apocalypse Yanıtlama zamanı: Ekim 11, 2011 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 11, 2011 Ama insanlar et tüketmeyi niye bıraksın? fotosentez yapıyoruz sanki,elbet başka bir canlıdan alacağız besinimizi.Yok bitki değil hayvanmış yok yüzü varmış yokmuş;bunlar vicdani meseleler. Benim görüşüm gereksiz yere hiçbirşeye acı çektirmemek yönünde,et ihtiyacı hissediyorsam ve ete ulaşabiliyorsam yerim fakat evde hamamböceği görsem yakalayıp dışarı atmaya çalışırım.Hamamböceğinin yüzü var mı? ehh işte gördüğün kadar... İnsan ihtiyaçlarını az çok değiştirebilir. Dünyada azınlık olsada bir çok vejetaryen var ve onlar ete ihtiyaç duymuyor. Et yemeyen insan sağlıksız olur düşüncesine asla katılmıyorum. Et yiyen insanları da asla eleştirme hakkım yok çünkü ben de 3 sene öncesine dek et yiyordum ama bunu zamanla değiştirdim ve bu yolun daha doğru olduğunu gördüm. Gereksiz yere hiçbir canlı acı çekmesin demişsin.Evet, amaç bu zaten Bu arada hamamböceklerini ben de öldürmüyorum.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
black_sabbath Yanıtlama zamanı: Ekim 11, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 11, 2011 konuyu tekrar okuyunca farkettim.yani bugünden 2500 yıl önce yaşamış olan buddha bildiğin "vejetaryen" demiş öyle mi???yok canııımmm Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
egos58 Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2011 Et yemek doğanın bir parçası, insanlar tüm canlılarla birlikte doğanın bir parçası, doğada binlerce etçil ve hepçil tür var; et yemekte doğaya karşı bir vahşet, bir ayıp ya da günah yok. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Sphynxinator Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2011 Of çok saçmalıyorsunuz, canınız ne istiyorsa onu yeyin, yok oruçmuş yok ruhani bilmem neymiş. Hayvana ya da bitkiye eziyet çektirmedikçe sorun yok(gerçi çektiriyorlar da o ayrı). Her canlı birbiri için vardır bence. Çok daha ciddi sorunlar varken bunlarla uğraşmanıza değmez. Bi de flood yapmayın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cerridwen Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Uzun birsüredir veganim ve hayatımda vermiş olduğum en doğru kararlardan biri olduğunu düşünüyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
apocalypse Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Uzun birsüredir veganim ve hayatımda vermiş olduğum en doğru kararlardan biri olduğunu düşünüyorum. Ben de 1.5 senedir veganım ve şimdi de Frutaryen olma çabaları içersindeyim. İnsan hep daha fazlasını istiyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ajan Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Bence vejetaryanlık bu kadar abartılmamalı hem etin insanlar için çok faydaları var ... Eğer eti doğru zamanlarda yersek. Örneğin et hakkında birkaç bilgi ... Besin değeri yüksek bir gıda maddesidir. 100 gram ette 15 ila 20 gram protein bulunur. Etin içinde ayrıca fosfor, demir ye bakır gibi madensel tuzlar, A, D vitaminleri ve B vitamini bileşikleri vardır. Özellikle karaciğer demir ve bakır mineralleri, A ve D vitaminleri yönünden daha zengindir. Et kan yapar ve kansızlığı önler. Bedeni canlı ve güçlü kılar. Zihinsel gelişmeyi sağlar. Şişmanlığı önler. Bu özellikleriyle et soframızın baş tacı olmuştur. Beslenmede etle ilgili şu özelliklerin de bilinmesi gerekir: Dana, piliç ve tavşan etinin, karaciğer ve beyinin sindirimi kolaydır. Bunlara hafif etler adı verilir. Koyun etine ve sığır etinin bazı parçalarına yarı hafif ya da yarı yağlı etler denir. Bunların sindirimi beyaz etin (hafif etin-yağsız etin) sindiriminden biraz daha zordur. Kaz ve ördek etine, koyunun ve sığırın yağlı kısımlarına ağır et ismi verilir. Adından da anlaşıldığı üzere bunların sindirimi daha zordur. En ağır et domuz etidir. Zengin gelişmiş ülkelerde hastalıkların pek çoğuna yağlı domuz eti neden oluyor. Et tüketiminde ölçüyü kaçırmamak gerekir. Gut, damar sertliği, kalp hastalıkları, sinir bozukluğu ve sindirim rahatsızlıklarının kaynağında aşın et tüketimi vardır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Lysander Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Bence vejetaryanlık bu kadar abartılmamalı hem etin insanlar için çok faydaları var ... Eğer eti doğru zamanlarda yersek. Örneğin et hakkında birkaç bilgi ... Besin değeri yüksek bir gıda maddesidir. 100 gram ette 15 ila 20 gram protein bulunur. Etin içinde ayrıca fosfor, demir ye bakır gibi madensel tuzlar, A, D vitaminleri ve B vitamini bileşikleri vardır. Özellikle karaciğer demir ve bakır mineralleri, A ve D vitaminleri yönünden daha zengindir. Et kan yapar ve kansızlığı önler. Bedeni canlı ve güçlü kılar. Zihinsel gelişmeyi sağlar. Şişmanlığı önler. Bu özellikleriyle et soframızın baş tacı olmuştur. Beslenmede etle ilgili şu özelliklerin de bilinmesi gerekir: Dana, piliç ve tavşan etinin, karaciğer ve beyinin sindirimi kolaydır. Bunlara hafif etler adı verilir. Koyun etine ve sığır etinin bazı parçalarına yarı hafif ya da yarı yağlı etler denir. Bunların sindirimi beyaz etin (hafif etin-yağsız etin) sindiriminden biraz daha zordur. Kaz ve ördek etine, koyunun ve sığırın yağlı kısımlarına ağır et ismi verilir. Adından da anlaşıldığı üzere bunların sindirimi daha zordur. En ağır et domuz etidir. Zengin gelişmiş ülkelerde hastalıkların pek çoğuna yağlı domuz eti neden oluyor. Et tüketiminde ölçüyü kaçırmamak gerekir. Gut, damar sertliği, kalp hastalıkları, sinir bozukluğu ve sindirim rahatsızlıklarının kaynağında aşın et tüketimi vardır. Abartılan bir şey yok ortada,ruhsal gelişim ile ilgilenenlerin vejeteryan olmayı seçmesi yada başka sebeplerden vejeteryan olması gayet olağan bir şey. Hatta bu davranışları takdir edilesi,ben 2 yıldır uğraşıyorum etsiz duramıyorum mesela. Ve de ette ki besin değerlerini karşılayan sebzelerde var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ratata Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 hepimiz doğanın parçasıyız,ve her canlı birbiri için yaratılmıştır,bu nedenle vejetaryenliğin sadece zaman zaman yapılan bir oruç olmasından yanayım ben,ama tabi bu kadar bilge kişiler söylemişse bi bildikleri vardır keza bu sözleri de ilk defa gördüm orası ayrı. ben de et yememizin doğal olduğundan yanayım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ajan Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Abartılan bir şey yok ortada,ruhsal gelişim ile ilgilenenlerin vejeteryan olmayı seçmesi yada başka sebeplerden vejeteryan olması gayet olağan bir şey. Hatta bu davranışları takdir edilesi,ben 2 yıldır uğraşıyorum etsiz duramıyorum mesela. Ve de ette ki besin değerlerini karşılayan sebzelerde var. Zaten ben sadece kendi görüşümü bildirdim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Sphynxinator Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Örneğin soya fasulyesinin 100 gramında 40 gram protein varmış. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Lysander Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2013 Örneğin soya fasulyesinin 100 gramında 40 gram protein varmış. Örnek olarak yazıyordum tam Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
byglos Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Nikola Tesla gibi bir şahsiyetin görüşünü göz önünde bulundurmakta fayda var.Vejeteryan değilim. Nikola Tesla "Genel ilkeler adına, sığırı gıda sağlayan bir araç olarak yetiştirmek sakıncalıdır. Kesinlikle sebze yetiştirmek buna tercih edilmelidir ve bu nedenle de vejetaryenliğin, kurulu olan barbar alışkanlık sisteminden övgüye değer bir ayrılış olduğunu düşünüyorum. Bitkisel gıdayla geçinebileceğimiz ve hatta bu yolda çalışmalarımızı avantaja dönüştürebileceğimiz, yalnızca bir teori değil, müspet bir gerçektir. Birçok ırk, neredeyse yalnızca sebzelerden gelen üstün fizik ve güce dayanarak yaşar. Örneğin, yulaf ezmesi gibi bazı bitki besinlerinin, etten hem daha ekonomik hem de mekanik ve zihinsel performans konusunda etten daha üstün olduğuna şüphe yoktur. Dahası, bu tür gıda, sindirim organlarımızı kesinlikle daha az vergilendirir ve bu gıda miktarı bizi daha mutlu ve girişken yapar. Bu gerçekler ışığında, her çaba, ahlakımıza aykırı bir şekilde hayvanların nedensiz yere vahşice katledilmesini durdurmaya yönelik olmalıdır." Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Meastro Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Hz.Mevlana ve Hz Ali'nin vejeteryan olduğuna eminmisiniz? İkinci sorum insanları avlayıp yiyen canlılar varmı ? (Dünya dışıda olabilir) ? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
numeroloji Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Hz.Mevlana ve Hz Ali'nin vejeteryan olduğuna eminmisiniz? İkinci sorum insanları avlayıp yiyen canlılar varmı ? (Dünya dışıda olabilir) ? Star Wars'da insan avlayan kertenkeleler vardı hatta padavanda düşüyordu aralarına.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paranormalfikir Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Keyif için insan yiyen insanlar vardı eskiden. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
numeroloji Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Keyif için insan yiyen insanlar vardı eskiden. İnsan etinin tadı güzelmiş başkanım dünyadaki en kaliteli et.Yamyamın biri en lezzetli et japonların demişti hatta. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paranormalfikir Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Ama uzun süre insan eti tüketmek, sadece insan eti yiyenlerde görülen bir hastalığa sebep oluyormuş. Vahşi Maoriler, Barışçıl Maorileri yiyerek soylarını kurutmuşlar. Bugünkü Maorilerin soyu Vahşi Maorilerden gelir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Meastro Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Hz.Mevlana ve Hz Ali'nin vejeteryan olduğuna eminmisiniz? İkinci sorum insanları avlayıp yiyen canlılar varmı ? (Dünya dışıda olabilir) ? Kasyopya celseleleri doğru ise insanları tüketen özellikle kanını kullanan 4. boyuta ait negatif sürüngen varlıklar varmış doğru olabilirmi acaba ? besin zincirinde insanlarda av olabilirmi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
byglos Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Kasyopya celseleleri doğru ise insanları tüketen özellikle kanını kullanan 4. boyuta ait negatif sürüngen varlıklar varmış doğru olabilirmi acaba ? besin zincirinde insanlarda av olabilirmi? Reptilianlarımı diyon.Onlar duyguları emiyo insanların.Ben şahsen inanmıyorum.Konumuzla da pek alakası yok. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Meastro Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Reptilianlarımı diyon.Onlar duyguları emiyo insanların.Ben şahsen inanmıyorum.Konumuzla da pek alakası yok. Asıl beslenme şekilleri insanlardan yayılan negatif enerjiler bu doğru hatta bunun için savaşları kavgaları kışkırttırıyorlar yeryüzündeki psikopatlara ama bir çok kaybolan insanların kanlarını alıp içme şeklinde değilde deriden ozmoz benzeri bir yolla tükettikleri yazıyordu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tugse Yanıtlama zamanı: Mayıs 7, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 7, 2015 kimsenin hayat tercihine karışmam.ama ihtiyaçlar ihtiyaca yakışır şekilde elde edilseydi bu kadar insan vejeteryan olmazdı.her vitamin besinin görevi var.bu vitamini almamayı seçebilirsiniz.mümkünksebaşka kaynaklardan temin edersiniz.ama temin edemediğinizde vücudunuz bu eksiklik için size hastalık verebilir.yani bünyenin tercihlerden anlayacağını pek sanmyorum telafi edilemedikçe. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GOZ Yanıtlama zamanı: Mayıs 7, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 7, 2015 kimsenin hayat tercihine karışmam.ama ihtiyaçlar ihtiyaca yakışır şekilde elde edilseydi bu kadar insan vejeteryan olmazdı.her vitamin besinin görevi var.bu vitamini almamayı seçebilirsiniz.mümkünksebaşka kaynaklardan temin edersiniz.ama temin edemediğinizde vücudunuz bu eksiklik için size hastalık verebilir.yani bünyenin tercihlerden anlayacağını pek sanmyorum telafi edilemedikçe. Bitkilerde insanın ihtiyacı olan bütün besin değerleri var. Hem de bitkilerdeki protein etteki gibi kanserojen değil. 3 yıldır vejetaryendim son 1,5 yıldır da veganım. Kendimi hiç bu kadar sağlıklı hissetmemiştim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
birikinti Yanıtlama zamanı: Mayıs 11, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 11, 2015 Nikola Tesla "Genel ilkeler adına, sığırı gıda sağlayan bir araç olarak yetiştirmek sakıncalıdır. Kesinlikle sebze yetiştirmek buna tercih edilmelidir Bu gerçekler ışığında, her çaba, ahlakımıza aykırı bir şekilde hayvanların nedensiz yere vahşice katledilmesini durdurmaya yönelik olmalıdır." iki yorum; birincisi yetiştirmek sakıncalıdır evet doğada hiç bir canlı yetiştirmez avlanır; Eğer avcı vahşice katlediyorsa doğada; doğa da bir düzen olduğundan sözedebilir miyiz? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GOZ Yanıtlama zamanı: Mayıs 11, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 11, 2015 iki yorum; birincisi yetiştirmek sakıncalıdır evet doğada hiç bir canlı yetiştirmez avlanır; Eğer avcı vahşice katlediyorsa doğada; doğa da bir düzen olduğundan sözedebilir miyiz? doğadaki düzenle ne ilgisi var? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.