emir869 Oluşturma zamanı: Ekim 22, 2010 Paylaş Oluşturma zamanı: Ekim 22, 2010 Anlamıyorum mu sanıyorsun? Sen beni sevmiyorsun. Sen, benim seni sevmemi seviyorsun. Yok yok, seviyorsun. Ben, müthiş bir şeyim. Beni dinlemek çok hoşuna gidiyor. Ben, herkesin hayatında olması gereken bir şeyim. Ama bu kadar. Yok yok, sen beni sevmiyorsun. Anlamıyorum mu sanıyorsun? Kimse ateşi sevmez. Ateş, üşüyünce güzeldir. Yaklaşırsın, ısınırsın, yanmak üzereyken kaçar gidersin. Ateşle yaşayamazsın. Ama hayatta, üşüdüğün zamanlar yanına gidip ısınacağın bir ateşe ihtiyacın vardır. Ateşi sevemezsin; zaman zaman ateşe kaçarsın, ama çoğu kez ateşten kaçarsın. Ben senin ateşinim, hayatın değilim. İşte bu yüzden beni hep yanar vaziyette tutmak istiyorsun. Ben hiç sönmemeliyim. Ben hiç küle dönmemeliyim. Ara sıra güle dönmelisin ki ben küle dönmeyeyim. Ben senin gülün değilim, külün de olmayayım istiyorsun. Ben senin ateşinim ve sen beni sevmiyorsun. Ben bir ateşim. Ne bir eksik ne bir fazlayım. Rengim belli, kokum belli, yakışım belli, yanışım belli. Yüreğine almayışından belli. Anlamıyorum mu sanıyorsun? Lâkin sen bir pervane değilsin. Sen beyaz bir ipekböceği. Ömrü gözler için kısa, sözler için uzun. Sen bir ipekböceğisin. Ömrü, bir yastıkta kocanmış ve ateşten uzak günlerin dokumasında uzun. Bense bir ateş. İpeğin düşmanı ipeğin eşi olabilir mi? İpek’in annesi, ateşin eşi olabilir mi? Sen bir pervane değilsen, ateş sönebilir mi? Anlıyor musun? Anlıyorsun. Yanıyorsun. Gidiyorsun. Yine gidiyorsun. Belki yine gelir, belki hiç gelmezsin. İçimden seni affetmemek geliyor. Ama içim hep seninle gidiyor. O yüzden Allah’a dua ediyorum, seni affetsin. Ben sana zerrece kırılmam. Ben ateşim. Sadece senin için yanarım. Anlamıyorum mu sanıyorsun? Sen beni sevmiyorsun. Sen, benim seni sevmemi seviyorsun. Oysa ki ben seni seviyorum. Anlamıyorsun. (S. Akşehirli) Kendi yazım olmasa da değer verdiğim birinin yazısıdır. Bir çokları burda kendinden bir şey bulacaktır eminim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Balcan Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 6 senedir içimde birikipte söyleyemediğim herşey yazılmış ne eksik ne fazla son 6 senemin özeti tam olarak bu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
viva la vida Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 İlle de bir ikinci tekil şahsa yazılacaksa, bunun üçüncü bir tekil şahıstan değil, direk birinci tekil şahıstan yazılmasından yanayım.. Lafın özü: Sitemler bile özgün olsa, belki bu kadar değersizleşmezdi sevgiler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emir869 Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 Sen bu kafayla hiç kitap bile okumuyorsundur. Ne de olsa yayınevleri aracı oluyor. Gidip Sokratesin ağzından dinlemek lazım, ya da Ömer Hayyamla oturup şarap içerken bizimle paylaşmalı sözlerini . Bu yazı üniversitedeki edebiyat hocama aittir. Birinci şahıstan duyman imkansıza yakın Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
viva la vida Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 15, 2013 "Bu" kafayla hiç kitap okumadığım doğru. Yalnız ben bambaşka bir şeyi kastetmiştim, yorumunuz gülümsetemedi bile. Ayrıca bu yazıyı birinci şahıstan duymamış olmak benim için büyük bir şans, emin olun... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.