xteksus Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 Tanrı benim. Bunca zaman kendimden başka heryerde seni aradım. Kuru kuru sana inanmama kararı aldığım günlerden, taki Seni işitene, seni görene kadar. İçimi kemiren bir kurtçuktumki sonra merhem oldum kendi açtığım yaralarıma şifa buldum. Bu durumdan bir dostda bahsettim, hemen kafir dedi dost bildiğim. Bana sırtını döndü, beni aleme putperes ilan etti dost bildiğim. İnsanlar benimle konuşmaz oldu. Oysa bir gerçek unutuluyordu, bana bu cesareti verende beni böyle konuşturanda tanrı değilmiydi? Ben sevmek isterimki; Neyi sevdiğimi bilmem gerekti, yaşamam gerekti, onu yemeliydim, kana kana onu içmem gerekti, o ben olmalıydım bende o, nereden bakarsanız bakın bir ayrılık bir gayrılık yoktu gören için, ne duyarsanız duyun işiten için ondan başka seslenen yok idi. Burada yenilen içilen hikmettir. Tüm varlık içinde insanın kendide dahil HAKİKAT pınarıdırki kana kana içmek gerek, yerinde dinlemek gerek işitebilirsen eğer, ve bir daha sağır olurcasına istesende işitememekti masiva'yı. Gören ben değildim artık, işiten ben değil, neyi yapıp yapmayacağıma, nerde durup nerede yürüyeceğime karar veren ben değildim. Pak gönüldü bırakabilirmisin aşkın kaderine ellerini, ailen başta olmak üzere, en yakınlarının alaylarına onlar için üzülebilirmisin? çocukların deli demesine gülerek gönlüne sığınabilirmisin? Bir gönülde doğmadan ölemiyeceğine inanabilirmisin? Nasılki söylediklerime inanmak pek kolay değil ise haklı olarak sizin açınızdan, benim açımdanda haklı olarak insanlar ile aynı görüşte olmama hakkına sahibim. Anladımki istesemde ondan başka bir şey olmayacaktı hiç bir zaman, sadece hayel edip tanrılar yaratıp bunlara tapabilirdim. Fakat ne bana nede hayalimdeki tanrıya bir faydam olmayacaktı. Açık yüreklilikle kendime bir söz vermiştim tanrıyı yakinen anlamak yolunda bu yolda gerekirse firavunun azabına kucak açarak, gerekirse ebu cehile dost olmak ve helak olmayı bile göze aldım bu cehenneme dayanabilirdim. Anlamadığım bilmediğim bir şeyi tapmak için tapamazdım işte bu cehenneme dayanma gücünü bulamadım kendimde, büyük azap dedikleriniz bana gül bahçesi gelir zira orada hakikat vardır. "Ya (bilerek) iman et, yada (bilerek) isyan et" Gönülde bir aşk buldumki şaştım, vahiyler pınarını, miraclar sultanını gördüm. Bu kabe taştandır sembolü ise bu gönül hakikatıdır. Secdeye vardığım pak gönüldür. Sevgilinin çeşitli isim ve sıfatlardaki görünüşüdür. O bende göründü bende onda gördüm görende görünende bir oldu. "Kabe kabe olalı allah bir kez oraya girmedi, bu garibin gönlünden bir kez olsun çıkmadı" Hacı bektaşi veli. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
aSiL1612425540 Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 benm en merak ettiğim şey tanrı bizi neden yarattı? bu soru benm çok kafamı karıştırmıştır.çünkü sonsuz kudret ve sonsuz bilgideki yüce varlık neden insan adında bir ırk yaratmaya ve onlar için cennet ve cehennem adında iki tane oluşum yaratsınki...ilginç bişey.burdanda yola çıkarak düşünüorumki burdaki yaşamımızı sona erdirdiğimizde öteki tarafta hayatımızda hiç düşünemiceğimiz önemli şeyler olacaktır.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nil__ Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 16, 2009 (düzenlendi) tanrı=inanç inanç=doğru olduğuna inandığın şey doğru olduğuna inandığın şey=somut gerçek+vicdan somut gerçek+vicdan=kanıtlanmış bilimsel bilgi+duygularınla düşüncelerinin kesişim kümesi zaten dinlerde bile kimse bir inancın katı kurallarına yüzde yüz inan(a)maz. bir dinin en büyük en dogma savunucusu bile dininin kaynaklarını kendi vicdanıyla yorumlayıp inanır..ama bu tanrının olmadığı anlamına gelmez,aksine tanrı zaten tam da böyle bir güç olarak olmalıdır.. Ağustos 16, 2009 nil__ tarafından düzenlendi Ardarda Atılan Mesajlar Birleştirildi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Harry Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2009 Arkadaşlar sizlere bir soru sormak istiyorum (müslümanlar için); Tanrı sonsuz güce sahip olduğuna inanılıyor Peki Tanrı sonsuz güce sahip ise kendini yok edebilecek bir varlık yaratabilir mi ? Eğer yaratabilirse sonsuz güç değildir - Eğer yaratamazsa da sonsuz güç değildir ? Peki sizin cevabınız nedir? bu soruya benzer bir soru duymuştum: "tanrı kendi kıramayacağı bir sopa yapabilir mi?" çok paradoks bir soru... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 17, 2009 Yaratıldığımızıda kim söylüyorki? bu hangi açıdan baktığımıza göre değişir. İnsanlar gerçekte varlığını kendi benliği bilir. Tanrıyı ise bilemedikleri ve anlayamadıkları için kendilerince hayal ederler. Tanrı pak bir sevgidir. Ve kendi mevcudiyetinin tüm zerrelerinden özünü tasdik etmelerini arzuladı. Buraya kadar her şey tanrının kendiyle alakalıdırki, bir yerden bir şey beklemek yada yaratmakla alakalı değildir. Her bir zerre sevgi bir an ayrılık hissedince ayrı düştüğü sandığı özünü arar olduki bu aşkla dile gelip aidiyetini özünde pak gönlünde buldu. İradesiyle alğılarında düşünen ve endişelenen korkan bir benliğin belirğinleşmesiyle bu korkular Cehennemi(kötülükler), özündeki pak sevgisiylede cenneti(iyilikleri) kendince var kıldı. Benliğinin korkularına kapılmadan önceki özündeki pak sevgiden oluşan halüsinasyon temelli bir rüya boyutunda yeryüzü denen (aslında kendi iç dünyası olan güzellikleriyle) gıdalandığı kendi varlığının yaşamını sağlayan bütün evrenin ekolojik yapısının oluşumu sağlanmıştı. Korkular bilinmezliği teredüdü endişeyi yaratmıştı bu durum insan için sıhhatsiz olarak, pak gönüle zıt olarak kötü pis hayırsız kavramlarıyla hastalıkları meydana getirmiştir. Pak sevgi dolu bir gönüle sahip olmaktan uzak olan benlik sahibi insan için tanrı; içinde bulunduğun korkularınla ve sevgi dolu gönlünle yeryüzünde bir müddet birbirinize düşman olarak bulunun demişti. Tanrının sevgilim dediği insan için sevginin önemi neyse sevginin yerini korku ve endişelerin almasıyla özünü yitirmesiyle böylesi bir açlığın yaratabileceği cehennemi bir düşününki, şeytanda insanın kişiliğinde insani vasıflar yerine şerri vasıflar bulundurarak hayat bulmasından öte bir varlık değildir. İnsan kendi iradesiyle zihninde yaşamını belirlediği ölçüde mutlu yada mutsuzdur. Bir insanın zihniyetindeki mutluluk yada mutsuzluğu gönlündeki pak sevgisine bağlıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emphasis Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Yaratıldığımızıda kim söylüyorki? bu hangi açıdan baktığımıza göre değişir. İnsanlar gerçekte varlığını kendi benliği bilir. Tanrıyı ise bilemedikleri ve anlayamadıkları için kendilerince hayal ederler. Tanrı pak bir sevgidir. Ve kendi mevcudiyetinin tüm zerrelerinden özünü tasdik etmelerini arzuladı. Buraya kadar her şey tanrının kendiyle alakalıdırki, bir yerden bir şey beklemek yada yaratmakla alakalı değildir. Her bir zerre sevgi bir an ayrılık hissedince ayrı düştüğü sandığı özünü arar olduki bu aşkla dile gelip aidiyetini özünde pak gönlünde buldu. İradesiyle alğılarında düşünen ve endişelenen korkan bir benliğin belirğinleşmesiyle bu korkular Cehennemi(kötülükler), özündeki pak sevgisiylede cenneti(iyilikleri) kendince var kıldı. Benliğinin korkularına kapılmadan önceki özündeki pak sevgiden oluşan halüsinasyon temelli bir rüya boyutunda yeryüzü denen (aslında kendi iç dünyası olan güzellikleriyle) gıdalandığı kendi varlığının yaşamını sağlayan bütün evrenin ekolojik yapısının oluşumu sağlanmıştı. Korkular bilinmezliği teredüdü endişeyi yaratmıştı bu durum insan için sıhhatsiz olarak, pak gönüle zıt olarak kötü pis hayırsız kavramlarıyla hastalıkları meydana getirmiştir. Pak sevgi dolu bir gönüle sahip olmaktan uzak olan benlik sahibi insan için tanrı; içinde bulunduğun korkularınla ve sevgi dolu gönlünle yeryüzünde bir müddet birbirinize düşman olarak bulunun demişti. Tanrının sevgilim dediği insan için sevginin önemi neyse sevginin yerini korku ve endişelerin almasıyla özünü yitirmesiyle böylesi bir açlığın yaratabileceği cehennemi bir düşününki, şeytanda insanın kişiliğinde insani vasıflar yerine şerri vasıflar bulundurarak hayat bulmasından öte bir varlık değildir. İnsan kendi iradesiyle zihninde yaşamını belirlediği ölçüde mutlu yada mutsuzdur. Bir insanın zihniyetindeki mutluluk yada mutsuzluğu gönlündeki pak sevgisine bağlıdır. kesinlikle katılıyorum +1 ayrıca kendi cevabımı da vermem gerekirse eğer.. tanrı, hz.muhammedin korktuğunda sığındığı bir mağaradır.. tanrı, insanların sadece gö*leri sıkıştığında aradığı bir 112 acil servistir.. ( farkındaysanız mutluyken "şükür" diyen sayısı gayet az.. şükür diyenler çıkmasın şimdi ben varım ben varım.. senin inancına da nasıl inandığına da saygım var.. ben çoğunluktan bahsediyorum) tanrı, insanların kendilerinin yarattıkları (neden olduğu ayrı bir konu) hayali bir üründür.. [ah zamanın şizofren insanları... ] tanrı, master of puppets.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
smother Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 tanrı evren(ler?)dir. herşey evrenin bir parçasıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
worthless Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 nedir bilmiyorum ama umarım vardır... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Xero Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 herşey ve hiçbirşey Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cuRsed Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 herşey ve hiçbirşey heralde tanrının ne old. anlatabilecek en doğru kelime bu !! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
keremveben Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 aşk ........................... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Samurai Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2010 Arkadaşlar sizlere bir soru sormak istiyorum (müslümanlar için); Tanrı sonsuz güce sahip olduğuna inanılıyor Peki Tanrı sonsuz güce sahip ise kendini yok edebilecek bir varlık yaratabilir mi ? Eğer yaratabilirse sonsuz güç değildir - Eğer yaratamazsa da sonsuz güç değildir ? Peki sizin cevabınız nedir? komiktir, matematikte sonsuz eksi sonsuz belirsizdir, cevabı hala belirlenememiştir. ve sen Böylesine muhteşem işlemleri yapabildiğin için kendinle gurur duymalısın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
blackdeath Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Tanrıyla ilgili öğrendiğim yada duyduğum şeyleri bir kenara attığım da içim de büyük bi karanlığın ortasında yakılmış bir mum görüyorum eğer mutluysam... , mutsuz olduğum zamanlarda da yanan mumdaki siyahlaşmış iplik parçasını... ve sanırım hiç bi zaman hangisi olduğuna karar veremeyeceğim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
melenie Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 herkesin inancı farklı tabi..ama bence kaderimizi belirleyen ,bizi biz yapan... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
evagram Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 My God! My Tourniquet, Return to me salvation. My God! My Tourniquet, Return to me salvation... bu sözlerden de anlaşıldığı gibi... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
metafizika Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 BEn doğanın Tanrılığına inanmaktayım. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
aksak lisan Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2010 güzelmiş ya 'kabe kabe olalı allah bir kez oraya girmedi'bana bu cesareti verende beni böyle konuşturanda tanrı değilmiydi?' Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Baudrillard Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Gereksiz bir inanç ürünü.İnsanlar korku,şaşkınlık,dertli zamanlarında yanında olmayan insanlardan dolayı yarattığı hayal arkadaşı,saçma bir olgu.Binlerce bilinmezlikle hala inanmamız beklenilen şey.Anlamıyorum yani nasıl körü körüne inanabiliyorlar.Bir kese olsun Allah kitabını açmazlar ama konu dine geldiğinde ellerine su dökülmez! Allah kitabıbı ben çok farklı yorumlarım,gelgelelim Allahı da! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jethro Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 benm en merak ettiğim şey tanrı bizi neden yarattı? bu soru benm çok kafamı karıştırmıştır.çünkü sonsuz kudret ve sonsuz bilgideki yüce varlık neden insan adında bir ırk yaratmaya ve onlar için cennet ve cehennem adında iki tane oluşum yaratsınki...ilginç bişey.burdanda yola çıkarak düşünüorumki burdaki yaşamımızı sona erdirdiğimizde öteki tarafta hayatımızda hiç düşünemiceğimiz önemli şeyler olacaktır.. aSİL bana göre insanlığın yaratılış amacı öldükten sonraki hayatını dünya boyutunda test e tabi tutularak belirlemesi Bana en mantıklı gelen cevap bu ama tabi diğer boyutlara yükselirsek yeni psişik yetenekler edinirsek hayata , Ölümden sonraki hayata , Amacımıza Farklı şekilde bakabiliriz şuan benim görüşüm bu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Dolunay Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Bence Tanrı değil Allah diyorum ben..... Ne olduğu tartışılmayacak bir varlıktır. İlle de tanım gerekiyorsa Baharda sabahın ilk ışıkları pencereden içeri süzülürken camı açtığında içeri dolan taze havanın sağda solda hep orda olupda farketmediğn ağaçların böceklerin hışırtılı seslerini duyupda yaşamı can bulan yaşayan herşeyi hissettiğinde nasıl böyle bir ahenk için de sürüp gidiyor bu derken ... Ya da içinden keşke biran önce eve varsam deyip de evine vardığında zamanın nasıl geçtiğini anımsamadığında Varlığını baktığın herşeyde gördüğündür. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kalamar Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 tanrı;hiç bişeyden haberim yok diyelim bunu nasıl açıklardım..bana göre şu olurdu tanrı;kendime inanma gücü,hani insan bazen dağları deviricek gücü kendinde bulur ya işte o andaki gücün kendisidir derdim ,bişey tarafından desteklenildiğini bilme gücü-- şimdi desteklenilmeyen zamanlarda tanrı yokmudur diye sorabiliriz ,belki o zamanda destekleniyoruzdur ama bi olayı yaşamakla ne yaşadığından haberdar olmak ayrı şeylerdir,farkındalık gerekir,bunu her zaman başarabilseydim yaşadığım hiç bi olayda kukla gibi hissetmezdim heralde.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emir Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 gerçekle gerçeğe yakın olanın arasında bağ kurma özürlü insanlarla birlikte,zeki insanlar ve binlerce alemi (farklı boyutta ki varlıklarıda) yaratan sistemin kurucusu sonsuz kudret sahibidir. hey bunu sana söylüyorum, açtığım konuya itiraz eden kişi;biliyorum ki Yaratıcı; islam kelimesinden, gerçeğe yaklaşıp,tam gerçekle arasında bağ kurma özürlü olan insanlar türetemesine neden olan insanlarıda yaratan ve yarattıran sonsuz kudrettir.. ayrıca ben bir KEMALİSTİM...!senden de senin tüm tanıdığından da daha TÜRKçüyüm! hiçbiryerin kuralı beni ilgilendirmez,ne bu sitenin nede ülkenin! ben gerçekleri anlatıyorsam dinleyen dinler dinlemek istemeyenede sonsuz saygı duyarım... (anladım ki bu sitede bilimsel şeyleri paylaşmak serbest,ama hem bilimsel olup,hem ilimsel olup,hemde gerçekleri anlatan şeyleri paylaşmak yasak...nede olsa yarı gerçeklere açık! ama tam gerçeklere kulaklarınız tıkalı) sözler gittiği yere gitti.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emir Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 yaradılış-------------------------------------( )---------------------yaşam-----------------------------sonsuzluk sadece parantez içinde ki kadar düşünebilen insanı yaratan sonsuz kudrette diyebilirz...düşüncecikleri hep o parantezde sınırlıdır çoğu insanların... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Razzputin568 Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Hakkında bilinebilecek tek bir şey var benim için,yaratım denklemindeki köktür, x'tir kendileri.Kendi varlığınızı kanıtlarsınız, varlığınızı kaynağını araştırırken inebildiğiniz kadar derine, gidebildiğiniz kadar geriye gidersiniz kronolojik olarak ama her teoride bilinmeyen bir taraf var, sudan geldiysek suya nerden geldik, maymundan geldiysek maymun nerden geldi vs vs işte o çıkış noktası herkesin ilk unuttuğu kökeni, o bilinmeyene halk arasında tanrı deniliyor. Daha doğrusu ben öyle diyorum ama yaratan yada yaratıcı demek daha mantıklı geliyor.Bi de bilinmeyen olduğu için Batın esmasının özelliklerini de taşıyor. Biraz melankolik anlarında, yalnızlıktan kendi içine dönüp de konuştuğunda cevap vermesini beklediğin ama cevap vermeyen şahıs/şahısların yerini tutan zamir de denilebilir duygusal açıdan.Ama bu cevapsızlık ve yargısızlık kendini yargılamana neden olur. Sonuçta doğruya iter büyük ihtimalle. Ya da ben de olduğu gibi hafif mizantropiye Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
roxelane Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2010 Ene'l hak Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.