Bir Gothic Olarak Yaşamınız Nasıl Olsun İsterdiniz?

Şöyle bi gothic insanları tanıyım dedim.. Umarım ilgi olur da burda böyle kalmam:D

Benim şöyle bir hayalim var aslında.. Büyük bi ev.. Uçurum kenarında.. Evin içi çok şık olmalı.. Rönesans Devrindeki kadınlar gibi giyinmiş olmalıyım.. Manzaraya dönük bir pencerenin altında piyanom olmalı.. İşlemeler özenli olmalı ve eve güneş ışığı vurmamalı tam olarak ( nefret ederim, terletir..) Ayrıca yaşadığım ülke soğuk olmalı, rusya gibi ..

Bende şöyle isterdim: Ormanın içinde güzel bir şatom olacak koyu gri renkte içi ise çok rahatlatıcak loş ışıklar olacak her yerde koridorlarda vs. eşyalar falan ağaç renginde olacak tablolar olacak güzel bir salon istiyorum evdeki piyanom odamı kaplıyor bari orada salona atayım sere serpe:D salonumun pencereleri büyük ve geniş olacak tam karşımda göl olacak içinde ağaçlarında olduğu elbiselerim siyah ağırlıklı olup dantallli süslü püslü olacak platform topuklarımda cabası. Gitarlarla süslü olacak evin belli köşelerine aksesuvar niyetine bgitarlar koyucam çaldıdığım gitarlarım içinse güzel bi oda isterdim... Ahh hayal etmek güzel tabi Haa birde opera çalışınca yeter diyen bir komşu katiyen istemezdim ormanda mümkünce ben ve ağaçlar olalım

12 kız kardesım ve hepımızın 13er erkegı var..satomuz buyuk bı arazının ortasında,bahce agaclarla ve kurtlarla dolu...satonun alt kısmında ıskence odaları orda da adı malum sahıslar var....

İnsanlardan uzak bir yerde olmalı güneş almamalı bide evin içine hiçbir şekilde güneş girmemeli candan bakınca büyükçe bir mezarlık görülmeli hiçbir ses çıkaracak bina vs olmamalı yakınlarda normal ev bile olmamalı çok ıssız bi yer olmalı be heryerde çok garip şekilli ağaçlar olmalı

Kilise orgum yada piyanom olmalı. Evin içinde sis olmalı. Ev yüzen bir şato olmalı. Şatonun içinde portre tablolar olmalı. Tablolardaki insanlar bana bakıyormuş gibi hissetmeliyim. Arada gözleri oynamalı. Evde bir arkadaşım daha olmalı. Adı da Lestat olmalı.

hmm bunu beğendm:) lestat.. ne demek?

Bende merak ettim lestat ne demek

Şatomun kuleleri etrafında yarasalar uçuşsun, hangi yönden bakılırsa bakılsın arkasında hep dolunay görünsün:P Şatoya giden yolun etrafında kurumuş ağaçlar ve dallarında baykuşlar olsun. Hımm. Şatonun içi de gizli geçitlerle dolu olsun. Son olarak şatomda "3 kız kardeş"ler yaşasın:P

Benim şatomda sürekli paranormal olaylar olsun onu yazmayı unutmuşum

yaa dolunay ben de istiyorumm!

Evet şato konusunda haklısınız

Ben de şato isterdim, girişinde iki tane aslan heykeli olsun, gözleri hafiften parlasın ama.

Evin her tarafında benim istediğim gibi girişler, odacıklar,kütüphaneler,çalışma odaları olsun.

Sevdiğim bir iki insan olsun onlarla yaşayayım

Aksesuarların olduğu bir de oda olsun ya Ama böyle orta derecede büyük(fakat şaşalı) sandıkların rafların tabloların olduğu bi oda olabilir.Tılsımlar kolyeler felan olurdu içinde.

Ev manzaralı bir yerde olsun ama yinede ulaşımı kolay olsun.

Hizmetçiye gerek yok Ama bi tane şoför olabilir

Para yerine altın olsun

Güzel sandıklar olsun.

Boyumun hemen hemen yarısına yaklaşan, küçük topuzlu bir de değneğim, takım elbisem olsun.

Olsun oğlu olsun yaaa

Üstümde parlak metalden zırhım olacak. Kocaman enli kılıcım, göğsümde sembolümü gösteren kırmızı bir tabard olacak. Vücudum heybetli, yapılı olacak. Omzumda kara bir şahinim, ince detaylarla kusursuzlaştırılmış dinimin mabedi olacak. Bitmeyen savaşlar olacak ve her gece kan yıkım vahşet ve şevhete ortak olacağım.

Karanlık güneşin doğmadığı bir şehir isterdim sık sık yağmur yağmalı kocaman bir evim olmalı siyah şato gibi evin içindeki renkler hep siyah gri siyah kırmızı siyah gece yeşili siyah mor siyah gece mavisi uyumunda olmalı birde kafa dengi biri olsun isterdim yarasalarım kargalarım olsun isterdim ev uçurumun tepesinde olsun herşeyden uzak ormanların derinliklerinde olsun isterdim eğitimli biri olmak ve bütün lanet kötü insanları teker teker yakalayıp evime getirip işkence yapıp öldürmek isterdim birde gemim olsun isterdim kafam estiğinde mürettebatı toplayıp çılgın denizlere açılmak isterdim...

bir kenarı uçurum bir kenarı orman sol tarafındada kocaman bir mezarlık olan kocaman bir köşk. siyah renkli tuğlalardan yapılmış olsun. duvarlarında sarmaşıklar ve yosunlar olsun. bir sürü hizmetçi ve bir şöför olsun. girişte piyanom ve her odamda bir bateri olsun. bir kaç odada kiyafetlerim, bir odada aksesuarlarım bir odada da ayakkabılarım olsun. Elbiselerim Sweeny Todd'dan fırlamış gothic elbiseler, siiyah darpaça kotlar,siyah-kırmızı-beyaz kurukafalı, fileli veya dantelli etekler ve gothic bluzlar olsun. ayakkabılarım The Kiss grubunun ayakkabılarından olsun. Köşkün etrafında bol sis olsun. etrafında kurtlar,baykuşlar,yarasalar olsun. Evimin içi Yunan Tanrı ve Tanrıçaları'nın heykelleri ile süslü olsun. evimin girişinde 2 tane Kiklop (tekgöz) bekleyip evi korusun. Hizmetçilerim drakonlar(gövdeleri ve bacakları yerine 2 yılan gövdesi olan indan başı ve insan kollarına sahip yaratık) şoförümde bir telekine(insan-köpek ve yılan karışımı varlık) olsun. Bir Pegasusum ve bir Unicorn'um olsun. Uçurumdan sahile inilecek bir yol olsun. evin 2 metre aşağısına bir tünel olsun ve orada işkence odam ve sürülerce işkence aletim olsun. evin içinde sahilde ve ormanda hayaletler,zabaniler,cinler,şeytanlar vb kötü varlıklar cirit atsın. İstediğim şey önümde veya evin herhangi bir yerinde beliri versin. Ev ışık almasın siyah mumlar ve loş ışıklarla aydınlatılsın. kütüphanem olsun. Bitirdiğim kitapların yerine sevebileceğim kitaplar gelsin. Sinama salonu olsun. En sevdiğim filmlerin olduğu bir dvd odası olsun ve müzik albümlerimi koyacağım bir odam olsun. birde dans ve resim atolyem olsun ve tiyatro sahnem olsun. evcil hayvanım olarak bir cehennem tazısı olsun ve ormanın bir tarafında yer altı dünyasına (cehenneme) gitmek için bir tarafındada Alice'in harikalar diyarına gidecek bir geçit olsun.

yine uçtum galiba ya =D

Gri taştan büyük avlulu bir ev, holde JAsmine Becket-Griffith tablolarıyla Victoria Frances puzzleları asılı olsun, sonra da bir yığın eşya duvalarda, hepsi de GoreyDetails'den sipariş edilmiş..

Yaptığımız kılıç alıştırmalarından sonra zırhını henüz çıkarmış erkeğmle şöminenin karşısında sesszce otururken birden kapı çalsın isterdim, uzun eteklerimi sürüye sürüye o koca demir kapıya kadar gideyim, ejderha şeklindeki kolu kaldırıp açayım.. karşımda 1880lerin Fransa'sından fırlamış gibi küçük bir kız olsun, elinde benim yazdığım bir kitap..

"Edgar allan poe'yu çok severim. o ölü... ama sen yaşıyorsun Luna, kitabını imzalar mısın?"

gülümseyeyim, imza atayıjm, kızı içeri davet edeyim. "sen," desin, "yaşayan en iyi gotik romans yazarısın."

Belki sizinkilerden farklı ama istediğim hayat; Küçük çatısı dökük bir ev. İçerisi hep karanlık, Hiç eşya olmayacak. Sadece bir Bilgisayar, Kırmızı ışıklar, Bir buzdolabı fakat içinde yemk bulunmayacak. Sadece atıştırmalık yiyecekler ve alkol.. Evimin arka tarafında bir esrar tarlası olmalı. Yatağımın yanında bir küllük ve bong. Bunlar bana yeterli.

büyük,heybetli,uçurum kenarında,eski bir şato orman ve deniz arasında bir yerlerde.içi eski ve koyu kırmızı ağırlıklı mobilyalar büyük bir salon pianosu gizli geçitli odalar ve çok büyük bir kütüphane...daima siyah uzun eski model elbiseler giymeliyim

Baktığında ufku olmayan deniz,ve kenarında kocaman gri taştan bir villa.İçerisi taştan dökümlü aksesuarlar ve bembeyaz ışıklandırmalar,tepeden sarkan ince zincirler...Kocaman pamuklu şatafatlı koltuğum , kocaman televizyonum ve hiç bitmeyen film paketim..Bir odasında da kum torbam ve eldivenlerim...Evimin dışında etobur bitkiler,sarmaşıklar..Beyaz uzun saçlı ve dolgun kuyruklu bir at.Siyah puanlı parçalı gotik kabarık elbiseler...Gümüş ve gotik aksesuarlar. Yeter sanırım bu kadar hayal.....

Baktığında ufku olmayan deniz,ve kenarında kocaman gri taştan bir villa.İçerisi taştan dökümlü aksesuarlar ve bembeyaz ışıklandırmalar,tepeden sarkan ince zincirler...Kocaman pamuklu şatafatlı koltuğum , kocaman televizyonum ve hiç bitmeyen film paketim..Bir odasında da kum torbam ve eldivenlerim...Evimin dışında etobur bitkiler,sarmaşıklar..Beyaz uzun saçlı ve dolgun kuyruklu bir at.Siyah puanlı parçalı gotik kabarık elbiseler...Gümüş ve gotik aksesuarlar. Yeter sanırım bu kadar hayal.....

Artar bile

=) Sen benimkini oku en grçek olan benim hayalim =) Yani gerçek olması en muhtemel olan =)

Belki sizinkilerden farklı ama istediğim hayat; Küçük çatısı dökük bir ev. İçerisi hep karanlık, Hiç eşya olmayacak. Sadece bir Bilgisayar, Kırmızı ışıklar, Bir buzdolabı fakat içinde yemk bulunmayacak. Sadece atıştırmalık yiyecekler ve alkol.. Evimin arka tarafında bir esrar tarlası olmalı. Yatağımın yanında bir küllük ve bong. Bunlar bana yeterli.

Evet olabilirmiş..Ama esrar tarlasıyla yakalanırsan karanlık bir yatakhaneyle yetinmek zorunda kalırsın sanırım

=) Öyle bir ev yapacak olsam emin ol ıssız bi yerde olurdu =)

Yakalanırsan dedim zaten ıssız diye yakalanmıcan diye bişey yok Neyse iyi yüreklisin yine ben korkardım tepesi dökük karanlık evden

Korkmak? Asla..