu bildiğimize göre buralara ulaşmanın elbet bir yolu olmalı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
FearTheFutuRe Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Ulaşmak en az 100 bin yıl sürer Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi’nce (NASA) 20 ışık yılı ötede keşfedilen Dünya benzeri gezegende hayat olup olmadığı tartışma konusu oldu. Uzmanlar, hayat olsa bile Gliese’ye ulaşmanın en az 100 bin yıl süreceğini düşünüyor. Avustralyalı araştırmacı Ragbir Bhathal, "Gliese 581 g" adlı gezegenin civarında iki yıl önce sinyal tespit edildiğini öne sürdü. Dr. Bhathal, İngiliz Daily Mail Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, “Bu açık bir sinyaldi, lazer gibi bir şey. Bu tür uzay taramaları için özel yazılımlarımız var, bunların ayırt edilmesi gerekiyor” dedi. Şimdi bölgedeki gök cisminin dünya tarzı bir gezegen olduğunun ortaya çıkması Dr. Bhathal’ı daha da heyecanlandırıyor. Uzmanlar, sözkonusu gezegende hayat olsa bile bugünkü teknik imkanlarla Gliese’ye ulaşmanın en az 100 bin yıl süreceğini düşünüyor. http://media2.ntvmsnbc.com/i/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/Uzay/2010/ekim/101002-yeni-gezegende-yasam-2.jpg Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bloodsucker countess Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 dusunsenıze : Gliese halamlara gıdıyorum arkadaslar bu gece yokum nette yarın gorusuruz... yada : baba on numara bı gece clup acılmıs glisede gıdelimmi soylıceklerıne gore michael jacksonı ısınlıcaklarmıs :S bugunler gelse bı keske Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
FearTheFutuRe Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 dusunsenıze : Gliese halamlara gıdıyorum arkadaslar bu gece yokum nette yarın gorusuruz... yada : baba on numara bı gece clup acılmıs glisede gıdelimmi soylıceklerıne gore michael jacksonı ısınlıcaklarmıs :S bugunler gelse bı keske michael jackson ın cesetinimi ışınlıcaklarmış : D önümüzdeki 20 yıl içinde bu yılları görürüz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bloodsucker countess Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 iste düşün oyle bir sağlam teknoloji varki ölüsünü diriltip geticekler hıc sanmıyorum ben olcagını ya sımdı 1960larda baksan herkez 2000lerde ucan arabalar olcak dıyolardır belkı halbuki adamlar hala benzine çare arıyolar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rapit Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 4, 2010 benzine çağre arayan falan yok elektrik ve su ile çalışan araç icat edenler teker teker piyasadan yok oldu nedense ? acaba petrol sahipleri paralarından olucaklarındanmı korktular acaba ? düşünsenize su ile çalşışıyor adam sudan hidrojeni ayırıp hidrojen ile çalışan araç yaptı hatta haberlerde çıktı ve bunu bir türk yaptı araç su ile çalışıyordu ama adam 1 hafta sonra yok oldu uzaylılarmı kaçırdı yoksa vurdularmı bilinmez burası türkiye burda hiçbir başarı cezasız kalmaz diyicemde burası dünya demek daha makbül kör zihniyetli insanlarmız ve egosundan vazgeçemeyen insanlarımız yüzünden biz 200 yıl daha ilerleme kaydedemeyiz fosil yakıtına mecbur koşuluyoruz ama elbet biticek 50 yıl içinde Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Ekim 13, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 13, 2010 Keşfi büyük heyecan uyandıran 'ilk Dünya benzeri gezegen'in aslında var olmayabileceği iddia edildi. Keşfi ay başında açıklanan ve ilk ‘yaşanabilir’ gezegen olduğu tahmin edilen Gliese581g’nin aslında bir ‘serap’ olabileceği iddia edildi. HARPS (High Accuracy Radial velocity Planet Searcher) teleskobuyla çalışan astronomlardan Francesco Pepe, Uluslararası Astronomi Birliği sempozyumunda yaptığı konuşmada, son elde ettikleri veriler arasında söz konusu gezegene ait izlere rastlamadıklarını belirtti. http://media2.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/Uzay/2010/ekim/101002-yeni-gezegende-yasam-2.widec.jpg Gliese581g’nin var olduğuna kanıt gösterilen kısıtlı sinyallerin ‘çok eksik’ olduğunu iddia eden Pepe, bunların tek başına gezegenin varlığını kanıtlayamayacağını savundu. Pepe, “ancak verilerin zayıf olması, gezegenin var olmadığını da göstermez” diye konuştu. Pepe, keşfi yapan Amerikalı gökbilimci Steven Vogt'tan gezegene ilişkin ayrıntılı bilgi istediğini, ancak Vogt'un bu bilgileri ne kendisine ne de diğer bilimcilere vermediğini de sözlerine ekledi. Amerikalı gökbilimciler, 29 Eylül’de, ilk kez yaşam koşullarının oluşması açısından mükemmel koşullara sahip bir gezegen keşfettiklerini açıklamıştı. Güneş Sistemi’nin dışında keşfedilen ve Gliese 581g kod adı verilen gezegenin, yıldızına ne çok uzak ne de çok yakın olduğu, bu nedenle yaşam koşullarının oluşması için gereken sıcaklıklara belli bölgelerde sahip olabileceği, bu özellikleriyle Dünya ile benzerlik gösterdiği açıklanmıştı. California Üniversitesi'nden Steven Vogt, Dünya'ya çok benzeyen bir gezegeni bu denli çabuk bulabilmiş olmalarının, evrende bu tür çok sayıda gezegenin bulunduğuna işaret ettiğini söylemişti Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
FearTheFutuRe Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2010 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2010 http://ufoloji.net/sites/default/files/user_uploads/1363/101002-yeni-gezegende-yasam-2_widec.jpg?1287071317 Keşfi ay başında açıklanan ve ilk ‘yaşanabilir’ gezegen olduğu tahmin edilen Gliese581g’nin aslında bir ‘serap’ olabileceği iddia edildi. HARPS (High Accuracy Radial velocity Planet Searcher) teleskobuyla çalışan astronomlardan Francesco Pepe, Uluslararası Astronomi Birliği sempozyumunda yaptığı konuşmada, son elde ettikleri veriler arasında söz konusu gezegene ait izlere rastlamadıklarını belirtti. Gliese581g’nin var olduğuna kanıt gösterilen kısıtlı sinyallerin ‘çok eksik’ olduğunu iddia eden Pepe, bunların tek başına gezegenin varlığını kanıtlayamayacağını savundu. Pepe, “ancak verilerin zayıf olması, gezegenin var olmadığını da göstermez” diye konuştu. Pepe, keşfi yapan Amerikalı gökbilimci Steven Vogt'tan gezegene ilişkin ayrıntılı bilgi istediğini, ancak Vogt'un bu bilgileri ne kendisine ne de diğer bilimcilere vermediğini de sözlerine ekledi. Amerikalı gökbilimciler, 29 Eylül’de, ilk kez yaşam koşullarının oluşması açısından mükemmel koşullara sahip bir gezegen keşfettiklerini açıklamıştı. Güneş Sistemi’nin dışında keşfedilen ve Gliese 581g kod adı verilen gezegenin, yıldızına ne çok uzak ne de çok yakın olduğu, bu nedenle yaşam koşullarının oluşması için gereken sıcaklıklara belli bölgelerde sahip olabileceği, bu özellikleriyle Dünya ile benzerlik gösterdiği açıklanmıştı. California Üniversitesi'nden Steven Vogt, Dünya'ya çok benzeyen bir gezegeni bu denli çabuk bulabilmiş olmalarının, evrende bu tür çok sayıda gezegenin bulunduğuna işaret ettiğini söylemişti. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rapit Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2010 gerçek olsada gitmemiz imkansız ne yazıkki bu teknolojiyle düşünsene pandora gerçek oluyor falan avatar filmindeki gibi hani Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Yeni görüşler, potansiyel bir yaşam barınağı olabilecek Gliese 581g adlı gezegenin aslında var olmadığını öne sürüyor. Dünya’dan 20 ışıkyılı uzaklıktaki ‘Gliese 581g’ adlı gezegenin, yaşam için uygun konum ve büyüklüğe sahip olduğu açıklanmış ve 2010 yılının favori astronomik keşiflerinden biri haline gelmişti. Amerika’lı Steven Vogt ve Paul Butler’ın başında bulunduğu ekip, 4,3 yıllık gözlemleri sonucunda Gliese 581 yıldız sisteminde 6 gezegen bulunduğunu ve bunların sonuncusu olan Gliese 581g’nin yaşanabilir şartlara sahip olabileceğini keşfettiklerini kamuoyuna duyurmuşlardı. Cenevre kaynaklı bir diğer gökbilimci ekibiyse durumun pek de sanıldığı gibi mutlu sona sahip olmayabileceğini öne sürüyor. Ekip lideri Franceso Pepe, uzun süreli gözlemler sonucu elde ettikleri veri setlerini değerlendirdiklerinde, Gliese 581 sisteminde yer alan gezegenlerin toplam beş tane olduğunu ve yaşanabilir bölgede bulunduğu varsayılan altıncı gezegenin varlığına ilişkin herhangi bir ize rastlamadıklarını belirtiyor. Bunun yanında sonucun, gezegenin yok olduğunun kesin bir göstergesi sayılmayacağını da belirtiyor. http://media4.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/Bilim%20Yeni/110124-gliese581.widec.jpg Karşıt görüşler bununla kalmıyor. Gökbilimci Philip Gregory de, Bayes yöntemini kullanarak gerçekleştirdiği istatistiksel analizler sonunda ilk beş gezegenin var olmasına karşın bir altıncının yani ünlü Gliese 581g’nin mevcut olmadığı sonucuna varmış. Sonuç olarak, Gliese 581g var mı, yok mu? Bilimi esas olarak düşünüldüğünden bir miktar daha karmaşık bir süreçler bütünü olarak ele almak gerek. Yeni yöntemlerle birlikte bilimin kendisi de sürekli olarak gelişmekte. Bu süreçte eskiden ‘ak’ olarak kabul edilenlerin aslında ‘kapkara’ olabilecekleri de ortaya çıkabiliyor. Ünlü yeni Dünya Gliese 581g için de durum böyle olacak gibi. Bekleyip göreceğiz. Özgün bilimsel makaleye ulaşmak için tıklayın Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
BlackConvict Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Herkesi etkiledi bu bilgi.Ama işki o gezegene de bizi götürsünler..İnsanlar nasıl insan daha fazla insan öldürürüm düşüncesi yerine daha güzel şeyler düşünseler di nice alemler keşfedilirdi.Bence Mavi Yıldız ' ı bulur ve kendi gezegenimde yalnızlığa ve sessizliğe çekilirdim.Ama olmuyor iştee.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Adramelech Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 O gezegende yaşam varsa insanımsı varlıkların olma ihtimali de var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
BaRMaN Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2011 çok sürmez 10 yıl sonra ABD diye bir toplum kalırsa orayada medeniyet götürür. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
bloodsucker countess Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 zaten dıyorlarki hep 2000lerın sonunda dunya turklerın olacakmıs dıger tum ırklar gezegenlerde yasamı kesfedıp gıdecekmıs Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
elis Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 gidip yerleşelim oraya Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
I like myself Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 18, 2011 belki öldükten sonra oraya alıcak bizi şimdiden yerimizi hazırlamaya başlamış Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 19, 2011 Gliese 581 yıldız sistemindeki gezegenlerden birinde daha 'Dünya benzeri koşullar'ın varlığı araştırılıyor. Güneş Sistemi’nden 20 ışık yılı uzaklıktaki Gliese 581 yıldızının yörüngesindeki kayalık bir gezegenin, Dünya benzeri yaşama elverişli özelliklere sahip olabileceği belirtildi. Gliese 581d gezegeninin modeli üzerinde yapılan analizlerde, gezegende yaşam şartları oluşması için yeterli sıcaklık ve nemin bulunduğu anlaşıldı. http://media.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/Uzay/2011/mayis/110518-yenidunya.hlarge.jpg The Telegraph gazetesinin aktardığına göre yoğunluğu Dünya’nın neredeyse 7 katı olan Gliese 581d’nin sahip olduğu bu özellikler, gezegende sıvı halde su bulunması ihtimalini güçlendirdi. Bilim dünyasını heyecanlandıran araştırma, Fransa’nın Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi (CNRS) tarafından yapıldı. CNRS’in basın açıklamasında, “büyük bir gezegende olması beklendiği gibi Gliese 581d’nin de yoğun karbondioksit içeren bir atmosfere ve okyanuslar, bulutlar ve yağmur oluşumu için yeterli sıcaklığa sahip olduğu” ifade edildi. Gliese 581 yıldız sistemindeki ilk gezegen, Gliese 581c, 2007 yılında keşfedilmişti. Bilim insanları, “Zarmina” adı verilen ve geçen yıl keşfedilen Gliese 581g’nin ise Dünya benzeri olduğunu iddia etmişti. Bu iddialar neredeyse tamamen çürütülürken, CNRS çalışmasıyla Gliese 581 sistemindeki Dünya benzeri gezegenin 581d olabileceği ihtimali güçlendi. CNRS’den Robin Wordsworth, “gezegenin atmosferindeki yoğun karbondioksit nedeniyle ısıyı tuttuğunu ve kırmızı cücenin ışınlarının da yüzeyini ısıttığını” söyledi. Gliese 581d’ye ulaşmak ise hiç kolay olmayacak. Mevcut teknolojiyle gezegene ulaşmak 300 bin yıl sürecekken, ışık hızına sahip bir uzay aracı bu mesafeyi 20 yıla indirecek. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.