Jump to content

Karabasan Nedir?


Amon35

Önerilen Mesajlar

kuzenlerimin üstüne hep gelirdi bende çok merak ederdim hep bana hiç gelmiyor falan derdim bir gün yatarken biri geldi karnımın üstüne oturdu bagırıyorum sesim çıkmıyor en sonda zar zor besmele çektimm ve gitti ben uyandıgım sırtüstü yatmışım bidaha öle yatmadım zaten

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ya banada gelmiyor sürekli ya sağ yada sol tarafıma yatarım bazen gelsinler die sırtüstü yatıom nie gelmiolar küçükkende yatağının kenarında köşesinde ekmek kırıntısı varsa gelir derlerdi ekmek parçalarını koydum yattım gene olmazdı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Karabasan olup olmadığını bilemem de dün gece bişey iki defa boğazımı sıktı. Atölyemdeyim, her yer kapkaranlık, ışıkları açmaya çalıştım yine karanlık, biri nefes borumu tuttu ve öyle kaldım bir süre, uyandım, çok yorgundum, hemen yine uyudum. Aynı rüyayı yine gördüm, tekrar ışıklar açılmadı bişey yine sıktı boğazımı, ellerimi kullanamıyordum, aklıma ayağına basmak geldi boğazımı sıkan şeyin, kapkaranlık bişey görünmüyordu, ayağımı ileri geri hareket ettirdim hiçbişeye çarpmadı, sonra uyuduğum aklıma geldi, gözlerimi açtım. Dua edip, sağ tarafa dönüp yattım, tekrarlamadı. İlk defa yaşadım böyle bişeyi, insan tekrar uyumaya korkuyor. tears_of_rain, :nea:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

arkadaslar bu saka değil. Gelmesini isteyen arkadaslar heralde Geldikten sonra butun gece uyumamak icin gozlerini bile kırpmazlar.

Ayrıca o sey siz gelmesini istediginiz zaman gelmez. En habersiz oldugunuz. zamanda gelir.

misafirliğe gelmiyor heralde.

 

Banada oldu kac kez oldu hatırlamıyorum ama 10 kez diye tahmini soyleyebilirm cok uzun zaman oldu allaha sukur artık olmuyor ve inşallah olmazda.

 

ilk oldugunda bende hayatımda boyle bir şeyle ilk kez karsılasıyordum daha önce ne duymustum ne gormustum.

uykudaydım. birdem uyandım Cok aniden... ilk önce hiç birşey farketmedim herşey normaldi ama 2-3 sn kadar sonra diğer tarafa donmek istedigimde kımıldayamadıgımı farkettim. once sasırmadım bidaha denedim olmadı. ruyamı goruyorum diye dusundum ama ruya gorsem nasıl ruyamı goruyorum diye kendi ruyamda dusunurum dedim annemi cagırmak geldi icimden henuz daha korku yok sadece saskınlık Ana anne Demek istedigimde konusamadıgımıda farkettim iste o an tuylerim diken diken oldu

korkmaya basladım o anda sanki ayak uclarımdan Vucudumun icine birşeylerin girdigini hissetim bu arada bagırmaya calsıtım anne diye ama sesim sanki aaannn gibi kısık bir sesle cıkıyordu dolayısı ile kimse duymuyordu. bu arada ayak uclarımdan Vucumdum icine kadar girdi Sanki Bir Ruh bedenimin icine giriyordu. ayak uclarımdan yavas yavas basıma kadar suzuluyordu birşeyler ve bir anda herşey bitii kımıldayabiliyordum konucabiliyordum o an içime kotu bir ruh girdigini sandım Surek li bildigim duaları okuyup besmele çekiyordum ya birşey olursa diye dusunuyordum kalkıp anne babamın yanına gitmek istedim ama yataktan dısarı cıkmaya korktum vunku icime birşey girmisti. Kimseye bahsetmedim bu konudan bir hafta Cunku eger soylersem herkesin icimde seytan var diyeceginden korkuyordum bir hafta kadar sonra tekrar oldu aniden uyandım Cok korkamya basladım Ben yine ayak uclarımdan birşeylerin bedenime girecegini bekliyordum ama olmadı Bu sırada surekli hareket edip kurtulamay calıstım ama hic birşey degismedi icimden surekli Dualar okudum besmele cektim hic bir sey degismedi. Tek oynatabildigim organ gozlerimdi Etrafıma baktım Hic birşey yoktu Surekli etrafıma bakıyordum birşeymi var diye assagı yukaru 5 dk bu sekilde kaldım. Sonra Cırpınamını hic bir fayda getirmedigini anladım Bilmiyorum ama herseyi bıraktım belki o an olumude kabulledim . o an farkettim tekrar kımıldaya bildigimi. ertesi gun korku icinde anlattım icime gecen hafta bişsey girdi dun yine geldi

falan filan.. Ailem dalga gecti. sonra korkma Ruyadır. Soyledir . boyledir dediler bende kendimi inandırmaya calıstım. cunku korku icinde kalıcagıma yalanda olsa inanır Rahat ederim diye.

bir hafta kadar hic birşey olmadı bir hafata sonra tekrar oldu ben o an anladım peşimi bırakmayacagını Yine direnmeye kalkmaya calsıtım 5 dk kadar surudu yine pes ettim sonra kımıldaya bildigimi farkettim Sanki ben vazgecince o da vazgeciyordu. ertesi gun dusundum neden boyle oldugunu iyice . Sonra karar verdim hiç bir hareket yapmıcam. nasıl olsa zarar verse verirdi simdiye kadar dedim . belki kotu niyetli bir ruh benle dalga geciyor diye dusundum Bir hafta kadar sonra yine oldu . cok korktum ilk once Refleks olarak kurtulmaya calıstım ama aklıma birden bir hafta once dusundugum plan geldi aklıma Tepki Vermedim ve busefer sadece 1 dk surmustu. ozaman anladımki gerçekten ben Tepki vermesem oda beni bırakıp gidiyor .

ertesi hafta yine oldu Yine planı yaptım hala korkuyordum . ve buseferde aynı sekilde bıraktı

ondan sonra yine tekrarladı Busefer hic korkmuyordum cunku bırakıp gidecegini biliyordum Ve 1 dk bile surmedi assagı yukarı 10 sn kadar surdu.

ve son olarak ertesi haftaya tekerar geldi . Ve ben yine korkmadım ve yine gitti. ertesi gun Soyle dusundum belkide Ben Rahatlayınca korkmayınca oda oyundan zevk almıyor ve bırakıyor. veya Hic birşey yok bu sadece benim hayel gucumun bir sonucu olarak vucudum korkumdan dolayı katılasıyor. ve kımıldayamıyorum ama ben rahatlayınca vucudum normale donuyor diye dusundum.

ama 2 secenek imkansız gibi. cunku ilk oldugun boyle birseyden habersizdim.

yani gerçekten birşeyler gelmisti.

ama sunuda ogrendim Ben kendimi bu esnada rahatlatıp direnmessem normale donuyorum o sey gidiyor.

Belki sendeki bu siyah kolye.

Sen o an denediginde zaten Vaz gecmistin. yada eskisi kadar korkmuyordun ve direnmiyordun.

Ve hatırlamaya calıs her geldiginde ilksefer butun gucunle direnmeye calısıyordun Ama en son Direnmiyordun. ne zaman direnmeyi bıraktın ozaman herşey normale donuyordu Degilmi ? .

Arkadaslar Ben hic kimseye bu deneyimi tavsiye etmem. o sey icime girdigimde Cok garip olmusutu Vucudumda ki butun organları hissettim akan kanımı bile. Tek kontrol edebildiginiz organınız Gozunuz.

 

ekleme yapıyorum sonradan geldi aklıma.

ben ne bir agırlık . nede Bir sey gordum . nede birseyin yanımda oldugunu

sadece ilksefer Bir ruhun ayaklarımdan Vucudumun icine yavas yavas aktıgını ve o andada vucudumdaki butun organları ve damarlarımdaki kanın nasıl aktıgını hissettim .

 

ayrıca Dinle kesinlikle alakalı degil.

ve ayrıca ben ozamanlar bolye seyleri bile bilmediz. Tek bildigim filmlerden hayaletler ve ruhlardı . karabasanı hic duyöadım etkilerini Hic duymadım

ama cok ilginctirki cogu kisi benzer seyleri yasıyor.

o halde Rastlantı degil. Ruya degil. Kurgu hic degil. Gercekten birşeyler var.

 

ve hala aklıma takıyor. ayaklarımdan icime giren sey neydi ?

icime girdi ama girdigini hissetim ama Cıktıgını hissetmedim .

ama kendimdede 15 senedir hic bir degişiklik farketmedimde

acaba bu neydi ne oldu Diyorum ve hic bir cevap bulamadım

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

senin içine girdiğini sandığın zaman karabasan gidimiştir çünkü karabasanın basmaya başladığını anlaman zordur ancak önceden de geldiyse anlarsın fakat çıkarken hissedersin hatta senle konuşurda fakat çoğu anlaşılmaz kalimelerdir eğer sürekli gelenler varsa cevşen okumalarını tavsiye ederim etkildir yada yataklarını kontrol etsinler pislik ve yiyecek artığı bulunmasın

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

senin içine girdiğini sandığın zaman karabasan gidimiştir çünkü karabasanın basmaya başladığını anlaman zordur ancak önceden de geldiyse anlarsın fakat çıkarken hissedersin hatta senle konuşurda fakat çoğu anlaşılmaz kalimelerdir eğer sürekli gelenler varsa cevşen okumalarını tavsiye ederim etkildir yada yataklarını kontrol etsinler pislik ve yiyecek artığı bulunmasın

ben tam anlayamadım

 

Cıkarken bişey hissettmedim ama icime Bir seyin girdigini hissetim.

once uyandım zaten bir kac saniye uyanık kaldım ve Ters birşeyler hissetmedim ama sonra kımıldayamadıgımı konusamadıgımı Farkttim Ve o an ayaklarımdan icime dogru birşeyin girdigini hissettim. 5 dk kadar kımıldayamadan kaldım oylece.

5 dk sonra hersey normale dondu.

 

Birde arkadaslar yazmıslar. Astral bedenin ayrılması falan diye.

buna benzer birşeyde olmadı.

 

allaha sukur su an hic bir şey yok. 10 - 15 sene kadar once oldu ve biti . Allah kimseye yasatmasın bunu...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ya Fettah denilmesi, karabasanı bitiriyormuş...

 

el-FETTAH: Kulların, her türlü güçlük ve sıkıntılarını açan ve kolaylaştıran manasına gelir. Faydalı ilimlere karşı insanların kalbini açarak, onların islerini kolaylaştıran, bütün zorluklarını ortadan kaldıran yüce Allah'tır. Her işinde üstün gelen O'dur.

 

“Cinler”

 

Gökleri dinlemek cinlere yasaklanmıştı. Melei Ala'daki güvenli (nötr) bölgelere gittiklerinde onları kovalayan şıhab denen mermilerle ölüyorlardı. Bu ani değişiklik yüzünden cinlerin dört ileri gelenleri devriyeler çıkardılar. Devriyeler tüm dünyayı gezerken (Işık hızına yakın bir hızda dünya bir çırpıda gezilebilir) bir devriye Mina dağında şıhaba tutuldular (Taşlandılar). O zaman TEK EMİN YER OLARAK ARAFAT'a sığındılar. O sırada Resulullah Fatiha'yı okuyordu. Cinler, kendilerini kovalayan şıhablardan korunmak için hızlarını düşürmeye başladılar. Yani Resulullah'ın hemen yöresindeki bir HALKA'ya en emin yere yöneldiler. O korunma küresine yönelirken hız düşürdüler. (Yani serbest elektron gibi katod, beta ışınları gibi gideceklerine, bir elektronun çekirdek etrafına bağlanması olayını yaşadılar.

 

Onlar yukarıdan aşağıya indiklerinde okunan Fatiha "İlham ettik....." biçiminde iken tam elektron zarfı oluşturduklarında Fatiha değişti yani insanların anladığı gibi anladılar. "Hamdolsun Alemlerin Rabbine, din gününün sahibine diye..." Buna çok şaşırdılar. Nasıl oluyor da bu okunan şey, yukarıdan aşağıya (lineer) ayrı, ve elektron olasılık bulutu olarak membran olduklarında ayrı bir anlam veriyordu. Bir elektron bulutu gibi üstüste bastırıldılar. Bunlara Hadislerde Züd Ricali, ya da keçe gibi sıkışmışlardı" deniyor. Yani yörüngelere oturmuş elektron orbitleri.

 

Yani öyle bir evrensel dil oluşmuştu ki, Kur'an'da, Cinlere ve insanlara aynı anda hitap ediyordu. İnanılmaz bir mucizeydi bu. Şaşkınlıktan hayretten koştular ve reislerine (Klan başkanlarına) şöyle dediler, "Doğrusu biz çok hayret verici bir Kur'an(=Okunan demektir.) dinledik. Ve daha bir sürü şeyler konuştular. Bu arada elbette bütün cinler kurultayı bu işi çok merak ettiler. Hepsi Resulullah'ın olduğu EMİN BELDEYE (Güvenilir bölgeye, Hira'ya) koştular Bu sefer ikinci kez şok oldular.

 

Cin Suresinin birinci ayeti:

 

De ki: Hakikat bir takım cinnin Kur'ân dinleyip de şöyle dedikleri bana vahyedildi. Şüphesiz biz, hayret verici bir Kur'ân dinledik.

 

Cinler neye hayret etmişler gördünüz mü? Hem insanlara hem cinlere iki ayrı dile aynı anda hitap eden bir kitap. Dolayısıyla Kur'an onların da kitabıdır. Doğal bir mucizedir ki, daha önce Tevrat ve İncil böyle değildi. İkinci olarak şok oldukları ise şuydu: Bir gün evvel aralarında konuştukları ve hiç bir insanın duyması mümkün olmayan sözleri, Resulullah BİR BİR SAYIYORDU. Yani dün aranızda konuştuğunuz bazı şeyleri, gizli şeyleri, benim burada saymam gibi... Buna şaşırmaz mıydınız?

 

Fatiha'yı anlatırken, bu sefer de CİN SURESİ gelmişti. Cinler o zaman tam abondone oldular. Çünkü cinlerin milyarlarca yıllık tarihlerinde İLK KEZ GÖKLERDEKİ MEVKİLER YASAKLANMIŞTI. Cinler tarihinin en büyük olayı, Atlantis batması, Nuh tufanı gibi... Bu olay o kadar önemliydi ki...

 

Ayet 2, “O Kur'ân hidayete erdiriyor, biz de ona iman ettik. Rabbimize hiçbir şeyi ortak koşmayacağız.”

 

Çünkü Hiç bir zaman Cinleri hiç bir insanın komşuyu dinlemesi gibi dinlemesi mümkün değildir. (Hız farkından dolayı, sesler çok hızlı dönen bir bant, plak gibi incelir ve yuki sesi olur. Bunu hiç bir insan anlayamaz, çünkü ses ötesi bir hızdır bu...) Cinler şuna çok şaşırdılar: "Biri, O biri ALLAH evet Allah, o bildirmeseydi dün ne konuştuklarını, bugün de Resulullah, "Bana şu vahyoldu...." diye belirtmezdi. Bunu bildirecek tek GÜÇ herşeye her an şahid olan El Şehid Allah'tan başkası (Melek dahil) olamazdı. Bir tek güç=Allah sadece bu ses ötesini dekoder edebilirdi. Buna şaşırmışlardı.

 

3. ayet, “Doğrusu, Rabbimizin şanı çok yüksektir. Ne bir arkadaş edinmiştir, ne de bir çocuk.”

 

Nefilim denen dev adam ifritlerin tanrı çocuğu sayılması gibi bir hatayı anlamışlardı. Üzeyir, İsa vb.yi Allah'ın oğlu saydığımız gibi, haşa, onlar da ifritleri öyle sanıyorlardı. Ama gözleri açılmıştı artık. Gökleri dinleyemiyorlardı.

 

4. ayet, “Meğer bizim beyinsiz (İblis), Allah hakkında saçma şeyler söylüyormuş.”

 

Cennet'te Cennet haznedarı olan AZAZİL (Kutsal kitaplarda Azazeel) Allah'ın oğlu olduğunu söylemişti cinlere. Kur'an sayesinde Cinler Şeytan olan ırkdaşlarının tam bir yalancı olduğunu ve beyinsiz olduğunu anladılar.

 

5. ayet, “Doğrusu biz insanları ve cinleri Allah'a karşı asla yalan söylemez sanmışız.”

 

Şeytan, insanları eline geçirince yalan söyletiyordu. Dolayısıyla şeytan'ın yalanlarını doğru sandıkları için insanlarında doğruyu söylediklerini sanıyorlardı.

 

6. ayet, “Doğrusu insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere sığınırlardı da onların şımarıklıklarını artırırlardı.”

 

Oradaki kelime erkekler değil, onu düzelteyim, "Bazıları, bazılarımıza raptoluyorlardı, rabıta kuruyorlardı anlamında.

 

7. ayet, “Doğrusu onlar sizin zannettiğiniz gibi, zannetmişlerdi ki, Allah asla kimseyi Peygamber göndermeyecek.”

 

Oysa Resulullah SON ELÇİ OLARAK GELMİŞTİ. İsa'nın sonuncu olmadığını anladılar. (İsa göğe alınırken yani bir gün=bin yıl relativistik hızında zorunlu olarak , onlarla "TEMAS" kurup geçiyordu. Bu temas, hani siz yavaş bir arabayla giderken, arkanızdan gelen çok hızlı bir arabanın şoförünü görmezsiniz. Ta ki sizinle AYNI hizaya gelince birbirinizi BİR AN görürsünüz. İşte İsa göğe alınırken BİR AN görmüşlerdi cinler ve bunun SON diye ilan etmişlerdi. Resulullah üzerine gelince hatalarını iyice anladılar.

 

8. ayet, “(Cinler, dediler ki): "Biz göğe dokunduk, onu kuvvetli bekçiler ve alevlerle dolu bulduk."

 

Bunları açıklamıştım. Melei Ala'ya gidiyorlar ama, oraları kozmik mermilerle dolu buluyorlar

 

9. ayet, "Doğrusu biz göğün bazı mevkilerinde dinlemek için otururduk. Fakat şimdi her kim dinleyecek olursa kendini gözetleyen parlak bir alev buluyor."

 

Magnetosferi ve mıknatısın ortasının ne itip ne çektiğini oranın EMİN belde olduğunu anlatmıştım.

 

10. ayet, "Doğrusu biz bilmiyoruz, yeryüzündekilere kötülük mü murat edildi, yoksa Rabb’leri onlara bir hayır mı diledi?"

 

Artık bu onuncu ayetle, "MELEKLERDEN GELECEK HABERLERİNİ ALARAK BİLDİKLERİ ŞEYLER, O GÜNDEN İTİBAREN YASAKLANDI. Yani "Biz ARTIK Bilemiyoruz, geleceği" demeye getiriyorlar.

 

Bir önemli şeyi daha söylemeliyim. Resulullah efendimiz, Cinlerin de Resulüdür. Fakat Kur'an'daki "Sen mecnun=cinli değilsin" ayeti nedeniyle hayatında bir tek kere CİN görmedi

 

Buna da şaşırdınız mı? Herkes onları toplayıp, Kur'an okuduğunu sanıyor bütün mealler bu mantıksız iftirayı atıyorlar. Halbuki Resulullah, sadece kendine ineni (örneğin Fatiha, örneğin Cin suresi vb.) okudu. Cinleri görmedi. Görseydi zaten MECNUN olurdu, elçi olamazdı.

 

Resulün yanındaki bir tek kişi vardı ki zaten "Züd Ricali ve keçe gibi bastırılmışlardı" diyen de o kişi, yani o mecnun ama Resulullah değil. Resuller bırakın cin görmeyi, ESNEMEZLER bile... Yani beyindeki uyku-rüya-halusunasyon merkezlerinin Oksijene ihtiyacı yoktur. Nazar vb. esnetir. Üstelik bulaşıcıdır. Bir gördünüz mü, size de geçer.

 

Bir cin normal olarak ışıkhızına en yakın hızda seyreder (Beta ışını ). Ama bir insana (protona) bağlanması gerektiğinde. Hızını hiç düşürmeden elektron yörüngesi (Beta=Elektron demek zaten) olarak o kişinin çevresine (Nefs kabuğuna) yerleşir ve bir tür SENKRONİZE yani eş anlı olur.

 

 

 

Halusinasyon sandığımız çok şey aslında "Perilenme" dir. Cinlenme, mecnun olma vb. hatta cinlerle evlenenler gibi olaylar çok az da olsa, aslında bir ZÜD olayıdır. Cinle, hızlandırılmış (enerji) insanlar olduğu için insanlara aşık olabilirler. Dişisi insan erkeğine ya da tersine "Sanal" evlilikler yapabilirler. Beyindeki seks merkezine doğrudan elektrik akımı vererek, (Pion elektriğini tersyüz ederek, akma yönünü tersindirerek) sanki bir gerçek evlilik yaşıyorlarmış gibi cima ilişkisi kurabilirler. Eğer bir insana göz koymazlarsa ama büyü vb. gibi bir işe amade olmuşlarsa arkamızdan hızla gelen ve bizi hızla geçen bir araba gibi zamanda geriden-ilerimize doğru yol alırlar. Bir hizaya geldiğimizde "Bir an, direksiyorda oturan iki sürücü" birbirini görmüş olur. Burada sanki biz bisikletliyiz, o da Porsche gibi... Bizi geçince onun rüzgarından etkileniriz. (Nörolojik bir çok hastalık halk arasında YEL yani araba rüzgarı gibi adlandırılır.

 

Gerçekten de Rhumatizma, Siyatik, Gut gibi sinir sistemi hastalıkları ve kısme felçler içeren (apopleks) durumlarda CİN etkisi vardır. Gelecekte, bunlar (enerji insanlar) kanıtlanınca, Allah Dr.lara yardım etsin. Çünü tıbda parapsikoloji alıp yürüyecektir.

 

Hani cinler RUH diye geliyorlar ya o resimleri bakın. Dikkat edin yama gibi dururlar, çünkü ektoplazma denen bir ara beden, tıpkı fosfor gibidir. Aslında o gelenler de cinler, Hangi ruh geri gelmiş ki? Şekillenince herşeyin gölgesi otomatikman oluşur. Dikkat edin ektoplazma sanki bir "Fosforik" montaj gibi duruyor. Çünkü, bir cin geldiğinde, beynimizdeki "Örneğin dedemin ruhu" olan HOLOGRAMI alıyor, medyum'un ektoplazmasını kıvamlı bir köpük olarak kullanıyor ve ortaya çıkan heykel (Ruh=Cin) benim dedeme aynen benziyor.

 

Cinlerin şu özelliği ünlüdür: HALUGRAM. Yani sizdeki "İmgeyi, ideoplazmayı, esir matriksini" Halugramdan HOLOGRAMA çeviriyor. Görüntüyü ise Ektoplazma ile heykel haline getirebiliyor.

 

Birincisi bildiğimiz Hologram. İkincisi ise tıbda kullanılan biçimi=HALU+SİNASYON olanı. Yani Halusünasyon'un kelime kökü ile Holo, Halo, Hlau(Arapça Hayal, Hülya) aynı şey. Madde dalgası olmayan enerji matriksleri. Halusinasyon görmek diye bir şey mutlaka duymuşsunuzdur.

 

Kirlian alanı, mercek, objektif vb. istemez, çok yüksek alanda resmi çekilecek olan nesne film kağıdına konur ve nesnenin kendisi değil, onu surrounding olarak kuşatan ve içinde yer alan biyomagnetik ışıma (Aura da deniyor) fotoğrafa alınır. Röntgen ise bunu yapamaz, çünkü X ışınları kemik hariç, organları katederler.

 

Şu da var ki, Cinler "Tipten tipe" girebiliyorlar. Bunun için insanın kendilerine teslim olması, yani beyin kanallarını açması gerekiyor. Böylece mıknatısın akıları gibi HALU alınıyor. O görünmez akılara (Demir tozları niyetine) Ekto=Dış*Plazma yerleşiyor ve halusinasyon oluyor Holografik (Foto+graf gibi holo+graf demek istiyorum.) Yani bir tür sanrı, bir tür paranoidler, illüzyonlar vb. somutlaşıyor.

 

Cinler yavaşlamazlar (Işık da yavaşlamaz ya). Cinler, biz toprak (Proton) çevresinde ELEKTRON BULUTU olarak yer alırlar. Yani yavaşlamadan UYDUMUZ olurlar. Ama öncelikle, onlara (Hipnozdaki gibi) teslim olmak gerekiyor. Yani bu insanın rızasından kaynaklanmalıdır.

 

Uyku, hastalık (Sayıklama derecesinde) yüksek ateş, tok karnına ve kalbimizi yoracak biçimde yatarak tansiyon değişmeleri vb. etkilerle, onlarla aramızda bir kesişme (Polarizlenme) oluyor. Çünkü biz uyanıkken, elektrik ve magnetik alanlarımız birbiriyle çakışıktır ama uyku moduna girince, beden (Elektrik alan) yatakta yatay iken antibeden (Ruh mesela, bilinç ya da zihinsel boyutuluz, hani şu sıfırdan 70 kg. küçük soyut bedenimiz.) YUKARI düşüyor. Yani bir kitabın sayfasının 90 açı derecesi dik durması gibi, Magnetik alan yukarı ayrışıyor.

 

Cinler ise, bizim yatay (Ceset) ile dikey (bilinç) arasında 45 açı derecesi bir polarizlenme bölgesinde yer alıyorlar. Hem meleklerle hem bizimle SINIRDALAR. Onun için gökleri dinleyebiliyorlardı. İşte bu durumda KARABASAN olayı oluyor. Uykuya dalarken ya da rüya içinde gerçek olan Katalepsi hali (Donup, kıpırdayamama, gölge oturması, karabasan falan diyorlar, kıpırdattırmaz sizi ve bildiğiniz bütün duaları okursunuz adeta... Lohusa humması (Göğüslerinden mikrop kapan kadınları kastediyorum). Onlara da albasan/albastı geliyor ve onlar bunu görüyorlar. Ancak vücut ısımızın 40 üstünde olması koşulu var. Böyle ilginç ilginç cinni hastalıklar var işte...Akıl ve Ruh hastalıklarını Kur'an kesin ayırıyor.

 

Cinli olanlara Mecnun diyor. Mecnun=Cinli demektir. Akil olmanın tersi ise "Allah'tan gelmiş" bir KAZA gibi kabul ediliyor Kur'an'da. Karabasan Allah'ın El KABİD (Kabzadaki Dad harfi) yani sıkan daraltan isminin talimidir. Bunun tersi olan El Fettah'ı okuduğunuzda hemen bırakıyor. Fettah=Açan, genişleten demek. Ya Fettah derseniz, anında bırakıyor. Hatta sadece Fettah derseniz de...

 

Cinlerle bağlantı, elektron kabuğu olarak cindara ya da medyum denen cinliye yerleşik olan Cin irtibatı ile oluyor. Siz bir protonsunuz, o da sizin iyonizasyonunuzu nötrleyen bir elektron unutmayınız.Temas bu biçimde oluyor.

 

Süleyman'ın cinleri İFRİT=KAFDAĞI kategorisinden ayrı bir ırk. En yavaş (Dolayısıyla en uzun boylu) cin ırkı. Hızlarına göre renkleri ve boyları var. Yani insanlarda ırklar mongol, kafkas, afrikalı vb. iken, onlarda "Kırmızıdan Mora doğru ışık hızı gamları içinde renkleri ve boyları vardır. En hızlıları GNOMlardır ve bir karıştan küçük görünürler. En uzun ırk Ohmer, Ahmer=Kırmızı, kızıl yani hızca en düşük olanları. Arapça Ahmer kırmızı demektir, bilirsiniz.

 

Geleceği bilmek yalnız onların değil insanların da bildiği bir şey. Uykuda, kitabımızn 90 derece dikmesini, bir uzun gemi direğine benzetiniz. Direğin tepesinden KARA daha iyi gözükmez mi? Yani kara göründü derken, bunu direğin ucundaki gözcü söyler önce...

 

Bunun anlamı şu. Bizim uykudaki bedenimiz (bilinç) yukarı düşüyor (Magnetik alanı cesedimize dik geliyor. Böylece direğe çıkmış bir gözcü gibi, yarını, öteki ay ya da yılı görebiliyor. Ama bunu unutuyor. Sonra öyle bir an geliyor ki, "Aaa! Ben bu anı rüyamda gördüm, sanki bu anı daha önce yaşadım" diye hayret ediyor. Örneğin, iki yıl sonra evleneceği kızı görmüş ve hatırlamıştır. Buna Dejavu deniyor. De ja vu=Haberci rüya demek Vu=View anlamırnda fransızca bir kelime.

 

Sembolleri seçen mekanizma REM, Hızlı Göz Hareketleri diye bir olgudur. Göz görmek istediği sembolleri, deli gibi arar. Eğer o dalma anımızdaki göz hareketlerimizi görseydik, kendimizden korkardık. Saniyede 35 kez, göz bebeği hareket ediyor, inanılmaz bir şey bu ben uyanıkken gözbebeğimi sağdan sola taşımak için iki saniye ancak yetiyor.

 

Rapid Eye Movements=REM. Rem aynı zamanda Random=Rastgele olursa, o zaman gördüğümüz düşlerin anlamı yok, şizofrenik yani birbiriyle ilgisiz absürd şeyler oluveriyor. Ama sembolleri seçen REM hareketlerinin yoğunluk ve amplitüde denen genlikleri. Anlamsız düşlerimiz "ŞİZOFRENİK"tir. Yani neden-sonuç ilişkisi yoktur, daldan dala atlar.

 

Ama bir de Hz. Yusuf'un gördüğü ve yorumladığı gibi rüyalar var ki, Kur'an'da kutsanmıştır. Rüya bizim "ÖLMEMİZ" demektir, çünkü canımız (Eksi bedenimiz) alınır (Göğe alınır). Allah dilerse bizi ertesi gün (an) serbest bırakır.

 

39/42: Allah, ölenin ölüm zamanı gelince, ölmeyenin de uykusunda iken canlarını alır da ölümüne hükmettiği canı alır, ötekini muayyen bir vakte kadar bırakır. Şüphe yok ki, bunda iyi düşünecek bir kavim için ibretler vardır.

 

Uyanık uyku, tetikte olma hali, ve güdümlü rüyalardan, uyanık (Teyakkuzda) olmaktan başlayarak, gezici durugörü (Bedensiz astronomi, Clair Voyance vb.) denen güdümlü düşlere kadar bir çok kategori var. Bunlar psişik yeteneklerimiz olup, belli terbiye ve disiplin ile elde edilebilir.

 

Elektrik ve magnetik alanlarımızın, uykuda DİPOLE olduğunu, çakışıkken, birbirini dik olarak soğan kabuğu gibi kuşattığını anlattık. Zaten Philadelphia deneyinde de gemiye verilen elektirk niçin? Çünkü yüksek bir elektirk alanı, bir okadar yüksek MAGNETİK (Dik) bir alan otomatikman kuşatır. Böylece TELEPORTASYON Tayyı mekan (TiMekcanics) oluşur. TiMechanic=Tayyı mekan. Teleportation, Veliction, ışınlanma, daha bir sürü OOBE ESP, PK (Psikokinezi) gibi parapsikolojik paranormal görüngüler oluşur. Mekana (Uzaya, zemine) zaman eşlik eder. Biri etkilenirse diğeri de etkilenir. Bir gitar telleri gibi herkes kendi kulvarında akarken, böyle bir magnetik aşırı fırtınayla , sanki gitarist bütün telleri iki parmağıyla sıkıştırıp, birbirine değdirmiş ve VORTEX yaptırmış, zaman kavşakları oluşmuştur...

 

Görüyorsunuz bunlar "Rüya" denen minicik bir Bermuda olayından başlıyor ve gemilerin ışınlanmasına kadar büyüyor. Allah bizi kabzediyor, elektrik ve magnetik alanlarımızı DİPOL ediyor (Çift kutup demek), dilerse bizi yeniden geri bırakıyor. (Elk. ve Magnetik alanlar yeniden aynı düzlemde birbirleriyle çakışık oluyorlar.) Böylece uykudan uyanıp işimize gücümüze gidiyoruz. Evet hem kısa devre hem de Polarizasyon yani 45 derece ile "CİN, Karabasan vb." ile de teğetleşiyoruz.

 

Heisenberg'in Belirsizlik İlkesi - Gizli Değişkenler"

 

Gelecek olmasa Hızır çocuğu niye öldürsündü? Schrödinger'in kedisi vardır, gelecek bir noktadan çatallanan sonsuz ihtimale sahiptir. Einstein "Tanrı barbut atmaz, determine yaratır" diyordu ama Heisenberg Hocam (Gerçek öğretmenimdi) (İF) açısından belirsizlik değiştirgeçleri ışıktan hızlı olduğunda belirsizilik (if) ilkesi DETERMİNİZM (Belirlilik, kesinlilik=Fİ haline geliyor. Heisenberg Değişken matrislerı hapı yutuyor .

 

Heisenberg matrisleri ışık hızına kadar geçerlidir. Tam ışık hızında "parçacıklar" DURUM ve DAVRANIŞ ikilemine düşerler. Yani ışık hızında matrisler çözülür dağılır. Madde de enerjiye dönüşür. Kurşuni hiçlik başgösterir. Gri hiçlik, kurşuni hiçlik, blok twilight zaman...

 

Uzay ve zamanı ayrı ayrı düşünüyorlardı. İkisinin bir örgü olduğu anlaşıldı. Parçacık ve dalgacık ikilemlerini de ayrı ayrı sanıyorlardı. Ama dualeite ikisinin aynı anda olduğunu bize söyledi. Bunun gibi Heisenberg bize ELEKTRON'DA, elektronun

 

1. Herhangi bir zamanda

 

2. Herhangi bir yerde

 

3. Herhangibi hızda ve bir OLASIK aralığı olan bir küre içinde olduğunu söylüyordu.

 

Dikkat dikkat: elektronun yarıçapı r=2,7'dir ama ışık hızında elektronun yarıçapı sıfır olur. r=0 olduğunda belirsizlik determine olur. Her şeyin tarihi (zamanı) coğrafyası (Uzay boyutları) ve HIZI belli olur. Heisenberg'in çizdiği sınır sadece ışık hızına kadar ve elmektronun bilinen kabuğu/zarfı içinde olup bitiyor. Ne var ki, "Kaynağı ışıktan hızlı bile gitse, ışığın kendisi ışık hızında gider". Heisenberg indeterminantları ışığı anlatır. "Kaynağı olan Lambayı" değil. Işıktan hızlı olan bir evren için, Heisenberg ilkeleri çöker gider.

 

Hidden Variables de bir başka gerçek. Çünkü Einstein-Rosen-Podolsky köprüsü kanıtlanmıştır. (Worm Hole'lar nedeniyle) Einstein ışıktan hızlı bir evreni, örneğin ışıktan hızlı titreşen bir esir'i YOK EDEREK, bizleri ışık hızıyla kısıtlamıştır. Yani bu durumda, ışıktan hızlı (Melek, bilinç, ruh, Ahıret, Allah vb.) gibi İNANÇLARIMIZI yok etmek istemiştir. Bir yandan da Heisenberg'e karşı çıkmıştır. Yani hem maneviyat yoktur diyor Einstein hem de gizli değişkenleri öneriyor ve balıklama Manevi aleme dalıyor. Quantlaşma yani diskret yaratılma hali, ışıktan yavaş evren için geçerlidir. Işıktan hızlı evrende kuant değil, BÜTÜNLÜK vardır. Onun da belirsizlik matrisleri falan yoktur. Quant aralığının olduğu durumlarda belirsizlik ilkesi geçerlidirdi.

 

Kısaca fark üç vitesli evrenrde:

 

1. Işıktan yavaş (madde) için QUANT=NİCELİK teoremi ve BELİRSİZLİK ilkesi geçerlidir.

 

2. Işık hızında Melei Ala durumu olur.

 

"Geleceği" öğrenebilirdik, eğer Cin olsaydık. Işık hızında DURUM'lara bakılamaz, parça DAVRANIŞ olarak çözülür yani dalgacığa dönüşür. Kuantum teoremi, sadece DURUM'a bakar, davranış ile ilgilenmez. Mesela çarpışan iki parçacığın çarpışma öncesi ve sonrasını (Sekip sıçramasını) sayımlar. Ama tam çarpışma anı ile ilgilenmez. Çünkü iki parçacık çarpışma anında artık PARÇACIK" DURUMU değil "DALGACIK" davranışına geçmiştir, çözülmüştür. Dolayısıyla quantum teoremi, DURUM'cudur. Çarpışma anıyla rezonanslarla vb. ilgilenmiyor. Bu da şunu anlatmaktadır ki, belirsizlik ilkesi ışık hızından düşük hızlar için geçerlidir.

 

3. Işıktan hızlı olununca da artık parçacık-dalgacık, durum-davranış vb. değil, ÜAKYON yasalarının ilki olan "HER ŞEY BİR TEK PARÇADIR, HER BİREY O TEK PARÇANIN HOLOGRAMİK görüntülmeridir. Herşey bir bütündür öte alemde... Tasavvufta KÜLLİ ve CÜZİ çok kullanılır bu bakımdan

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bence ne ekmek kırıntısıyla ne sırtüstü yatmayla bi ilgisi yok.bu olayı yaşayan binlerce insan var bilimsel açıklamalar her zaman insanların kolayına gelir, 'düşünürsün hımmm...mantıklı'.ama bu olayda mantık falan yok.yatağa yattın anda da olabiliyor uykunun en derin yerinde de..

rüya gördüğünü sanıyorsun önce herşey normal,rüyan karanlık veya aydınlık farketmiyor..seni kovalıyor kaçamıyorsun ama o sana gitgide yaklaşıyor yada üstüne oturuyor kımıldayamıyorsun, nefes alamıyorsun,ne çığlığın duyuluyor nede yardım edin die haykırışların..gerçekten inanılmayacak kadar korkunç bişey!

ilk geldiğinde ailecek terastaydık, ben öylece uzanıyordum dalmışım sonra babam beni aşağıya odaya yatırdı o an uyandım ve kanlı korkunç dişleri olan bir köpek bana doğru koşuyordu. babamı görebiliyordum, beni öptü ve gitmek üzere kapıya yöneldi.köpekse bana iyice yaklaştı, nefesini ve kokusunu hissedebiliyordum bana anlam veremediğim bişeyler söyledi. babam arkasına döndü ve bana baktı o anda annemi çağırdı suyla yüzümü yıkadıklarını da hissettim annem dua okumaya ve ağlamaya başladı.yaklaşık 3-4 dk sürdü ama bana saatler gibi gelmişti..nefes almıyormuşum bedenim kaskatı olmuş ve gözlerimden yaş geliyormuş.tam olarak bittiğinde bütün vücudum uyuşmuştu. sanki saatlerdir koşuyormuşum gibi yorgundum.ertesi gün sol ayağımın morardığını farkettim halbuki ben onu yüzümde hissetmiştim.bu başlangıçtı ve devamlı devamlı aynı şeyi yaşıyordum ayağım artık tamamen morarmıştı.alışmıştım artık ne kendimi geriyordum ne de kaçmak için savaş veriyordum o geliyordu ben öylece duruyordum ve bitti..yada ben bittiğin sandım..aradan 8 yıl geçti ve ben burda aynı şeyi yaşamaya başladım.bazen nesne bazen anlamsız bir şekil bazen de ses olarak ve yine lanet olsun ki ayağım morarmaya başladı.ilk önce baş parmağım sonra diğer parmaklar ve bütün bir ayak mosmor..alışmam bu defa gerçekten zor oldu çünkü yalnızdım yanımda kimse yoktu.uzun bir zamandır olmuyor ama tamamen de bitmiyor bunu biliyorum.ışığım devamlı açık uyuyorum bu insanlara saçma gelebilir sonuçta ışık bundan korunma yolu değil ama her gözümü açtığımda etrafımda ne var ne yok görebiliyorum buda beni rahatlatıyor..

psikologa da gittim hocayada..psikologun dediği kendimi çok fazla germekten ve fazlasıyla sıradan şeyleri bile kafama takmaktan ki bu koca bir yalan.her ne kadar o anın geçiceğini ve biteceğini bilsende ister istemez vücudun geriliyor bunu sen istemiyorsun o yapıyor..

hocanın da verdiği okunmuş sular ve yastıkaltı, cüzdan içi muskalar. işe yaradı mı evet yaradı azalmasını sağladı..

anlatırken bile insan geriliyor ister istemez!!

böyle iştee..herkes anlatmış bende anlatmak istedim sadece..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kımse ama yanınızda 58485744r4754985 kısıde olsa sıze gelıcekse gelıyor.bızzat yuzlerce kez yasadım .hıc dua ederek uyandınızmı .yada annenızın yada babanz karsınzıda otururken sızın kulagınıza onların seslerıyle bagırıldımı ısmınızle?yada yazmak ıstedıgınız bır duaya engel olundumu .kagıda dua yazmaya calısırken abuk subukk seyler yazdınızmı bunlar daha hıccc bır sey.gelen cındır karabasanı yapanda benım dusunceme gore cındır.ama basa cıktım sonunda.umarım gelmez sızede ...yıllarımı aldı ama hıcbırsey tam olarak bıtmez gelmemesı ıcın bazı seyler gerekıyor ama sıze en buyuk tavsıyem cıplak yatmayın ustunuzde en azından bır ınce gecelık erkekler ıcınde bır sort yada tshırt olmalı.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ewt gerçek bir varlık 1 2 haftada 1 kez uğruo bazen sürekli , siyah ve yumuşak bişey ama ilginç olan karanlıkta onun siyahlığını farketmek gündüz geldğide oldu bi kaç defa yalnız siyah olmuo farklı bi kişi teyzem gelmişti bu gündüz olan kabus olabilir aynı olayı yaşadım bu sefer uykudaym ama çevremi görebiliodum :D insan bi süre sonra alışıo bi tür geçici bunaltı bnim gözümde ama o ağır baskısı yokmu çok acı verio ya gece gece bıçak sokulmuş gibi oluorm Allah'tan ranzanın üstünde ablam oluo isa dedimi kaçıo :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

önceleri bu tip durumla çok karşılaşıyordum yalnız birşeye dikkat ettim uyku halinde kontrol edebiliorm karabasanın gelip gelememesine rüya halindeyken karabasan gelmeden önce kulağımda bi zonklama ve aşırı ses duyuyorum eğer bu sese aldırış etmezsem karabasan geliyor işte çeşit çeşit halisünasyonlar hareketsizlik bağırdığımda sesimin kısılması gibi etkiler görülüyor ama o sesi duyduğumda bütün gücümle çabalayıp kalktığımda ise karabasan gelmiyor.Karabasana elbette inanıyorum inanmıyo değilim ama bunun bilimsel bir açıklaması olduğunu düşünüyorum.Yani eğer kendimizi kontrol edersek karabasana yakalanmadan çok rahat bir şekilde uyanabileceğimizi düşünüyorum.Genelde vücudun uyuşması durumu gerçekleştiğinden yatakta sabit kalınıyor ve vücut tek parça durduğundan çabaladıkça beynimize daha fazla uyarı gidiyor.Beyine fazla uyarı gitmesi halinden dolayı da çeşitli sesler ve görsel öğeler açığa çıkıyor ki bu da tamamen bizim bilinçaltımızla ilgili bence :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

karabasanın obsesyon olduğu fikrine katılmıorum çünkü insanların sıkıntılı oldukları yada korktuklarında başlarına gelir genelde we insan kendini uyandırabilir böyle durumlarda.

anlayanmadığım bişey war yaa nedense cinler hep kadınlara musallat oluyo neden??? bizde olup bu kadar çekici gelende erkeklerde olmayan ne war. bizim gibi yaşadıkları düşünülürse tabii:D:D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

şuan tüyLerim diken diker arkadaşLar. ama evet bunLar oLagan şeyLer. bir keresinde bnmde başıma qeLdi ,,, tavam üstüme çöküyor sandım , aqLadıımı hissediyordum ama gözyaşım düşmüyordu ! çok iLqinç duyquLar kimseye tavsiye etmem .. ama çok şükür bi daha başıma qeLmedi :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kımse ama yanınızda 58485744r4754985 kısıde olsa sıze gelıcekse gelıyor.bızzat yuzlerce kez yasadım .hıc dua ederek uyandınızmı .yada annenızın yada babanz karsınzıda otururken sızın kulagınıza onların seslerıyle bagırıldımı ısmınızle?yada yazmak ıstedıgınız bır duaya engel olundumu .kagıda dua yazmaya calısırken abuk subukk seyler yazdınızmı bunlar daha hıccc bır sey.gelen cındır karabasanı yapanda benım dusunceme gore cındır.ama basa cıktım sonunda.umarım gelmez sızede ...yıllarımı aldı ama hıcbırsey tam olarak bıtmez gelmemesı ıcın bazı seyler gerekıyor ama sıze en buyuk tavsıyem cıplak yatmayın ustunuzde en azından bır ınce gecelık erkekler ıcınde bır sort yada tshırt olmalı.

 

heyy jerfi evet sana inaniyorum dediklerinin hepsi doğru çünkü bu tip olaylar birzaman lar benim başima çokkk gelirdi ama püs nokta şukiii:

Ben,annem ve abim biz evede korku filimleri izlemeyi çook severiz sitede herkezin çok korktuğu korku filimlerini biz ali r evede karanlikta gece yarilarinda izlerdik çok severdik neler neler izledik ben o zaman lar küçüktüm tabi biraz korkardim işte ruhlar cinler şeytan vs. Geceleri hep 02:30 yada 03:00 civarlarinda uyanir su içerdim ve salondan yada mutfaktan karanlikyerlerden beni annnemin yada babamin ama genllikle annemin sesiyle biri çağirirdi bu sik sik oluyordu (esra kizim mutfağa gel yada esra kizim salona gel diye benim adim esra alev olduğu için öyle derlerdi ben de çok korkardim ve yatağima gider yorgani üstüme çeker yatardim ama korkardim ya gelirde yorgani açarsa derdim) bazende uyuyorum yine gece yarisi annem beni çağiriyor içerden uyandim baktim annem hala beni çağiriyor kalktim yataktan salona gittim baktim kapkaranlik ne annem var yada herhengi biri sabah ananeme söyledim annem bidaha olursa sakin uyanma uyumana devam et seni çağiran cinelrdir dedi ben de bidaha kalkmadim çağirsalarda gitmezdim sonraa zaman geçti annem cimnler insan larin korkularindan yarralanirlar ve insanlari korkutamak isterler dedi o günden sonra bidaha hiççç korkmadi m çağiriyorlardi gidiyordum neval lan neredesisiniz die bağiriyordum yada küfür ediyordum bazende gelemem şekerim diyo dalga geçiyordum birdahada hiççç olmadi hatta şimdide ben cin çağiriyorum ama eşekoğlu eşşşekler gelmiyorlar yaaahhhh yani sadece bu değil senin başina gelenlerin hepsi fazlasiyla benimde başima geldiiii ben şuan cinlerle arkadaşlik kurmak iletişime geçmek istiyorum ama oluyor gelmiyorlar çünkü korkmadiğimi bikliyorlarr

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu kesinlikle gercek olay tam olarak ne bilmiyorum ama bana 2 senedir oluyor bu sanırım ailemizde genetik cünkü annemde teyzelerimde ve ananemdede varmıs ilginc gercektende ama kimse olamaz demesin yasadığım icin net sekilde biliyorum her gün olmasadahaftada bir oluyo ilk olduğunda deprem oluyo sanmıstım annemin dua okuduğunu duymutum oysaki öyle bseyyokmus :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir kaç ay öncesine kadar neredeyse her gece karabasan yaşadığım için doktora gitmeyi düşünmüştüm 7-8 sene önce sara nöbeti geçirdiğim için endişelenmiştim. Ama son yaşadığım karabasandan sonra karabasan denilen olayın istemdışı veya kendiliğinden oluşan bir astral seyahat olduğunu düşünüyorum. Çünkü karabasan yaşadığımda odam çok karanlıktı ve gölgeler vardı, kulaklarımda uğultular vardı. Ama yataktan doğrulmaya çalışır bir haldeydim. İlk aklıma gelen besmele çekmek oldu. Sonrasında birisinin fısıldadığını duydum. Duyduğum ses "Gevşe, geri dön, geçecek" dedi. Ben de arkama dönüp yüzüstü yatmaya çalıştım. Yatağımda karanlık bir gölge yatıyordu. Yüzüstü döndüğüm anda gözlerimi kapattım ve tekrar açtığımda sırtüstü yatıyordum ve kalbim çok hızlı çarpıyordu.

Bence bu stresin bir sonucu. Çünkü gergin ve sıkıntılı olduğum zamanlar yaşıyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

size bir tavsiye öncelikle yatarken Peygamber efendimizin sünnetine göre yatmaya dikkat edin..ben denedim ne zamn sırt üstü yada yüz üstü gelsem geliyor,..ama sağ kolumun üstüne yatıp dizlerimi toplayınca bişey yapamıyor... bide uyumadan muhakkak ayetel kürsü nas-felak sr. lerini okuyun ... ben böle kurtuldum..açıkçası gelmesine alışmıştım..okuyunca gidiyor tabi beklemek gerek biraz..karşı koymayın tek sözüm bu..gözlerinizi açmayın mümküns görmeyin onu..

 

Evet ben de çocukluğumdan bu yana çok sık yaşıyorum bu durumu...İlk başladığı anlarda çok korkardım...Fakat son zamanlarda alışmıştım artık ve karşı koymaya başlamıştım...Her yaşadığımda iki elim başımın üstünde üstüste çarpı işereti şeklinde oluyordu...En tuhaf kısmı bu...Birde yine karşı koyduğum bir anda resmen çığlığını duymuştum iki elimle kuvvetlice ittiğimi hatırlıyorum...Çok tiz ve ince bir sesi vardı...Sadece bir kere gördüm...Yerden tavana kadar uzanan siyah bir gölge şeklinde idi ve şapkası vardı:)Fakat çok şükür uzun zamandır bu durumu yaşamıyorum artık...Tavsiyem yatmadan önce mümkün olduğunca pozitif şeyler düşünün...Uykuya huzursuz bir şekilde dalarsanız,bu durumu yaşama ihtimaliniz çok yüksek...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Evet ben de çocukluğumdan bu yana çok sık yaşıyorum bu durumu...İlk başladığı anlarda çok korkardım...Fakat son zamanlarda alışmıştım artık ve karşı koymaya başlamıştım...Her yaşadığımda iki elim başımın üstünde üstüste çarpı işereti şeklinde oluyordu...En tuhaf kısmı bu...Birde yine karşı koyduğum bir anda resmen çığlığını duymuştum iki elimle kuvvetlice ittiğimi hatırlıyorum...Çok tiz ve ince bir sesi vardı...Sadece bir kere gördüm...Yerden tavana kadar uzanan siyah bir gölge şeklinde idi ve şapkası vardı:)Fakat çok şükür uzun zamandır bu durumu yaşamıyorum artık...Tavsiyem yatmadan önce mümkün olduğunca pozitif şeyler düşünün...Uykuya huzursuz bir şekilde dalarsanız,bu durumu yaşama ihtimaliniz çok yüksek...
bir şeyi daha merak ettim neden bazı insanlara geliyor mesela benim kuzen bana güldü dalga geçti karabasanın sülalesini ele aldı banada gelsin dedi gelmedi ben gel desem yanıma biter :D
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

çocukluğumda bir kaç kere karabasana uğradiğimi hatirliyorum ancak yillar sonra ilk kez geçen hafta pazar günü yaşadim.29 yaşindayim..geceleri sürekli okur araştirir meditasyon,yoga ve tefekkürle geçiririm.ama geçen pazar saat 2 sulari aniden uyku bastirdi bu normal gelmedi bana çünkü sabah 7_8 gibi yatarim hep 2 gün uyumasam bile bu saatler değişmez.sanki ilaç almiş yada uykuya çekilmiş gibi hemen uyudum.gözümü açtiğimda kipirdayamiyordum ve annemle konuşuyordum,onunla gün içinde sohbet eder gibi konuşuyordum fakat dikkatimi çekti sonra ve anne sen benim odamda değilsin peki ben nasil sesini bu kadar net duyuyor ve seninle konuşabiliyorum dedim burdayim işte dedi.yatak odandasinda ordan mi konuşuyoruz dedim ses çikarmadi.gözüm açik kipirdayamiyor ama olup biteninde sonuna kadar bilincinde olduğumdan sen annem değilsin sen sen cinsin dedim ve bunu dememle birlikte sol kulağimda öyle yüksek bir çiinlama ve aci hissettimki kafam patlayacak sandim o anda o kadar canim yandi..ayet el kürsi okumaya çaliştim ama ezbere bilmeme ve gün içinde aklima geldikçe okumama rağmen hep yanliş okudum defalarca başa alarak ama tamamlayamadim...sonra dedimki peki ben ne renk görünüyorum ordan?lacivert...yanitini aldim yine annemin sesiyle cevap verdi.korktuğum için lacivert göründüğümü söylüyorsun değilmi bunu duyup dahada korkayim diye dedim kulağimdaki çinlama ve ağri dahada şiddetlendi ve felak nas okuyarak kurtuldum ama kendime geldikten sonra bile yaklaşik 40 dakika kadar kipirdayamadim çünkü vücudum öyle uyuşmuştuki yüksek voltajli elektriğe tutulmuş gibi her kasim titriyor ama hareket edemiyordum...korkmadim açikçasi çünkü konu itibariyle az çok bilgim vardi ama dediğim gibi çocukluğumdan beri ilk kez yaşadim ve yaşadiğim aninda bilincindeydim.hatta daha bu sabah forumda başka bir başliğin ltinda bunu yazip paylaştim...astral yada karabasan açiklamasi her neyse o geceye döndüğümde gece üst kattaki komşumda sohbet ederken arkadaşimin kolunda bariz bir mor işik gördüm hatta söyleyince belki gremem diye dakikalarca koluna baktim çaktirmadan ve ne zamanki mor işik kayboldu o zaman dedim kolunda mor bir işik vardi seni dinlemiyor onu izliyordum diye.ve gece karabasanimda konuştuğum o sese ne renk görünüyorum diye sordum mantiksiz bir sohbetti ama ilginç bir karabasan deneyimiydi...bir de o gece sohbet ederken sürekli ensem yandi ve isindi hatta huzursuz oldum hep arkama bakip sanki sobaya yaklaşmişçasina ensemde ve sirtimda oluşan isiyi anlamak istercesine arkama bakip durdum...negatif bişeyler algiladim sanki o evde o esnada...ve gece bu geldi başima...iliimsel yada bilisel farazi bir çok açiklama getirilebilir belki bu duruma ancak sadece yaşayanin bilebileceği ve hisedeceği bir durumdur,anlatilmaz yaşanir cümlesi cuk oturacak kanimca....sevgiler...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ya neden herkes fikir sürerek yardımcı olmaya çalışıyor ? Araştırma yapsaydınız eğer bu konuda verilen cevapların neredeyse hepsinin saçma olduğunu anlardınız.Olayın iki açıklaması var,halk arasında ve bilimsel.Bilimsel açıklaması şu,insanlar rüyada gördükleri şeyleri bazen gerçekte yapmak isterler.Yani rüyada kolunu kaldırdıysan,bazen vücut sen uyurken rüyayla birlikte kolunu kaldırır.Beyin bu durumu engellemek için vücudu karabasan dediğimiz uyku felci durumuna sokar.Sadece solunum ve bilinç açıktır.Bu yüzden hareket edemeyiz,konuşamayız,sadece solunum yapabiliriz ve düşünebiliriz,zaten o yüzden hatırlayabiliyoruz yaşadığımız şeyi.Ancak bilimin açıklayamadığı taraf da şu,vücut neden rüyasında gördüklerini gerçek bedeniyle yapmaya çalışıyor ? İşte buna cevap bulunamadığı için de gündelik bilgi yoluyla açıklanan karabasan var,o da şu ; uyurken ruh bedenden ayrılır ya,ruhun bedene dönüşü sırasında bir problem,aksaklık olursa karabasan dediğimiz olay oluyor.Mesela rüya gördüğümüz zaman ruhumuzun gördüğümüz rüyayı ruhlar aleminde yaptığını,uykuda ruhun bedenden ayrıldığını herkes bilir.Ancak normal insanlar,yani ruhun bedene dönmesine alışık olmayan insanlar bunu açıklayamadıkları için cin derler.Ve dikkat ederseniz hep karabasan olayından önce ufak bir rüya görülür ve olayda ondan sonra olur.Çünkü o rüyada ruh bedenden ayrılıyor,ancak ruh,bazen bilinç açıkken bedene dönmeye çalıtığı için,bu zamanlama sağlanamadığı için karabasan denilen olay oluyor.

--------------------

Rüyalar 3 çeşittir.Şeytanın yani insanin süperegosu yüzünden görülen rüyalar ki bunlar genelde bilinçaltında yatan olaylardan kaynaklanır.İkincisi Tanrının gösterdiği ki bunlar da genelde hayatla ilişkili,yaşanılan olaylarla ilgili olmaz.Bu gibi durumlarda rüya tabirlerine bakarız ya.Tabi tanrı yerine iyi cinler de olabilir bu.Üçüncüsü de kötü cinlerin gösterdiğidir.Ki bunda da cin rüyamıza girer ve biz rüya gördüğümüzü sanar ama aslında o cinle iletişim kurarız.Bu rüyalar,aynı gerçek gibi denen,bilincin daha açık olduğu durumlarda görülür çünkü REM uykusu esnasındadır.Karabasan da kötü cinlerin bizimle iletişim kurma yolu olarak açıklanır bazı yerlerde.Ruhumuz rüyada ruhlar alemine gider ve cin de oraya gider,daha sonra cin ruhumuzla konuşmaya başlar,beynimiz de idealar dünyasındaki konuşmaları gölgeler dünyasına aktarmak için farklı farklı objelerle konuşmaları,rüyayı gerçek yaparç

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Benimde başıma geldi.Ancak bence bilimsel açıklaması gerçekçi.Çünkü 2 seferindede ben ne olduğunun bilincinde olduğundan durup bekledim tabi hareket etmeye çalıştım ama beceremeyince kendimi uyandırmak için uğraştım ve zaten bir müddet bekleyince vücutta uyanıyor.Halisyunasyonlara gelince bu uyku halinin başında görüyorsunuz ama bunun nedenini düşünüp korkmayınca devam etmiyor.Beyninize bunun gerçek olup olmadığını inandırmakla ilgili.Bunun sadece devam eden yarı uyku yarı rüya hali olduğunu düşünürseniz zaten vücudunuzda uyanmaya başlıyor.İlki çok daha kısa sürmüştü ancak ikincisinde hem halüsyunasyon gördüm hemde hareket edememenin dışında nefesimde sıkıştı ancak kısa sürede geçti.Beynini neye inandırdığınla ilgili gördüğünüz şeyler bence.Çünkü o karaltının gerçek olmadığının bilincine vardığımda yokuldu eğer gerçek olsaydı böçle bir düşüncemle yokolmasının nedeni ne olabilirdi?Zarar görmeyi ise şöyle açıklıyorum bence bu hipnozda olduğu gibi bilinç zarar verildiğini düşündüğünde vücutta zarar verilmiş gibi tepki veriyor.Hatta kendi kendinize bile zarar vermiş olabilirsiniz ama ilki daha mantıklı gibi.Herneyse bence karabasan dediğiniz durum yarı uyku yarı uyanıklık halinde beynin uyanıp vücudun uyanmamasıyla oluşan bir durum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...