Demon Çalışmalarının İç Yüzü: Bim ile yapılan Goetik Evokasyon Deneyleri-4

Aşağıda anlatılanlar daha öncesinde paylaştığım Demon çalışmalarının ayıntılı raporu:

Çalışmalar sonrasında Goetik evokasyon deneylerinin tüm kayıtları, yazar ve partneri S.H tarafından yaklaşık 500 sayfayı bulan ,8 x 10 adet cildi kaplayacak şekilde arşivlenmiş. Ancak bu dokümanların büyük kısmı, özellikle kayda değer sayıda kara büyü (black art) ritüllelerine dair yöntemler içerdiğinden hiçbir zaman yayımlanmadı. Aksi halde, bu materyallerin herhangi biri kara büyü sanatını icra eden kişiye yardımcı olursa, bunun karmik bedeli kaçınılmaz bir şekilde yazara dönerdi. Ek olarak pek çok evokasyon sırasında kayıt altına alınan çeşitli ifadeler, yüksek oranda yazarın ve partnerinin kişisel yaşamlarıyla bağlantılı olmasından dolayı saklı tutuldu.

Bazı bilgilerin kişilerin yaşamına çok ciddi zararlar verebilecek etkilere yol açması ispatlanabilirdi ki burada yazarın kendisinden bahsetmemize gerek yok bile. Bunun yanı sıra,bu varlıklara dair tartışılan her şeyin ince elenip sık dokunması büyük önem taşıyor. Daha sonrasında başka “Demon” mevcudiyetleri ile de yapılan toplam 24 evokasyon deneylerinin; 7’si olaysız, 3 ü sadece işitsel bağlantı, 6’sı kısmi görsellik, kalan 8’i ise varlıkların bütünsel ve net olarak kendilerini ifşa etmeleri ile sonuçlandı. Bu mevcudiyetlerin hiçbiri Goetia'da tanımlanan formlarıyla görünmediler. Hepsi çeşitli hümanoid formlarda (çok zayıf, iskeletsel ya da çok obez , alan kaplayan) göründüler. Beliren her görüntüde gözbebekleri olmayan parlayan sarı gözler mevcuttu. Sisin içinde, her birinin mavimsi, çürümüş ya da bozulmuş tenleri ,pençeyi andıran elleri, belirgin dişleri(bazılarında sivri), çıkık alınları ve özellikle hepsinde mevcut olan iki kısa boynuzları tasvir edilen dış görünüşlerini oluşturuyordu. Burundan çok, bazılarında gagayı ya da başka hayvansal formları andıran çıkıntı ve sıra dışı belirginlikte çene ve kulaklara sahip gibi görünmekteydiler. Pek çok spesifik yüz hattı, ten rengi ve ayırt edici işaretler bu varlıkların kendilerine özgü oluşlarına göre değişebilmekteydi. Ek olarak, çoğunun şekil değiştirebilme yetisine sahip olduğu ve görünen formları üzerinde oynayabildikleri tespit edilmiş.

Sesleri uzak bir mesafeden duyuluyormuşçasına, derin bir baritondan tiz bir soprano aralığında değişken olarak tanımlanmış. Her sözcük sanki operatörün kafasında yankılanıyormuş gibi ekoya ve vibrasyona sahip. Aslında yazar, sesin çalışma alanının dışındaki dünyadan duyulup duyulamayacağının pek farkında değil. Her ne kadar komşuları, deneyler sırasında kaynağı bu ev olan, tuhaf sesler işittiklerinde bahsetseler de bunları “Konuşulan”( spoken voices) sesler olarak tanımlayamamışlar. Şanslılar ki, yazarın rock grubu çalışma alanının yakınında sık sık prova yapmakta ve komşular sesin kaynağının "Moog Synthesizer (bir çeşit org)” olduğu yönündeki açıklamayı da bu sebeple tatmin edici bulmuş.

Karşılaşılan bazı durumlar evokasyonlar süresince tutarlı şekilde aynıydı. Çalışma alanına nüfuz eden ve sonrasında “Demonic tabaka” dan bu dünyaya sızan, sonrasında Demon'ın sürüklendiği kapının kalıntısı olduğu tahmin edilen leylak moru rengindeki parlaklık bunlardan biriydi. Bulutumsu şekilde üçgenin içinden yükselen sis, çizilen dairede enerjinin dışa büküldüğü hissi ve üçgenin yarı-likit bir görünüme bürünmesi her evokasyonda ortaya çıkan deneyimlerdi. Aynı zamanda, garip hava akımları, alışılmışın dışında oluşan elektriksel güç dalgalanmaları ve odadaki bariz sıcaklık düşüşü bu tutarlılık gösteren durumlar arasındaydı.

Demon Bim, Gimaliel, Andrealphus, Halphus, Shax, Gamigin, Naberius ve Malphus evokasyonlarında başarı elde edildi. Yirmi dördüncü ve son deney olan Furcas’ı evoke etme girişimi ise yazarın bir şekilde felaket olarak tanımladığı ve en basit haliyle çalışma alanında yaşanan ufak bir patlama ile açıklanabilecek bir deneyime dönüştü. Bu olay yazarı, mekanın aslında bu iş için uygunsuz olduğu konusunda ikna etti. Ve ufak çapta bir vahiy ile yaşamsal ihtiyaçlarını bu çalışmaya uygun zaman yaratabilmek adına ihmal ettiği gerçeğini gördü. Finansal durumunun gelecek çalışmaların devamlılığı açısından çok ciddi bir önem taşıdığının farkına vardığında, bu işe gerçekten uygun bir mekan bulana kadar Goetik çalışmaları askıda kaldı.

NEDEN DEMON EVOKASYONU?

Her ne kadar yazarın evokasyonlarından beklediği öncelikli sonuç bazı çok özel bilgilere ulaşmak, ikincil olarak ise servet edinmek olsa da, çalışmalar süresince görüldü ki Demon'lar üzerinden hazineleri elde etmek tartışılır bir durum. Bu yaratılışların, ne modern finansal sistemlerin üzerinde mevcut bir güçleri var, ne de mücevherler yaratıp, gömülü altınları ince sisin içinden operatöre sunabilme yetileri. Yazarın deneyimine göre bu yaradılışlar okült meselelere dair çok önemli bilgiler sağlayabilirler. -Astroloji, bitki ve taşların kullanımı, çeşitli sanat ve bilim yetileri, kişiler hakkında oldukça ilginç bilgiler -bu varlıkların sağlayabildikleri şeyler ancak hiçbirinin meşru şekilde parasal değeri olmadığı açık. Ek olarak, kişi demonlar üzerinden, biri hakkında yüksek derecede özel ya da spesifik bir konu üzerine bilgi alabilir ama öncesinde belirtildiği gibi kaynağına göre alınanlar ince elenip sık dokunmalı. Alınan her bilgi çok iyi araştırılıp, gözde geçirilmeli.

Bir majisyenin neden Goetik Demonlar'la çalışmak isteyebileceğinin bir çok sebebi olabilir. Bu varlıkların ofisleri (hiyerarşideki yeri ve yetileri) ya da kitabın başlarında aktarılan her birine özgü majikal yetenekleri, öncelikle majisyene sayısız fırsat sunabilir. Bu ofislerin içeriği deprem yaratmaktan aşka sebep olmaya kadar değişebilmekte ancak en belirgin özelliği çok çeşitli okült sırrın ve bilimin kişiye öğretilmesi; geçmişin, geleceğin ve şimdinin ifşa edilmesi, kayıp olanın bulunup, saklı olanın keşfedebilmesi olarak sayılabilir.

Bu varlıklar aynı zamanda operatörün düşmanlarına zarar verme ve onları yok edebilme yetisine sahipler. Her ne kadar yazarın kendisi birkaç defa farklı okült kuruluşlarda rahatsızlığa sebep veren ve bazıları tarafından sevilmeyen bir kişi olarak bilinse de, kişilerin korkutucu ve acı dolu sonlar deneyimlemesi gibi bir arzusu olmadığından bunu kullanmayı amaçlamamış. Tabii ki böyle bir girişim kara büyü sanatına girecektir.

Yazar açık bir şekilde Demon'ların sağlayacağı hiçbir materyalistik kazancın, onlarla uğraşmak adına buna değmeyeceği görüşünde. Aşk ve seks üstüne kurulmuş hedeflerin Goetik Demon'ları kullanmadan ziyade, tılsım büyüleri ve Venüsyen invokasyonları yoluyla da etkili şekilde elde edilebileceği düşünüyor. Bunun yanında gömülü hazineler bulmada “Toprak elementinin etkisindeki tılsımları” taşımak ve elementalleri invoke etmek yazara göre en iyi seçenek. Basit amaçlar için de aşina (familiar) bir varlık bu işler için yönlendirilebilir. Hastalık durumlarında ise yazara göre sadece profesyonel sağlık uzmanlarına başvurulmalı, Demon'lara değil.

Tüm bu görüşlerin sebebi; Goetik evokasyonlardan elde edilebilecek kazançlara, değerli olsun olmasın bilgilere rağmen; deneyimlenen kaçınılmaz yok edilme, zarar görme tehdidinin her daim ağır basan taraf olması. Bu operasyonların fiziksel ve ruhsal etikleri dünya popülasyonunun %99 ‘u için tolere edilemez olarak tanımlanmış. Buna ek olarak, yazarın kendisi kalıcı olarak yaptığı evokasyon çalışmalarından, hem negatif hem de pozitif yönde etkilenmiş.

Negatif yanı, evokasyon kişinin normal enerjisini öyle güçlü şekilde tüketiyor ki, kişinin ihtiyacı olan tükenince, fiziksel bozulma hızlanıyor ve görünen o ki vücuttaki hücreler erken şekilde yaşlanmaya başlıyor. Yazarın görüşü; usulüne uygun şekilde, tam olarak yılları alabilen enerji düzenleme ve fiziksel bedeni güçlendirme çalışmaları yapılmadığı takdirde, kesinlikle kişinin kendi başına bu fiziksel strese dayanmasının mümkün olmadığı. Ek olarak işin ruhsal stresi, ortalama ya da ortalama üstü bir ruha bile yetecek kadar şiddetli biçimde zarar vermesi ve sonucunda oluşan mental bozuklukların ve hatta alternatifler arasında ölümün daha merhametli gözüktüğü durumların yaşanabilmesi.

Tüm yıkıcı etkilerin yanı sıra gerçekten iyi hazırlanmış ve kendini iyi eğitmiş biri akla uygun olarak, Goetik evokasyon performanslarında güvende olucaktır. Fakat tabii ki bu durum kişinin fiziksel ve spritüel dengesine, bunu yanında kendi için uygun miktarda enerji üretebilme yetisine, elemental ve gezegensel etkileri etkili şekilde defetmeyi öğrenmesine de bağlı. Yazara göre bunların hepsi temelde bir operatörün başarısı ve güvenliği için öncelikli olanlar. Yılları alabilen çalışmalar sonrası, majisyen kendini bu sayede ritüel evokasyonunu gerçekleştirecek yeterlilikte hazır hissedecektir.

Şu nokta açıklığa kavuşturulmalıdır ki, Goetik evokasyon , evokasyon performansları arasında majisyenin nadiren ihtiyaç duyması gereken bir çalışma olarak adlandırılmış. Yazar, deneyimleri sonrasında bir ritüel majisyenini belki de asla bu “Infernal Sanat” olarak tanımlanan çalışmayı yapmaya ihtiyaç duymaması gerektiğini düşünmekte. Bu noktada 19. Ve 20. Yüzyılın en ünlü majisyenlerine bakıldığında yazar hiç birinin, en azından bilindiği kadarıyla bir kez bile başarılı bir Goetik evokasyon denemesi gerçekleştirmedikleri gerçeğini göstermekte. Ona göre belki “Key of Solomon” gibi ritüel majisinin temelini oluşturan evokasyonu metinlerini incelediler. Ancak ne “ Aleister Crowley, Samuel L. Mathers, Arthur E. Waite, Eliphas Levi ya da Francis Barret” aleni olarak, tam görünürlükte başarılı bir goetik evokasyon kaydı tutmamışlardır. Bu ilaveten günümüzün adları anılan okült araştırmacılarının de meselesi olmuştur.

Gizlilik, bu işi ciddiye alan bir ritüel evokasyon operatörü için her zaman ortaya çıkan bir ve göz önüne alınan bir durum. Bunun pek çok sebebi var ancak en belirgin olanı kişinin kendini, bunu yapmasını başkasının çıkarları adına isteyebilecek ve zorlayabilecek kişilerden koruyabilmek.

Son olarak yazarın itinayla üstünde durduğu nokta; bu tarz operasyonlara ancak kendi spritüel ve zihinsel süreçlerini hızlandırma amacıyla kişinin girişmesi gerektiği ve en fazla üstünde durulması gereken ise, asla özel yeteneklere sahip olunduğunu kanıtlama ya da başkalarını etkileme çabasında olmadan hareket edilmesi. Olgun bir ritüel majisyeninin amacı kendi enerjisini saflaştırma ve gelişimi hedefleyen bir tutum içermeli. Aynı zamanda da ,majideki yüksek bilinç katlarına ulaşabilme arzusu bu çalışmasını yönlendiren güç olmalı. Ritüel majisyeninin şu inanç formülü kabul edilen ve yaşanılması gereken tek sır… “Bilmek, iradeye meydan okumak ve sessizliğini korumak…”

( Bim ile yapılan çalışmalar sonrasında, farklı Demon'larla ek olarak 24 adet evokasyonun daha gerçekleştirildiğini düşünürsek çalışmalarının tümü yazarın ve partnerinin yıllarını alan bir deneyim olmuş. Yazar maddi ve manevi kaynaklarını yeniden düzenlemeyi başarana kadar goetik deneylerini durdurma kararı almış. Partneri S.H 'e gelince Furcas onun son evokasyon çalışması olmuş ve bir daha goetik evokasyon yapmama kararı almış. Onun yerine Enochian evokasyonlarını"daha güvenli" olduğuna inandığı için tercih etmiş. Çalışmaları bütün olarak ele alırsak, elde edilen oldukça zengin bilgilerin yanısıra her iki operatörün de çok net açıklanmayan kişisel bedeller ödediklerini görebilirsiniz. Bu bilgilerin ufak bir kısmı "Demon felsefesi üzerine notlar" olarak yazar ve partneri tarafından paylaşılmış.Demon varoluşunun gerçekte ne olduğu üzerine şaşırtıcı ifadeler var ve en yakın zamanda o yazıyı paylaşmak istiyorum.Örneğin Demon'lara insanlar sorulduğunda ,onları "Işık tutucular, Işığın içinde duranlar (light dwellers)" olarak tanımlamışlar.Ve kendi varoluşlarının insanlarınkinden eski olduğunu ancak buna insanlar tarafından saygı gösterilmediğini tekrarlamışlar.)

Bu çalışma gerçekten süper ... Bizlerle paylaştığın için sana çok teşekkür ederim Semyaza..

Rica ederim, hepsini severek paylaştım:) Yazının sonuna eklemeler yapmam gerekti bu arada.

hepsini alıyorum. verilen çalışma için teşekkürler (:

Bim ile yapılan goetik envokasyon deneyimler;

Demonların gizemli alemin kapılarını aralayamayan ben gibi kişiler için bilgilendirici oldu.

Bir demonla görüşmenin ne kadar zor olduğunu da anladım.

Bu iki majisyenin Bime le iletişime geçmen için gösterdikleri azim ve kararlılıktan da çok etkilendim.

Bu deneyimin insanlarla paylaşılan şu kısımları belki yüzde 1 idir.

İşin iç yüzünde bu iki majisyen maddi manevi neler yaşadılar diye de merak ediyorum.

İlginç. Başlıkla ilgili bir espri yapardım da 1 ay ban yemek istemiyorum

Semyaza'ya teşekkürler.

Yazının 4 bölümünü de okuyan arkadaşların da dikkatini çekecektir ki sözü geçen majisyen pek çok yerde Demon'a emirlerde bulunuyor, insan şekline girmesi için vs. Pek çok Satanist kaynakta demona saygıyla yaklaşılması ve insanoğundan daha yaşlı ve güçlü bir varlık olduğu için, onlara kesinlikle emir verilmemesi, bir şeyi yapmaya zorlanmaması yazılıdır, aksi takdirde hoş olmayan sonuçlarının olacağı da. Sanırım sözü geçen majisyenin yaşadıkları, patlama vs., bu olumsuz etkilerin bir örneği.

Semyaza'ya teşekkürler.

Yazının 4 bölümünü de okuyan arkadaşların da dikkatini çekecektir ki sözü geçen majisyen pek çok yerde Demon'a emirlerde bulunuyor, insan şekline girmesi için vs. Pek çok Satanist kaynakta demona saygıyla yaklaşılması ve insanoğundan daha yaşlı ve güçlü bir varlık olduğu için, onlara kesinlikle emir verilmemesi, bir şeyi yapmaya zorlanmaması yazılıdır, aksi takdirde hoş olmayan sonuçlarının olacağı da. Sanırım sözü geçen majisyenin yaşadıkları, patlama vs., bu olumsuz etkilerin bir örneği.

Bu yazı dizisinde anlatılan yöntem sağ-el yolunun bir tecrübesidir. Hz. Süleyman - Kral Solomon un olduğu sanılan Goetia kitabı ile yapılmıştır. Sa-el yolunda daemonlara saygı duyulmaz çünkü onların iblisler (güçlü iblisler) olduklarına inanılır. Emir vermek bu yüzdendir ve eğer kişi becerebilir ise daemon da bu emirlere uyacaktır.

Sol-el yolunda ise daemonlar eski tanrılar olarak adlandırılır. Kimi kaynaklarda da düşmüş melekler denilmektedir. Onlara göre ise daemonlara saygı duymamız gerekmektedir konumları itibari ile. Eğer gereken saygı gösterilir ise (kimi kaynaklarda tapınma derecesinde) isteklerimizi o şekilde yerine getireceklerdir.

Her iki grup da iletişim kuruyor. O zaman hangi grubun dedikleri doğru ? Bunu hiç bir zaman bilemeyiz. Yapacağımız şey inancımız doğrultusunda bu varlıkların ne olduklarına bir kanaat getirmek. Ondan sonra bu varlıklarla ne şekilde iletişim kuracağımıza karar vermek gerekir. Çünkü herhangi bir ters durumda ne yapacağımızı inancımız bize söyleyecektir. Ya daha fazla saygı göstericez ya daha net emirler verip varlığı köşeye sıkıştırmaya çalışacağız.

Sağ el yolunda zorlama bildiğiniz gibi sadece "yap et" şeklinde emir vererek olmaz aynı zamanda bu goetialarda geçen zorlama dualarıyla yapılır ki bu dualarda Tanrı'nın kutsal isimleri sayılır. Buradaki yazarda boynuzsuzgeyikler'in de açıkladığı gibi sağ el yoluna göre yapıyor ve sağ el yolunda direk bu kutsal isimlerin bulunduğu dualarla zorlayarak getirilir ve zorlayarak-emir vererek işlem gerçekleştirilir... Güçlü bir çember ve elinizde doğru talismanlar dualar olduğu sürece, demon karşı atağa pek geçemez. Tabi ki güçlü bir çember içinde yeterli bir majikal seviyede olmanız şarttır...

Zaten başka nasıl zorlayabilirler

Bir örnek verelim o zaman bu zorlamaya aynı zamanda yazarın da kullandığı yöntem ;

http://www.gnoxis.com/daemon-daveti-goetia-41222.html

Bizzat demon daveti yapan arkadaş varsa tecrübelerini teferruatlı olarak paylaşmasını bekliyorum.Teşekkürler.

Bizzat demon daveti yapan arkadaş varsa tecrübelerini teferruatlı olarak paylaşmasını bekliyorum.Teşekkürler.

Araştırma yaparsan sitede daha detaylı olarak istediğin bilgilere ulaşabilirsin

inanılmaz bi konu tam da aradığım şey aslında tabi burada profesyonel bir majisyen olmanın ne kadar gerektiğini de anlamış oldum sayende

Sormak istediğim şey bu davetlerde bazı tanrıların isimleri söyleniyor ya..bu çalışma demon davetlerinin çok tanrılı bir din geleneğine ait olmasından mı...yani bu şekilde çağırılan bir varlığa yahudi tanrısı olan Yehova nın ya da islam tanrısı olan Allah ın ismi zikredildiğinde hiçbir tepki alınamayacak mıdır? eğer öyleyse bunun açıklaması nedir tam olarak? Bu varlık kendinden daha yüksek bir tesirde olan bir güçten sakınmıyor mu? Ya da tanımıyor mudur bu iki tanrıyı?

Sormak istediğim şey bu davetlerde bazı tanrıların isimleri söyleniyor ya..bu çalışma demon davetlerinin çok tanrılı bir din geleneğine ait olmasından mı...yani bu şekilde çağırılan bir varlığa yahudi tanrısı olan Yehova nın ya da islam tanrısı olan Allah ın ismi zikredildiğinde hiçbir tepki alınamayacak mıdır? eğer öyleyse bunun açıklaması nedir tam olarak? Bu varlık kendinden daha yüksek bir tesirde olan bir güçten sakınmıyor mu? Ya da tanımıyor mudur bu iki tanrıyı?

Tek bir Tanrı için kullanılan sıfatlar-isimler bunlar , çok Tanrılık bir durum yok. Hatta son bir kaç yıldır o isimleri İslam inancındaki Allah'ın 99 ismi ile değiştirmeye çalışıyoruz doğru sıralama ile...

Tepki almak konusunda ise durum karmaşıklaşır. Her inanç sisteminde onları geri adım attıracak bir dua mutlaka vardır. Bilmememiz bunun olmadığı anlamına gelmez. Bilmediğimizden kastım da uç örnekler vs... Mesela bir budist (neden yapsın o ayrı konu bu bir örnek sadece) muhakkak olucaktır bu duruma bir koruması duası vs.... Elimizde hazır olanı Goetia da yazılanlar.

Ve aslında bir çok inanç sisteminde aynı Yaratan a farklı yollardan inanılıp ibadet ediliyor. Bu durum da göz önüne alındığında en azından semavi dinlerde senin de dediğin gibi Yehova , Allah diyelim bunlar aynıdır. Temelde farklılıklar gösterir sadece. Bu yüzden hepsinde bir korunma durumu söz konusudur.

(umarım anlatabilmişimdir aklımdakileri toparlamakta zorlanıyorum artık)

Her dinde ve inançta bu söz konusudur zaten, boynuzsuzun dediği gibi.. Çok eski exorcisme yarayan budist metinleri var (hatta usui sensei bunlarda uzmandı) veya hint vedalarında demonik varlıklara hükmedecek tanrıların (shiva vs..) duaları var veya kelt kültürüne baktığınızda demonik varlıklar güçlü ve haşin olan cernunnos'un gücüyle uzaklaştırılır ve hatta kontrol edilebilir... Çok eskilerden kalma dualar var bu yüzden... Her kültürde demonik varlklar geçtiği gibi o demonik varlıkları alt etmeye yarayacak formüllerde vardır. Mesela biz cadılıkta veya paganizmde, goetia veya yahudi-islami isimleri kullanmayız demonik varlıklara karşı. Onlar için özel dualar, jestler ve güçlü tanrıların isimleriyle sesleniriz. Çokta başarılı tekniklerdir (ve oldukça kadim ve eskidirler)

Aslında merak ettiğim araştırdığım ve sizinde fikirlerinizi almak istediğim bir nokta var . Demonlarin varlığı ve islam inancı . . Geniş bir yelpazede bu konuyu konuşabilirmiyiz acaba ?

Aslında merak ettiğim araştırdığım ve sizinde fikirlerinizi almak istediğim bir nokta var . Demonlarin varlığı ve islam inancı . . Geniş bir yelpazede bu konuyu konuşabilirmiyiz acaba ?

evet konuşabiliriz... güzel ve ilginç olur. açıkçası ben büyük demonik lejyonların, islami literatürdeki cin padişahlarına tekabül ettiklerini düşünüyorum. Çünkü eski havass kitaplarında cin padişahlarının belli bölgelerde hükmettiklerini ve altlarında orduları hatta halkları olduğunu iddia ediyorlar. Her bir cin padişahı ve bu padişahın "türünün" kendine özgü yetileri olduğu söyleniyor. Misal aldığım bir duyuma göre anadolunun iç bölgelerinde ki bir cin taifesi "yılan" formuna girerek görünürlermiş... İlginç paralellikler var, hem çağırımda hem betimlemelerde.

evet konuşabiliriz... güzel ve ilginç olur. açıkçası ben büyük demonik lejyonların, islami literatürdeki cin padişahlarına tekabül ettiklerini düşünüyorum. Çünkü eski havass kitaplarında cin padişahlarının belli bölgelerde hükmettiklerini ve altlarında orduları hatta halkları olduğunu iddia ediyorlar. Her bir cin padişahı ve bu padişahın "türünün" kendine özgü yetileri olduğu söyleniyor. Misal aldığım bir duyuma göre anadolunun iç bölgelerinde ki bir cin taifesi "yılan" formuna girerek görünürlermiş... İlginç paralellikler var, hem çağırımda hem betimlemelerde.

Bu padisah cinlerle nasil irtibat kurarim ve bana zarar verirler mi (iyi turlu yaklasacagima yemin bile ederim) ayrica onlar cok eskilerde yasiyorlar ve teknolojileri ilerlemiyor mu?. Tesekkurler

Bu padisah cinlerle nasil irtibat kurarim ve bana zarar verirler mi (iyi turlu yaklasacagima yemin bile ederim) ayrica onlar cok eskilerde yasiyorlar ve teknolojileri ilerlemiyor mu?. Tesekkurler

sen irtibat kuramazsın, boşver... Zarar da verirler sana, her şeyi yaparlar. Sen sadece konuyla ilgili takipte kal lütfen.

Güzel olur. sirius un dedikleri ve daha fazlası da var. bir kaç havvas kaynağında rastladığım ve bir nevi kara maji- kara büyü denilebilecek uygulamada çağırılan iblisin mührünü tarif ettiğimiz gibi al ve o mühürle onu belirli vakitlerde çağır zorla onu mührünü vermeye tarzı uygulamalar mevcut ki bu daemon lar ile fazla benzerlik gösteriyor. Bunu yapıp yapmadigım bana kalsın ama bu bilgilerden sonra farkettim ki isim önemsin ben daemon derim başkası demon başkası ali der veli der önemli olan bu seviyedeki bu varlıkların özel bir statüsü olması. fakat cin padişahları değiller onlar yedi tanedir ve çağırılmamaları gerekir. çünkü bizim hiç bir insani ve dünyevi ihtiyaçlarimız onlar için önemli değildir. diğer ihtiyaçları kavrayanlar ise onlarsız sonuca ulaşabilecek kişilerdir zaten.

Neyse yani daemonların islami kademede marid den sonra gelen iblisler olduğu görüşü bende hakimdir.

Telefondan yazıyorum anlatım bozukluklarından affınıza sığınıyorum.

aslında cin padişahları yedi tane değil, bu eksik bir bilgi. Evet çoğu eski kitapta sadece yedi tane cin padişahının ismi geçer ama bunlar ya büyük hükümdarlıkları olanlar ya da diğeleri hakkında daha az bilgi var. Bu konuda anadolu'yu gezip bölge bölge cin padişahlarını tespit etmeye çalışan çok deneyimli bir arkadaşım vardı. En az 20 cin padişahı ve onların krallığı olduğunu söylüyordu, bölgesel görünmelerde değişiyor tabi. Misal bir bölgede yöre halkı sakallı yılan görürken başka bir yöre de başka tuhaf varlıklar görüyorlar.... Cin padişahlarını çağıırmlarında da çeşitli anlaşmalar var mesela en meşhurlarından birinde cin padişayını çağırıp akit taşı vermeye zorluyorsun ve akit taşı sayesinde istediğin zaman onunla irtibata geçebiliyorsun. Bu açıdan demonik lejyonlara benzetiyorum ki goetia'da da zaten büyük demonlar kendi orduları olan adeta bölgesel krallar gibi gösteriliyor hatta bazılarında asya'ya, avrupa'ya afrikaya hükmedenlerin ayrı olduğu söyleniyor. O açıdan çok benzerlik var.

Ayrıca cin padişahları dışında goetialarla eşleşdirilebilecek bir diğer konu İfrit konusu. o arkadaşım çok korkardı onlardan. İfritler, cin padişahları gibi aklı selim tipler değil ve kızdırıldığında durdurulmalarının imkansız olduğunu söylüyordu. Hatta -sanırım boynuzsuz senle konuşmuştuk konuyu- bazı ifrit isimlerini bulmuştu ve katti surette bu isimleri sesli zikretme o bile tehlikeli diye uyarıyordu beni Kaynaklarda da öyle geçiyor, İfritler biraz daha başına buyruk varlıklar ve tek yaşıyorlar. Eskilerin anlattıkları büyük korkunç dev mitlerine benziyor tanımları.

Tabi ki boynuzsuzun dediği gibi çok daha fazlası ve detayı var bu konuda ama açık açık paylaşabilmemiz pek mümkün değil.

Aynen benim de zikrettiğimde büyük sıkıntılar yaşadığım bir isim olmuştu zamanında ki şu an hayal meyal bir kelime bütünü kaldı aklımda sadece. elbette yediyi aşmış veya azalmış olabilir sayıları. onlar da ölümlü ve daemonlargibi lejonlarındaki sayılar her an değişmekte. ama davet edilmemeleri gerektiğini son nefesimi verene kadar her fırsatta söylemek zorundayım. çünkü sabırsız ve çok hevesli okuyucular var bu konularda. Direkt bu varlıklarla uğraşabileceğini ne yazık ki düşünen çok kişi var.

aynen dostum konuşmuştuk onu.

bir de bu varlıklar genel anlamda doğu ezoterizminde usta yalancılar olarak kabul görürler ve bu bakımdan arkadaşının o kadar çok padişah- şef var demesini ne yazık ki inancım doğrultusunda ben buna bağlıyorum. ama inancımı göz ardı etiğimde buna katılıyorum. neyse zaten ben daemonların o şefler padişahlar olarak geçenler olduğunu da düşünmüyorum.

sıralamada islami olarak bakarsak en muhtemeli maridden sonra şeytanın kendisinden bir önce gelen iblisler olması bana daha makul geliyor. yaptìğım davetler ve aldığım sonuçlar da bu yönde. gerek goetia davetinde gerekse bahsettigim kademedeki iblis davetlerinde yaşadıklarım çok az farklar olmasına rağmen azımsanmayacak ölçüde benzerler. sadece kendi inancıma tam uygun şekilde yaprığımda daha az etkilendim o kadar.