sirius Oluşturma zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Nisan 24, 2007 Klasik yöntemlere göre Necromancer, yapmak istediği iş için çok çok önceden hazırlanır. Yaşayan insanların arasından uzaklaşır. Bazı durumlarda mezarlıkta yatıp, kalkmaya başlar. Hatta ölü eti yiyenler olduğu iddiaları da vardır. Bu şekilde yaşayan dünya ve canlılardan uzaklaşıp, kendisini tam olarak ölüm vibrasyonlarıyla doldurduğuna, ölülerle aynı frekansa ayarlandığına inanır. Zamanı gelince seçilen ölü gereken ayinlerle kaldırılır. Ondan gereken bilgiler alınır. Bunun için ölüye, iş bittikten sonra cesedinin yakılarak imha edileceği sözü verilir. Çünkü tekrar yaşayanlar dünyasına dönmenin ölüye büyük ızdırap verdiğine inanılır ve iş birliğine karşılık olarak, bir daha onu kimse kaldıramasın diye cesedi yok edilir. Tarihteki bir çok kral ve komutanın Necromancy yaptırttığı ve bazı durumlarda da düşman ordusunun durumu gibi bilgiler almak istediği bilinir. Burada, hazır sırası gelmişken Dr. Dee bahsine kısa bir ara vererek Necronamcy’den biraz daha detaylı bahsetmemiz Avrupa Majikal uygulamalarını daha iyi tanımamız açısından faydalıdır. NECROMANCY Necromancy esas olarak bir kehanet yöntemidir. Ölüleri çağırarak veya gerçek anlamda kaldırarak yapılır. Bütün kehanet sistemleri içinde en tehlikeli olanıdır. Basit Nectomancy bir Quija tahtası ile yapılır. Quija tahtası denilen aygıt üzerinde bütün harflerin, 0 ile 9 arasındaki sayıların ve birar tane de büyük “Evet” ve “Hayır” yazısı olan bir tahta parçası ile genellikle üçen şeklinde olan ve altında da rahat ilerlemesi için bilyeler bulunan küçük bir tahtadan oluşur. Yazılı Tahta masanın ortasına koyulur. Üzerine bırakılan üçgen şeklindeki bilyeli tahtanın üzerine de herkes bir parmağını koyar. Bu tahtanın kayarak gittiği harf ve sayılar kaydedilerek ruhlardan mesaj almaya çalışılır. Günümüzde bir çok kimse tarafından yapılan kahve fincanı ile ruh çağırma işleminin aynısıdır. Quıja tahtasının ismi “Vıya” şeklinde telaffuz edilir çünkü onun ismi, üzerindeki “Evet, Hayır” yazılarından gelir. Quija, Fransızca Evet ve Almanca Evet sözlerinin telaffuzlarından oluşan bir isimdir (Vıy - Ya). Günümüzde basit bir olay, sadece bilinçaltı tezahürler ve ciddiyetsiz bir ruh çağırma yöntemi olarak kabul edilen bu yöntem Ortaçağ Avrupasında dehşet verici bir deney olarak kabul edilirdi. Bu basit Necronamcy uygulamasının haricindeki Karışık Necromancy türleri ise mukaddesata hörmetsizliğin ve küfrün dehşetli ritüellerini ihtiva eder. Günümüzde, bir medyumun transa girip, ölünden yakınlarına mesajlar nakletmesi şeklindeki, masum spiritüel seanslar haline gelmiştir. Necromancy'nin bu yönteminde kontak kurulduğu iddia edilen ruhun gerçekten istenen kişi olduğuna dair hiç bir akılcı delil yoktur. Daha dehşetli seramoniler şüphesiz ki, Necromancer'ın emri ile bedenin gerçekten mezarından kalkmasıdır. İnanışa göre madde zincirinden kurtulan bir ruh geleceği önceden görebilir. Tevrat'a göre Endor büyücüsü, Kral Saul'a cevap vermesi için peygamber Samuel'’in ruhunu çağırmıştır. Necromancy ritüelleri için Necromancer ve yardımcıları uzun süre hazırlanırlar. Hazırlık süresince oruç tutup, meditasyon yaparak vakit geçirirler. Çevrelerinde de ölüm ve çürüme ile ilgili bir atmosfer oluştururlar. Cesetlerden soyulmuş kefenler giyerler. Bellerine kurukafalar asarlar. Işıktan uzak dururlar. Tuz ve benzeri, koruyucu manyetizmaya sahip olan herşeyden kaçınırlar. Eski Yunan ölüm tanrıçası Hecate'in kutsal hayvanı köpek olduğu için köpek eti yerler. Asıl merasim günün ilk saatlerinde mezarın yanında yapılır. Tabut açılır ve Necromancer ölünün yanına yatar. Bundan sonra da Necromancer gerekli çağrı ve hitabeleri okuyarak bir demonlar ve spirit'ler kalabalığını davet eder. Bu demonların içinde başlıca Hecate, tercih edilendir. Bu işlemler için en uygun ve uğurlu zamanın, dolunayın, ayın onüçüne tesadüf ettiği zamanlar olduğu kabul edilir. Ruha benedine girmesi ve neromancer'in sorularına cevap vermesi emredilir. Merasim bitirilip, istenilenler elde edilince ruha mükafaat olarak, bir daha aynı şekilde çağırılmaması için cesedi yakılır. Necromancy ritüellerinin başka bir şekli de Nercomancer'ın cesetle cinsel birleşmede bulunmasıdır. Bu işlemin de, spermler vasıtasıyla ruha hayat vereceğine inanılır. Necromancy merasimleri hakkındaki belgelerin içindeki en önemli rapor Lucan isimli bir Witch'in Pompey için yaptığı Necromancy'dir. Raporda Lucan, nasıl yaşayıp, cesetlerin arasında yattığını anlatır. Merasim için yeni ölmüş bir askerin cesedi seçilir. Askerin boğazı ve akciğerleri hala bozulmamış durumdaydı. Lucan, Kuduz köpek salyası, cesetlerle beslenen bir sırtlanın salyası, yılan derisi, çeşitli bitkiler ve âdet kanından oluşan bir iksir kaynatır ve askerin açık yaralarına döker. Bundan sonra bazı tanrı ve tanrıçalara seslenir. Ölünün rehberliğini yapması için Hermes'i, Hecate'i, Prosperine'i ve ölülerin ruhlarını Stix nehrinden geçiren kayıkçı Charon'u davet eder. Bir başka Necromancy raporu da XIX. Yüzyılın ünlü Okültisti Eliphas Levi adıyla tanınan, Eliphas Louis Zahed hakkındadır. Levi, Tyana'lı Apollonius'u kaldırmaya teşebbüs etmiştir. Tevrat ayetlerindeki Endor büyücüsü Necromancy'nin bilinen en eski kaydıdır ve Necromancy bilinen en seki kehanet yöntemidir. Günümüzde de, Klasik Necromancy'nin hala pratik edildiğine dair bazı delilller vardır. İngiliz basınında sık sık, tahrip edilmiş mezarlarla ilgili haberlere rastlanır. Ayrıca Londra'nın Highgate mezarlığında çeşitli sebeplerden dolayı resmi olarak açılan mezarların bazılarında ölülerin rahatsız edilmiş olduklarına dair açık deliller görülmüştür. Necromancy'nin ana tehlikesi ruhun, kendisini çağıran Necromancer'a saldırmasıdır. Bundan başka ruh, merasimin yapıldığı yere sık sık uğrayarak sonunda bir mezarlık hayaleti halini de alabilir. Büyü sohbetleri adlı kitaptan alıntıdır... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Güzel paylaşım,kitabın yazarı ve yayın evini merak ettim:confused: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 çok güzel bi paylaşım olmuş evet ruh cennetteyse onun için gerçektende bu çağırma işlemi acı vericidir her yönüyle ve evet biri öldüğünde onun için zaman kavramı yok olur geçmiş ve gelecek birleşir peki aklıma takılan bişey var eğer ruh cennetten değilde cehennemden gelirse nolur onun içinde acı verici bi deneyimmi olur sizcede yoksa bi kurtuluş kapısımı ? baya bi tehlikeli bana kalırsa hatta zombi hikayelerinin kaynağı olabilecek nitelikte Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 (düzenlendi) bence cehennemdeyse geldiğinde karşıdaki kişiye musallat olur yada necromancer'da acı çeker. Belki de çağırırken ona göre kişi seçiyorlar bir de golem var onu bilirsiniz. Yahudi inancına göre golem çağırmak için ölünün eline emeth yani yaşam yazılır kişiye tevrat verilir ve ölünün mezarının üzerine çamurdan insan silueti yapılır sonra tevrattan veya başka şeyler okunur ve ölü canlanır. Bu canlanan ölü yani golem onu canlandıranın istediğini yapar. Canlandıran golemi öldürmek için ölünün elindeki e harfini silmelidir. Bu durumda meth yani ölüm olmuş olur ve golem ölür. -------------------- Güzel paylaşım,kitabın yazarı ve yayın evini merak ettim:confused: yazarı bülent kısa, Ekim 17, 2012 sirius tarafından düzenlendi Ardarda Atılan Mesajlar Birleştirildi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 bence cehennemdeyse geldiğinde karşıdaki kişiye musallat olur yada necromancer'da acı çeker. Belki de çağırırken ona göre kişi seçiyorlar bir de golem var onu bilirsiniz. Yahudi inancına göre golem çağırmak için ölünün eline emeth yani yaşam yazılır kişiye tevrat verilir ve ölünün mezarının üzerine çamurdan insan silueti yapılır sonra tevrattan veya başka şeyler okunur ve ölü canlanır. Bu canlanan ölü yani golem onu canlandıranın istediğini yapar. Canlandıran golemi öldürmek için ölünün elindeki e harfini silmelidir. Bu durumda meth yani ölüm olmuş olur ve golem ölür. -------------------- ama burda konu biraz karıştı golem bırak gelecekten haber vermeyi ne olduğunu bile bilmez tamamen bilinçsiz ve çok tehlikelidir onla bi anlaşma yapılmaz doğrudan hakimiyet altına alınır yok alınamazsa zaten karşısına çıkan herşeye saldırır benim anlatmak istediğim golem değilde gelecekten heber alınmak için çağrılan ruhta eğer cehennemden gelmişse (burda kalmak için herşeyi yapacaktır mantıken) saldırırmı yoksa ondada buna karşı bi hakimiyet altına alma söz konusumudur sadece anlaşma yoluylamı bu bilgi alınıyo demek istemiştim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 ben ölü diriltme bazında golemden bahsettim. evet golem aptal olur. Çünkü ruh bulunmaz içinde. Bence gelen ruh ne cennette olan ne cehennemde olandır gelen ruh dünyada bulunan ruhtur. Bu yüzden yeni ölüleri seçerler bence. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 eğer konu üzerinde biraz yoğunlaşırsan yeni ölülerin seçilme nedeninin cesedin tam bozulmamış olması olduğunu sende anlıycaksın ruhun dünyada kalması söz konusu değil bana göre ölüm olduğu anda cennet veye cehennem başlar:thumbsup: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 evet nedenlerinden biri bu zaten yukarıda da yazıyor ama şöyle düşün zaten ölü dirilteceğin bedenin bir manası kalmıyor zaten beden ölü çürümüş olması diriltmene etken değil. Ama benim görüşüme göre kişi öldükten bir süre daah (40 gün belki biraz daha) ruh bu dünyada kalır nedeni ise fiziksel dünyadan astral dünyaya uyum sağlama sürecidir. Ruh celselerinde gelen ruhların çoğu da bence bu sırada gelenlerdir. Bu açıdan baktığında da aslında neden yeni ölülerin seçildiği anlaşılabiliyor. Sonuç olarak kehanet için direk bir ölüyü diriltmenin zorluğu ve günümüzde niye olmadığı açık. Gerçi mutlaka deneyenler vardır ki yukarıda ki yazıda da bazı cesetlerin kaybolduğu yazıyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 valla hiç bu açıdan düşünmemiştim sözü daha bilgili olanlara bırakayım bu konuda bide bu arada bi ölüyü diriltmek zaten çoooooooooook zor bi iştir çok iyi bilmeyen biri tarafından yapıldığında kendi canı bile gidebilir elinden çok tehlikeli bi iş günümüzdede bu kadar yetenekli majisyenler yok denecek kadar az onlarda ölüleri rahatsız etmek istemezler heralde kendilerine göre yöntemleri vardır mutlaka kehanet için yoksa bi ölüyü bu yolla rahatsız etmek çok büyük bi haksızlık zaten Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 ben ruhun konumunu kozmik plandaki enerji seviyesiyle alakalı buluyorum.Yani dünyada "iyi insan" tanımına yaklaştıkça ruhlar kozmik planda öldüklerinde daha aydınlık bir yerde kendi seviyelerine uygun ruhlarla birlikte bulunurlar,"kötü" insanlarsa kendini geliştirememiş,olgunlaşamamış kişiler düşük enerjili yerlerde kendi seviyelerindeki ruhlarla birlikte bulunurlar.Bu yüzden varlık nerde olursa olsun kendi dengi olan ortamdan ayrılıp dünyaya dönmek ona azap verecektir;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 ben ruhun konumunu kozmik plandaki enerji seviyesiyle alakalı buluyorum.Yani dünyada "iyi insan" tanımına yaklaştıkça ruhlar kozmik planda öldüklerinde daha aydınlık bir yerde kendi seviyelerine uygun ruhlarla birlikte bulunurlar,"kötü" insanlarsa kendini geliştirememiş,olgunlaşamamış kişiler düşük enerjili yerlerde kendi seviyelerindeki ruhlarla birlikte bulunurlar.Bu yüzden varlık nerde olursa olsun kendi dengi olan ortamdan ayrılıp dünyaya dönmek ona azap verecektir;) ben buna nedense katılmıyorum dünyada yaptıklarının illaki iyi veya kötü bi karşılığı olmak zorunda bence iyi ruhlar için söylediklerin doğru olabilir ama kötü ruhlarda şu şekilde olabilir bu kişiler hiç doyumsuz olduklarından cennet diye tabir edilebilincek bi ortamda bile cehennem ızdırabını kendilerine yaşatabilirler illaki bi şekilde azap kaçınılmaz yani bana göre Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 YUH aydınlanmış ruhlar huzur ve refah içinde yaşarken diğerleri hırsızlar ve katillerle beraber olucak;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
YUH Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 ama ben niye senin önceki yazından her ruhun gittiği yerden memnun olacağını anlatmaya çalıştığını anladım yannış anladım heralde yada öyle demeye çalışıyosunda şimdimi yannış anladım konu karıştı neyse:wallbash: :rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 24, 2007 Katil olsan katillerin arasında mı mutlu olurdun,aristokların arasında mı?;)Onun bulunduğu yerden memnun olması azap içinde olmadığını göstermez;)Üstün olanları kıskanacaktır,ancak onların yanında olsa ait olduğu yerdekinden daha büyük bir azap çekerdi;)Örneğin ortalarda bulunan bir ruh için karanlık ne kadar korkutucuysa "cennet"'in parlak ışıkları da o denli yakıcıdır;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kuranes Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 konu biraz eski kalmış farkındayım ama bülent kısa'nın böyle bir derlemesi yok bildiğim kadarıyla yazı da ilgimi çekti baya . john dee hakkında da öncedne bilgi verilmiş yazılana göre bu derlemede . yazıyı yayınlayan arkadaş bilgi verirse sevinirim . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Eylül 13, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 13, 2007 orada yazdığım gibi bülent kısa'nın büyü sohbetleri diye bir eserinden. Aslında eser değil. Şöyle anlatayım kblan tragna'yı öğrencilerine anlatmak için bu tür batı ve doğu majisi hakkında ön bilgiler vermiş. O bilgileri daha sonra birleştirip büyü sohbetleri adlı derlemeyi yapmış. Bu birinci kısmı ikinci kısmı ise kblan tragnayı anlatıyormuş tabii o kitap sadece o ekole girenlerde. John Dee hakkında bilgi de aktarırım. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mylitta Yanıtlama zamanı: Mayıs 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 20, 2012 "Necromancy'nin ana tehlikesi ruhun, kendisini çağıran Necromancer'a saldırmasıdır. " peki ya Necromancer kendini bu durumdan nasıl koruyabilir? Saldırı halindeki bir ruhtan korunmak için daha önceden korunmuş olmak mı gerekir? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Mayıs 20, 2012 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 20, 2012 "Necromancy'nin ana tehlikesi ruhun, kendisini çağıran Necromancer'a saldırmasıdır. " peki ya Necromancer kendini bu durumdan nasıl koruyabilir? Saldırı halindeki bir ruhtan korunmak için daha önceden korunmuş olmak mı gerekir? o ayini yapacak kadar deneyime sahip bir necromancer, bir zahmet korunma yöntemlerini de bilir, bilmek zorundadır.... çember başta olmak üzere bir çok korunma yöntemi var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gwaine Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Biraz eski bir konuyu hortlattığımın farkındayım ama yorumları okuyunca yazayım dedim. Necromansi'de yeni ölenlerin kullanılmasının temelde pek çok sebebi vardır. Batı majisyenlerine göre kişi öldüğünde can hemen yok olmaz, can bu dünyada kişinin yaşamasını sağlayan şeydir. Öldüğünde kişinin canı bedenden bir nebze kopar, ruhsa kendisinin ait olduğu bir boyuta gider. Zaman içinde canda başka varlıklar tarafından emilerek doğaya geri döner. İşte can doğaya karışmadan önce bizzat bedenin canıyla beden diriltilmeye çalışılır. Eğer can dağıldıysa bunun yerine kişinin bedenine şeytanlar yada benzeri şeyler çağrılır. Tabi farklı ekoller bu konuyu farklı açıklar. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 gwaine bahsettiğin en ileri nekromansinin aslında çok farklı çeşitleri var. Hem aydınlık hem karanlık yollar mevcut... Bir tanesi bahsettiğin gibi yeni ölmüş bir bedenin içindeki canı, ki bu can eterik beden olarak bedenle temas halinde kalmaya devam eder (eterik beden ölümden sonra yaşayan kişiyi taklit eden bedendir. Hemen yok olmaz. İlk ölüm anında eterik beden ve fiziksel beden ayrışır. Ruh hala daha eterik bedenle bir bütün haldedir aynı kılıf gibi. Zamanla ruh eterik bedenden de ayrılır ve geçmesi gereken spatyoma geçiş yapar). Bir diğer yöntem çok daha karanlık ve yaygın olan demonik varlıklardan yardım alarak yapılan nekromansi çalışmalarıdır. Demon, ölü bedene yerleşerek bedeni canlı kılar. Bu durumda ya demon ile beden üzerinden konuşma yapılır ya da demon yardımıyla bedenin sahibi ruh bedene tekrar bağlanılır. (zaten ruha bedenin yakıılacağı sözü nekromanside bu yüzden verilir. Tekrar çağırım yapılmaması için. Çünkü bu oldukça ızdırap vericidir.) Başka bir yöntemde yaşam enerjisinin kullanımına dayalıdır. O bedeni harekete geçiecek yaşam enerjisinin yeniden yaratılması ve yerleştirilmesi mantığına dayanır. Temelde güneş odaklı olarak bu yöntem kullanılır. Farklı varyasyonları özel mantralarla ve majikal çalışmalarla birlikte hindu büyülerinde mevcuttur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mylitta Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Peki kaldırılan beden çeşitli fiziksel amaçlar için kullanılabilir mi? Misal ağır fiziksel eşyalar taşınması, fiziksel korunma vb. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Peki kaldırılan beden çeşitli fiziksel amaçlar için kullanılabilir mi? Misal ağır fiziksel eşyalar taşınması, fiziksel korunma vb. işin o boyutu fantastik edebiyata giriyor açıkçası... Zira nekromansinin amacı gelen ruhtan bilgi almaktır, eşya taşıtmak değil (emin olun hamal tutmak çok daha kolay ve maliyetsiz olacaktır.) Lakin necronomicon isimli deli arab'ın orjinal kitabında (etrafta dolaşanlar değil) bu tür bedenleri kaldırarak ordu yapmaya olanak verecek büyüler olduğu iddia edilir, tabi bu sadece lovecraft'ın hayal gücünden ortaya çıkmış asılsız söylencelerde olabilir. Nekromansinin bile ileri seviyesi (ölü kaldırma) oldukça zor gözükmektedir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mylitta Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 22, 2012 Kaldırması bu kadar zorken fiziksel bir amaç için kullanılması ütopik görünüyor. Teşekkürler sirius. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Wall Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2012 garip bir videyo buldum bununla ilgili: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
delycochuk Yanıtlama zamanı: Ağustos 27, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 27, 2012 Kaldırması bu kadar zorken fiziksel bir amaç için kullanılması ütopik görünüyor. Teşekkürler sirius. Eğer ölüyü kaldırabiliyorsan şayet onu her turlu amaç içinde kullanabilirsin diye düşünüyorum.Bu arada hayat denen şey zaten utopik o yuzden bana hiçbirşey uzak gelmiyor:thumbsup: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.