Dostlukbir Oluşturma zamanı: Ocak 21, 2011 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 21, 2011 İnternette gezerken gördüğüm bu sözler çok hoşuma gitti bir alıntı yaparak arkadaşlarımla paylaşmak istedim kelimesine virgülüne dokunmadan aktarıyorum HİMALAYA YOGİLERİ -1- Swami Rama SWAMİ RAMA : “Nefsaniyet ile diğerkamlık, sevgi ile nefret arasında ince bir sınır vardır. Bu sınır aşıldığında, insan karşılığında hiçbir şey beklemeksizin başkaları için bir şeyler yapmaktan zevk alır.” “Çoğu insan geçmişi düşünür ve burada şimdi nasıl yaşanacağını bilmez. Istıraplarının nedeni de budur.” “Yalnızlık hisseden kişi içindeki tamlığın farkında olmayandır. İçindeki tamlığı fark etmeyip dışarda bir şeye bağlanan insan yalnızlık çekmeye mahkumdur. Aydınlanma içsel bir arayıştır, kendi başına tam olduğunu hissetmektir.” “Dostlukların en yücesi gerçek benlikle olanıdır. Onunla dost olanlar asla yalnızlık çekmezler. İçteki dostu bilenlerin bağımlılıkları yoktur. Yalnızlık hissetmek bir hastalıktır.” “Avidya bireysel cehalettir, maya ise kozmik cehalet, yani mevcut olmayan ama mevcutmuş gibi görünen şeydir. Zihnimizi, enerjimizi ve kaynaklarımızı mevcut olmayan bir şeye adarsak o mevcut gibi görünür. Kötülük, şeytanlar ve günahlar üzerinde düşünerek bir gerginlik yaratırız, bu da mayadır. Bazen spiritüel kişiler bile gelişme kaydedemediklerinde dünyayı suçlarlar, bu da mayadır. Onlar değişimin gücünü dışarda sanmaktadırlar. Esaretlerin en güçlüsü bağımlılıktır. Bir şeye bağımlı olduğunuzda o sizin için bir illüzyon kaynağı haline gelir. Bağımlılık ne kadar az olursa içsel güç de o oranda artar. Bağımlılıkta sevgi yoktur, o bencildir ve sevgiyi kötüye kullanır, sevgi gibi özgür değildir.” “Doğrudan deneyim yoluyla edinilecek bilgi en sağlam, en yararlı bilgi edinme yoludur. Başkalarından edinilen bilgi süreci boşunadır, aydınlatabilir ama tatmin etmez. Bu yüzden tarih boyunca bilge kişiler doğrudan deneyim için büyük sıkıntılara katlanmışlar, ölümü bile göze almışlardır.” “Tanrı insan gözüyle görülemez. Tanrı ancak gerçek benliğin, sonra da her şeyin benliğinin kavranmasıyla idrak edilebilir. Tanrı içinizdedir, içinizde olan da sizin tarafınızdan idrak edilebilir, hiç kimse Tanrıyı başkasına gösteremez. Kişi, bağımsız olarak kendi gerçek benliğini idrak etmek zorundadır, bu sürecin sonunda her şeyin benliğini idrak eder ki ona Tanrı denir. Öğrenci cehaletinden ötürü Tanrı’nın belirli bir varlık olduğunu zanneder ve o varlığı aynen dış dünyada gördüğü bir kişi gibi görmek ister.” (Sayfa: 31-47) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.