Jump to content

Siz mi odanın içindesiniz, oda mı sizin içinizde?


7 bela

Önerilen Mesajlar

Siz mi odanın içindesiniz, oda mı sizin içinizde? İnsanların, gördüklerinin beyinlerinde bir algı olduğunu kavramalarını engelleyen nedenlerden biri de, bedenlerini de bu görüntünün içinde görmeleridir. "Ben bu odanın içinde olduğuma göre, demek ki bu oda benim beynimde oluşmuyor" gibi yanlış bir sonuca varmaktadırlar. Onları bu yanlış sonuca götüren yanılgıları ise kendi bedenlerinin de bir görüntü olduğunu unutmalarıdır. Nasıl ki, çevremizde gördüğümüz herşey beynimizde oluşan bir görüntü ise, kendi bedenimiz de aynı şekilde beynimizde oluşan bir görüntüdür. Örneğin şu anda oturduğunuz koltukta, boynunuzdan aşağıda kalan kısmınızı görüyorsunuz. Bu görüntü de diğerleri ile aynı sistemle meydana geliyor. Elinizi bacağınızın üzerine koyduğunuzda bu dokunma hissi yine beyninizde oluşuyor. Yani siz şu anda beyninizde oluşan bedeninizi görüyor ve bedeninize dokunduğunuzu beyninizde hissediyorsunuz.

 

Bedeniniz de beyninizde bir görüntü olduğuna göre, oda mı sizin içinizde siz mi odanın içindesiniz? Bu sorunun doğru cevabının, "oda sizin içinizde" olduğu çok açıktır. Ve siz beyninizdeki oda görüntüsünün içindeki bedeninizin görüntüsünü görürsünüz.

 

Bunu bir örnekle daha açıklayalım. Farz edin ki, asansörü çağırdınız ve asansör geldiğinde üst kat komşunuz da asansörün içinde. Asansöre bindiniz. Gerçekte, siz mi asansörün içindesiniz, yoksa asansör mü sizin içinizde? Gerçek olan şudur: Asansör, içindeki komşunuzun ve kendi bedeninizin görüntüsüyle birlikte beyninizde oluşmaktadır.

 

 

Bedenimiz de beynimizde gördüğümüz bir görüntü olduğuna göre, içinde bulunduğunuz oda mı sizin içinizdedir yoksa siz mi odanın içindesiniz? Bu sorunun cevabı açıktır: Elbetteki oda sizin içinizde, beyninizdeki görme merkezindedir.

Sonuç olarak biz hiçbir şeyin "içinde" olmayız. Herşey bizim içimizde, yani beynimizde oluşur. Güneş'in, Ay'ın, yıldızların veya gökte giden bir uçağın bizden milyonlarca kilometre uzaklıkta olmaları da bu gerçeği değiştirmez. Güneş ve Ay da aynı, elinizde tuttuğunuz bir kitap gibi sizin beyninizin içindeki küçücük görme merkezinizde oluşan görüntülerdir.

alıntı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bunu bir sonraki ay ev sahibine anlatacağım kesinlikle :p . Boş yere kira ödüyoruz. Aslında oda benim içimde onun bana para vermesi lazım :) . Şaka bir yana hoş bir konudur. Aslında hiçbirimiz hiçbir şeyin içinde değiliz. Sadece hepsi bir görüntü. Oda ya da biz yokuz :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

alıntı nereden ve hangi konuyla ilgili bilmiyorum. sadece burada yazan mantığa göre konuşuyorum;

bu durumda insan algılarının var olan fiziksel durum içerisinde ne önemi olabilir ki? sen odanın içindeysen hisset ya da hissetme gör ya da görme vs. odanın içindesindir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

konu hoş yazı tatmin edici sayılır. saçma gelebilir ama aklıma takıldı; ya görme engelliysek bu çark nasıl dönücek. karanlıkmı benim içimde yoksa benmi karanlığın içindeyim diyemi düşünücek kişi? ha görme engelliler karanlıktamıdır onuda bilmiyorum?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

"beyin"..düşünürken var eden..(bknz. descartes) yazıyı okuyunca şunu merak ettim:beyne ait bir beden tasarımını "beyin" yaparken ve aslında o yokken (beden), yani sadece bir yanılsama iken ya da bir tür tahayyül iken,bizzat beynin kendisi nerede oluyor ve hatta oluyor mu ?)

konu duyumcuların akılcılara sorduğu şu soruyu getirdi aklıma: madem her şey aklımızda(beynimizin ürünü),bunu diyen birinin yağmurda saçak altına saklanmaması gerek değil mi ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu felsefeyi ilk olarak ortaya atan kişi bunu kimlere anlatma peşinde diye merak ediyorum. madem her şey kendi zihninde olup bitiyor, o zaman bu felsefeyi anlattığı insanlar da sadece bu felsefeyi üreten kişinin hayal ürünü oluyor. Yani bu olay gerçekse ben de boşuna bu yorumu yazmış oluyorum gibi bi paradox :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Odanın içinde uyuyan biri var diyelim. Odanın içinde uyuyan kimsenin kafası boş olduğu için, o hiç biryerde oluyor.

 

Dışardan gelen başka biri, odanın içinde oluyor, oda ve odanın içindeki uyuyan kişide aynı zamanda onun beyninin içinde oluyor.

 

Özetlersek herşey iç içe ama, uyuyan kimse hep içinde, hem dışında. :rolleyes:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aslında burada bir soru daha çıkıyor karşımıza.

 

Gerçek bilginin görüntüsü nedir? Benim beynim dünyayı rengarenk görürken, karınca bambaşka görür Dünya'yı. Karınca için gerçek olan şey; beyninin ona sunduğu renk ve görüntülerdir. İnsan için de gerçek olan; kendi gördüğü renklerdir. Ve her canlı türü farklı görür Dünya'yı. O hâlde doğru kaç tanedir? Çok tane midir, yoksa bir tane mi? Bir tane ise, bu bir olan gerçeği kimse görememektedir.

 

Ve algılanan her şey, o zaman bir illüzyondan mı ibarettir? :D :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...