Vejetaryen ünlüler ve sözleri

12 sarmal olayı efsanedi.Ha ben de inanıyorum ama inanmak yetmiyor malesef

İki taraf da haklı ve iki taraf da asla ortak noktada buluşamazlar diye düşünüyorum ben kendi açımdan. Çok da güzel gidiyor tartışma.Sertleşmeden devam etsin bakalım neler olucak

Not : Bence yasak olmasa birbirini yiyen insanlar olurdu.

İnsan gerçek dünyayı unutuyor yalan yanlış şeyleri okuyunca

Belki et yiye yiye biz kendimiz çıkardık o köpek dişlerini .Belki ilk insanların köpek dişleri yoktu . . . .

gayet mantıklı bir teori..

ilk yaradılışta insan nasıl besleniyordu veya kaç sarmallı dna'ya sahipti bilinmez..insanoğlunun ilk dönemlerine ait konular konuşurken kesin hükümler veremiyoruz zaten..

ama insan bedeninin beslenme tarzına göre zamanla değişkenlik göstereceğinide hepimiz biliyoruz..hayatı boyunca et tüketen kişi ile hiç tüketmeyen kişi arasında hem fiziki hemde ruhsal olarak fark oluşur zamanla..et yemeyen insanlarda bir süre sonra kansızlık ortaya çıkar ve bu durum değişimin bir kanıtı..

gayet mantıklı bir teori..

ilk yaradılışta insan nasıl besleniyordu veya kaç sarmallı dna'ya sahipti bilinmez..insanoğlunun ilk dönemlerine ait konular konuşurken kesin hükümler veremiyoruz zaten..

ama insan bedeninin beslenme tarzına göre zamanla değişkenlik göstereceğinide hepimiz biliyoruz..hayatı boyunca et tüketen kişi ile hiç tüketmeyen kişi arasında hem fiziki hemde ruhsal olarak fark oluşur zamanla..et yemeyen insanlarda bir süre sonra kansızlık ortaya çıkar ve bu durum değişimin bir kanıtı..

Aslında bilimsel olarak yaradılmış olmak olasılık dışı. Yine de olaya farklı tarafla yaklaşmana saygı duyarım. Onun dışında et tüketmeyen bir nesilde değişiklikler olacağı da doğru her ne kadar kansızlık buna verilebilecek tam bir örnek olmasa da öyle. Ama bu et tüketmemenin ne derece bir etkisi olur kalıtımsal olarak, iyi mi olur kötü mü olur orası asıl mesele. Pek iyi değişiklikler olacağını sanmıyorum açıkçası. En basitinden kas dokusu güçsüzleşecektir.

Aslında bilimsel olarak yaradılmış olmak olasılık dışı. Yine de olaya farklı tarafla yaklaşmana saygı duyarım. Onun dışında et tüketmeyen bir nesilde değişiklikler olacağı da doğru her ne kadar kansızlık buna verilebilecek tam bir örnek olmasa da öyle. Ama bu et tüketmemenin ne derece bir etkisi olur kalıtımsal olarak, iyi mi olur kötü mü olur orası asıl mesele. Pek iyi değişiklikler olacağını sanmıyorum açıkçası. En basitinden kas dokusu güçsüzleşecektir.

et yemeyen kişide tabiki halsizlik vsvs gibi durumlar olur ama et yiyen kişilerin kansere yakalanma riski daha fazladır..hatta vejetaryenlerin kanser olma riski neredeyse yoktur diye duymuştum..tabi alkol-sigara-stress gibi etkenler haric..

et yemeyen kişide tabiki halsizlik vsvs gibi durumlar olur ama et yiyen kişilerin kansere yakalanma riski daha fazladır..hatta vejetaryenlerin kanser olma riski neredeyse yoktur diye duymuştum..tabi alkol-sigara-stress gibi etkenler haric..

Benim bildiğim kadarıyla fazla et tüketenlerde oluyor o durum.

et yemeyen kişide tabiki halsizlik vsvs gibi durumlar olur ama et yiyen kişilerin kansere yakalanma riski daha fazladır..hatta vejetaryenlerin kanser olma riski neredeyse yoktur diye duymuştum..tabi alkol-sigara-stress gibi etkenler haric..

maalesef bir insan için gerekli tüm protein kaynakları et ve hayvani gıdalarda mevcuttur. Et, süt, yumurta bunlar protein açısından çok zengindirler ve soya ile birkaç spesifik bitki dışında hiçbir bitksel kaynak tam olarak protein ihtiyacınızı karşılamaz. (Zaten protein kaynağı olarak et ve hayvani ürünler referans alınır. Bitkiler eksik-yarım protein olarak değerlendirili ve protein faydaları kombine kullanılmadığı dışında çok düşüktür) Ayrıca vitamin, mineral ve esansiyel yağ alımı açısından da et çok önemlidir. Diyeceksiniz ki vitaminimi mineralimi ben bitkilerden alırım. Evet alırsınız ama vitamin ya da aldığınız besin maddesinden çok, "kullanılabilir vitamin ve protein kaynağı" sizin açınızdan daha önemli. Bu ne demek? Bitkilerde ki bazı vitaminler ve yağlar, bileşiklere bağlı şekilde bulunur ve vücut tarafından çok çok azı kullanılır. Ama et ürünlerinin hepsinin kullanılabilirliği yani biyolojik yararı çok daha fazladır. Yine vitamini bitkiler dışında bol bol meyve yiyerek tamamlayabilirsiniz (B12yi de bir şekilde haplarla tamamladığınızı varsayalım) ama proteini ne yapacaksınız? GDO lu soya mı yiyeceksiniz? =) (ki soya bile tam olarak protein ihtiyacınızı karşılayamaz)

Önemli olan hepsinden dengeli yemektir. Beslenme bilimi bunu gerektirir. Hiçbir beslenme uzmanı size yiyecekleri kısamaz çünkü et ve hayvani ürünler, meyveler, sebzeler ve baklagiller besin değerleri açısından bizi tamamlar. Kimisinde vitaminler, antioksidanlari mineraller ve esansiyel amino asitler ile esansiyel yağlar varken kimiside kullanılabilir protein ve tamamlayıcı vitaminler vardır. Hepsinin dengeli yenmesi ancak beden sağlığını olumlu etkiler.

Öte taraftan et yiyen kişilerde kansere yakalanma riski daha fazla diyebilmemiz mümkün değil. Bu eti nasıl pişirdiğinize bağlı. Patates kızartmasında, haşlama veya fırında bir ete göre, kansere yakalanma riski daha fazladır. Çünkü tüm kızartma işlemlerinde yağda oksidasyon olur ve bu oksidasyon (yağın oksijenle tepkimesi) vücutta da devam eder. (Hele zeytinyağı kızartılırsa risk hepsinden daha fazladır. Zeytinyağı çiğ tüketime uygun bir yağdır. Kızartma derecesine getirildiğinde zeytinyağda bileşikler bozulmaya başlar ve yağ değerini kaybeder) Ancak antioksidanlarla (Bol sebze ve meyvelerle ya da çaylar) yağın oksidasyon tepkimesi durdurulabilir. O yüzden bol kızartma yiyenlerin veya kızartılmış et yiyenlerin, bolca antioksidan kaynağı tüketmeleri gerekir. Kısacası beslenme açısından bol sebzeyle (pişmiş değil bilhassa salata tarzı çiğ ya da buharda az haşlanmış) et yediğinizde vücut bu ikisini dengelemiş oluyor. Sebzelerin sindirilemeyen lifleri bağırsağın çalışmasını tetikleyerek, etin bağırsaklarda daha iyi sindirilmesini sağlar. (etin bir diğer sakıncası bağırsağı ve mideyi çok fazla yorması ve kırmızı et yağlıysa ya da tavuğu derili yediyseniz kolestrol ve kanda ki yağ miktarını çok fazla arttırmasıdır. Ama dediğim gibi bitkilerle veya lifli gıdalarla tüketildiğinde bağırsağın çalışmasını hızlandıracağıiçin etin zararı engellenebilir.

Şunu eklemeliyim, insan vücudu tam olarak dengeli yaratılmıştır. Kendi mesleki eğitimim gıda üzeirne olduğu için bunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim. Eğer insan otobur olsaydı, bitkilerin kullanılabilirliği insan vücudunda daha fazla olurdu. Ama bitkilerin en temel hücre yapısını oluşturan "selüloz"u sindirecek bir sistemimizin bulunmaması otobur olmadığımızın göstergesidir. Buna nazaran ineklerde de selülozu sindiren enzimler yoktur ama selülozu sindirebilecek mikroorganizma parazitlerle ortak bir evrim oluşturmuşlardır. Buna nazaran eti vücudun kabul etmesi ve sindirmesi bitkilere göre çok daha kolaydır. (benzer benzeri çözer mantığı. Zaten etlerin yağlarını tehlikeli kılanda vücut tarafından rahatça kabul edilebilmesidir.) Haliyle insan doğa tarafından hem eti hemde bitkileri tüketebilecek formda yaratılmıştır ya da evrilmiştir diyebiliriz =) Haliyle et yemek vücut için "doğal" olduğu için "doğal olan herşey gibi" eti de yadırgamayacaktır. Vücudun yadırgadığı bir gıdayı olması gerekenden fazla tüketmektir.

Geçmişte vücut nasıldı bilemeyiz ama sonuçta şimdi bu şekilde ve bu şekle uygun bir yaşam vücut açısından daha uygundur. O yüzden tekrarlıyorum vejeteryanlık bir seçimdir ve kendince doğru olduğu haklı olduğu sebepleri olduğu için kesinlikle hak veriyorum ve bence dengeli besleniliyorsa güzel bir seçim. Lakin et tüketen insanda cani değildir =) Et tüketmekte vücudun doğal döngüsüdür ve bunda bir canilik ya da evrensel kurallara uyumsuzluk söz konusu değildir. Haliyle isteyen "dengeli beslendiği sürece" vejeteryan olabilir ama ben gdolu soyaları ve tuhaf protein kapsüllerini yiyeceğime, doğal halis et yerim ve sağlıklı olması açısından hindi ile tavuk etinin işlenmemiş ürünleri ile bilhassa süt, yoğurt ve yumurta tarzı hayvani gıdaları tüketerek protein ihtiyacımı karşılarım =)

İlk insanımsı varlığın etobur olmadığını iddia etmek saçmalamakta fazla ileri gitmek oluyor malesef. Hele 12 sarmallı dnaları vardı nefesle besleniyorlardı 1000 yıl yaşlanıyordu diyorsa biri o kişiyle ciddi bir şekilde tartışmak zorlaşıyor. İnsan ister istemez karşısında konuştuğu konu hakkında bilgisi olan en azından bilgisi az da olsa onu yorumlamayı bilen kişiler arıyor.

İfadelerin hiç hoşuma gitmiyor .Başka bir şey demiyorum ceza almamak için . . . .

Ha bir de şöyle bir şey var ki ; Doreen Virtue'nin meleklerden öğrendiğim 10 ders yazısının 4. maddesini aynen yapıştırıyorum .

Diyetinizi arındırın. “Tüm gıdaların titreşimi vardır, yüksek ve ince titreşimler istersiniz. En yüksek titreşime sahip olan taze meyve ve sebzeler, fındık, badem, ceviz gibi kabuklu besinler, tahıllar yeyin. En düşük titreşime sahip olan etlerden, süt ürünlerinden, alkolden, şekerden, çukulatadan ve kafeinden kaçının. Ve yediğiniz tüm gıdaların özünün besini özümsedikten ve ihraç ettikten uzun zaman sonra da sizi etkilediğini hatırlayın. Melekler bunları bana söylediğinde, diyetim oldukça sağlıklı idi. Et, kümes hayvanları ve alkole son vermiştim. Hala, yapacağım şeyler vardı. Enerjimdeki gelişme ve sonuç dramatik ve çabuk oldu !

Bilim adamları halt yemiş meleklere soralım bundan sonra ne var ne yok.

Sen bilirsin ,bilime inanmak zorunda değilsin .

İnsanların ete ihtiyacı vardır. Listedeki insanların çoğunun da vejetaryen olmadığı kesin.

hay ellerini opeyım,bilgili insan farkı işte.

Sen bilirsin ,bilime inanmak zorunda değilsin .

Yok yok bir iletişim kopukluğu var aramızda anlaşamıyoruz bir türlü.

Bilim adamlarına göre eski insanlar bırakın vejeteryanlığı nerdeyse etten başka birşey yemiyorlardı.Tam olarak katılmıyorum buna.Ama mesela insanlığın gelişim evrelerine bakalım:göçebe hayat(yörüklük)---->tarım toplumu(köylülük)------>şehir hayatı.

Yurdumuzda yörüklük olarak hala devam eden göçebe hayatta ottan çok fazla sayıda et tüketilir.Mesela nüfusunun büyük çoğunluğu göçebe olarak yaşayan Moğolistanda neredeyse etten başka birşey yenmez.Bir de buğday bürünleri vardır, o kadar...

Aslında hayvan öldürmenin yanında türdeşini yani insanı öldürmek de doğaldır.Nİtekim zararlı diye birçok maddeyi yasaklayan devletler savaş adı altında çatır çatır insan öldürür.Neyse, derin konular=)

Doğru... O halde canlılar arasındaki ayrıma karşıysanız, kesilip yenmeyi de kabul ediyorsunuz demek... Ahh ama pardon siz kutsal olan İnsan'sınız öyle değil mi? Tüm canlılar sizin kullanımız için yaratılmıştı; yani öyle kabul ettiniz... ve hangisini nasıl kullanacağınız size kalmış haklısınız ne kadar saçma bunları sorgulamak... yalnız bişey var ki... bu kibre rağmen egonuzu dengelemeye gelişmeye ve bilge olmaya gayretlisiniz işte bu harika... Sizin türünüzün dışınızdaki canlıların ne kadar gelişkin olduğu, hangisinin acıya daha duyarlı olduğu, kaçının nefes aldığı kalp ya da karnında bir yavru taşıyabildiği de önemli değil, doğru..

bence... zaten haklısınız, bitkiler de canlılığını koruduğu sürece koparılmamalı... Ama açıkçası ben de o kadar iyi olmayı becerebilmiş değilim...

Ama becerebilen insanlar var bunu bilmek bile ilham ve huzur verici.. yalnızca dalından kopmuş meyveler, kuru baklagiller ve tahılla beslenen insanlar var.. yalnızca nefesle ve sevgiyle beslenenler de varmış yine bu sitede okudum.. kaldı ki zaten insan, öldürme, sömürme, yeme, sindirim, boşaltım deneyimleri adına yaratılmış olmamalı! etobur olarak yaratılmadığı da bilimsel kanıtlı bir gerçek... lezzet, yalnızca tat duyusunu geliştirebilmek için tasarlanmış bir sanat olmalı en başta... tüm sanatlar gibi...

Bu sesleniş size değil, sizin cümlelerinizle yıllardır bizi vejeteryan olmakla suçlayan, insan türünedir! vejeteryan olmamıza sinirlendiğinizi görüyorum hep. Oysa siz kanlı bifteklerinizi dişlerken ben size sinirlenmiyorum! yalnızca üzülüyorum.

Et yemiyor musun? Balık da mı yemiyorsun? Etli dolmanın içindeki kıymayı da mı yemiyorsun? türündeki algısız cümle tarzlarınıza da demedim bişey tamam...

Ağzınızdaki kanlı et lokmasını (yani kalp taşıyan bir canlıdan o gün kesilmiş olanı) çiğnerken, sebze de yeme o zaman onlar canlı değil mi? tarzındaki gerilimlerinize de demedim bişey...

Ama görüyorum ki, cahil tipler hiç değilsiniz, gelişime inanan zeki varlıklarsınız ve aslında özünüzde bildiğiniz ruhununuzun haykırdığı sözü tutamadığınız için bize kızmak eleştirmek ve böylece vicdanınızı sakinleştirmek, işin içinden sıyrılmak istiyorsunuz. Ama üzgünüm! Çıkamayacaksınız işin içinden bu şekilde! Vejeteryan olmanın Dünyanın en aptalca ve saçma işi olduğuna inansanız da, gerilseniz de, eleştirseniz de ruhunuz susmayacak ve bir gün o eti çiğneyemeyeceksiniz içiniz yanmadan...

neden mi? Çünkü ben çok uzun yıllar et çiğnedim, sırf alışkanlığımdan bağımlılığımdan kurtulmak işime gelmediği için, aynen sizin yaptığınız gibi, ruhumdan kaçmaya çalışarak... ve bir gün... karar verdim hepsi bu...

Telostan Mia arkadaşım,yazdıklarına harfi harfine katılıyorum.Olması gereken şekilde çok güzel özetlemişsin.Bence de bir gün...Bir gün gelir ve bugün için normal gördüklerimiz o gün için katlanılmayacak bir şey olur.O günlerin yakın olması dileğimle...sevgiler...

işin komik tarafı , yemek yemeden yaşayabilen insanlar varken 'et yemeden yaşanamaz' diye iddia etmek doğuştan et yemeyen insanlar var ve herkesten sağlıklı yaşıyorlar..

ayrıca olayın sağlık tarafını bırakıp felsefi açıdan bakarsak, yüzü olan bir canlıyı öldürüp yemektense ölmeyi tercih ederim..

işin komik tarafı , yemek yemeden yaşayabilen insanlar varken 'et yemeden yaşanamaz' diye iddia etmek doğuştan et yemeyen insanlar var ve herkesten sağlıklı yaşıyorlar..

ayrıca olayın sağlık tarafını bırakıp felsefi açıdan bakarsak, yüzü olan bir canlıyı öldürüp yemektense ölmeyi tercih ederim..

Neden? Neden yüzü olan işte Felsefi açıdan bakılacak bir tarafı yok bunun et yemeyen insanlar da herkesten sağlıklı demek yanlış bir iddia oluyor.

çok doğru demişler valla.. ahh bende bi kesebilsem eti. ama az kaldı azalttım

Konu yanlış yere açılmış.

bunu o kadar mesajdan sonra mı fark ettin

bunu o kadar mesajdan sonra mı fark ettin

Ehh en azından farketmiş ama demi:)

Ehh en azından farketmiş ama demi:)

Ben de durdum sordum kendime ama ne yapabilirim ki

Ya bende hayvanları ve doğayı çok seven bir insanım bende istemem hayvanlar kesilsin parçalansın ve etleri yenilsin kurban kesmelerine bile dayanamam ağlarım ben.Evet vejetaryen olarak yaşanıyor hatta sağlıklı yaşanıyor ama etin faydaları ve vücuda yararları,gelişim için gerekliliği da inkar edilemez.Sonuçta en azından biz normal kuzu,keçi,tavuk vb. et ürünleri tüketiyoruz asıl canilik ve vahşilik bazı ülkelerde kedi,köpek,maymun,ahtapot gibi canlıların acı çektire çektire yenilmesi ...Zaten biz et yemesek bile şayet ki vejetaryen olsak bile hayvanlar kesilmeye ve et üretilmeye satışa devam edilecek buna kimse son vermez ki bu yüzden üzülsen de yiyeceksin işte !

Zaten biz et yemesek bile şayet ki vejetaryen olsak bile hayvanlar kesilmeye ve et üretilmeye satışa devam edilecek buna kimse son vermez ki bu yüzden üzülsen de yiyeceksin işte !

İnsanlar et tüketmeyi bırakırsa firmalar et satamaz ve satılmayan şey üretilmez. Kısacası ne kadar yemezsen o kadar hayat kurtarırsın..

İnsanlar et tüketmeyi bırakırsa firmalar et satamaz ve satılmayan şey üretilmez. Kısacası ne kadar yemezsen o kadar hayat kurtarırsın..

Ama insanlar et tüketmeyi niye bıraksın? fotosentez yapıyoruz sanki,elbet başka bir canlıdan alacağız besinimizi.Yok bitki değil hayvanmış yok yüzü varmış yokmuş;bunlar vicdani meseleler. Benim görüşüm gereksiz yere hiçbirşeye acı çektirmemek yönünde,et ihtiyacı hissediyorsam ve ete ulaşabiliyorsam yerim fakat evde hamamböceği görsem yakalayıp dışarı atmaya çalışırım.Hamamböceğinin yüzü var mı? ehh işte gördüğün kadar...