Rüya Yorumları

Avrupa yakasinda oturan eski erkek arkadasimin evindeydik. Bana "sen hamilesin ya rahat git diye arkadasimi ayarladim" dedi ve arkadasim dedigo kisinin kocaman bir tirin soforu oldugunu, onin babasi, benim babam vs ailemden bircok kisinin orda beni bekledigini gordum. Sinsi bir sekilde pislik yapmisti resmen. Ona kizamiyordum kalabaligin icinde. Otobusumsu tirimsi seye bindik ailemle. Kopruye ulasmadan once Avrupa'ya gecis tarafinda iki arac buyuk bir kaza yapmis, birbirlerine ates ediyorlardi silahlarla. Sasirdik. Az otesinde bir kaza daha vardi ve daha beterdi, onlar da birbirlerini bicakliyorlardi. Babam "goruyor musun insanlar delirdi artik. Disarisi hoc guvenli degil" dedi. Ben de onayladim. Sonrasinda normal iett otobusune donustu sanirim tir.. babamlar nasil olduysa yok oldular ve ben uyuyakalmisim, inecegim duragi kacirmisim... otobusun hangi otobus oldugunu, nerelerde oldugumuzu anlamaya calistim once. Hic tanimadigim yerlerdi... otobusteki insanlar cok urkutucuydu. Ve sonunda sile yolundaki besiktas tesislerinin oralarda oldugumu fark ettim. Dibim dusmustu hangi otobuse binip oralara geldigimi hic bilmiyordum ve basil donecegimi de... hava yeni aydinlanmisti ve sabah serinligi yuzunden gunes alan bir otobus duragini gozume kestirip inmek icin arastirirken uyandim.

Bir evdeyim ama yabancı değilim bu eve. Hiç bir şeyden haberim yok elime bir defter alıyorum ve yazı yazmaya başlıyorum. Sıradan bir defter değildi, ama benim yazdıklarım sıradandı. Tam bu sırada evde bir şeyler oluyor tam hatırlayamıyorum. Siyah bir şeyler giriyor eve bize kötü şeyler yaşatıyor. Daha sonra tekrar yazı yazmak istiyorum, defteri açtığımda üst tarafımdaki kamera ışıkları yeşil yanıyor. (Geldim habercisi gibi) biz anlık korku ile paniğe kapılıyoruz. Sorunun defterde olduğunu anlayıp hemen kaldırıyorum. Balkon kapısını önünden kırmızı kıyafetli bir kadın geçiyor. Gidip sessizce teyzemi uyandırıyorum teyzem geldiğinde bu kadının arkadaşı olduğunu anlıyoruz. O sıra dövmeci arkadaşıma mesaj atıyorum. Bu deftere normal şeyler yazdığım halde neden bilmediğim ruhların geldiğini soruyorum.

Daha sonra dışarı çıkıyorum. Telefonum çalıyor bir erkek sesi "beni tanıdın mı?" diye cümleye başlıyor. Bir süre sonra da bana bağırmaya başlıyor. İki kişi gelip beni alıp gidiyor. Kaçmaya çalışıyorum ama kaçamıyorum. Birisinden yardım istiyorum koluna giriyorum ama bu kisi sürekli aynı yeri dolanıp duruyor. Onu bırakıp kaçabilirdim ama kaçmadim. Ya ben istemiyorum ne olacak merak ediyorum yada bilmediğim birşey engel oluyor.

Büyük bir yere götürdüler. İsin ciddiyetini anladım ve korkmaya başladım. Bir adam buranın sahibi olacak, benim hakkımda kararlar veriyor. 3 yıl sonrası için planlar yapıyor. Sonra beni uyumak için odama gönderiyor. Ve uyanıyorum.

 

Oldukça tuhaf bir rüyaydı. Halbuki 3 gündür filmde izlemiyorum ama sabah titreyerek uyandım onu biliyorum.

Defter diye gördüğün şey aslında hayatın , dolayısı ile sıradan değil önemli ama senin yazdıkların sıradan yani hayata dair yaptığın şeyler kendine kattığın şeyler sıradan. Deftere yazılan kendi kaderin ve yaşayacakların ama olan şeylerden de kendini değil defteri yani hayatı sorumlu tutuyorsun. Normal ruhların gelmemesinin sebebi hayat seni zorlayacak ruhlar gönderir ama biz ne zaman ki şikayet etmeyi bırakırız o zaman öğrenmeye başlarız.Seni kaçırmaları ve senin hakkında karar vermeleri de aslında biran önce kendinin farkına varıp kendi gücünü bilerek hareket etmen aksi halde nasıl yönlendirilebileceği gösterilmiş. Sonuç itibari ile herkes kendi hayatını yaşamak ister ama iş eyleme gelince birşey yapmak istemez . Eyleme geç kendinin bilincinde ol.

Rüyamda yeşil bir ormanlık alanda yol kenarındayım, çok az sayıda insan var civarda, sanki kaybolmuşum ve dünyada bir kıtlık gibi bir şey var... Hayatta kalma güdüsünün yoğun olduğu bir duygu var bende ve bulunduğum çevrede... Yoldan yukarıya doğru biraz yürüyorum, içimde biraz da tedirginlik var... Ormandan yola bir kutup ayısının indiğini, orta tempoda bana doğru koştuğunu görüyorum... "Nerede benim balkabağı tohumlarım, bademlerimi verin bana, kim aldıysa getirsin..." diye sesleniyor ayı bana... Ben de korkup, geriye az sayıda olan insanların yanına dönüyorum... İnsanlar kahkaha atıp beni alaya alıyolar... Bense kafayı tohumlara takmışım, acaba kim ayının yiyeceklerini çaldı diye düşünüyorum...

 

Rüya bu kadar, ayının benle konuşmasını, tohumlara kafayı takmasını geçtim de, neden boz ayı yerine kutup ayısı çıktı karşıma bunu düşünüyorum... : D

Boz ayı olsa kızılderili inançlarındaki şifacı ayı mı acaba diyeceğim de... hem tohumlarını çalmışlar, bitkilerle ilgili falan. Kutup ayısı da olur mu ki?

Toplu banyosu olan yerler olur ya.Hani şu spor komplekslerinde olan.Orda bir yerdeydim ve çıkamadım.Dolaştım belki de defalarca.Sayısını bile unuttum.Sonunda sürekli dolaştığım bir yerde çıkışı gördüm çıktım.Sonra hatırladığım yanıma çıplak şekilde 30 lu yaşlarına yakın bir kadının geldiği.Sen kimsin vs derken hamile olduğunu fark ettim.Gülümsüyordu sadece.Fazla garip.Haberci rüyalara vs alışıım da.Buna hiç bir anlam yükleyemedim.

Toplu banyosu olan yerler olur ya.Hani şu spor komplekslerinde olan.Orda bir yerdeydim ve çıkamadım.Dolaştım belki de defalarca.Sayısını bile unuttum.Sonunda sürekli dolaştığım bir yerde çıkışı gördüm çıktım.Sonra hatırladığım yanıma çıplak şekilde 30 lu yaşlarına yakın bir kadının geldiği.Sen kimsin vs derken hamile olduğunu fark ettim.Gülümsüyordu sadece.Fazla garip.Haberci rüyalara vs alışıım da.Buna hiç bir anlam yükleyemedim.

Psikolojik olarak yıkım yaşatmış bir durum iç kaosa sebep olmuş ve sanırım gördüğünüz bayan da sıkıntının kaynağını belirtiyor olsa gerek.Yaşanan sıkıntı etkisiyle duygulara kaptırılarak verilen ani, harekete geçmeyen kararlar da bu stres dolu günlerde rüyanızda sıkıştığınız şeklinde ortaya çıkmış olabilir.Bu sorun ile ilgili bir süre karar vermeden kendinizi dinlemeniz daha yararınıza olacaktır, gülümsemeyi hissettirecektir size diye umut ediyorum. Kendinize biraz zaman tanıyın, çok yüklenmeyin.

Defter diye gördüğün şey aslında hayatın , dolayısı ile sıradan değil önemli ama senin yazdıkların sıradan yani hayata dair yaptığın şeyler kendine kattığın şeyler sıradan. Deftere yazılan kendi kaderin ve yaşayacakların ama olan şeylerden de kendini değil defteri yani hayatı sorumlu tutuyorsun. Normal ruhların gelmemesinin sebebi hayat seni zorlayacak ruhlar gönderir ama biz ne zaman ki şikayet etmeyi bırakırız o zaman öğrenmeye başlarız.Seni kaçırmaları ve senin hakkında karar vermeleri de aslında biran önce kendinin farkına varıp kendi gücünü bilerek hareket etmen aksi halde nasıl yönlendirilebileceği gösterilmiş. Sonuç itibari ile herkes kendi hayatını yaşamak ister ama iş eyleme gelince birşey yapmak istemez . Eyleme geç kendinin bilincinde ol.

Aslında yorumlanması için yazmamıştım o nedenle takip etmedim kusura bakma.

Yorumun gerçekten bana bir çok sey katabilecek bir yorum oldu biliyor musun.. Teşekkürler.

Psikolojik olarak yıkım yaşatmış bir durum iç kaosa sebep olmuş ve sanırım gördüğünüz bayan da sıkıntının kaynağını belirtiyor olsa gerek.Yaşanan sıkıntı etkisiyle duygulara kaptırılarak verilen ani, harekete geçmeyen kararlar da bu stres dolu günlerde rüyanızda sıkıştığınız şeklinde ortaya çıkmış olabilir.Bu sorun ile ilgili bir süre karar vermeden kendinizi dinlemeniz daha yararınıza olacaktır, gülümsemeyi hissettirecektir size diye umut ediyorum. Kendinize biraz zaman tanıyın, çok yüklenmeyin.

Vay arkadaş.Dediğim gibi haberci rüya olayına alışkınım ciddi manada fakat rüyayı böle birebir yorumlayıp tutturan birine ilk kez rastlıyorum.Hani bir iki değil tüm olayları söylemişsin Eline yüreğie sağlık.Umuyorum o can bulmayan hareketler bu gece can bulucak

rüyamda temiz boş bir dükkan ordan sorumlu benden genç bir delikanlı dışarda soğuk yağmurlu bir hava ve kararmak üzre soğuktan dolayı doğalgaz peteklerini yakmışlar ben o temiz dükkanda kalmak istiyorum o akşam etrafta eşya filanda yok yatmaya.

Beni terk eden sevgilimin sanki inadına yapar gibi başka biri ile gözümün önünde seviştiğini gördüm açık açık.Ve duygusal vs bir şekilde değildi hiç bir şey.Bir yandan da sanki benim orda olduğumu kimse görmedi.Sanki ben orda hayalettim.Her şeye şahit oluyordum ama kimse fark etmiyordu görmüyordu.Ufak bi odanın içindeydiler.Çift kişilik tek bi yatak zor sığıyordu odanın içine.Bir tane penceresi vardı.Dağları görüyordu sanırım.Dediğim gibi en korkunç partı sanırım bi hayalet olmaktı.Ölü olarak değil.Astral vücut da olabilir bu.Olayları görüyordum ama kimse beni görmüyordu.

Beni terk eden sevgilimin sanki inadına yapar gibi başka biri ile gözümün önünde seviştiğini gördüm açık açık.Ve duygusal vs bir şekilde değildi hiç bir şey.Bir yandan da sanki benim orda olduğumu kimse görmedi.Sanki ben orda hayalettim.Her şeye şahit oluyordum ama kimse fark etmiyordu görmüyordu.Ufak bi odanın içindeydiler.Çift kişilik tek bi yatak zor sığıyordu odanın içine.Bir tane penceresi vardı.Dağları görüyordu sanırım.Dediğim gibi en korkunç partı sanırım bi hayalet olmaktı.Ölü olarak değil.Astral vücut da olabilir bu.Olayları görüyordum ama kimse beni görmüyordu.

Onunla olmak istiyorsunuz ama o sizi terk etti.Siz battınız ama o hayatına devam ediyor.Yeni insanlarla anışıyor geziyor tozuyor vs vs.Müdahele etmek istiyorsunuz,eskisi gibi olsun istiyorsunuz ama yapacak bir şey yok.Rüya bu konudaki çaresizliğinizi dışa vuruyor bence...

Hayatımın en ilginç, ürkütücü rüyalarından birini gördüm dün gece... Aslında bir film senaryosu olabilirdi, fakat tamamını hatırlayamıyorum... Çok gizli, parapsikoloji kökenli bir topluluğun içine dahil ediliyodum rüyamda... Eski, izbe bir çiftlikte çatı katında bir yerde, topluluğa katılım ayini gibi bir şey için toplanan 5 kişinin arasında ben de var idim. Ancak içimde korku ve pişmanlık hissediyodum, bir yandan da aralarına sızan bir ajan duygusuna da hakimdim.

Töreni yöneten kişi uzun sarı saçlı, zayıf fakat, ürkütücü 30'lu yaşlarında bir erkek... 5 kişiye sırayla adları soruluyor ve adların baş harflerinden başka bir boyuta açılan kapının şifresi çıkıyor... Güya ben, kilit noktayım ve benim adımın baş harfi itinayla yazılıyor... Harflerden oluşan kod RADKA diye bir kelime... Baştaki RA'nın Mısır mitolojisindeki RA olduğu söyleniyor... Geri kalan harflerde insanlığı simgeliyormuş, yöneticinin dediğine göre... Ben içimden bunu kabul etmiyorum ancak, tedirginliğimden dolayı susuyorum ve bir şekilde bu parşömeni alıp kaçıyorum oradan... Kabalistik bir sırra sahip olmuşum gibi başka birine emanet etmek için şehre geliyorum... Bu parşömen metafiziksel bir güç için bir şifre gibi... Fakat galiba yakalanıyorum... Keşke net olarak hatırlayabilseydim...

Epeydir sinema, dizi izlemiyorum, bu tarz kitaplarda okumuyorum son zamanlarda... Bilinçaltımda aksiyon üstüne aksiyon... Rüyamda korksamda, uyanınca zevkli oluyor harbiden...

Dört gece üst üste gördüğüm rüyayı yazayım bari eski bir binaya giriyorum elimde deri siyah bir canta var. Okul gibi bir yerr burası. Çantadan bir tüfek cıkarıp dört kisiyi vuruyor binayı terk ediyorum. Dort gece ust uste tandıgım ve tanımadıgım insanları öldürdüm bu sekilde.

Neredeyse tum arkadaslarimla ayni apartmanda yasiyormusuz. Apartmandaki her daire birbirinden farkliymis ve yeni tasinan bir arkadasim 20 m2lik dairesine esyalarini nasil sigdiracagini bilemiyor, ona yardim ediyordum. Onun evine bakarken ben en ust kattaki dubleks daireyi nasil satin aldim diye kendime hayret ediyordum. Benim evim 4 5 odali, bembeyaz ve ferahti. Her tarafi cam, cok guzel bir rvim vardi. Kizi sigdirmaya calistigim ev de beyaz ama kutu kadardi...

Birilerinin isinde calisiyormusum ve bu nedenle her gun farkli bir ofise geciyorum. 3-4 farkli yerde ofis varmis cunku... her ofiste ise hep ayni adamlarin caycilik yaptigini gorup, asil inceledigim konuyu birakip bu durumu incelemeye baslamistim. Tam da maliyeti falan hesapliyordum, uyandim.

Birilerinin isinde calisiyormusum ve bu nedenle her gun farkli bir ofise geciyorum. 3-4 farkli yerde ofis varmis cunku... her ofiste ise hep ayni adamlarin caycilik yaptigini gorup, asil inceledigim konuyu birakip bu durumu incelemeye baslamistim. Tam da maliyeti falan hesapliyordum, uyandim.

Ne çok rüya görüyorsun rüyaların hepsi iyi değildir bide rüyaya çok inanan kişilere şeytanın oyun oynayabileceğini düşünüyorum. Kötü rüyayı yorumlamam.

Birilerinin isinde calisiyormusum ve bu nedenle her gun farkli bir ofise geciyorum. 3-4 farkli yerde ofis varmis cunku... her ofiste ise hep ayni adamlarin caycilik yaptigini gorup, asil inceledigim konuyu birakip bu durumu incelemeye baslamistim. Tam da maliyeti falan hesapliyordum, uyandim.

Anladığım kadarıyla birileri hep aklında. Veya bir çok kişi. Haberci bir rüya olduğunu sanmıyorum. Sürekli bir şeylerle meşgulsün ve zihnin hep dolu sanıyorum. Bilinçaltın bu durumdan rahatsız sarsılmaya başlamış.

En güzeli eline sıcacık bir kahve al ve balkondaki bulutları izle. Şekillerinin ne anlama geldiğini bulmaya çalış. Ve fark edeceksin ki, hepsi sana dönmüş ve her biri farklı bir hikaye anlatıyor. Ve Gülümse. bu iyi gelecektir..

Bilmediğim bir evde buluyorum kendimi tanımadığım insanlar odanın birisine giriyorum ve yerde oturmuş insanlar var bana el uzatıyorlar gel katıl der gibi. Bazen de bilmediğim değişik değişik şeyler söylüyorlar işin acayip tarafı bende cevap veriyorum ama ne dediğimi sözlerin anlamını falan bilmiyorum bazende korkarak uyanıyorum sırf bu yüzden sanki kavga ediyor gibiyiz ne bileyim.Yani değişik bir dil gibi konuşuyorum ama ne anlama geldiğini bilmeden iç güdüyle konuşur gibi.

Her hafta mutlaka gördüğüm rüyadır.Bazen bu rüyadan sonra uyumak istemiyorum.

Rüyamda, Bundan 1 Ay Önce Ayrıldıgım Sözlümü Görüyorum Ve Sonrasında 4 Kelimeden Oluşan Bi Yazı Kelimeler Uzun Ben Sadece 2 sini Okuyabiliyorum Diğer İkisinde Bilincim Yerine Geliyo Uyanıyorum Ve Biraz Sinirli Ve Agresiftim Oldugumu Hissediyorum

Kelimeleri Daha Önce Ne Biryerde Okudum Nede Daha Önce Böyle Bir Kelime Görmedim Sadece Rüyamda Okudum Onuda Tam Anlamıyla Bitiremedim Son 2 Kelimede Uyandım İstemeyerek

Vigneiğte veğneite Böyle Birşeyler Okudum Yanılmış Gibi Olmayayım Ama V İle Başlıyordu Onu Biliyoum

Rüyamda nasıl oldu bilmiyorum ama ortada başladım rüyama. Koşuyordum ve arkamdan biri kovalıyordu. Kim olduğunu bilmiyorum. Sadece kovalıyordu. Rüya kendi gözümden geçmekte bu arada. Böyle kovalamaca devam ederken çıkmaz sokağa girdim. İçimden diyorum nasıl buraya geldim, beni yakalayacak şimdi diye. Sonra silah sesi duyuyorum kafamın arka tarafında bi ağrı duyuyorum ve yere düşmeye başlıyorum. Düşerken içimden aman tanrım vuruldum ölüyorum diye geçiriyorum. Hatta çığlık derecesine panik oluyorum. Haraket etmeye çalışıyorum. Gözlerim yavaş yavaş kapanıyor. Hala konuşmaya devam ederken gözümün önünde şimşek çakması gibi birşey oluyor ve uyanıyorum. Ter içinde. Kalbim sanki yerinden fırlayacak gibi. İnternetten baktım, net birşey bulamadım.

Bir sürü insan var etrafımda hepimizi rehin almışlar. Yere çömelip oturmuşuz hepimiz. Arada bir kaç tane insan öldürüp atıyorlar sağa sola, çoğunluğu çocuk. Kimini silahla vurup, kiminin bıçakla boğazını kesiyorlar. Bir şeyler söylemeye çalışıyorum ama konuşamıyorum. Yani anlamsız çıkıyor kelimeler ağzımdan. Ağzımı yüzümü dağıtmış olmalılar. Öyle homurdanıp duruyorum. Kimse dönüp bakmıyor. Ama hepimiz çok korkuyoruz. Bir çocuğun boğazını kesip bana doğru savuruyor birisi. Küfürler ediyorum ama anlaşılmıyor yine, bağırıyorum ama duymuyor kimse. Kucaklayıp elimle baskı yapıyorum boğazındaki kesiğe. Kalbi her atışında kanın fışkırırkenki şiddetini hissediyorum avcumun içinde. Her defasında daha berbat hissediyorum kendimi. Biliyorum yaşamayacak. Gözlerim doluyor ama akmıyor yaşlar. Kurtulacağımdan ve bunun hesabını soracağımdan eminim.

Bu bir.

İkincisi.

Bir gemideyiz ve hareket halindeyiz, yine kalabalık. Çoğunluğu çocuk ve gayet eğlenceli bir şekilde yol alıyoruz. Benden daha tecrübeli olan birisi var ve ben onun talimatlarını yerine getiriyorum falan ara ara. Bu arada çocuklar da peşimizde bayağı eğleniyoruz. Gemi su almaya başlıyor. Alt katlarda bir yerinden. Bir kapak var kapatılması gereken ama doğru zamanda yapılması düzgün sonuç verecek. Aksi takdirde daha müşkül durumda kalacağız. Alt kata iniyoruz kapaktan su geliyor zaman zaman. Çocukları zapt edemiyor, üst katlara çıkaramıyoruz. Alt katta bizimle kalmaya kararlılar. Genel olarak ikna kabiliyeti yüksek biriyimdir. Ama olmuyor çıkmıyorlar yukarı. Telaşlanmaya başlıyorum içerisi git gide daha çok su doluyor ve çocukların burda oluşu yapmam gereken şeye odaklanmamı engelliyor. Daha tecrübeli olan yapmamız gereken şeyi anlatıyor detaylı olarak. Onun yapacak olduğu şey daha riskli. O kısmı ben yapayım, yapamayacağım bir şey değil diyorum. Elini omzuma koyup babacan bir tavırla hayır diyor. Sana güveniyorum, bana bir şey olsa bile bu çocukları ailelerine ulaştıracağına eminim diyor. Bak ben bununla yaşayamam, sen benden daha tecrübelisin bırak ben gideyim diyor ama dinletemiyorum. Çocuklar ıslanıyor ve ben bunu dert ediyor ve stres oluyorum. Bir an önce bitsin istiyorum ne olacaksa. Ama kaptanı kaybetmek düşüncesi beni çok geriyor. Ona bir şey olursa bu işi başarabileceğime gram inanmıyorum. Doğru zamanda, doğru şeyleri yapmayı biraz uğraşsak da başarıyoruz. Sular geliyor, halatı çekiyor, kapağın kolunu hızlıca çevirip, kapağı kapatmayı başarıyoruz. Biraz aksilik oluyormuş gibi görünse de sonunda başarmış olduğumuzu anlıyoruz. Kaptan biraz yaralanmış ama iyi. Çocuklar koşup oynayıp duruyorlar. Herkesin gayet keyfi yerinde görünüyor. Ve sonunda uyanıyorum.

Dönüp okumak gibi bir lüksüm yoktu şu anda, anlam bozuklukları ve yanlışlıklar için afedersiniz.

Beni günlük hayatımda huzursuz eden rüyalar görüyorum.Bundan yaklaşık 2 ay önce bir rüyamda başıma burada anlatamayacağım kadar kötü bişey geliyordu.Ve o sıralar yakın olduğum kimse bana el uzatmıyordu hepsi beni suçlayıp sırtını dönüyordu.Bu rüyanın hemen ertesi günü o arkadaşlarımdan biri bana mesaj attı ve rüyasında beni gördüğünü yanımda biriyle su birikintisinin önünde durduğumu görmüş beni çağırmış ama umursamamışım daha sonra gidip geri geldiğinde benim ve o kişinin cesetlerini suyun kenarında bulmuş saçlarımın olmadığını söylemişti.Ve o dönem çok fazla saçım dökülüyordu.

Ben kendi rüyamdan çok etkilenip onlarla konuşmayı kestim ve bu süreçte sürekli öleceğime, dünyanın sonuna dair rüyalar gördüm.Ki bu öyle bi noktaya geldi ki artık günlük hayatta da tedirgin olmaya başladım.Ne düşünmeliyim bilmiyorum yardımcı olursanız çok sevinirim.

Evimdeyim. Fakat ev değişmiş ve oldukça büyümüş. Çocuklar ve milyonlarca yavru kedi var. Hepsine bakıyormuşuz. Sık sık aralarında gezip ihtiyaçlarını gideriyorum.

Sabah güneş daha yeni yeni doğarken birisi bana çocukları uyandırmam gerektiğini söylüyor. Ve bazı çocukların ayakların zincir olduğunu söylüyor. Bu kişi kim bilmiyorum. Aralarında dolaşırken bir çok çocuğun uyanmış olduğunu görüyorum. Sürekli muhabbet ettiğim bir yavru kedi de ölmüştü. Nasıl öldü bilmiyorum ama olduğu yerde donup kalmıştı. Sonra bir odaya girdim çocuklara seslenirken yataktan tuhaf bir şekilde siyah saçlı, gri tenli bir kız Doğruldu ve arkasına dönüp bana baktı. Koşarak uzaklaştım oradan. Çığlıklarımı hatırlıyorum, anne diye bağırıyordum. Nasıl anlatsam bilmiyorum ama rüyamda çok korkmuştum.

Bembeyaz olmuşum anneme sarıldım. Kısa bir süre ağladım. Sonra olup biten herşeyi anlattım. Kardeşim de merak etti görmek istedi. O odaya gitti geldiğinde bende gördüm dedi.

Daha sonra gece oldu ve yattık. Battaniyeyi kafama kadar çekmişim ve üzerimde bir şeyler yürüyor. Hala gördüğüm şeyin etkisindeyim, annemin sesini duydum "fındık on oradan" tamam dedim üzerimdeki kedi. Sonra yanıma uzandı parmağımı falan yaladı, ısırdı kendince oyun oynuyor. İçten içe benin korkum artında anneme seslendim ve gözlerimi odanın kapısından ayırmıyorum. Yavaşça kapı açıldı ve annemi görünce rahatladım. Ama aniden bu kız yatağın altından çıkıp üstüme atladı ve uyandım. Öyle acayip bir rüyaydı.

Eminönü iskelesini gördüm.Kocaman bir bina olmuş orası ve eminönü değişmiş tamamen.O balıkçılar vs gitmiş.Her yer tamamen farklı ama orası olduğunu biliyorum.Birisi üst kattaki evi gösteriyor bana tüm duvarları kocaman camlar çok az beton var.İçinde asma katı falan var çıkıyoruz yukarı eve giriyoruz.Çok güzel bi manzarası var ve tüm o binalar ordan görünmesi gereken galata kulesi vs yerine kocaman uçsuz bucaksız bir deniz manzarası var.

Onu görüyorum.Sevdiğim kızı.Eski sevgilimi işte.Başka birisiyle beraber.Deliriyorum ama tepki veremiyorum.Duygusal bir felç yaşıyor gibiyim.Tepki vermemem gerekiyor belki de o an bilemiyorum.Benden kaçıyor sanki orada.Kafayı yemek üzere olduğumu hissettim ve camdan birinin düştüğünü gördüm.Kill Bill'de Bill'i oynayan adama benziyor.Saçları aynı şekilde o kadar uzun ve gri, üzerinde takım elbise gibi bir şey var ama tamda takım değil.Aşağı düştükten sonra kendimi kirlenmiş bir sahil gibi bir yerde buluyorum.Mahzenle sahil arası bir yer.Kenarda bir makine var.Demir bir tabut boyutunda bir kutu düşünün sol tarafında dönen matkap ucu gibi kocaman bir dişli var.Düşen cesetleri parçalıyor.Adamın önce ellerinin parçalandığını görüyorum.Sonra kollarının.Kollarının koptuğunu görüyorum.Adam ölü gibi.Hiç tepki vermiyor.Dur diye bağırmak istiyorum.Tepki veremiyorum.Film de yakın çekim izler gibi görüyorum kopan uzuvları.Durmasını istediğimde bir şey diyemesem de duruyor makine.İşin garip tarafı bu makine öyle elektrikli bir şey değil.Kirli paslı ve kolla döndürülerek çalıştırılması gereken bir şey ve kendi kendine çalışıyor.Adamın cesedinin ya da vücudunun altında bozulmuş çıplak cesetler var.Adam makinenin içindeyken de çıplak halde.Ama sadece göğsünden üstünü hatırlayabiliyorum.Sanki o cinsellik içeren herhangi bir imaj yasak gibi.En son adam parçalanırken ben durdurmaya çalışırken uyandım.

En kötü tarafı ise. Uyandığımda onun başka biriyle olma olayını görmem bir insanın parçalanışını görmemden daha çok canımı sıkmış ve aklımda kalmıştı.Sanki o parçalanan insan umrumda değil gibiydi.

Bir bebek seviyorum ve bebeğin öz annesi benim. Ben bebeği severken üvey annesi de yanımda.Birlikte banyodayız bebeği yıkayacak ben de son kez diye oradayım. Ayrılacakmışım bebeğimden.Onu öpüyorum kokluyorum ayaklarını öpüyorum vs ve biraz ağlıyorum.Biz oradayken bir ara bebeğin babası kapının arkasından bakıp gidiyor rüyada adamı tanıyormuşum da ben ne yüzünü ne kim olduğunu gördüm ve adamdan neden ayrılıyormuşum onu da bilmiyorum.Ben bebeği severken ve ağlarken kadında hafif bir tebessüm var acı çekmem hoşuna mı gidiyor acaba diye düşünüyorum. Bebeğin banyosu bitiyor kadın bebeği götürüyor ellerimden alıyor ben hıçkırıklarla ağlarken uyandım öyle bitti.

rüyamda sünger tozlu ahırın içinde bi yatak görüyorum bili bi el atsa destan gibide yazmadım.