nevermore Oluşturma zamanı: Aralık 17, 2010 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 17, 2010 Atatürk'ün Haberci Rüyaları Atatürk'ün sıradışı yönlerinden biri de rüyalarıdır... Parapsikoloji'de "Haberci Rüyalar" adı verilen ve gelecekle ilgili bilgiler içeren elimizde sadece üç rüyası bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesini kitabımın başında sizlere aktarmıştım. Şimdi diğerlerini sizlerle paylaşmak istiyorum: Annesinin ölümüyle ilgili gördüğü rüya; Atatürk'ün eşi Latife hanım İzmir'de babasının köşkünde kalıyordu. O sıralar Zübeyde hanım rahatsızlanmıştı. Hastalığına iyi gelir düşüncesiyle kendisini İstanbul'dan İzmir' deki Uşakizadelerin köşküne getirtmişlerdi. Ancak umulduğu gibi olmadı. Zübeyde hanımın rahatsızlığı orada dahada arttı ve bir süre soma vefat etti. Latife hanım ve Yaveri Salih Bey, bu üzücü haberi Atatürk' e nasıl bildireceklerini düşünmeye başlamışlardı. İşte tam bu sıra annesinin ölümünden habersiz olan Mustafa Kemal, aynı saatlerde trenle çıktığı yurt gezisinde uyumaktaydı. Uykusunda gördüğü garip bir rüyanın etkisiyle sıkıntı içinde yatağından kalkar ve zile basarak kompartımanındaki hizmetine bakan Ali Çavuş'u çağırır: - "Gördüğüm rüya canımı sıktı ... " Ali Çavuş: "Hayırdır Paşam" deyince Atatürk de rüyasını anlatır: - "Pek hayır olacağa benzemiyor!. .. Kırlık bir yerdeymişiz. Her taraf yeşillik. Birden bire bir sel geliyor, annemi alıp götürüyor. Endişe ediyorum. Yaverlere söyle, İzmir'e telgraf çekip annemin sağlık durumunu sorsunlar .... " Ve acı haber, kısa bir süre sonra Yaver Salih'in yolladığı telgraf ile gelir. Atatürk elinde telgrafla Ali Çavuş'u görünce: - "Annem öldü değil mi?" Ali Çavuş üzgün bir şekilde telgrafı uzatır: - "Başınız sağ olsun Paşam. " Gözleri yaşla dolan Atatürk: - "Bana malum oldu ... Bana malum oldu ... Bunun kabusunu gördüm ben ... Anam .... Zavallı çilekeş anam ... Benim anam öldü başka analar sağ olsun .. " diyerek koltuğuna çöker. Salih Bozok ile ilgili gördüğü rüya Atatürk'ün yaverliğini yapan Salih Bozok onun gençik yıllarından başlayıp ölünceye kadar yanından hiç ayrılmayan en yakın arkadaşlarından vesırdaşlarından biriydi. Aradan geçen yıllar boyunca pekçok şey paylaştılar ... Ve ölüm onları ayırana dek hiç ayrılmadılar ... 26 Eylül 1938 tarihinde Atatürk, rahatsızlığı ile ilgili olarak ilk defa hafif bir koma atlatmıştı. Prof. Afet İnan, anılarında o geceyi şöyle anlatmıştır: O geceyi rahatsız geçirdi. İlk hafif komayı ozaman atlatmıştı, Ertesi sabahki açıklamasında: "Demek ölüm böyle olacak" diyerek uzun hir rüya gördüğünü anlattı. "Salih'e söyle, ikimiz de kuyuya düştük fakat o kurtuldu" dedi. Atatürk'ün, rüyasında görmüş olduğu "kuyuya düşme" sembolü kendisinin de söylediği gibi ölümünün habercisiyidi. Salih Bozok'un kuyudan kurtulması ise, Atatürk'ün vefat etti gün, buna çok üzülen Salih Bozok'un intihar etmesini ancak bu intihar girişiminden sağ olarak kurtulabilmesini simgeliyordu ... BÖYLE BİR İNSANI KAYBETMEDİK Sıradışı yetenekleriyle... Sıradışı kişiliğiyle... Sarsılmaz iradesi ve kararlılığıyla o sadece Anadolu'ya değil, dünyaya gelen, eşi benzeri olmayan bir lider, eşi benzeri olmayan bir insandı. O'nun bu sıradışılığını sadece biz değil, onu tanıyan tüm dünya kabul etmiştir. İşte bir Alman Profesörünün gözüyle Atatürk. .. Tarih: 10 Kasım 1938 ... Ulu önder Atatürk aramızdan ayrılmış ... Türkiye şokta ... Türkiye ağlıyor ... Bütün ülke büyük bir yasa bürünmüş ... Salih Bozok ile ilgili gördüğü rüya Atatürk'ün kayda geçmiş bilinen son rüyası olmuştur. Saat tam 10.00' da İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü'nün başında olan Alman Profesör Walther Arndt derse girmişti ... Son derece kab kuralları ve disiplini ile öğrencilerin üzerinde ciddi bir baskı kurduğu için kendisinden çekinen öğrenciler ağlaya ağlaya da olsa sımfa girmişler ama hepsi sıralara kapanmış bitkin bir halde hocalarını karşılamışlardı. Alman Profesör gördüğü bu manzara karşısında ne yapacağını şaşırıp sımfı hiç bir şey söylemeden terk etti. Odasından Fen Fakültesi dekanını telefonla arayarak: "Atatürk'ü kaybettiğinizi üzüntü içinde öğrendim. Az önce derse girdim ama öğrenciler çok üzgün, ne yapmam gerektiğini bana söyler misiniz?" dedi Aynı üzüntü içinde olan Dekan, Alman profesöre şöyle diyor: Atatürk'ün ölüm haberi tüm yurtta büyük bir şok yaşanmasına ve bir anda hayatın durmasına neden olmuştu. '' Gizli Yönleriyle Atatürk '' Ergün Candan Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.